Katalog

Cumhuriyet Ankara 232/12 Aralık 2008 K İ TA P v e Y AY I N D Ü N YA S I Batı’nınYeniTürkiyePolitikası E rol Manisalı’nın Batı’nın yeni Türkiye politikasını, hem Batı açısından hem de Türkiye’deki destek ve tepkiler açısından ele aldığı yeni kitabı “Batı’nın Yeni Türkiye Politikası” adlı kitap okuyucuyla buluştu. Toplam 10 bölümden oluşan kitap, soğuk savaş sonrası Türkiye’nin karşı karşıya bulunduğu dramatik durumu doğrudan doğruya ele alıyor. Halen Türkiye Cumhuriyeti’nin değerlerine ve bütünlüğüne karşı bir saldırının söz konusu olduğunu vurgulayan Manisalı, “Bu savaşta, karşımızda ön cephede bulunanlar, Batı’nın yeni Türkiye politikası ile işbirliği içinde olanlardır. Ancak Türkiye, içinde bulunduğu süreçte, emperyalizmle yüzleşmektedir. Batı politikaları Türkiye’de azınlığın kazanacağı, çoğunluğun kaybetmek zorunda bırakılacağı bir yapıyı dayatmaktadır” görüşünü belirtiyor. Manisalı kitabı kaleme alırken, bugüne kadar yaşadığı deneyimler ve yabancı uzmanlarla temaslarının da yararlı olduğuna dikkat çekerek, kitabında “Batı’nın yeni politikalarının hedefleri ve araçları nelerdir? Batı politikalarına açık ve örtülü destek verenler kimlerdir? AKPBatı ortaklığı nasıl gelişti? Tepkilerdeki yetersizliklerin arkasındaki sorunlar nelerdir? İçerideki oligarşinin kimliği nasıl değişiyor? İslamcılar oligarşinin nasıl ortağı oldular?” sorularına yanıt arıyor. “Batı’nın Yeni Türkiye Politikasına Giriş”, “Batı’nın Yeni Türkiye Politikasını Oluşturan Nedenler”, “BOP İçin Türkiye Ele Geçirilmeli”, “Siyasal İslamın Operasyondaki Büyük Rolü”, “Batı’nın Yeni Türkiye Politikasında Genel Hedefleri”, “Batı’nın Türkiye’de İstemedikleri”, “Batı Politikalarına Karşı Tepkiler”, “Batı’nın Yeni Politikalarında Kullandığı Araçlar”, “Batı Politikalarına Karşı Dengeleyici Önlemler” ve “İç DengeDış Denge Etkileşiminde Çözüm” başlıklı bölümlerde söz konusu konular ayrıntılı bir şekilde değerlendirilirken, AB sürecinin Batı politikalarındaki yeri de ayrıntılı bir biçimde ele alınıyor. Yayınlayan: Cumhuriyet Kitapları İletişim: Ahmet Rasim Sokak No: 14 Çankaya 06550 Tel: 442 30 50 Sayfa Sayısı: 246 Fiyatı: 13 YTL ÇağdaşTürkDili’ninaralıksayısıçıktı il Derneği’nin aylık dil ve yazın dergisi olan Çağdaş Türk Dili’nin aralık sayısı okuyucuyla buluştu. Çağdaş Türk Dili’nin aynı zamanda 250. sayısı olan bu sayısında Kaya Türkay’ın “Dil Atamız Kaşgarlı Mahmut”, Özer Ozankaya’nın “Türk Dilini Dünya Dili Yapacak, ‘Türk Dünyası’ Birliğini Sağlayacak Asıl Temeller: Yazı ve Dil Devrimleri”, Ahmet Özer’in “Dağlarca / Çağlarca” , Yusuf Çotuksöken’in “Dil Nedir?, İşlevleri Nelerdir?”, Zehra Ünüvar’ın “Öyküde Çocuk Dili”, Şemsettin Ünlü’nün “Ama’lar”, Saim Açıkgöz’un “Dil ve Yasa”, Özlem İbiş’in “Uzlaşamadığımız Türkçe”, Ahmet Günbaş’ın “Dolunay Dedektifleri Mumya Dükkanı’nda!”, Hasan Akarsu’nun “Sonsuzluğun Uzun Gizinde Şiirler” başlıklı yazılarının yanı sıra Ramazan Teknikel’in “Yazın Güncesi” ve Ali Mustafa’nın “Yazınsal Yansımalar” başlıklı bölümleri yer alıyor. D Yayınlayan: Dil Derneği İletişim: Konur Sokak No: 30/1 Kızılay 425 83 60 Sayfa Sayısı: 46 Fiyatı: 5 YTL Dil Derneği Başkanı Sevgi Özel “Gerçekler Yansımalar” başlıklı köşe yazısında TBMM’de Türkçeyle ilgili olarak kurulan komisyonun çalışmalarına Dil Derneği’ni çağırmamasını şöyle eleştiriyor: “TBMM’de ‘Türkçeyi korumak’ amacıyla oluşturulan ‘komisyon’un ‘rapor’una ilişkin görüşmelerin ‘tutanak’ını şaşkınlık ve üzüntüyle okuduk. Komisyon başkanı olan milletvekili, çalışmalara pek çok kişi ve kurumun çağrıldığını, ‘Ve o kadar ayrıntılı çalışmaya gidebilmek için hiçbir sivil toplum örgütü de boşta bırakılmamak kaydıyla, mesela drama yazarları, reklam yazarları, metin yazarları, karikatüristler vesair dili kullanan, dili kültür seviyesinde kullanan ve amacı bu olan pek çok kurumla iletişim kuruldu’ diyor. Türkçenin gelişmesine emek vermek için kurulan, bütün işi güçü Türkçe olan Dil Derneği, bu komisyona çağrılmamıştır. TBMM tutanaklarından öğrendiğimize göre, görünen o ki, ulusal kimliğimiz olan Türkçeyi yalnız türlü olumsuzlardan değil, bu ‘komisyon’un birçok üyesine egemen olan sağlıksız, bilimdışı anlayıştan da korumamız gerekiyor. Dilci değilken, dilci kesilmek, Türkçeye yapılacak en büyük kötülüktür.” 9