Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Nickel Boys
16 MART 2025
6
ANA TANRIÇANIN
“Avatar” filminin akıldan çıkmayan
IZINDE
Bırak Venüs
müzikleri dev bir orkestra eşliğinde sahnede.
Soprano
çıplak kalsın!
arihöncesinin açık ara en
bilinen kadınları, mağaraların
gizemli derinliklerinde
saklanmış “duvar sanatı”ndan
DOĞA
T çok ele avuca sığacak şekilde
dizelerinden Na’vi
TAŞLARDAN
tasarlanmış “taşınabilir sanat” biçimleirne
yansıtılmışlardı.
Özellikle de Kuzey ve Güney Avrupa
(İberya, Güney Fransa ve Güney İtalya) ile Rusya steplerinden
Karadeniz’e doğru inen nehirler boyunca yaşayan buzul çağı
insanları, bugün bilebildiğimiz kadarıyla en eskisi 40 bin-35
çığlıklarına bin yaşlarında olan “Hohle Fels Venüsü”nden başlayarak envai
çeşit kadın biçimi ürettiler. Büyük çoğunluğu MÖ 25 bin-23
bin yılları arasına tarihlenen bu kadınlarla çağdaş erkek, hayvan
veya cinsiyetsiz figürinler de bulunmuştu. Ancak çok daha
sansasyonel olan “paleolitik venüsler” ön plana çıkartıldı.
ORTAK ÖZELLİKLERİ
Tarihin bilinen en yaşlı hatunlarının ortak özelliği çıplak
oluşlarıydı. Ancak bu çıplaklık paleolitik çağ dışında belli
bir “rahatsızlık” yarattı. 1864 yılında keşfedilen ilk kadın
figürünü klasik çağ heykelleri gibi çıplak olduğu için edebe
aykırı bulunmuştu. 2018’de dünyanın en büyük sosyal
Bir bale veya tiyatro gibi
medya platformlarından biri olan Facebook “Willendorf
DENIZ
Şef Ernst
Venüsü”nü pornografik bularak sansürleyebilmişti. Viyana
ÜLKÜTEKIN
Doğal Tarih Müzesi’nde sergilenen bu hatunun fotoğrafını
sayfasına yüklemeye çalışan bir kullanıcı, Facebook reklam
Van Tiel
politikalarının “çıplaklığa veya ima
ünya çapında milyonlarca
u Canlı film
edilen çıplaklığa” izin vermediği
hayranı olan ve gezegenimiz
müziği şeiğfl ine
gerekçesiyle geri çevrildi.
hakkında önemli iletileri olan nasıl başladınız?
Bunun üzerine “Bırak Venüs
Başlamam
“Avatar” bu kez sıradışı biçimde
Çıplak Kalsın!” başlıklı bir kampanya
Orchestre de Monte
D Zorlu PSM sahnesinde olacak.
başlatan müzenin müdürü Christian
Carlo’nun benden
“Avatar” ve “Avatar: The Way of Water”
Koeberl, “Viyana Doğal Tarih
Alexander Nevsky filmini
filmlerinin müziklerinin büyük bir orkestrayla
piyanist Sergey Prokofiev’in müziğiyle Müzesi’nin paleolitik çağa ait 29 bin
sahnede canlı olarak seslendirileceği etkinlik
yönetmemi istemesiyle oldu ve ben bunu
500 yaşındaki bir kadın heykelciğini
22 Mart’ta yapılacak. “Avatar Live in
o kadar çok sevdim ki sonrasında bu
örtüp, çıplaklığını gizlemesi için
Concert” isimli etkinliğin öncesinde sahnede
isteklerin çoğunu kabul ettim.
hiçbir neden yok. Ne müzede ne
solist olarak yer alacak Eleanor Grant ve
u Bu gösterinin izleyiciyi tatmin
de sosyal medyada bu figürinin
orkestra şefi Ernest van Tiel ile konuştuk. etmesinin püf noktası nedir?
çıplaklığıyla ilgili bugüne kadar
Seyirci açısından tatmin edici olması
u Bu projeye nasıl katıldınız ve Avatar sizin için ziyaretçilerimizden tek şikâyet aldık,
için opera veya bale gibi bir tiyatro
ne ifade ediyor? kimsenin bu görüntüden rahatsız
etkinliği niteliğinde olmaları gerekiyor.
Geçen yıl “Avatar in Concert”ın solo olduğunu duymadık” diyordu.
u Sessiz film döneminde tiyatrolarda
vokalist pozisyonu için seçmelere katıldım. Facebook yetkilileri sistemsel bir hatadan kaynaklı yanlış
canlı orkestralar vardı. Bu deneyim
Deniz Kızı” gibi birçok fantastik-rüya konulu
Daha önce başka filmlerde benzer çalışmalar anlaşılmadan söz edip özür dilediler.
izleyiciye sinemaya dair nostaljik bir his
film müziği kadrosundaydınız. Bu projeleri
yapmıştım, bu yüzden benden ne beklendiğini vermeyi mi amaçlıyor? Paleolitik kadınların morfolojileri ise ayrı bir muammaydı.
benimsemenizi sağlayan sesiniz mi yoksa başka
Seyirciye daha çok sanki her şey canlı
Elleri, ayakları ve yüz hatları ya hiç belirtilmez veya
biliyordum. Filmi çok sevmiştim ve
bir şey mi?
yaşanıyormuş gibi sürükleyici bir his
ayrıntılandırılmazken karşı cinsle fizyolojik farkları yani dişilik
seçmelerimin başarılı olduğunu öğrendiğimde
Kayıt ve performans arasında farklı
veriyor.
unsurları sanki özellikle vurgulanmıştı. Genellikle iri kalçaları,
çok sevindim. “Avatar”, gezegeninize
şarkıcıları ve stilleri taklit ederek çok fazla
iri göğüsleri, abartılı vulva ve vajinalarıyla her an doymaya,
bakmakla ilgili çok güçlü bir mesaj veriyor.
pratik yapıyorum. Her tür müziği seviyorum
şarkıları yayımlamak değil aynı zamanda
doyurmaya, doğurmaya, emzirmeye ve diğer her şeye müsait bir
“Geldikleri dünyaya bakın, orada yeşil yok,
ve sesinizi uyarlamayı öğrenmenin en iyi
bu şarkıların hepsini mümkün olduğunca
tarzda betimlendiler.
annelerini öldürdüler” sözü bende her zaman
yolu çok fazla dinlemektir. Disney filmleriyle
canlı olarak söylemek! Şarkıların ne zaman
19. yüzyıl ortalarında Avrupa’da ilk keşfedildikleri günden
yankı uyandırır çünkü doğal dünyamızın
büyüdüm bu yüzden Disney tarzında
çıkacağını bilmiyorum ama çok fazla hikâye
beri tüm zamanlarda yüklenmiş olabilecekleri kutsal ve kutsal
durumu ve ne kadarının yok edildiği
şarkı söylemek benim için çok içgüdüsel.
anlatımı ve insanları bırakıp şimdiki zamanda
dışı anlamlar ile olası pragmatik ve sembolik işlevleri sürekli
konusunda düşünmenizi sağlar. Hikâye kurgu
Genellikle bir konserde veya bir film için
yaşamaya teşvik eden şarkılar bekliyorum.
tartışıldı. Sırlarını çözmeye hevesli birkaç nesil arkeolog,
olmasına karşın Pandora halkının doğa ana ile
şarkı öğrenirken nota kâğıdına bakmadan
antropolog ve sanat tarihçi bu yolda heba olsa da insanlık
etkileşimini esin verici buluyorum.
u Son zamanlarda hangi müzikleri
önce şarkıyı birkaç kez dinler ve orijinaline
ailesinin yazısız dönemlerine ait bu dilsiz kadınlar, ser verip
dinliyorsunuz?
eşlik etmeye çalışırım. İşitsel öğrenme çok
İÇGÜDÜSEL BİR TARZ
sır vermediler. Ateşledikleri tartışmaların dumanı hâlâ tüterken
Broken Biscuit Company›nin “Primrose
faydalıdır.
hangi zaman, mekân ve bağlamda kime, neyi ifade etmiş
u Bir filmde canlı performansı yapmanın Hill” şarkısını çok seviyorum, Sabrina
olabileceklerine ilişkin kesin bir bilgimiz yok aslında. Sadece
u Bildiğim kadarıyla son zamanlarda ilk
zorlukları nelerdir? Bunların üstesinden nasıl Carpenter’ın “Short n’ Sweet” albümünü
albümünüz üzerinde çalışıyorsunuz. Gelecekle ve sadece bilimsel dayanağı olan akıllıca tahminler yürütmeye
geliyorsunuz? çıktığından bu yana neredeyse her gün
ilgili hayalleriniz neler? çalışıyoruz.
Benim için filmlerin canlı dinliyorum. Jacob Collier’in “Little Blue”
İster kendi müziğim ister başkasının müziği Her birinin ayrı bir öyküsü ve anlamı olmalı. Bütün zamanlar
performanslarındaki en büyük zorluk çok şarkısını da çok seviyorum. Çok dinlendirici
olsun performans sergilemeyi kesinlikle çok ve bütün yerleşimler için aynı şekilde yorumlanmaları çok da
sayıda farklı şarkı söyleme stilinin gerekli ve ilham verici bir şarkı.
seviyorum. Şarkı söylemek ve bir dinleyici doğru değil sanki. Mekânda geniş, zamanda derin izler bırakan
olması. Çok yüksekten uçan soprano
u En sevdiğiniz film hangisi?
kitlesiyle bağlantı kurmak en büyük aşkım. bu hatunlar farklı zaman dilimleri, coğrafyalar, yerleşim,
dizelerinden bağıran Na’vi çığlıklarına
Dürüst olmak gerekirse en sevdiğim
Bir şarkı yazarı olarak son 5 yılda gerçekten
gelenek ve kişilerce bambaşka amaçlar için kullanılmış
kadar... Avatar ise özellikle çeşitlidir!
filmlerden biri “Avatar”! Çok derin bir film
geliştiğimi düşünüyorum. Stüdyolarda ve film
olmalılar.
Ancak ben zorlukları severim ve bu yüzden
olduğunu düşünüyorum, her izlediğimde
konserlerinde yaptığım işlerle bazen kendimi
bu filmde solist olmaktan dolayı çok
KAYNAKÇA
ağlıyorum (Sahnedeyken ağlamamak için
biraz bukalemun gibi hissedebiliyorum bu
heyecanlandım. Ayrıca bitiş jeneriğinde hem
İrfan Deniz Yaman - “Paleolitik Çağ Sanatında Kadın Heykelcikleri”, 2020.
çok çabalıyorum). Dediğim gibi büyük bir
yüzden sadece kim olduğumu yansıtmak
büyük bir şarkı olan hem de icra etmesi aşırı Meral Hakman - “Eski Yunan Heykeltıraşlığında Kadın ve Çıplaklık
açısından değil aynı zamanda hangi şarkıların Disney hayranıyım. “Lady and the Tramp”,
Üzerine”, 2020.
derecede coşkulu olan büyük pop şarkısı “I
sesime en iyi şekilde uyduğunu yansıtmak “Dumbo”, “Pocahontas”a bayılıyorum. Greta
Alexandra Ma-“Facebook Banned a User from Posting a Photo of a
See You” da var.
açısından da en otantik hissettiren bir “sese” Gerwig’in “Barbie”sini de seviyorum. Bence 30,000-Year-Old Statue of a Naked Woman-and People Are Furious”, 2018.
u “Cindirella”, “Alaaddin” ve “Küçük inmem zaman aldı. Hayalim sadece bu dahiyane bir film.
Nesnelerin sineması veya anlattıkları:
e kadar zor olsa “yüklü” bir girizgâh yapan Ross, tıpkı başlıyor. Elwood’un
AY’A SEYAHAT
da ne kadar Alain Robbe-Grillet’nin eserlerinde siyah derisiyle parlayan
sinir bozucu “nesneyi yüceltirken esasen onun kollarına bakarken
olsa da uzun gerisindeki insanı, anıyı, zamanı bulmaya biçem, nesnelerin
“N sürmeyecek. çalışması” gibi bir dil yakalıyor. İlkin, hükümranlığını ilan
Gerçek yerle bir olduğu için, ediyor ve zaman
güneşli bir günde, bir ağacın dalındaki
tekrar yükselecek. Ne zaman? Çok sıçramalarıyla,
portakala “bakışımızla” açılan “Nickel
yakında. Çünkü er ya da geç ortaya Elwood’un büyüdüğünü,
Boys”ta bu portakal, filmin bütününe
çıkar. Ne zaman? Çok yakında...” bu kez bir otobüs camına
yayılan bir nesne olma haliyle önce ana
Martin Luther King’in, bir düşen yansımadan
karakterimiz Elwood Curtis’in (Ethan
BAŞAK BIÇAK
televizyon ekranında karşımıza öğreniyoruz. Öyle ki
Herisse) zorla gönderileceği Nickel
çıkan konuşmasındaki “gerçek”,
yansımalar aracılığıyla
basakbicak Akademisi’nde yemek yediği tepside daha
aslında RaMell Ross’un filminde,
“tanıdığımız ve
@gmail.com sonra da çalıştırılmak zorunda kaldıkları
Nickel Akademisi’nde toplum özdeşleştiğimiz”
bahçelerde karşımıza çıkıyor. İlk sahnenin
için “çalıştırılan” çocukların Elwood’un, bir
peşi sıra kadraja giren kadın bileziği, kül
uğradıkları sistematik taciz ve işkenceye sevgilisinin olduğunu
tablasında duran bir sigara ve kadehler odağımızı
benliğinde buluşan tek bir karakter görmemizi
yönelik bir anlam barındırıyor. Ancak “Nickel bile bir fotoğraf yoluyla
belirlerken “insanı” da ekranın kenarında bir
istiyor.
Boys”taki anlatı tercihiyle gerçeklikle oynayan, fark ediyoruz.
sesten ibaret kılıyor. Kadraja giren ilk insanın
Lacan’ın ayna evresine ilişkin sinemada
birinci şahıs kamera tercihiyle (pov) seyirciyi Okumayı çok seviyor Elwood ancak bu
ardından nesneler iktidarını koruyor ancak
seyircinin konuya hakimiyetinin bir tür yanılgı,
yalnızca karakterle özdeşleştirmekle bırakmayıp bilgilerin hikâyede önemi yok çünkü filmin
gördüğümüz dünyada bir özne olarak varlığımızı
bir sanrı olduğunun söylenmesini haklı çıkaran
öyküye zihinsel (ve belki de bedensel) katılımını derdi, nesnelerin temsil ettiği anlamların bir
fark ettiğimiz an bir ütüdeki yansımamızla oluyor.
bir finalle sonlanan film, karakterlerle “yaşayan”
sağlayan RaMell Ross’un filmi çok daha fazlasını araya geldiklerinde neye ulaştıklarıyla ilgili.
AYNA TEORİSİ bizleri de onların kaderine mahkûm ediyor.
temsil ediyor. Öyle ki hikâyenin konumlandığı Jean Mitry’nin, her nesnenin önemli olduğunu
Yaşamları ellerinden alınmış Nickel Akademisi
yıllarda Fransa’da hâkim olan yeni dalga Bu, Lacan’ın meşhur ayna teorisini vurgulayan sözlerini hatırlatıyor her ayrıntı ve bu
çocuklarının yaşadıkları biçemin ve nesnelerin ele
ve yeni roman gibi akımlarının yönetmen hatırlatırcasına bir erkek çocuğunun aynada kendi “şeylerin sineması”, Nickel Akademi’ye giderken
geçirdiği bir anlatıda onların “gerçeği” olmaktan
ve yazarlarının coşkuyla kucaklayacağı bir görüntüsü ile oluşturduğu bütünlük illüzyonu izlediğimiz sekansla doruğuna ulaşıyor. Stanley
çıkıp, “bizim gerçekliğimize” seyircinin zamanı
anlatı bu. Veya Roland Barthes’in deyimiyle, ve anneyle özdeşleşmesi gibi -Elwood’da Kramer imzalı “The Defiant Ones” filmiyle açık
“anlamın mutfağına” girmek isteyeceğiniz kadar büyükanneyle- Elwood’la birlikte “bedensel” ve Nickel Akademisi’nin talihsiz gençlerinin
bir analojiyle kuran Ross’un tüm bu nesnelerle
bütünlük sağladığımız ilk imge oluyor. Ütüye zamanı tek bir zamana dönüşüyor. Gerçek
göstergelerle dolu... bezeli öykülemesinde kameranın bakış açısına
er ya da geç açığa çıkıyor, bir büyükannenin
Gerçekten de yeni roman-yeni dalganın ve daha sonra bir mağaza vitrininin camına yeni bir karakterin, Turner’ın (Brandon Wilson)
sarıldığınız omzundaki o buğulu imgede... Nickel
etkileşiminden doğan filmlerin ve sine-romanların yansıyan Elwood’un görüntüsü, kulaklarımızda eklenmesiyle anlatının yönü de değişiyor. Artık
“insansızlıkla” eleştirildiği kadar nesnelerle Martin Luther’in konuşmasıyla yankılanmaya kamera bizden iki ayrı karakter değil seyirci Boys’u, Prime Video’da izleyebilirsiniz.
PUANIM: 8.5/10