Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
15 KASIM PAZAR 7 OKUDUKLARIM İZLEDİKLERİM Edebiyatta mektup türü DÜŞÜNDÜKLERİM Balzac nasıl yazardı? Mektup da roman, şiir vb. gibi bir edebiyat türü sayılabilir mi? Söz konusu olan edebiyatçılar arası mektuplaşmalarsa sorunun yanıtı kuşkusuz evet olacaktır. Günün birinde bu mektupların yayımlanacağı düşünülerek özel bir özenle yazılanları da böyle bir özen gösterilmeyenleri de. Yine edebiyatçıların, başka bir nedenle yazılmış mektuplarının da onların yaşamları ve yapıtları üzerine kendi ellerinden çıkmış belgeler olarak yazınsal anlamda mektup türü içinde görülmeleri gerektiğini düşünürüm. Sözgelimi Balzac’ın, örneğin kiracı olarak ev sahibine ya da ev sahibi olarak kiracısına yazdığı bir mektubun neden edebi değer taşıması gerektiği düşünmeye, tartışılmaya değer... Kendi payıma, varsa eğer, böyle bir mektubu okumak isterdim... Hem el yazısını görmek, hem sıradan bir konuda yazarkenki üslubuyla yapıtlarındaki üslubu karşılaştırabilmek için... Edebiyatçıların edebiyatçı olmayan yakınlarına, aile fertlerine mektupları da kuşkusuz hem üslup bakımından hem yaşamlarını, sorunlarını, duygu dünyalarını daha yakından görebilmek için hiç kuşkusuz okunup irdelenmeye değer ve sonuç olarak o mektuplar da edebiyatın mektup türü içindeki ürünleri arasında sayılmalıdır. HHH Dünya edebiyatında yazarlar arası mektuplaşmalar denildiğinde, benim aklıma ilk gelen, kendi edebiyatımız dışında en yakın olduğum Rus edebiyatında Anton ÇehovMaksim Gorki mektuplaşmasıdır. Bir bölümü dilimize de çevrilen bu mektuplarda unutamadığım yerlerden biri, Gorki’nin Çehov’a Lev Tolstoy’la karşılaşmasını anlatırken kullandığı (yaklaşık olarak) şu cümledir: “Tanrı’ya inancından söz ederken bakışlarında söyledikleriyle bağdaşma(Soldan sağa) Erdal Öz, Adnan Özyalçıner, Doğan Hızlan,Onat Kutlar, Konur Ertop... yan kurnaz kıvılcımlar vardı.” Bu tek cümle bence Tolstoy’u, hakkında yazılmış pek çok kitaptan çok daha özlü ve doğru anlatır... Yine herhalde büyük ölçüde Rus edebiyatıyla ilgili olması gereken bir başka mektuplar kitabı, İvan TurgenyevGustave Flaubert mektuplaşmasıdır. Kitaplığımdaki bu çok sayfalı Fransızca kitabı henüz ne yazık ki gerektiğince gözden bile geçirmemiş ATAOL BEHRAMOĞLU olmakla birlikte, hem her iki büyük yazar, hem başta Rus ve Fransız edebiyatları konusunda olmak üzere bir yazınsal hazine olduğunda kuşku yoktur. Rainer Maria Rilke’nin “Genç Bir Şaire Mektuplar”ı, gençyaşlı bütün şairlere ve şiir severlere yazılmış yazınsal mektuplardır ve kendi türünde bir başyapıttır. Söz buraya gelmişken, mektup türünde yazılmış romanlara da iki satırla olsun değinelim... Yazının konusu özel olarak bu olmadığı için, bizim edebiyatımızda bu konuda ilk ya da en çok iz bırakmış mektuproman’ın Halide Edib Adıvar’ın Handan’ı olduğu konusundaki ansiklopedik bilgiyi söylemekle yetineyim.. (Açıkçası,henüz okumuş olmadığım, Halide Edib’ten okumayı ya da yeniden okumayı planladığım öncelikli kitaplar arasında da yer almayan Handan’ı, bu satırlar yazılmaktayken, internet kaynaklı bilgilere her zaman çok da güvenmediğim için kitaplığımdan çıkarıp gözden geçirdim, girişteki birkaç mektubu okuyarak bilgiyi doğruladım ve kitabı da bütünüyle öncelikle okunacaklar arasına aldım...) Dünya edebiyatından okuduğum ilk mektupromanlar Caderlos Laclos’un Tehlikeli İlişkiler’i, yanı sıra Dostoyevski’nin ilk romanı “İnsancıklar/ ya da Zavallı İnsanlar), daha sonra da Goethe’nin Genç Werther’in Acıları’dır... Bunlara dilimize benim çevirdiğim, Puşkin’in bu türde küçük bir denemesi olan Mektuplarla Roman’ını ekleyebilirim... HHH Bizim yazarlarımız arasındaki mektuplaşmalarda sanırım pek çok okur gibi benim üzerimde de en çok etki bırakan Cahit Sıtkı Tarancı’nın “Ziya’ya Mektuplar”ıdır. Çok yıllar önce okuduğum için şimdi tam olarak anımsamamakla birlikte bunlar sadece Cahit Sıtkı’nın mektupları olduğu için mektuplaşma dememek gerekir. Ziya Osman’ın Cahit Sıtkı’ya mektupları konusunda ise doğrusu bilgi sahibi değilim. İkisi de de ayrı ayrı çok sevdiğim, edebiyatımızın hiç bir zaman unutulamayacak şairleridir. Nâzım Hikmet’in ayrıcabir gün yayımlanacakları düşünülmeksizin yazılmış Kemal Tahir’e Mahpushaneden Mektuplar’ı, onun Piraye ve Münevver hanımlara, başkaca yakınlarına mektuplarını bu tür içinde görmek gerekir.... HHH Beni bu yazıya yönlendiren bir mektuplar kitabından, Erdal ÖzAdnan ÖzyalçınerKemal Özer imzasını taşıyan “Arkadaş Mektupları”ndan (Can Yayınları, 2019) söz etmek ise son paragrafa kaldı... Onlar kapakta adı geçen ikisi yazık ki artık hayatta olmayan üçüyle birlikte, mektuplarda adları anılan, unutulmaz Onat’ı, sevgili Ülkü’süyle, çok şükür yaşamakta ve yazmakta olan Doğan Hızlan’ı, Hilmi Yavuz’u, Konur Ertop’uyla, bizim (60 kuşağının) en yakın, en sevgili genç ustalarıdırlar... Kitabın şimdilik Özyalçıner’den Erdal Öz’e gerçekten şaşırtıcı, hayranlık uyandırıcı mektuplar bölümündeyim...... Başta genç yazar ve şairlerimiz olmak üzere herkese, bütün edebiyat severlere, bu hem bilgi verici, hem zevkle okunan mektuplar kitabını okumalarını öneririm... Kaçırmayın EMKORLAUHKISA u İstanbul Tiyatro Festivali başladı 2 4 . İstanbul Tiyatro Festivali, 14 Kasım 1 Aralık tarihleri arasında, hem fiziki hem de çevrimiçi gösterilerle izleyiciyle buluşuyor. Gösteriler DasDas, Moda Sahnesi, Zorlu PSM, Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi, Yapı Kredi bomontiada gibi mekânlarda düzenlenirken online adresi ise iksv.org olacak. u Orhan Pamuk’tan fotoroman O rhan Pamuk son yıllarda fotoğraf merakıyla da biliniyor. YKY etiketiyle yeni çıkan “Turuncu” adlı kitap da Pamuk’tan İstanbul gecelerinin sokaklarına ve insanlarına dair bir fotoroman... Mahalleler, sokaklar ve insanların hayatından yavaşça kaybolan bir renge ve ışığa yakılmış bir fotoğraf ağıdı. u İş Sanat’tan gülümseten konser P oyraz Baltacıgil (çello) ve Barış Büyükyıldırım (piyano) ikilisinin 17 Kasım akşamı 20.30’da ilk kez müzikseverlerle buluşacak konseri İş Sanat sahnesinden çevrimiçi yayımlanacak. SaintSaens ve Brahms’ın eserlerini icra edecek ikilinin sürprizi, bir Charlie Chaplin bestesi olan Smile (Gülümseme)... u Arter’de müziği işitmek… A rter Koleksiyonu’ndan oluşturulan ve küratörlüğünü Arter Kurucu Direktörü Melih Fereli’nin üstlendiği Dinleyen Gözler İçin başlıklı grup sergisi, müzikle güçlü bir bağ kuran 23 yapıtı bir araya getiriyor. Melih Fereli’nin hazırladığı Müzik Kafesi başlıklı çalma listesi de izleyicileri bekliyor. u ‘The Crown’da yeni sezon N etflix’in sevilen dizisi “The Crown” 4. sezonuyla izleyici karşısına çıkıyor. Yeni sezonda Prenses Diana ve Margaret Thatcher’ın da yer alacağı bölümler büyük ilgi çekecek gibi. u BASE 2020’yi kaçırmayın Y eni mezun sanatçı adaylarını destekleyen BASE, sanatseverleri “Uzak Yakın” temasıyla buluşturuyor. 2025 Kasım 2020 tarihlerinde Tophanei Amire’de kapılarını açacak olan sergide, yeni 102 sanatçı var. DEN IZ ÜLKÜTEKIN İnternet ve sosyal medya artık günümüzün vazgeçilmez bir parçası. Ancak en büyük sorunu da güvenlik. Güvenli bir internet için edinebileceğiniz basit ama etkili kullanım alışkanlığı var. Ne yapacağınızı bilirseniz tehlikelerden uzak kalırsınız Adım adım güvenli internet Günümüzde hayatımızın vazgeçilmez bir parçası olan internet çok sayıda tehlikeyi de beraberinde getiriyor. Düşüncelerimizden, tercihlerimize tüm süreçlerinizi yansıttığımız, bankacılık işlemlerinden resmi işlemlerimizi yaptığımız internet ve sosyal medya ve internetin doğru kullanımı artık hepimiz için kaçınılmaz bir gereklilik olarak karşımızda duruyor. Bu gerekliliği yerine getirmek elbette deneme yanılma yöntemiyle mümkün. Ancak hâlâ etrafta işimiz kolaylaştıracak bazı analog yardımcılar da mevcut. İnternete girip işinizi kolaylaştıracak uygulamalara göz atmadan önce okumak isteyebileceğiniz bir kitap kısa süre önce piyasaya çıktı. Zet Lorento&Lorento Resrarch Lab tarafından hazırlanan ve Epsilon Yayınevi tarafından piyasaya sürülen Güvenli İnternet kitabı, sanal mecrada güvende kalmak isteyen kullanıcıların karşılaştığı sorunları ve çözüm yollarını derliyor. Kitapta öne çıkan başlıklar ve çözüm önerileri aşağıda: MAHREM IYET TAVSIYELERI SOSYAL MEDYADA DIKKAT EDILECEKLER u Kişisel bilgilerinizi paylaşmayın. u Sosyal medyada konum bilgisi kullanmayın ve tanımadığınız kişilere bilgi vermeyin. Sosyal medya ve internet bankacılığı için herkese açık WIFI ağlarını kullanmayın. u Çocuklarınızın fotoğraflarını internette paylaşmayın. u Herhangi bir siber zorba sosyal medya profilinizden paylaştığınız fotoğraflarla sahte profiller oluşturabilir ve tehdit ya da taciz edilmenizi sağlayabilir. Bu yüzden fotoğraf paylaşmak üzerine dikkatle düşünülmesi gereken bir konu. u Her profil için farklı şifre kullanmak güvenliğinizi artırır. u Şifre oluştururken farklı kombinasyonlar kullanın. Büyük, küçük harf, noktalama işaretleri kullanmaya özen gösterin. u VPN kullanıyorsanız, ücretli ve güvenilir servisleri tercih edin. Ücretsiz servisler bilgilerinizi çalar. u Bir siteye girerken, alan adının HTTPS ile başladığından emin olun. (örneğin: https://www.facebook.com) u VPN kullanıyorsanız herhangi bir sosyal medya platformunun uygulamasını kullanmak yerine tarayıcıdan giriş yapın. u Hiçbir sosyal medya platformu size kendi giriş sayası dışında şifre sormaz. Eposta veya mesaj yoluyla şifre istemez. Eposta adresinize gelen parola doğrulama talebini ise gönderim yapan adresi inceleyerek öğrenebilirsiniz. u Sosyal medya profilleriniz için giriş onayı, tek girişlik şifre mobil doğrulama gibi seçenekleri etkin hale getirin. Sosyal medyada paylaştığınız içerik, arama motorlarında görülür. Bunun engellemek için gizlilik ayarlarınızı değiştirebilirsiniz. Fakat profil fotoğrafınızın internette görülmesini engelleyemezsiniz. VIRÜSLERDEN KORUNMAK IÇIN u İşletim sisteminizi güncel tutun. u Antivirüs programlarınızı güncel haliyle kullanın. u Ücretsiz müzik ve film indirilen siteleri önceden tarayın. u Eposta ve mesaj yoluyla gelen dosyaları antivirüs ile tarattıktan sonra açın. u Lisanslı yazılım kullanmayı unutmayın. u Güvenlik duvarınızı orta seviyede kullanın. u Antivirüs programı uyarı verirse mutlaka önerdiği adımları izleyin. İNTERNETTE ARAMA YAPMANIN PÜF NOKTALARI u Herkes tarafından kullanılan kelimelerle arama yapmaya özen gösterin. u Gereğinden fazla kelime ile arama yaparsanız, bu durum aradığınız şeye erişiminizi zorlaştırır. u Arama yaparken noktalama işaretlerini çok dert etmeyebilirsiniz. Ancak özenli bir dil kullanmak önemli. Arama motoru yanlış kelimeyi düzeltmiyor mu” diyebilirsiniz, ama doğru anahtar kelimeyi yazmak işleri çok daha kolaylaştırır.