Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet Ankara 295/26 Şubat 2010 °I ¬İ4'~' NKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara”nın adım taşıyan yeni bir orkestrası oldu. Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası (CSO), Bilkent Senfoni Orkestrası (BSO) ve Hacettepe Senfoni Orkestrası sanatçılan bir araya gelerek, Ankara Filarmoni Orkestrası”nı kurdu. Şe?iğini Orhun Orhon”un üstlendiği orkestra, çeşitli konserlerle Ankaralıları çağdaş Batı müziği ile buluşturuyor. Artık Ankara”nın da adını taşıyan bir ?larmoni orkestrası var. CSO, BSO ve Hacettepe Senfoni Orkestrası”nda görev yapan sanatçılann kurduğu Ankara Filarmoni Orkestrası”nın kapıları genç müzisyenlere açık. Orkestarada şu anda 12 sanatçı yer alıyor. Ancak orkestranın yönetimi, konserler öncesi alanında uzman müzisyenlere teklif götürüyor. Böylece orkestranın kadrosu, müzisyenlerin de desteği ile her geçen gün çoğalıyor. “Çoksesli müziğe yeni bir dinamizm ve farklı bir yorum getirmek” amacıyla kurulan orkestra, düzenlediği konserlerle Ankaralı yurttaşları çağdaş Batı müziği ile buluşturuyor. Ankara Filarmoni Orkestrası”mn şe? Orhun Orhon, Türkiye”nin bu türlü dinamik yapıya sahip orkestralara çok ihtiyacı olduğunu belirtti. Orhon, “Önyol da benimsedi ve destek verdi. Bilindiği celikle ?larmoni orkestrasımn ne anlama geldiğini anlatmakla başlamak gerek söze. Müziğe gönül vermiş insanlardan oluşan bir orkestra demektir ?larmoni orkestrası. Dünyadaki örnekleri de böyledir. Berlin Filarmoni Orkestrası gibi... Bu orkestralar, bildiğimiz senfoni orkestralanndan farklıdır. Kadrosu yoktur. Yani güvence anlamında kadrosu yoktur. Proje başına toplanır bu tür orkestralarda sanatçılar. Bu durumdan dolayı da oldukça dinamik bir kadroya sahiptir. Çünkü kadro değişebilir. Sürekli yenilenebilir. Müziğe gönül veren herkes orkestraya da gibi CSO, bugíin dünyanın kabul ettiği bir orkestra. Orkestramızın şimdilik çekirdek bir kadrosu bulunuyor. 12 kişi kadarız. Ancak projeye göre, konserlerde, bu kadronun sayısı artıyor. Çünkü alanında uzman müzisyenlere konser öncesi teklif götíiıüyoruz. Bu anlamda her an herkese teklif götürebiliriz. Kapımız, yeni mezun sanatçılara da açık. Sonra prova günlerini belirliyoruz. Onlara da provalarımız uyarsa, bize katılıyorlar. Böylece büyüyoruz.” rak nitelendiriliyor” görüşünü dile getiren Orhon, ?larmoni orkestralarında “ölçü”nün de çok önemli olduğuna değindi. Orhon, 'Ekonomik kaygılar ön plandaydı” “Eğer bu orkestrada kendi alamnızda yehil olabilir” dedi. Orhon, Türkiye”nin ekonomik yapısının terince iyi değilseniz, yerinize başka birinin gelme olasılığı yüksektir” diye kodaha önce böyle bir orkestranın kurulama'Her an herkese teklif götürebiliriz” masında etkili olduğunu vurguladı. “Innuştu. Ankara Filarmoni Orkestrası”nın ilk sanlar, özellikle ülkemizde ekonomik anBugün Türkiye”de var olan orkestralann konserlerini gerçekleştirdiğini söyleyen Orbazılarının çoksesli müziği seslendinnede yelamda kendilerini var etmek istiyorlar. hon, Ankaralılann bu konserlere yoğun ilgi teri kadar başanlı olamadığına vurgu yapan Yaşamsal kaygılar ön planda. Kendilerini gösterdiğine de dikkat çekti. Orkestranm reOrhon, Ankara”da bir fılarmoni orkestra kurgüvenceye almak istiyorlar. Ancak ?larpertuvarında, Ludwig van Beethoven, Fremoni orkestralarında kadro sürekli dema fikrinin nasıl geliştiğini ise şu sözlerle anderic Chopin, Wolfgang Amadeus Mozart lattı: ğişir. Bunun Avrupa”daki örnekleri de gibi dünyaca bestecilerin eserlerinin yer “Uzun zamandır çeşitli orkestralarda böyledir. Müzisyenler orada gündüz kenaldığım ancak ilerleyen günlerde repertuvara görev yapan arkadaşlarımızla birlikte di işlerini yaparlar, geceleri de toplanıp, yaşayan Türk bestecilerin eserlerini de ekböyle bir orkestra kıırma ?krimiz vardı. konser verirler. Ancak Türkiye şartlaleyeceklerini anlatan Orhon, tüm Ankaralılan konserlerine davet etti. rında bu durum, biraz “maceracılık” olaSonra bu fıkri CSO Müdürü Çağatay Ak Baltacıoğlırndaıi ' Sanat Yılı' gl . er ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yurtiçinde ve yurtdışında açtığı sergilerdeki eserlerinde, kurgu desen ağırhğı dikkat çeken; bütün çalışmalarında dinamizm ve lirizmi, bazen de karikatürel ögeleri ön plana çıkaran ressam Fadime Baltacıoğlu”nun, Kırşehirli Demekler Federasyonu tara?ndan düzenlenen “47. Sanat Yılı” resim sergisi, Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merkezi”nde sanatseverlerin beğenisine sunuluyor. Ressam Baltacıoğlu, 1946 yılmda Ankara”da doğgog ve Evvelce Sanayi Ne?se”de estetik dersleri veren, Curnhuriyetimizin ilk rektörlerinden Ord. Prof Ismayıl Hakkı Baltacıoğlu”dan aldı. Sanatçı, 1962 yılında Milli Eğitim Bakanlığı tarafından özel yetenekli çocuklara tamnan haklar kapsamında, Paris”e gönderilmek istendi, fakat gitmedi. Mahmut Cuda ile 1961 ”den başlayarak dört yıl sü{ lâ du. İlk derslerini henüz çok küçükken estet, peda X: reyle akademik eğitimini sürdürdü. llk kişisel sergisini 1963 yılında açtı. Yurtiçinde ve yurtdışında yirmi üç kişisel sergi açan Baltacıoğlu, 19681978 İ`ı tarihinde, Ankara Sanat Dergisi”nin düzenlediği gra?k ya ris, Arnsterdam, Brüksel, Bonn, Düsseldorf ta, Amerika ve Avrupa sanatını yakından izleme olanağı buldu. Sanat eleştirmeni Kıymet Giray, Baltacıoğlu”nun eserlerini, “Fadime Baltacıoğlu”nun Sanatına Kısa Bir Gözlem” başlıklı yazısında, şöyle değerlendiriyor: “Fadime Baltacıoğlu”nun resimlerini değerlendirebilmek için 1960”lı yıllarda ürettiklerinden bir çıkış yapmak gerekecektir. Bu aşamada görülür ki desen, suluboya ve yağlıboya yapıtlarında ortak bir duyarlık, akıcı bir dinamizm, coşkulu bir renk düzeni ve anlatımcı bir kuruluş egemendir. Büyük boyutlu desen çalışmalarında; toplumum tasalannı irdeleyici kompozisyonlar yer almaktadır. Bu yapıtlarında tolumun geleneksel kültür yapısını, yaşam değerlerini, umudunu, yaşam direncini ve sevgisini özgür bir kompozisyon düzeninde sunmaktadır. Sanatçının de yıllan arasında, Devlet Resim ve Heykel sergilerine ka nşmasmda, rnansiyon ödülü kazandl Sanatçı 1967”de lıa senlerinde, ?gürlerin kurgıısal bütünlüğün tıldı. Birleşmiş Ressamlar ve Heykeltraşlar Demeği”nin rls, Roma? Floransa, Marsilya Ve Nlc?gle; 1983 ae Köln Ve lerin devinimli senteziyle ulaşılmaktad ilk üyelerinden de olan Fadime Baltacıoğlu, 16 Mart 1973 Fran ,ta, 198 5 ae Chicago Ve DetrOit,te, 2000ı de lıa Sergi, pazar gününe dek görülebilecek.