Katalog

29 ARALIK 2019 3 Belki de en az tanıdığımız kendimiz Gerçek hikâyemiz bu muydu?elkibirgün daha yaşayacağız, belki de bir yıl. İş Bler yolunda giderse birkaç ruz derken aslında gerçekte düşünmüyor, bilinçaltımızın verdiği otomatik yanıtların kurbanı oluyoruz. Başımıza ne gelse suçluyu hep dışarıda aradığımız on yıl daha. Sonunda yol için de olan bitenin aslında biz da yürüyecek kadar ener den kaynaklandığını hiçbir za jimiz kalmadığı halde, gö man kabul edemiyoruz. zümüz tek bir gün daha yaşamakta olacak. Bak SEDEF ERKEN Bütün bunlar bu kadar açıkken, bilginin bu denli yoğun do mayın siz, yeterince ya @SedefErken laşımda olduğu bir çağda en az şadım diyenler bile o son bir tanıdığımız belki de kendi iç dün günün peşinde. yamız. Belki de içimize bakacak Yaşamı madem bu kadar çok seviyo halimiz kalmadığı için başımızı elimiz ruz, o halde neden hep bir sonraki yılın deki o yeni oyuncaklardan alamıyoruz. peşinde koşup bugünü bir an önce ko Hayatı bize sunuyor gibi görünürken valamanın derdindeyiz? Neden iyi şey aslında bizi gerçek hayatımızdan alabil lerin hep ileriki kavşaklardan birinde diğince uzak tutan o teknolojik oyun beklediği gibi saçma bir ön kabulle bu caklarımız. günden kaçıyoruz? Düşüncelerimize bağımlı hale gelip 2020 KAFAMIZI KALDIRIP... sürekli bir iç konuşmayla kendimizi yorarken, yaşadığımız gerçek anla ilginç bir yıl olacak, sebebini Tüm sistem ve ekonomik döngü bize her ne istersen alabilirsin, sana bu rı nasıl ziyan ettiğimizi nasıl fark edemiyoruz? OYUNCAKLAR... bilmiyorum ama içimde buna dair güçlü bir nun için gereken krediyi hemen sağlarız dediği için artık ne için ağladığımızı bile bilmiyoruz. Aslında bütün bunların çok mantıklı açıklama umut var. Bu oyuncaklarla sürekli susturulduğumuz için kendi ları var. Psikoloji, insanın bü mizle ilişkimiz kopuk ve hayatla tün hatalı kodlarını neredeyse çözmüş her “gerçek” karşılaşmamızda çığlıklar durumda. Geçmişte yaşananlar bir ye atmaya başlıyoruz. rimize bir çapa atıyor ve sonra hep kor Peki bizim gerçek hikâyemiz bu mu? kularımızı sindirecek otomatik cevap Bunun için mi insan olduk, bu döngü lar vermeye başlıyoruz hayata. Beynin nün içinde yaşamak için mi geldik dün kimi fonksiyonlarını bilemiyor olsak yaya? Kendimiz için yapabileceğimiz da duygularımızla, dürtülerimizle iliş en iyi şey bu mu olacaktı, kafamızı bir kimiz uzun zamandır neredeyse tümüy telefona gömmek ve esiri olmak? Kal le ortada. bimiz yolun hangi kavşağında kırıldı ve Doğuyor, büyürken neyle ödüllen gerçek hikâyemizden neden vazgeçtik? dirilir ya da cezalandırılırsak bundan 2020 ilginç bir yıl olacak, sebebini önemli ölçüde etkileniyoruz. Örneğin bilmiyorum ama içimde buna dair güç yeterince ağladığımızda istediğimiz şe lü bir umut var. Umarım hepimiz için yi vermeyen ebeveynlerimiz, bir süre kendi hikâyemizi hatırlama fırsatları sonra çığlıklarımızı dayanılmaz bulur getirir. Belki de biz kafamızı telefonla ve pes ederse şımarık çocuklara dönü rımızdan kaldırır ve o fırsatı kendimize şüyoruz. Her istediğimizi mutsuz olup yaratırız. En azından deneyelim, belki ağlayarak, zorla, ite kaka ve güçlükler de hâlâ yeni bir hikâye yazmak için bi le alırız diye düşünüyoruz. Düşünüyo raz zaman kalmıştır. Sosyal medyada çocuk fotoğrafları paylaşmanın tehlikesi çok büyük Riskleri bile bile paylaşmaya devam! Çocukların fotoğraflarının sosyal medyada paylaşılması, çok büyük riskler içeriyor. İstanbul Kültür Üniversitesi öğretim görevlisi Serap Duygulu, sürekli fotoğrafları paylaşılarak büyüyen çocukların, sosyal ilişkilerinde bozulmalar, iletişim sorunları, narsisizm, depresyon gibi farklı psikolojik sorunlar yaşayabileceğine dikkat çekiyor. İstismar riskini de beraberinde getiren fotoğrafların paylaşımı, çocuk haklarına da aykırı. Bezi değiştirilirken fotoğrafı çekilip sosyal medyaya konulan çocuğun, büyüdüğünde bundan rahatsızlık duyup dava açması halinde kazanacağı kesin. Serap Duygulu, “sosyal medya ve mahremiyet ihlali’’ konusundaki sorularımızı yanıtladı. u Sosyal medyada çocuk fotoğraflarının paylaşımı, mahremiyet ihlali ve istismara nasıl yol açıyor? Sosyal medyada çocuk fotoğrafları paylaşmanın riskleri, özellikle çocuklarda psikolojik sorunlar ve aile içi iletişim problemleriyle birlikte; çocuk istismarı, çocuk pornografisi, pedofili gibi konulardır.Sosyal medyada çocuk istismarına yol açan paylaşımlar iki şekilde görülür. Birincisi, çocuklarının doğumundan itibaren her anını düzenli bir şekilde fotoğraf ve videoyla geniş bir kitleyle paylaşan ebeveynler. İkincisi ise, herkese açık olmayan gizli hesaplarda paylaşan ebeveynler. Bu tarz hesaplarda paylaşımlar sınırlı bir kitle için olsa da sorunun asıl kaynağı fotoğraf ve video paylaşmak değil, paylaşılan fotoğrafların içeriğidir. Ebeveynlerin yalnızca yakın çevreleriyle paylaştıkları çocuklarına ait görüntüler de istismar riski oluşturabilir. Burada unutulmaması gereken en önemli nokta, çocuk istismarının çoğunlukla aileye ya da çocuğa yakın kişiler tarafından gerçekleştirildiğidir. REHBER ODASI FİGEN ATALAY Pek çok ülkede çocukları tarafından kendilerine ait fotoğrafları geçmişte paylaştıkları için haklarında dava açılan aileler var. AMAÇ TANINAN BİREYLER OLMAK u Anneler bunu neden yapıyor? Sonuçlarını tah min edemiyorlar mı, tehlikeyi görmüyorlar mı, yoksa umursamıyorlar mı? Çocukların, kişisel bilgilerinin ebeveynleri tara fından paylaşılması üzerinde kontrolü yoktur. Aksi ne fotoğrafların paylaşımıyla ilgili tüm sorumluluk, bu paylaşımları yapan ebeveynlere aittir. Blog yaz ma isteği, bebeğin büyümesini günlük olarak tut ma, bu süreçte yakın çevre ile annelik duygusu nu paylaşmak gibi sebeplere dayalıyken, zaman la sosyal medyada çocuğu ile paylaştığı her fo toğraftan maddi kazanç elde etme, sanal kimlik ler oluşturmak, beğenilme ve takip edilme ama cı güden anne babalar görmeye başladık. Paylaş Serap tığımız her şey silinse bile var olmaya devam edi Duygulu yor, başkaları tarafından kaydedilip yine başkala rı tarafından kullanıma açılma ihti mali oluyor. Dikkat edilmesi ge reken nokta, paylaşılan her ço cuk fotoğrafının aynı zaman da çocuğun suiistimal edilme sine neden olabileceğidir. Birçok ebeveyn, tehli kenin farkında olması na rağmen paylaşımlar da bulunmanın ken disini iyi hissettir diğini söylemekte, bazıları çocukları ya da kendileri nin bir şekil de ünlü, tanı nan bireyler olmasını iste mektedir. Narsisizm, depresyon u Sosyal medyada fotoğrafları paylaşılan çocuklar gelecekte ne gibi sorunlarla karşılaşabilir? Sosyal medya paylaşımları esnasında dikkat edilmesi gereken en önemli unsur bireylerin ve özellikle çocukların mahremiyet ve güvenlik sınırlarının ne olduğudur. Aileler çocuklarıyla ilgili güzel anılarını paylaşmış olsalar da; bir başarıyı, bir mezuniyeti veya bir düğünü paylaşmalarında sorun yok gibi görünse de paylaşımı görebilecek kitleyi kısıtlamadan herkese açık paylaşımlarda bulunmak, çocuğun ve ailenin güvenliğini tehlikeye atmaktadır. Örneğin, çocuğun karnesini, oturulan evi, isimleriyle birlikte aile üyelerine ait bilgileri, o anda ailece bulunulan mekânları paylaşmak, birçok riski beraberinde getirmektedir. Bu riskler arasında başta çocuk istismarı olmak üzere; “çocuk pornografisine maruz kalma, çocuk kaçırma, hırsızlık ve fidye amaçlı tehditler” gösterilebilir. Paylaşılan her çocuk fotoğrafı, aynı zamanda çocuğun suiistimal edilmesine de neden olabilir. Sürekli fotoğrafları paylaşılarak büyüyen çocukların, sosyal ilişkilerinde bozulmalar, iletişim sorunları, narsisizm, depresyon gibi farklı psikolojik sorunlar yaşayabileceği bilinmektedir. u Bu tehlikelerden korunmak için neler yapılmalı? Öncelikle çocuk fotoğrafları paylaşırken “mahremiyet” olgusunu önemsemek adına çocukların özel bölgelerini gösterecek (örneğin bebeklerin bikinili ya da bezli) fotoğrafları paylaşmaktan kaçınılması gerekmektedir. Çocukların yaşadıkları ev, gittikleri okul, aldığı karne, gittiği kurs, park ve bulundukları herhangi bir konum paylaşılmamalıdır. Çocuklara ve özellik le, “özel alan” dediğimiz ev içi, okul içi yaşamlarına ait fotoğrafların paylaşılmaması çok önemli. Bugün her anını fotoğraflayıp diğerlerinin beğenisine sunduğumuz bu çocuklar yakın gelecekte büyüyecekler ve birçoğu, bezi değiştirilirken, banyo yaptırılırken, anne babasıyla yatarken, mama yedirilirken çekilmiş fotoğraflarını görmekten mutlu olmayacaklar. Pek çok ülkede mahkemelere yansıyan ve çocukları tara fından kendilerine ait fotoğrafları geçmişte paylaştıkları için haklarında dava açılan aileler var. Hükümetler bu tür davalarda çocukların yanında yer alacaklarını açıkladı. Can dostları için... Evcil hayvanlarla insanlar arasındaki bağın gücüne odaklı yenilikçi sosyal girişimleri destekleyen “Betterwithpets Ödülü” başvuruları başladı. Türkiye’de Ashoka ve Nestlé Purina işbirliğiyle düzenlenen ödül programına, pilot denemeleri yapılmış ve uygulamaya konulmuş yenilikler ile fikir aşamasındaki projelerle başvurmak mümkün. Yarışmanın ödülü 100 bin İsviçre Frangı. 18 25 yaş arası genç girişimcilere yönelik fikir aşamasındaki yenilikler kategorisinde ise 20 bin İsviçre Frangı’na kadar ödül verilecek. Başvurular 28 Ocak 2020’de sona erecek. Finale kalan 10 proje, kazananların duyurulacağı 34 Haziran 2020’de Fransa’da düzenlenecek “Purina BetterwithPets Forumu”na davet edilecek. l Cumhuriyet Pazar ‘Satın alma, yuva ol’söylemi gitgide daha çok insana hitap ediyor. Bu yıl yuva siz olun Peki, nereden bulacağım? İ nsanlar artık, satın alıp sömürü döngüsüne katkıda bulunmak yerine, bir hayvanın hayatını kurtarmayı tercih PATI GÜNLÜKLERI canlarla ilgili bilgi alabilirsiniz. Ankara’da yüzlerce köpeğe yuva olan Patiliköy’e de uğrayabilirsiniz. 0 553 455 43 52 ediyor. Peki, aradığınızı nereden bulacaksı Her Eve Bir Pati Derneği’nin nız, işte size bazı Instagram hesapları; (Hereve1pati) sayfalarından yu Didem Pişkin (didempiskin1979): va arayan köpeklere bakabilir, talip Kurtardığı terk edilmiş köpekleri yuvalan olduğunuz köpeciğin adını yazıp dırıyor. Cocker’dan, Yorkshire Terrier’e, form doldurabilirsiniz. www. he Jack Russel’a, King Charles’a özellikle kü pad.org Bursa çük ırk düşünenler sayfaya kesinlikle bakmalı. İstanbul 0 532 376 93 10 Puppycitytr: İlle de yavru diyenler bu sayfaya bakmalı. 0 536 285 97 57 DEN IZ YAVAŞOĞULLARI cdenizy@gmail.com patilere.acil.yuva: Türkiye’nin her yanından, kedi köpek ayrımı olmadan, yuva arayanların haberini almak için bu hesabı takip edebilirsi kurataranev: Kur niz. Kendi himayelerinde de acil yu tarılmış köpeklerin yeniden ev bula va bekleyen pek çok Terrier gibi küçük ırk köpekler ve na kadar konaklamasına imkân sağ kediler mevcut. aylinsatiroglu@hotmail.com layan bir oluşum. İstanbul’da ikamet eden kişilere yuvalandırma yapıyorlar. 0 545 664 59 90 kesmeseker: Yine kedi köpek, büyük ırk, küçük ırk demeden, çok sayıda ilana ulaşacağınız bir sayfa. seckinkilic@gmail.com Sarisezgi: Sezgi Sarı, İzmir içi sahiplendirme yapıyor. 0 533 273 31 69 Sokaklar ve belediye barınakları da seçenek tabii. Yedikule ve Şişli RM’nin Instragram sayfaları da var. yedikulebarınakofficial ve sisli.rm he Ankara için, adoptme06 sayfasına ve PADER’in saplarına bakabilirsiniz. Şu notu da ekleyeyim; me sahiplendirme sayfası canlarayuva06’ya bakabilir, ile lez ırklar sağlık açısından avantajlı, çünkü melezler tişime geçip PADER’in pansiyonunda yuva bekleyen kuvvetli oluyor. Ordu’da sokakta dünyaya gelen, Ünye Pati Dostları’nın koruması altındaki dört Golden melezi yavru için yuva arıyoruz. Okuyuculardan da çevrelerine duyurmalarına rica ediyorum. Elbirliğiyle onları kurtaralım. Ayrıntılı bilgi ve yavruların video kaydı için bana mail atabilirsiniz. Öncelik Ordu içi, ama onları asla terk etmeyecek herkesin talebine açığız.