Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
!
11 2lye 022
4
ilim ve sanat farklı gözüken ancak temel-
‘manyak katil’ Filmleri
de benzer özelliklere ve işlevlere sahip iki
Bilim, sanatçılar tarafından her zaman doğru
kardeş etkinlik alanıdır. Ta başından be-
Bilim-sanat etkileşimi
kullanılmamıştır, sanatçıların edindikleri yarım
ri ikisi de birbirini karşılıklı olarak etkile-
yamalak bilgileri eserlerine yansıttıkları da ol-
Bmiştir. Bilimin ve sanatın çıkış noktasın-
muştur. Bence bu konudaki en güzel örnek XX.
Bilim somut ve nesne gelişmelere odaklanmış görünür.
daki benzerlik, her ikisinin de insan zihninin yaratı-
yüzyılın ortalarında çevrilen “manyak katil” filmle-
cılığından kaynaklanıyor olmasıdır. Hedefleri arasın- Sanat ise genel olarak soyut bir dışavurum durumu
ridir. Freud’un psikanalitik yaklaşımı bize insan ki-
daki benzerlik ise insanın refahı ve mutluluğu olma-
şiliğinin büyük ölçüde yaşamın ilk yıllarında oluştu-
olarak betimlenir. Oysa bu iki alan birbirlerinin gelişimini
lıdır. Bilim ve sanat diktatörlerin ve çıkarcı büyük fir-
ğunu, bu dönemdeki anne-çocuk ilişkisinin ise çocuk
maların baskısından kurtulduğunda, aralarındaki işbir-
sanıldığından çok daha fazla etkiler.
için yaşam boyu belirleyici olduğunu söyledi. Aslın-
liğinden kaynaklanan büyük bir sinerji ortaya çıkar.
da eleştiriye açık olan bu bilgi, herkes için ilginçti,
çağlardaki insanların yeni keş- ele almış. Bu konudaki en bilinen örnek oidipus kar-
sanatçılar için de ilham verici oldu, film senaryoları-
fettikleri boyalara ellerini ba- maşası kavramıdır.
Bilimin Sanatı Şekillendirme Si
na ‘manyak katil’ motifi girdi. “Manyak katil” on, on
tırıp mağara duvarlarına el iz- Freud fallik dönemdeki erkek çocukların anneleri-
Sanatçılar bilimdeki gelişmeleri her zaman hızla
Prof. Dr.
beş kadını öldürürdü. Cinayetlerinin görünür bir ne-
lerini bırakmaları gibi yenilik ne hayranlık duyduklarını, bu yüzden de babaları ta-
fark edip sanatlarına yansıtmışlardır. Fotoğraf maki-
deni olmazdı. Ancak filmin son birkaç dakikası için-
Üst Ün
karşısında duyulan heyecanın rafından kastre edilerek cezalandırılmaktan korktuk-
nesinin icadından önce ressamlar dörtnala koşan bir
de manyak katilin annesinin küçükken ona kötü dav-
Dökmen bir belirtisiydi. Mağara duva-
larını düşünmüştü ancak burada söz konusu olan kar-
at çizdiklerinde, belli bir anda atın iki bacağını ön-
randığını, bodrumlara kilitlediğini öğrenirdik. Bunun
rındaki el izleri veya evlerde-
maşaya başlangıçta herhangi bir ad vermemişti. Genç-
de, ikisini arkada veya dört bacağını ortada birleş-
sonucunda da manyak katilin annesine yönelik nefre-
ki el röntgenleri, bilim-tekno- ken okuduğu Sofokles’in eserlerini tekrar gözden ge-
miş halde resmediyorlardı. Çünkü gözümüzle baktı-
tini tüm kadınlara genellediği ortaya çıkardı ve man-
loji-sanat üçlüsünün ürünüydü.
çirdiğinde ise bu olayla ilişkili aradığı kelimeyi -kav-
ğımızda, koşan bir atın bacaklarını ikişer ikişer, bir
yak katil izleyicinin gözünde aklanırdı. Bu açıklama-
Kuantum fiziği, bu dünyadaki bilindik kurallardan
ramı- buldu. Kral Oidipus bilmeden de olsa işlediği
ileriye bir geriye attığı izlenimine kapılırız. Yüksek
nın sanatsal anlamı olabilir ancak bilimsel derinliği
başka kurallar bulunabileceği konusunda sanatçıla-
büyük günahın bedeli olarak kendisine büyük bir ce-
enstantane hızlı fotoğraflar çekildiğinde bu yargı-
yoktur, insan davranışlarını tek değişkenle açıklaya-
ra ilham verdi. Sanatçılar bunu zaten sezinliyorlardı,
za vermişti. Böylece “Oidipus karmaşası/kompleksi”
mızın yanlış olduğu ortaya çıktı. Meğer atlar koşar-
mayız. Burada görüldüğü gibi bazı kötü örnekler ol-
kuantum dünyasının masalsı atmosferine bilim insan-
kavramı ortaya çıktı. “Elektra karmaşası” adı da yine
ken bacaklarını tek tek atıyorlarmış. Bu durum gö-
sa da genelde sanatçılar bilimin ürettiği bilgileri doğ-
larından önce ulaşmışlardı ancak kuantum fiziği son-
eski Yunan edebiyatından esinlenmedir.
zümüzün fark etmediği yeni bir bilgiydi. Ressamlar
ru şekilde kullanmışlardır.
rasında bu konudaki görüşleri keskinlik kazandı. Fi-
bu bilgiyi hemen dikkate aldılar, koşan atları tek bir
Sonuç: Bilim ve sanat birbirlerini karşılıklı ola-
zikteki gelişmeler, sözgelişi İplikçik Kuramı, paralel Çiğdem kağıt ÇıBa Şı’nın Şairi
adım attıkları anda resmettiler. Ancak pek çok sa-
rak etkiler, bilim insanlarının ve sanatçıların zihinle-
(çoklu) evrenler iddiası sanatçıların soyuta bakış tarz-
Batılı sosyal psikologlar genelde Batı’da bireysel-
natsever bu yeni tarz resimlerin yanlış olduğunu id-
ri uzaktan uzağa ortak çalışır. Warp Motoru’nu veya
larını renklendirdi, benzer şekilde soyut sanattaki ge-
lik, Türk kültürü dahil Doğu kültürlerinde ise toplum-
dia etti. Günümüzde bile koşan atlar bazı resimlerde
Paralel (Çoklu) Evrenler görüşünü önce sanatçıların
lişmeler de başka fizikçiler olmak üzere bazı bilim in-
culuk anlayışı bulunduğunu, bireysellik olmadan bir
ve heykellerde iki bacak önde, iki bacak arkada be-
mı yoksa fizikçilerin mi dile getirdiklerine karar ver-
sanlarının adeta soyutu mesken edinmelerine yol açtı.
toplumun medeni sayılamayacağını savunurlar. Prof.
timlenmektedir. Eğer atlar bu şekilde koşsalardı da-
mek zordur. Farklı açıklamalar olsa da kanımca, Le-
Dr. Çiğdem Kağıtçıbaşı bu görüşte değildi; ona göre
ha ilk saniyede yüzükoyun yere kapaklanırlardı. (Bu
onardo dört boyutlu evrendeki güzel kadını, Picasso
Sanatın r ehBerliği:
Türk toplumunda hem toplumculuk hem de bireysel-
konuda ayrıntılı bilgiyi Gombrich’in “Sanatın Öykü-
ise kübik kadınlarını çizerken eğer evrenimiz iki bo-
Freud’un Şairleri
cilik vardı. Bir konferansında yaptığı araştırmalara da-
sü” adlı kitabından edinmek mümkündür.)
yutlu olsaydı güzel kadının nasıl olabileceğini res-
Bilim, günlük yaşamı ve sanatçıları gözle görülür
yanarak bu görüşünü dile getirdi; ben de Freud’un yu-
Röntgenin keşfi de ressamların doğaya bakışlarında metmiştir. Picasso’nun zamanında, başlangıçta ev-
şekilde etkilemiştir ancak bilim insanları da sanat-
karıda ifade ettiği sözünü hatırlatarak “Hocam, sizin
büyük bir devrim yarattı. Demek ki dışarıdan gördü- renimizin iki boyutlu olduğu, diğer boyutların son-
çılardan ilham almışlardır. Bu konuda Freud’un ün-
bugün bulunduğunuz noktadan yıllar önce geçmiş bir
ğümüz şeylerin içlerini, arkalarını görmek ve göster- ra ortaya çıktığı bilgisi yoktu. Bir ihtimal Picasso
lü bir sözü var, “İlgilendiğim tek bir konu yok ki, da-
mek mümkündü. Röntgen yeni sanat akımlarına ve- şair var o da Nâzım Hikmet’ti, ‘Bir ağaç gibi tek ve bunu sezinlemişti. Genelde sanatçılar hayal ederler,
ha önce oradan bir şair, bir edebiyatçı geçmemiş ol-
sile olmanın yanı sıra insanların günlük yaşamlarına hür, bir orman gibi kardeşçesine’ demişti, siz ondan
bilim insanları da bu hayallerin matematiğini orta-
sun” demiş. Demek ki sanatçıların hayal ve yaratıcı-
yıllar sonra bir bilim insanı olarak benzer şeyi söyle-
da girdi; Avrupa’da pek çok kişi ellerinin röntgenini ya koyarlar ya da tam tersi. Kimin aklına gelirdi ki,
lık alanlarına giren pek çok konuyu daha sonra Freud
çektirip evlerinin duvarına astı. Bence bu moda, eski diniz” dedim. O da gülümsemiş ve teşekkür etmişti. Poe’nun Kuzgun şiirinde ? sayısı gizli.
Deniz kaplumbağalarının yaşam alanları tehlike altında
Plastik atıklar
onlar için ölümcül
DAirese L
le ilgili için çalışan Deniz Kaplumbağa- maların çoğaltılması.
Çarpık yapılaşma ve bilinçsizlik
fLor A
ları Araştırma, Kurtarma ve Rehabilitas-
u Plastikler sualtı yaşamını tehdit
nedeniyle soyları tükenme tehlikesi
yon Merkezi (DEKAMER) Müdürü ve
eden en büyük unsurlardan. Bu
proje yürütücüsü Prof. Dr. Yakup Kas-
altında olan deniz kaplumbağaları için
durum yüzünden sorun yaşayan bir
ka ile konuştuk.
deniz kaplumbağasıyla karşılaştınız
iklim krizi ve plastik atıklar da büyük
u DEKAMER ne gibi görevler üst-
mı?
tehdit oluşturuyor.
leniyor? Çalışma konuları nelerdir?
Denizdeki plastik kirliliğine ilişkin
DEKAMER yaralı deniz kaplumba-
yaklaşık beş buçuk yıl süren ve kısa is-
eniz kaplumbağaları veya kamu-
ğalarının tedavi ve rehabilitasyonlarını
mi INDICIT olan bir Avrupa Birliği
oyunda bilinen isimleriyle “caret-
gerçekleştirerek doğal yaşama geri dön-
projesi kapsamında neredeyse tüm Ak-
ta caretta”lar Türkiye denizlerinde
AYÇA
melerini sağlamak, denizde ve kumsal-
deniz havzası ve Avrupa’nın Atlas Ok-
yıllardır nesillerinin tükenme tehli-
CeYLAn
larda deniz kaplumbağalarının korun-
yanusu kıyılarını kapsayan bir çalışma-
Dkesine karşı yaşam savaşı veriyor.
masına yönelik önlemler almak için ça-
nın ortağı olarak araştırmalar yaptık.
Son yıllarda insanların duyarlılığında bir artış göz-
lışıyor. Bunları gerçekleştirmek için ge-
Yaralı ve ölü kaplumbağaların önem-
lense de hemen her yaz denizlerin bu kendine öz-
rekli altyapıyı oluşturacak bilimsel ça-
li bir bölümünde plastik ve diğer atıkların etkisini
gü canlılarıyla ilgili kötü haberler de almaya de-
lışmalarımızın başında denizlerde kaplumbağala-
gördük. Ülkemizde deniz kaplumbağalarının nere-
vam ediyoruz. İklim krizi, balıkçılık eylemleri sı-
rın hangi göç yollarını kullandıklarını, nüfusları-
deyse yüzde 35’inde plastik ve diğer atıkların ol-
rasında başlarına gelenler ve deniz kıyısındaki dü-
nın durumunu belirlemek, balıkçılıkla deniz kap-
duğunu söyleyebiliriz. Akdeniz’in farklı bölgele-
zensiz yapılaşma ile savaşmak zorunda olan deniz
Yakup kaska
lumbağalarının ve diğer hassas türlerin etkileşimi-
rinde bu oran neredeyse yüzde 100’e yaklaşıyor.
kaplumbağalarının bugünkü durumu ve geleceğiy-
ni araştırmak, deniz kirliliğinin etkilerini incele-
Bu durumdaki kaplumbağaların tedavileri vete-
mek, Akdeniz deniz kaplumbağası nüfusunun ge-
rinerlerimiz tarafından gerçekleştiriliyor ama her
netik çeşitliliğini ve farklı alanlar arasındaki bağ-
zaman başarı sağladığımızı söyleyemeyiz. Örne-
lantısallığı araştırmak sayılabilir.
ğin denize atılan bir teneke kutuyu denizdeki ka-
buklu canlı zannederek yiyen bir kaplumbağanın
u Deniz kaplumbağaları doğal yaşam süreç-
bağırsak veya midesinde oluşan ciddi yaralanma-
lerini devam ettirebilmekte zorluklarla karşı-
lar, biz müdahale edemeden ölümle sonuçlanabili-
laşıyorlar. Bu zorluklardan çözüme kavuşanlar
yor. Bu nedenle yapılması gereken ilk adım deniz-
ve çözüm bekleyenler neler?
lerimize atıkların ulaşmasını en aza indirmek. Bu
30 yıldır kumsallarda süren çalışmalarla iyi bir
atıklar sadece deniz kaplumbağalarını değil, tüm
farkındalık yaratılabildi. Halkımız deniz kaplum-
deniz canlılarını tehdit ediyor.
bağalarının korunmasında duyarlı. Bu bize kalırsa
en önemli eşiklerden birisi. Dalyan gibi dünyaya u Yaralı bir deniz kaplumbağasıyla karşılaş-
örnek gösterilen koruma alanlarımız var. Çözüm tığımızda ne yapmamız gerekiyor?
bekleyen konu başlıkları ise yuvalama kumsalla-
Hemen DEKAMER’i arayarak yardım istene-
rının tamamında tek tip koruma önlemlerinin alın- bilir. Yaralı kaplumbağa görüldüğünde kaplum-
ması, denizde balıkçılık av araçlarıyla etkileşimi
bağaya ait kısa bir video çekilerek merkezimiz
en aza indirecek önlemlerin uygulamaya konulma- mobil hattına WhatsApp aracılığıyla videonun
sı, deniz kaplumbağaları için önemli deniz alanla-
gönderilmesi önemli. Ayrıca internet sitemizde
rının belirlenerek bu alanlara özgü korunma sağ- destek istenebilecek diğer kişi ve kuruluşlara ait
lanması ve deniz kirliliğinin azaltılması için çalış-
bilgiler de yer alıyor.
İklim krizi erkek
nüfusu azaltıyor
klim değişikliği doğal cin- şimleri önemsemiyoruz ancak
siyet oranlarını olum- bu canlılar için bir derecenin
suz yönde etkiliyor. Deniz bile büyük önemi var. 29 dere-
İkaplumbağalarında cinsi- cede neredeyse dişi ve erkek
yet kromozomu olmadığı için sayısı eşitken sıcaklık 32 dere-
cinsiyet, kuluçka süresince cedeyse tüm yavrular dişi olu-
yumurtaların maruz kaldığı or- yor. sıcaklık 33 dereceye ula-
tam sıcaklığıyla belirlenir. Yük- şırsa toplu embriyo ölümleriy-
sek sıcaklıklar daha fazla di- le karşılaşabiliyoruz. Ayrıca ik-
şi, düşük sıcaklıklar ise erkek lim değişikliği deniz kaplumba-
yavru oluşumunu sağlıyor. sı- ğalarının beslendiği türleri, kış-
caklıkların artması üremek için ladığı alanları da doğrudan et-
yeterli erkek bulunamamasına kiliyor. eğer denizdeki su se-
yol açabilir. Biz sabit vücut sı- viyesi artarsa bu sefer de yu-
ayca_ceylan
caklığına sahip canlılar olduğu- valama kumsallarını kaybetme
muz için iki, üç derecelik deği- riskiyle karşılaşacağız.
lü