Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet Ankara 269/28 Ağustos 2009 Başkentyenisanatsezonunahazırmı? ? Selda GÜNEYSU ok değil, bir ay sonra, başkent yeni sanat sezonuna “merhaba” diyecek. Kentteki özel tiyatrolar ve Devlet Tiyatroları’na (DT) bağlı 11 sahne ile Ankara Devlet Opera ve Balesi (ADOB) yeni temsillerle, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası (CSO) gibi sanat kurumları da ünlü isimlerin vereceği konserlerle ekim ayından itibaren başkentli sanatseverlerle buluşacak. Ancak bu başlangıç da geçen sezonlardaki gibi kentin kültürsanat yaşamına ilişkin çözülmeyi bekleyen sorunlarıyla dolu olacak. Cumhuriyet Ankara’da pek çok kez, kentte binleri buluşturan bir konser ile opera ve bale salonunun bulunmadığı, özel tiyatroların ekonomik kriz gibi nedenlerle perde kapatmak zorunda kaldığı dile getirilmişti. Pek çok tiyatro ve opera bale ile ses sanatçıları, konuya ilişkin görüşlerini paylaşmıştı. Hatta geçen sezon, DT ile DOB genel müdürlükleri ara Ç sında, Büyük Tiyatro’nun kullanımı ile ilgili birtakım sorunlar yaşanmıştı. DOB Genel Müdürü Rengim Gökmen, kentte yeterli sayıda opera ve bale sahnesi bulunmadığı için, DT ile ortaklaşa kullandıkları Büyük Tiyatro’nun, DOB tarafından daha sık kullanılması yönünde Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay ile görüştüklerini, Günay’ın da bu fikre sıcak baktığını belirtirken, DT Genel Müdürü Lemi Bilgin, Büyük Tiyatro’nun DT için çok önemli bir misyon yüklendiğini, DT’nin yıllardır bu sahnede oyunlar sahnelediğini ve sahnelemeye devam edeceğini duyurmuştu. DT ile DOB arasında bu türlü tartışmalar yaşanırken, geçen sezon CSO’nun var olan konser salonu, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından, Doğuş Holding’in de katkılarıyla yenilenmesine karşın, yetkililer bu salonunun hâlâ Ankara’nın kültür sanat yaşamına katkı sağlayacak nitelikte bulunmadığını belirtmişlerdi. Ayrıca Ankara’da bugün başlıca konser salonları arasında, CSO Konser Salonu, Bilkent Senfoni Orkestrası Konser Salonu, Saklıkent, MEB Şura Salonu, If Performance Hall, CSO’nun bir türlü bitirilemeyen yeni konser salonu inşaatı... ODTÜ Kültür ve Kongre Merkezi Kemal Kurdaş Salonu, ODTÜ Çim Amfi, Bilkent Odeon, Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merkezi ve Anatolia Showland bulunuyor. Ancak bu salonlar içinde, CSO Konser Salonu 620 kişi, Bilkent Senfoni Orkestrası Konser Salonu 700 kişi, MEB Şura Salonu yaklaşık bin kişi, If Performance Hall 350 kişi, Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merkezi 216 kişi kapasiteli. Yetkililer bu salonların da yetersizliği üzerine vurgu yapmışlardı. CSO Müdürü Çağatay Akyol, CSO Konser Salonu’na ilişkin, “Artan izleyici kapasitemizle birlikte, şu anda kullandığımız konser salonu bize yetmemeye başladı. Yeni bir konser salonu yapılması ihtiyacı doğdu. Bana sorarsanız, bugün ne yazık ki Ankara’nın uluslararası düzeyde bir konser salonu yok. Bu konudaki eksikliğin giderilmesi gerekiyor bir an önce. Sonuçta burası bir başkent. Biliyorsunuz, dünya ülkeleri sanat yapıtlarıyla kendilerini uluslararası arenada tanıtma olanağına sahip oluyor. Görkemli bir konser salonu yapacak güç de var bizde, yeter ki bu gücün farkına varabilelim. CSO da böyle bir konser salonunu hak ediyor diye düşünüyorum” açıklamasında bulunmuştu. Eski Kültür Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı ve CSO Müdürü Hasan Hüseyin Akbulut da Ankara’nın giderek taşralaştırıldığına, kentin kültür sanat merkezi olması için yapılan projeler olduğuna ancak bu projelerin bir türlü yaşama geçirilmediğine dikkat çekmişti. Akbulut, bu projelerin içinde en önemlisinin, Atatürk Kültür Merkezi’ni de kapsayan Özgür Ecevit Projesi olduğunu dile getirmişti. Geçen sezon ayrıca Ankara Sanat Tiyatrosu (AST) ile Öteki Tiyatro gibi sanat kurumları, ekonomik krizin de etkisiyle kentte perde kapatma noktasına gelmişlerdi. Ertuğrul Günay Lemi Bilgin ‘Kent gittikçe taşralaşıyor’ Başkent Ankara kültür sanat se eskiden kültür ve sanatın da başkenzonunda böylesine sorunlu bir yılı geride tiyken, şimdi türlü sorunlarla boğuşuyor. Mimar Özgür Ecevit’in bıraktı. Ancak yetkililer yeni sanat se1990’lı yıllarda tasarladızonunun da bu sorunlarla geçeceğini ğı projesi yaşama geçivurguluyor. Yetkililer çok değil, rilmedi. CSO’nun tebir ay sonra kentteki özel timelleri yine 1990’lı yatrolar ve DT’ye bağlı 11 yıllarda atılan yeni sahne ile ADOB yeni temkonser salonu bisillerle, CSO gibi sanat kurumları da ünlü isimlerin vereceği konserlerle ekim ayından itibaren başkentli sanatYavuz severlerle buluşacağını ancak Demirkaya Ankara’nın yine aynı sorunlara gebe kalacağını belirtiyorlar. Kültür ve Sanat Emekçileri Sendikası (Kültür Sanat Sen) Genel Başkanı Yavuz Demirkaya, Ankara’nın bilinçli bir şekilde gittikçe taşralaştırıldığını belirterek, “Ankara’da ne yazık ki bugüne dek kentin kültürsanat yaşamını canlandırmak adına ciddi adımlar atılmadı. Başkent nasının inşaatı da türlü gerekçelerle bir türlü bitirilemedi. İnşaat atıl durumda duruyor” dedi. Demirkaya, Ankara’nın yeni sanat sezonunda da aynı konular üzerine tartışacağını vurguladı. Kentte var olan sanat kurumlarının da tehdit altında olduğunu dile getiren Demirkaya, hükümetin 2002 yılından bu yana DT’yi özelleştirmek istediğine dikkat çekti. Çağatay Akyol 16