02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Cumhuriyet Ankara 260/26 Haziran 2009 ServetAybar’ınyönetmenliğiniüstlendiği‘Eğlence’adlıoyun,geleceksezonbaşkentlilerinbeğenisinesunulacak Yaşamdaki ayrıntılar ‘Eğlence’de gizli... ervet Aybar aslında bir dramaturg. Ankara Devlet Tiyatrosu’nda (ADT), yıllardır dramaturg olarak görev alıyor. Aynı zamanda Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi (DTCF) Tiyatro Bölümü’nde doktora yapıyor. Aybar, önceki yıllarda Harold Pinter’dan “Sevgili” ve Vüs’at O. Bener’in aynı adlı öyküsünden uyarlanan “Dost” adlı oyunları, başkentli izleyici ile buluşturmuştu. Şimdi de çok farklı bir oyunla, bir absürd (uyumsuz) tiyatro örneği olan, Polonyalı yazar Slawomir Mrozek’in kaleme aldığı, “Eğlence” adlı oyunla başkentlilerin karşısına çıkıyor. Yönetmenliğini üstlendiği oyunun danışmanlığını Yrd. Doç. Dr. Levent Suner, asistanlığını Rıza Eliaçık yapıyor. Gelecek sezon başkentlilerle buluşacak oyunda, Alper Tazebaş, Ziver Armağan Açıl ve Ömer Eryiğit rol alıyor. Oyunun koreografisi Ziver Armağan Açıl’a, ışık tasarımı da Kemal Koyuncu’ya ait. Servet Aybar ile gelecek sezon başkentlilerin beğenisine sunulacak olan “Eğlence”yi konuştuk: Bize biraz oyundan söz eder misiniz? I Üç adam... Kızıl, siyah ve sarı saçlı... Eğlence yapıldığını düşündükleri bir mekâna gelirler. Zorla içeriye girerler. İçeriye girdiklerinde, boş, terk edilmiş bir alanla karşılaşırlar ve akıl yürütmeye başlarlar. Eğlence var mı? Yok mu? Eğlence yoksa yas mı var? Mekânda içki, yemek, dans, müzik arıyorlar. Çünkü orada bir eğlence yapıldığını düşünüyorlar. Ama hiçbiri yok. Sonra bir sandık buluyorlar. Sandığın içi kıyafetlerle dolu. Kıyafetleri S ? Selda GÜNEYSU görünce kendilerini orada bir eğlence yapılacağına inandırmaya başlıyorlar. Bekliyorlar, bekliyorlar... Ama yok. Bu kez kendileri müzik yapmaya çalışıyor. Beceremiyorlar. Sonunda bir yerlerden müzik sesi geliyor. Müziğe doğru yönelmeye başlıyorlar... Polonyalı yazar Slawomir Mrozek’in kaleme aldığı bu oyun, absürd (uyumsuz) tiyatronun önemli eserlerinden biri kabul ediliyor. Oyunu absürd (uyumsuz) kılan da sürekli tekrarlardan oluşması. Yani oyunda oyuncular sürekli birbirlerine “Eğlence var mı, yok mu” diye soruyor. Aslında oyunda yer alan bu üç karakteri, insanlığın üçe bölünmüş hali olarak da kabul edebiliriz. Biri duygusal, biri zeki, diğeri de şiddet eğilimli... Yani oyun aslında yaşamı sorguluyor. İnsanın yaşamda oyalandığını anlatıyor. Polonyalı yazar Slawomir Mrozek’in kaleme aldığı bu oyunun, absürd (uyumsuz) tiyatro açısından önemli olduğunu söylediniz. Neden? I Slawomir Mrozek, absürd (uyumsuz) tiyatronun Polonya’daki önemli temsilcilerinden biri. İkinci Dünya Savaşı sonrası Avrupa tiyatrosuna damgasını vurmuş bir yazar. Mrozek’in özellikle, Beckett ve Eugène Ionesco gibi dünyaca ünlü oyun yazarlarından etkilendiğini görürüz. Bu oyunu da aslında “Godot’yu Beklerken” adlı oyunun başka bir hali gibi düşünebiliriz. Tabii “Godot’yu Beklerken”, daha felsefik. Bu oyun, daha somut, daha halka yakın ve daha karikatüristlik. Biz bu oyunda biraz daha “palyaço/soytarı” tekniğini ortaya çıkarmaya çalıştık. Oyundaki karakterleri “beceriksiz palyaçolar” gibi göstermeye çabaladık. Oyunun tekstinde de bunun özellikleri var zaten. Oyunun dramaturjisinde de, kostümlerini tasarlarken de, yer seçiminde de bunun peşine düştük. Oyun hem naif, hem acıtıcı, hem de güldürücü. ‘Hayat bir hiçliktir, oyalanmadır...’ Neden böyle bir oyunu sahnelemeyi tercih ettiniz? Neden absürd (uyumsuz) tiyatronun bir örneği? I Bu oyunu tercih etmemizde üç neden var. Birincisi benim absürd (uyumsuz) tiyatro felsefesine daha yakın olmam. Yani o tiyatro akımının savunduğu ilkelere yakın hissetmem kendimi... Hayat bir hiçliktir, bir oyalanmadır ama yine de umudumuz var ki bir şeyler arıyoruz yaşadığımız müddetçe. Yaşamdan beklentilerimiz var. İkincisi, reji tasarımı için iyi bir malzeme absürd (uyumsuz) tiyatro örneğinde yazılan oyunlar. Eğer absürd (uyumsuz) tiyatro örneğinde yazılan oyunları yönetirken ölçüyü kaçırırsanız, ortaya çok kötü bir oyun çıkar. Hem yönetmenin hem de oyuncunun kendisini tanıması, egzersiz yapması açısından önemlidir bu tür oyunlar. Bir diğer neden de benim DTCF Tiyatro Bölümü’ndeki doktora tezim tiyatroda mekânın kullanımı üzerine. Bu oyunda mekân iyi bir çatışma unsuru. Üç ana karakterimiz eğlencenin yapıldığını düşündükleri bir mekâna geliyorlar ama ortada eğlence yok. Biz bu oyunu gerçek bir eğlence kulübünde de sahnelemeyi düşünüyoruz. Eğer bunu başarabilirsek, iki farklı reji üslubunu da kendimizce sınamış olacağız. Gerçek bir eğlence kulübünde, eğlencenin olmadığını söyleyeceğiz bu oyunla bir anlamda. Yani ironi yapmamız gerekiyor. Siz DTCF Tiyatro Bölümü’nde doktora yaptığınızı söylediniz. Üniversitelerin bünyesindeki tiyatro bölümlerini nasıl değerlendiriyorsunuz? Tiyatro bölümlerinin size göre bugün ne gibi eksiklikleri var? I Sizin de bildiğiniz gibi, bugün ülkede tiyatro bölümlerinin sayısı giderek artıyor. Benim doktora tezi yaptığım okul, kabul etmek gerekir ki bugün Türkiye’nin en köklü okullarından birisi. Kuramsal anlamda sağlam bir geçmişe sahip. Yetiştirdiği öğrencilerin çoğunun da bugün çok iyi yerlerde görev aldıklarını görüyoruz. Ancak sanatçı olmakla, sanatçı yetiştirmek çok farklıdır. Sanatçılar bugün genelde yaratıcı olup, öğretmeyi pek fazla tercih etmiyorlar. Bugün Anadolu’daki üniversitelerin tiyatro bölümlerine gidip bakın, yeterli sayıda öğretim elemanı yok. Hatta İstanbul’da bile, özeller dahil birtakım üniversitelerdeki tiyatro bölümlerinde o kadar az sayıda öğretim elemanı var ki... Sürekli yurtdışında düzenlenen seminerlere de katılan biri olarak, bugün Türk tiyatrosunu nasıl değerlendiriyorusunuz? I Çok iyi oyuncularımız olduğunu söyleyebilirim. Hatta çok iyi tasarımcılarımız da var. Ama ne yazık ki yönetmen sayımız o kadar az ki. Oysa iyi bir yönetmen demek, iyi tiyatroya yönlendiren adam demektir. Dijital tiyatro sempozyumlarının yapıldığı bugünlerde, ki geçen aylarda Londra’da böyle bir sempozyum düzenlendi, yani internetin ve sanal ortamın sahne ile ilişkisinin tartışıldığı bir dönemde, bizler yönetmenlere ihtiyacımız olduğundan söz ediyoruz. 16
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle