22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

29 KASIM PAZAR Muhteşem bir ormanda yaşayan ‘aktivist’ tavşan Papuduk, çocuklara sesleniyor: İyilik bulaşıcıdır T utsak edilen ya da kürkleri için öldürülen hayvanların yardımına koşan, yunus parklarının kapatılmasını sağlayan, canlılara zarar vermeden bilinçli alışverişi savunan yeni bir kahramanımız var artık. İsmi Papuduk. Sabancı Vakfı Mütevelli Heyeti üyesi Serra Sabancı’nın çocukluğunda büyükannesinden dinlediği masallardaki tavşan Papuduk. Çocuklara, hayvan ve doğa sevgisi aşılamak üzere pek çok maceraya atılıyor. Vakfın desteğiyle hazırlanan ve Tekir Kitap’tan basılan seti, hayvan hakları aktivisti Tolga Öztorun ve drama eğitmeni Lider Hepgenç yazdı, Ece Zeber de resimledi. Muhteşem güzellikte bir ormanda annesiyle yaşayan Papuduk, birbiriyle bağlantılı beş hak ihlalini ele alıyor: Hayvanat bahçeleri, deney hayvanları, yunus parkları, barınaklar ve kürkleri için öldürülen hayvanlar. Papuduk, hem çocuklarda farkındalık yaratıyor hem de kitabın sonundaki aktivitelerle konunun pekişmesini sağlıyor. Hikâye aralarında çocuklar için titizlikle hazırlanmış sorular da var: “Bu hikâyeyi dinledikten sonra hayvanların esir edildiği eğlence merkezine gider misin?” gibi... Yanıtı ilk anda “hayır” diye duymasanız da vazgeçmeyin! Okumaya, anlatmaya devam... HAZAL OCAK Öztorun Hepgenç ‘HAYVAN SEVGISI BANA MIRAS’ Tolga Öztorun: u Çocukları doğaya ve hayvan haklarına saygılı yetiştirmek için neler yapmalıyız? Babam yaşadığı sürece tüm canlılara eşit davranan, ihtiyacı olan tüm hayvanlara yardım eden harika bir insandı. Ondan bana büyük bir miras olarak geçen bu duygu sayesinde tam da istediğim hayatı yaşıyorum. Doğaya saygı duyan çocuklar için ilk eğitim ailede başlıyor. Ailecek bir AVM’de vakit geçirmek yerine or manda, parkta, barınakta vakit geçirmek gibisi var mı? Sizin yolda görüp yardım edeceğiniz bir hayvan veya bitki, bir gün gelecek çocuğunuzun iyi insan olmasına sebep olacak. Unutmayın ki iyilik bulaşıcıdır. u Kitabı okuyan ancak yine de hayvanat bahçelerini merak eden çocukların ailelerine ne önerirsiniz? Keşke olumsuz davranışları bir anda değiştirebilme gücümüz olsaydı. Bunun için sihirli bir değnek gerekiyor maalesef. Eğer siz doğruyu gösterirseniz zaman içinde çocuğunuz yapacaktır. Yaklaşık 20 senedir hayvan hakları için çabalıyorum, hayvanların zulüm gördüğü her yere bilebilmek adına girip çıkıyorum. 2005’te Ankara’da AOÇ Hayvanat Bahçesi’ni ziyaret etmiştim ve o gün bugündür kendi vicdanımla savaş veriyorum. Hayvanların gerçek evleri ormanlardır. Kafeslerin arkasında tutsak hayvan görmek, çocuğunuza doğa ve hayvan sevgisi kazandırmaz. u Geleceğe dair hayalleriniz neler? Ne zaman ki zulüm gören tüm türler özgür bir hayat yaşarlar, ne zaman ki etik kelimesi dünyamızın merkezine oturur, o zaman işimiz bitmiş olur. Yaşadığımız sürece yola devam. Doğru ve vicdanlı yetişecek her çocuğa bu dünyanın ihtiyacı var. Papuduk, hayvanat bahçesindeki canların kaçmasına yardım ediyor, hayvanları tüyleri ve kürkleri için tutsak eden kralın karşısına dikiliyor, yunuslara, barınak canlarına yardım ediyor... Kitap setleri, Sabancı Vakfı’nca dezavantajlı bölgelerdeki çocuklara ücretsiz ulaştırılacak. Çocuklara kitap hediye etmek isteyenler, tekirkitap.com üzerinden askıda kitap yöntemiyle bağışta bulunabilir. OTOBÜSTEKİLER ‘EDEBIYATIN SIHIRLI KANATLARINA SIĞINDIK’ Lider Hepgenç: u Papuduk nasıl doğdu? Tolga’yla arkadaşlığımız uzun yıllara dayanıyor. Tolga’nın hayatı hayvan hakları üzerine kurulu. Sabancı Vakfı bu konuda bir proje talep edince Tolga da ekibe beni dahil etmek istedi, seve seve kabul ettim. Serra Sabancı’nın büyükannesi Hayriye Erduran’dan dinlediği ve adı Papuduk olan bir karakterden yola çıkarak 10 kitaptan oluşan bir seri tasarladık. Serinin ilk 5 kitabı hayvan hakları, sonra çıkacak diğer 5 kitabı ise doğa sevgisi ve ekoloji ile ilgili. Konu başlıklarını Tolga’yla beraber hazırlayıp hikâyeleri beraber yazdık. u Kral ve Papuduk karşılaşmasında, hikâyeyi, vahşeti biraz örterek anlatmışsınız. Bu dili oluştururken nelere dikkat ettiniz? Kitabın hedef kitlesi 79 yaş aralığındaki okurlar. Pedagojik açıdan hayvanların kürkleri için (ki sebep çok da önemli değil) “öldürüldüğünü” gözler önüne sermeyi pek doğru bulmadık. Edebiyatın sihirli kanatlarına sığınmayı tercih ettik. u Ailelere, öğretmenlere bir mesajınız var mı? Kitapların son sayfalarında konularla ilgili sorular ve etkinlikler var. Hikâyeyi okuduktan sonra da bir şeyler yapmak, çocuklarla kitaplar arasındaki köprünün sağlam bir şekilde kurulmasına yardımcı olur. Çocuklarımıza, insanların hayvan veya bitki diğer canlı türlerinden üstün olmadıklarını anlatmamız gerektiğini düşünüyorum. ‘KÖTÜLÜK DEYINCE...’ Ece Zeber: u Çizerken nasıl bir dünya kurmak istediniz? İlham aldığınız bir yer var mı mesela? Çizerken bu kadar tatlı bir hayvanın nasıl bir ortamda yaşadığını hayal ettim elbette. Papuduk’un dünyası yavaş yavaş şekillendi. Nokta atışı “şurası” bana ilham verdi diyemem. Bütün doğa deneyimlerimin bir süzgeci oldu. Her bir çocuğun rahatça empati kurabilmesini istedim. u Sizce doğaya yaptığımız en büyük kötülük ne? Doğa bizim sonsuz hammadde kaynağımız değil. Onu tek taraflı bir sömürü aracı olarak görmemiz her şeyin başlangıcı. Üretirken ve tüketirken bu ürünlerin hangi yollardan geçtiğinin bilincine varmamız gereken zaman geldi. Bütün suçu büyük şirketlere atıp vicdanımızı rahatlatmaktan bireysel farkındalığın ön plana çıktığı bir süreç yaşıyoruz. Ama eğer en büyük kötülüğü söyleyeceksem et endüstrisi demek isterdim. Mutsuz hayvan üretiyoruz ve dünyanın mutsuz canlı ortalamasını da artırıyoruz. u Hayvanlarla aranız nasıl? Çocukluğumdan beri kedileri çok severim. Kuşlarımız, balıklarımız da oldu ama kedi sevgisi bir başka. Bu da annemden geldi bana sanırım, üç kedisi var. Benim de doğumuna şahitlik ettiğim iki kedim var. 29 KASIM 2020 SAYI: 1603 pazar.dergi@cumhuriyet.com.tr İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına ALEV COŞKUN Genel Yayın Yönetmeni AYKUT KÜÇÜKKAYA Sorumlu Müdür OLCAY BÜYÜKTAŞ AKÇA n Yayın Koordinatörü HILAL KÖSE ÖZTÜRK n Görsel Yönetmen MÜNEVVER OSKAY n Editör DENIZ ÜLKÜTEKIN n Sayfa Tasarım EMİNE BİLGET n Reklam Genel Müdürü AYLA ATAMER TÖRÜN Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: reklam@cumhuriyet.com.tr Baskı: İleri Basım Mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş. Yenibosna Mah. 29 Ekim Cad. No:11A/41 Bahçelievler İstanbul Dağıtım: Turkuvaz Dağıtım Pazarlama A.Ş. Yaygın süreli yayın 3 Seri katil durdurulamıyor Bizler için can candır! Bu şahsı duymayan kaldı mı bilmiyorum, eğer hâlâ bilmeyen varsa yazacaklarımın “hassas içerik” sayılacağını belirtmek isterim. Onu ilk olarak 2016’da tanıdık. Bir kadın, gündüz gözüyle, bir altgeçitte, onca insanın arasında bir sokak köpeğini önce sevmiş ardından çıkardığı bıçakla boğazını kesmişti. Görenleri şoka uğratmıştı. Muhtemelen çok daha öncesi var, yaptıklarını gizlemiyor. Kaplumbağa, köpek, kedi hangisine ulaşırsa öldürüyor, iç organlarını alıyor, pişirip yiyor, bir de sosyal medyasından yayımlıyor. Cinayetleri için “Allah’ın emriydi” diyor. Adını merak eden, arama motoruna yazabilir... HASTANEYE YATIRILMIŞTI Paranoid şizofren tanısı konan F.Ç., 2016’daki olayın ardından ailesi tarafından Bingöl’e PATİ GÜNLÜKLERİ götürüldü. 29 Temmuz 2018’de Bingöl Adaklı’da da bir köpeği keserken yakalanıp serbest bırakıldı. Aradan bir yıl geçmeden Okan Üniversitesi Tuzla Kampusu civarında, koca bir sokak köpeğinin paramparça bulunmasının arkasından yine o çıktı. İşkence ederek öldürdüğü hayvanın DEN IZ YAVAŞOĞULLARI cdenizy@gmail.com iç organlarını bir torbaya koymuş halde bulundu, videoya alındı, o sırada minibüse binerek ortadan kayboldu. F.Ç., kısa süre sonra yine Tuzla’da başka bir sokak köpeğiDefalarca hayvan öldürdü, defalarca nin boğazını keserken yakalandı. Mahalle sakinleri zamanında yetiştiği için köpek ölmedi. F.Ç., en sonunda, uzun uğraşlar sonucu o yıl hastaneye yatırıldı. Birçok insan şikâyet edildi. Hastaneye yattı, çıktı, ama bir şey değişmedi. oh çekti... Seri hayvan ARTIK DURDURUN! katili, F. Ç. Derken F.Ç., “Freddie’nin kâbusu” gibi geçen hafta tekrar ortayine suçüstü yakalandı. ya çıktı. Bu defa bir yavru kediyi öldürmüş, derisini yüzüp torbaya koymuş halde yakalandı. Dernekler sürekli ihbar alıyor. Tuzla halkı isyanda, hayvanseverler zaten isyanda... F.Ç’nin çocukları da bıçakla kovaladığı dile getiriliyor. Erenköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’ne sevk edilen F.Ç’nin serbest bırakılmaması için imza kampanyaları başlatıldı. Umarım bu defa kontrol altına alınabilir. Yarın öbür gün bu kadının elindeki bıçağı bir insana doğrultmayacağının garantisi var mı? Bizler için can candır. Ancak öldürdükleri canlılar “hayvan” olduğu için umursamayan yetkililer bir de bu açıdan düşünmeli. “Tanrının emri” diyerek çocukları öldüren, kesen, yiyen ünlü seri katil Albert Fish’in F.Ç’den farkı ne? “Allah’ın emri” diyerek hayvanları kesen F.Ç’ye bir gün, çocuk öldür emri gelmeyeceğini nereden biliyoruz? Kemal Urgenç
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle