22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

ÖZKAN UĞUR Ne iş yapıyorsan aşkla yapmalısın Dijital doktor Pentagon Dijital Adli Tıp yarışmasının birincisi olan Can Yıldızlı siber savunmada büyük bir başarı kazandı. Yıldızlı dijital sistemlerin çok büyük açıklar içerdiğini söylüyor. Deniz Ülkütekin / Sayfa 10 Sosyal Hayvan Erdil Yaşaroğlu, Komikaze serisinin 15. kitabı “Sosyal Hayvan”ı yayımladı. Yaşaroğlu bu toprakların yetiştirdiği en iyi karikatüristlerden. Onun için mizah tünelin sonundaki ışık. Sayfa 7 Otuzundan sonra müzisyen, kırkından sonra oyuncu olan Özkan Uğur, öğrenmek ve üretmek için hiçbir zaman geç olmadığını söylüyor. Üstelik o her gün daha da gençleşiyor. Yaptığı işin hakkını her zaman sonuna kadar veren sanatçı şimdi de “Bir Ömür Yetmez” dizisinde Şeker Kemal’a hayat veriyor. Başarısının sırrı, ne iş yaparsa onu büyük bir aşkla yapması. Ali Deniz Uslu / Sayfa 6 MİNE TUGAY Hayallerimin çoğunda sinema var Behzat Ç.’ye başkomiser Suna karakteriyle dahil oldu Mine Tugay. Sert ve keskin duruşlu bir kadını canlandırıyor. Televizyonda böyle bir rol oynayabildiği için heyecanlı. Yine de sinemanın gönlündeki yeri ayrı. Hele bir de “içindeki yönetmeni özgürlüğe kavuşturabilse”... Zuhal Aytolun / Sayfa 6 Ruanda Katliamı’ndan bu ara sık bahsediliyor, ama yaşattığı acıdan ziyade sırf Fransa’ya kızıldığı için. Oysa bir milyona yakın insan öldürüldü o katliamda, satırlarla, tırpanla parça parça kesilerek... Paul Rusesabagina, işte bunlara tanık oldu. Ailesi ve yönettiği otele sığınan 1268 insanın kurtulmasını sağladı. Hikâyesi bir filme konu oldu: Hotel Rwanda. Ancak öncesi ve sonrası da vardı, biz de onunla katliamı, hayatını ve bugünkü Ruanda’yı konuştuk. ESRA AÇIKGÖZ Paul Rusesabagina (sağda) Hotel Rwanda filminde kendisini canlandıran Don Cheanle ile birlikte... Ruanda’ya döneceğim... B ugünlerde Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde bahsediliyor Ruanda Katliamı’ndan. Ama ne yazık ki, çok da içindekiler düşünülmeden, acılar akla getirilmeden, kızgınlıkla sarf ediliyor; “Biz”e laf atana kadar, Fransa’nın tarihindeki katliamlarla yüzleşmesi istenerek... Oysa bir milyona yakın insanın öldürüldüğü Ruanda Katliamı, üzerinden geçen 17 yıla rağmen tanıkları için hâlâ taze. Paul Rusesabagina, işte bu tanıklardan biri. Aslında onu çoğumuz tanıyoruz, adından değil belki de ama yaşadıklarının anlatıldığı “Hotel Rwanda” filminden. Hani şu, Ruanda’daki Belçika’ya ait otelde çalışan ve o otelde 1268 insanı saklayarak, hayatlarını kurtaran adamdan bahsediyorum. Tabii ki Paul Rusesabagina’nın hayatı tek bir cümleyle özetlenemez. Öyleyse bu röportajı okuyup, onu daha derinden tanımaya ne dersiniz? Biz sizi, Hotel Rwanda filmiyle tanıdık. Ancak bunun öncesi ve sonrası da var kuşkusuz. Kimsiniz siz? 1954’te başlıyor hikâyem. 17 yaşımdayken orduya katılmak istedim. Çok iyi bir asker olacağımı düşünüyordum, ancak başvuranların arasındaki en donanımlı insan olduğum halde kabul edilmedim. Çünkü o zamanlar orduya sadece Kuzey Ruanda’dan gelenler alınıyordu. Bense Güney Ruanda’dandım. Başka seçeneğim olmadığı için din eğitimi aldım. Sonra hotel sektöründe çalışmaya başladım. Belçikalı bir şirket olan Sabina’ya da bu sırada katıldım. Paul Rusesabagina, hayatında önemli yer tutacak, hem hiç hatırlamak istemediği, hem de hiçbir zaman unutamayacağı Hotel Mille Collines’e ya da bizim onu bildiğimiz adıyla Hotel Rwanda’ya işte böyle adım atıyor, resepsiyonist olarak. Sene, 1979. İşini seviyor, iyi de yapıyor. Sabina şirketinin onu otel yöneticiliği eğitimi alması için Kenya’da bir üniversiteye yollaması da bundan. Dönünce müdür yardımcısı oluyor. Hayatındaki tek yenilik bu değil, 1987’de bir düğünde tanıştığı hemşire Titiana’ya âşık oluyor. Rusesabagina bir Hutu, Titiana ise Tutsi, ancak gözleri sadece iki âşık olarak bakıyor. İki yıl sonra evleniyorlar. 1992’de Diplomat Otel’in müdürlüğüne atanıyor. Dönemin yabancı diplomatları ve işadamlarıyla işte bu iki otel sayesinde tanışıyor. Takvimler 1994’ü gösterdiğinde her zaman çalkantılı olan ülkede rüzgârlar iyice sertleşiyor. Belçika’nın, kontrolündeki Ruanda’da Tutsilere ayrımcılıklar tanıyarak Hutuları ikinci sınıf vatandaş haline getirmesinin de payı var bu sertleşen rüzgârda. Ve 1994’te fırtına patladı, katliam başladı... Nisan 1994’te katliam patlak verdiğinde eşim ve dört çocuğumla Mille Collines Otel’e gittim. Otel Belçikalılara ait olduğu için kimse dokunmaz diye düşünüyordum. Avrupalı diplomatlar Nisan’ın 11’inde oteli terk etmeye başladı. Ölüme terk edilmiştik. Öleceğimiz kesindi, tek bilmediğimiz nasıl öleceğimizdi. İnsanları mümkün olduğunca uzun süre acı çektirerek öldürmek için parça parça kesiyorlardı... Devamı 3. sayfada Bir markadan öte bir yaşam şekli: Marimekko Gelenekselle moderni birleştiren Marimekko tasarımları, tekstilden mobilyaya pek çok üründe kullanılıyor. Milli Reasürans Sanat Galerisi’ndeki sergi bu tasarım dünyasının kapılarını açıyor bize. Sayfa 4 C M Y B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle