01 Nisan 2025 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

16 MART 2025 4 Çok yönlü müzisyen Ceren Gündoğdu, dört yıl sonra ikinci ‘Insan olmak albümü “Işık Olur Gözlerin”i yayımladı yaralı olmaktır’ nu ilk olarak sesiyle Çünkü aslında baktığımızda bu ister bir tanıyorsunuz. Gazetemizin gönül meselesi olsun ister hayatın seni müzik yazarı Murat daha katmanlı derin yerlerden vurduğu Beşer’in sözleriyle, “Kate bir nokta olsun, şöyle bir etrafımıza O Bush’vari bir semavilik baksak, kimse yok ki hiçbir şekilde içinde gezinen, tül gibi ince bir soprano incinmemiş... Hayat oradan ya da Ceren Gündoğdu”. Ancak şarkılarını buradan, bir şekilde hepimizi bir yerden dinleyerek tanımaya başladıkça söylemek incitiyor ve biz bütün o incinmişliğe ORHUN istediği derin anlamlar olduğunu fark rağmen bir şekilde ayağa kalkacak ve ATMIŞ ediyorsunuz, incinen kalplerin omzuna hayata karışacak gücü buluyoruz. uzatılan bir el, “Her şey yoluna girecek” u Albümde bunlar nasıl kendine yer diyen bir ses gibi. Yine de melankolik buluyor? şarkılar, karanlık, her gün felaket haberlerine Şuna inanıyorum, benim dikkatimi çeken ya da uyandığımızı kabulleniyorlar sanki. Ceren içimde var olan acıları ne kadar çok anlatırsam, Gündoğdu’nun yeni albümü “Işık Olur Gözlerin” bir başkası da kendi incinmişliğiyle o kadar duygu yüklü bir hikâye anlatıcılığı vaat ediyor. çabuk ve kolay kucaklaşabilecek. Birincisi, Albümde 12 şarkı yer alıyor. 11’inin sözü ve insan kurban psikolojisinden çıkıyor. Bu kadar müziği Gündoğdu’ya, son şarkı “Sevdan Ateşten farklı hikâye içerisinde hepimizin ortak yaşadığı Gömlek”in sözleriyse kendisi de bir müzisyen birtakım duygular var. Kırılmalar, üzüntüler, olan annesi Ferahnaz Gündoğdu’ya ait. Ceren zaman zaman aşk... Mutluluğun tezahür Gündoğdu, önceki çalışmalarında olduğu gibi ettiği noktalar da var albümde. Bu duyguların bu albümde de şarkı sözlerinde derinlere inmeye ortaklığını fark edince de “Bir dakika, sakin. çalışıyor. Müziğinde hepimize tanıdık gelen Bu bir tek benim başıma gelmiyor, hayat böyle nostaljik tınılarla modern pop ezgileri birleşiyor. bir şey, yaralı olmak insan olmakla ilintili Kendine özgü bir müzik tarzı var ve bunu “lirik bir durum” diyorsun. Bunu fark etmek hem pop” olarak adlandırıyor. Yeni albümün ilk konseri kendini daha güçlü hissetmeni sağlıyor hem 16 Nisan’da Babylon’da olacak. Bu konserde de kurban psikolojisine girmeni engelliyor. ayrıca Gündoğdu’nun kendisinin her şarkının ne Öte yandan başka insanların da halinden ‘Sürekli kötü anlattığıyla ilgili hislerini okuyabileceğiniz bir anlamaya başlıyorsun. Yani bu farkındalık hem albüm kitapçığına da sahip olabileceksiniz. bireysel bir iyileşmeye aracı oluyor hem de buluyoruz belki de. Bu yüzden albümün ismi “Işık hissettiren Yeni albümünü ve anlatmak istediklerini birbirini anlamaya, hoşgörüye meyilli insanlara Olur Gözlerin”. Aksi halde bu kadar kederli bir Gündoğdu’yla konuştuk. dönüştürdüğü için toplumsal bir iyileşmeden dünyada bence zaten yaşayamazdık. bir sistem’ bahsetmek mümkün olabiliyor. Bu yüzden de GÜÇLÜ HISSEDEBILMEK... u Neyi daha çok yapabilmeyi ‘MÜZISYENLIK BAŞKA...’ şarkılarımla duygudaşlığımızın altını çizme dilerdiniz? u Albümün ilk çıkış noktasından çabamı anlamlı buluyorum. Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi u Tepkiler nasıl şu ana kadar? başlayalım. Ne zaman fikir oluştu? İkincisi de tema. Yani, neden olanların iç dengemi bozmasına izin İnsanlar burada bütüncül bir iş olduğunu Albümün başlangıç noktası ‘Zamansız bir iş “Işık Olur Gözlerin”? Tamam, vermemeye çalışıyorum bir süredir. hissediyorlar. Şarkılar yazılmış ve arka arkaya temaya karar verdiğim Epey de bir yol kat ettim bu noktada kabul ettik hayatın hepimizi sıralanmış gibi bir durum değil, söylemek istediği yapmaya çalışıyorsan...’ noktaydı. Bir buçuk sene ama yine de gelgitler oluyor zaman bir şekilde incittiğini. bir şey var bu kadının diyorlar. Ben de birazcık o zaman. Kendi iç sesime ve fikirlerime sürdü albümün yazım Nasıl köşeyi dönünce u Neden teklilerle ilerlemek yerine yüzden bu albümü yaptım. Çünkü havuz çok büyük daha da büyük bir özgüvenle sarılmayı ve yapım aşaması umut var? Nasıl bir albüm daha? ve birtakım dijital olanaklar sebebiyle müzisyen olan başarabilmek isterim. Her kadın ama o temanın ilk Dönemlerin ruhu her zaman değişir ama zamansız güç buluyoruz? ve müzisyen olmayıp şarkı söyleyen insanlar aynı meslektaşım için de aynı şeyi temenni aklıma düşmesi iki bir iş yapmaya çalışıyorsan dönemin ruhundan Hepimizin hayatında ederim. Çünkü ne olursa olsun çevresel potada değerlendiriliyor. Müzisyen olmak başka bir çok kendi ideallerin, kalbin, aklın sana ne yapmanı seneye yayılan bir en azından bir faktörler kararlarımızı çok etkiliyor. şeydir, şarkı söylemek başka bir şeydir. Yani, ben de söylüyorsa onu yaparsın. Ben de onun peşinden koşan süreç. Albümde kişi var ki o Hele de bu kadar her şeyin popülarite çok iyi bir yemek yapabilirim evde uğraşıp ama asla biriyim. Hiçbir zaman stratejik olmadım. Tabii ki bu kadar birkaç tema var üzerine kurulu olduğu, son derece kişinin gözünün hızlı tüketimin olduğu yerde kolay değil bağımsız bir bir aşçı değilim. Ben de bu albümle galiba birazcık sınıfsal bir başarıdan bahsediyoruz. aslında. Albümü içine baktığımız müzisyen olarak kendi albümünü yazmak ve yapmak. böyle bir iddia koymak istedim ortaya, yani bir Eski lord, padişahlık falan sisteminin şu şekilde tasvir zaman, en bitap Sadece bir yorumcu olarak değil çünkü şarkı yazarı fark yaratma derdi de var orada. Ben yazan, çizen, yerini başka bir şey, sosyal statü ediyorum ben: olarak da yapımcı olarak da co-prodüktör olarak düştüğümüz derdi olan ve bu derdini başka insanların derdiyle meselesi aldı. Sürekli sana böyle kötü Bu albüm benim da çoğu şarkının, neredeyse bütün şarkıların durumda dahi bir buluşturmak için ortaya koymak isteyen bir kadınım. hissettiren bir sistemin içerisinde çok aranjesinde benim emeğim var. Bağımsızlık incinmiş kalplerin şeylerin yoluna kulaklarını tıkayamıyorsun. O yüzden meselesinin altını çiziyorum. Senin için u Ferahnaz Gündoğdu kendi şarkısını dinleyince kucağına bırakmak gireceğine, günün er neyi daha çok başarabilmek isterdim? çalışan 100 kişilik bir ekiple sınırsız bir neler hissetti? Şarkı, ne zaman yazılmış? istediğim bir ninni. ya da geç doğacağına Gerçekten daha az duymayı ve daha finansmanla yapmıyorsun bunu. Çok mutlu oldu ve çok duygulandı. Bence albümün Bu incinmişlik meselesi, çok içimi dinleyebilmeyi başarmak ilişkin bir inanç kaplıyor Ama zaten hep sorunlar albümün öne çıkan şarkılarından biri. 90’larda yaralı olma meselesi aslında isterdim. Daha hızlı akardı o zaman pek içimizi. Umudu yeşerten gelişmeni sağlıyor. çok şey. yazılmış şarkı. Bir sonraki klip şarkısı o olacak. çıkış noktasında olan bir durum. şeyi birbirimizin gözünün içinde Fakat Majeste Bogos Nubar Paşa bu haberi olmakmış, kaçmalıymış. Eee hepsi millici yalanladı. Mustafa Kemal... Bu adam olmasa bunların. Nereye kaçacaklar? Anadolu’ya ama Ermenilerin bir şansı olurdu... Türkleri uyarmamız nasıl? Adnan Adıvar gelir Yakup Kadri’nin aklına, Adım adım işgale yeterli değildir daha sert hareket etmeliyiz... “O bir yolunu bulur” diye düşünür. Ancak ne Mustafa Kemal’in askerleri hiç para almıyor, onları Adnan’a ne Halide’ye ne Hamdullah Suphi’ye harekete getiren vatan aşkıdır... ulaşır. Yer yarılmış içine girmişlerdir. Girmeyen asum vatandaşlarımızın yolu “Mutlaka muvaaff k olacağız” der. Ev halkı mı? 2 Mart 1920: Türkiye bir donanmaya milliciler emperyalist avının kurbanı olur. Malta’ya üstünde sehpalar burada Hepsinin üstüne ümitsizlik çökmüştür. Yalnız sahip olamaz. Mali komisyon Türklerden götürülmek üzere Bekirağa Bölüğü’nde toplanır. kuruldu. Gençlerimiz üstüne hala kızları değil Manisa’dan kaçıp gelen erkekli kurulmayacaktır. Suriye’deki birliklerimiz Kimler yoktur ki aralarında... zindan kapıları burada kapandı. kadınlı çoluk çocuk onlarca akraba sığınmıştır oradan çıkacak yani bunun masraafl rını biz Yakup Kadri gazetesine gelir. İşgal emri ondan “MGurbet ve sürgün yollarının buraya ve hepsi şaşkın bakmaktadır Yakup mi ödeyeceğiz. Böyle saçma şey olur mu, önce gelmiştir. “Millicilik propagandasına son ilk menzili burası oldu. Düşünen kafalar burada Kadri’ye. Şaşkınlığın altında “Bu ne olacağı Türkler ödemelidir... Türklerin altın stoklarını ele verilecektir.” Verilmezse? Başlarında yeni bir bela kırıldı. Yazan eller burada kesildi. Türk milleti en belirsiz memlekete neden geldin” sorgusu vardır. geçirmeliyiz... vardır. Gücünü hukuktan değil işbirlikçiliğinden güzide evlatlarını burada kurban verdi...” Sorarlar ona, 10 Mart 1920: alır o. Nemrut Mustafa Paşa ve onun savaş Burası, İstanbul’dur. Yakup Kadri 105 yıl önce Avrupa hakkımızda İstanbul resmen mahkemesidir o. (Karaosmanoğlu, 49) bugün yüz yüze kaldıkları felaketleri böyle sıralar. ne düşünüyor işgal edilecektir Yakup Kadri “Küçük Hikâye”ler kaleme alır özü Ağır bir hastalıktan İsviçre’de gördüğü tedavi diye. Der ki “Bizi ve buna bahane sonucu kurtulmuş, vatanına dönmüştür. Tarihler 2 parçalamak millici olan. Başlık sayesinde sansüre takılmaz. olarak Türkiye’deki Ekim 1919’u göstermektedir. Vatanı işgal altındadır, istiyorlar. Türkiye Takılanları kurtarır Nemrut Mustafa’nın eşkıya azınlıklara kötü tıpkı ana ocağı Manisa gibi. Anası mı? Yatalaktır. deyince yaralı yatağından. Neden eşkıya yatağıdır? Bu mahkeme davranıldığı ileri Yunan işgalinde felç bir avın üstüne siyasi tutuklular hakkında ölüm cezası verir. sürülecektir. Türklere inmiştir sol tarafına. üşüşen köpekler Sonra oluşturulan teşkilat bunları kurtaracağız barış koşullarını kabul İtalya’dan vapurla gibi havlıyorlar. diye fidye belirler. Ödeyen kurtulur. Bunlardan ettirirken çıkacak gelir İstanbul’a. Fakat teslim biri de Falih Rıfkı olur. Onun için konan fidyenin ayaklanmalara İstanbul, kazazede olmayacağız.” pazarlığını adliye nezareti müsteşarı ünlü din karşı koymak bir gemi gibidir. Ya Evin havası yine adamı Sait Molla ile Yakup Kadri yapar. Fidye için İstanbul’daki herkes bir tarafa inançsızlık. 1000 liradan 600’e iner, Falih Rıfkı özgür kalır. milliyetçi liderler kaçmış ya da boğulup İkdam’da baş (Karaosmanoğlu, 52-53) tutuklanacaktır. gitmiştir. Kadıköy yazılar kaleme Emperyalistlerden kurtulamayan Ahmet Emin 16 Mart 1920. vapuruna biner. almaya başlar ŞADUMAN HALICI Malta’ya gönderilmeden son yazısını 20 Mart 1920 Tarihi ve artistik Çevresine “bel bel Yakup Kadri. günü yazar. “Hastalığın Sebebi” başlığını taşıyan değeri olan mallar sadumankaragozhalici@gmail.com bakar”. Kemalistleri yazısında şöyle der: alınıp götürülecektir. “Birtakım ‘zenci’ ve destekler çünkü henüz işgal olmayan işgal onur İtalyanlar kendileri için istediklerinin listesini “Bünyemizdeki hastalığı yenmek istersek Hintli askerlerden, kırıcıdır. Adnan Adıvar ve Ahmet Emin Yalman ile veriyor. (Ulubelen; 227-235) kuvvetlerimizi bir araya koymalıyız şahıslarla İngiliz ve İtalyan subaylarından ve Türkçeden faytondadırlar bir gün. Tam Sirkeci’den geçerken değil. Meselelerle uğraşmalıyız, programlar başka her türlü diller konuşan ne olduğu belirsiz İngiliz trafik polisi sert el hareketi ve keskin IŞGAL BAŞLIYOR etrafında birleşmeliyiz. Hastalığın sebeplerini insan kalabalığından başka bir şey” göremez. bir azarlamayla durdurur onları. Donakalırlar. Sabahın kör karanlığında İngilizlerin görmek devasını bulmanın ilk adımıdır.” Gerçi kalabalığın arasında birkaç Türk de yok Tam karşılarında İngiliz yüzbaşının kendilerini Şehzadebaşı Karakolu’nda yaptıkları katliamla Devayı bulan Kemalistlerdir. Sait Molla’ya ne değildir ama üçüncü plana atılmış sığıntı ruh seyrettiğini görünce Ahmet Emin’i kurban ederler başlar resmi işgal. Sanki çoktan başlamamış mi olmuştur? Evini yakıp sigortayı dolandırdığı, gibidir. Onun ruhu endişelidir. Kime sığınacak, “Git şuna halimizi anlat” derler. Ne mümkün, gibi Fransız Yüksek Komiserliği baş tercümanı üstüne bir de yetim hakkı yediği anlaşılınca tıpkı kimde kalacaktır? Akrabalar yerinde midir? daha o ağzını açamadan gök gürültüsü gibi bir M. Ledoux, Vahdettin’i ziyaret eder. “İstanbul Nemrut Mustafa gibi yurtdışına kaçmıştır. (Halıcı, “Keşke telefonu bir yere not etseydim” diye ses duyulur. “Bir Türk, Büyük Britanya Ordusu bugünden itibaren işgal edilecek” der. Padişah 80 vd) hayıafl nır. Birden abone rehberi gelir aklına. Hızla erkânından birine ne cüretle hitap edebilir?” notayı üzüntüyle aldığını bildirir sadece... (Şimşir, bulur rehberi, merakla karıştırır ve işte bulur o (Karaosmanoğlu, 18-40). 182, 208-209) ismi. Çevirir numarayı... Sivas’taki millicilerin isteği olmuş, Osmanlı Aynı saatlerde Yakup Kadri, İstanbul’a gitmek KAYNAKÇA Kuzenini gönderirler ona. Fevzi Lutfi şimdi Meclisi açılmıştır aynı günlerde. Açılmakla için Kadıköy’deki evinden çıkmış, ölüm sessizliği Bilâl N. Şimdir, Malta Sürgünler, Milliyet Yayınları, yağız bir delikanlı olmuştur. Yolda, ortak akrabaları kalmamış, Erzurum ve Sivas kongrelerinden içinde çevredeki İngilizlere anlam vermeye çalışır. İstanbul, 1976. Halit Paşa’nın Rum komşularının ihbarıyla nasıl süzüp gelen Misakı Milli’yi kabul etmiştir. İskeleye geldiğinde gazeteci arkadaşlarını görür. Erol Ulubelen, İngiliz Gizli Belgelerinde Türkiye, katledildiğini anlatır Fevzi. O Halit Paşa değil Fransızlar Maraş’ta Türk yumruğunu yemiş kenti Akşam’dan Necmettin Sadık, Kâzım Şinasi, Ali Aykaç Y., İstanbul, 1967. midir kıtlıkta kendi ambarını komşularına açan, terk etmiştir. Emperyalistler şubat ayından beri Naci, Vakit’ten Ahmet Emin ve Enis beyler. Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Vatan Yolunda, Selek kızlarının çeyizini düzen, harap evlerini onaran. Londra’da toplantı halindedir. Ahmet Emin’in Mühürdar’daki evine giderler. Y, İstanbul, 1958. Odur ama... 28 Şubat 1920: Bay Cambon Ermeni Patriğine Telaş ve korku. Ahmet Emin aranıyormuş, Şaduman Halıcı, Mütareke Döneminin İşbirlikçileri Fevzi umutludur. O millici yani Kemalisttir. dayanarak “Maraş’ta Ermeniler kesildi” dedi. tutuklanacakmış, suçu millicilerden yana Yüzellilik Gazeteciler, Cumhuriyet Yayınları, 2021. KÖPRÜBAŞI
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle