Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
26 ARALIK 2010 / SAYI 1292 9 www.davetcokelbisemyok.com sitesiyle özel günlerde giymek için elbise kiralamak artık mümkün. D iyelim bir davete gideceksiniz, çok az zamanınız kaldı ve siz sadece biriki saat giyeceğiniz bir elbiseye de çok fazla para vermek istemiyorsunuz. Bedeninize uygun arkadaşınız da yok, varsa da bir türlü istediğiniz gibi bir şey bulamadınız. Eh çaresiz satın alacaksınız... Peki ya size artık isterseniz elbise kiralayabiliyorsunuz desek? Arkadaş kiralamak, çanta kiralamak derken neden elbise kiralanmasın ki? Eda Yenigün ve Serra Çelikkol, beraber çalışan iki arkadaş. Moda sektöründeki iş deneyimlerinden sonra kendi işlerini kurmaya karar vermişler. Kasım ayından beri aktif olan sitede pek çok ünlü tasarımcı ve markanın elbiselerini satış fiyatının yaklaşık yüzde 10’una kiralıyorlar. Siteyle ilgili kurucularından Eda Yenigün’e sorularımızı yönelttik. Davet çok elbisem yok sitesinin kurulma süreci nasıl gerçekleşti? Web sitemizin kurulma süresi toplam üç ay sürdü. Farklı ülkelerden elbiseler satın aldık. Web sitesinin tasarlanması, elbiselerin web sitesinde yer alması için moda çekimleri gerçekleşti, en son aşamada ise show room’umuzu açtık. Peki modayla bağınız ne? Nereden aklınıza geldi? Serra, Unitim’de Ralph Lauren’in satın almasında, ben ise Unitim grubunun sahip olduğu Ralph Lauren, Bebe, Acceccorize, GStar, Naked gibi markaların pazarlama uzmanıydım. Davetlere, düğünlere gitmeden önce birbirimizden elbise ödünç alıyorduk. Fikir böyle doğdu ve araştırmaya başladık, yurtdışında elbise kiralama sisteminin başarılı örnekleriyle karşılaştık. Biz de “neden olmasın” dedik ve “Davet Çok Elbisem Yok”u kurduk. ADNAN BİNYAZAR Yaşamı yaşanır kılmak.... SİNEM DÖNMEZ G Davet çok, paranız da yoksa... Sitede nasıl elbiseler yer alıyor genel olarak? Genel olarak düğünler için uzun gece elbiselerine, davet ve kokteyller için mini elbiselere, vintage sevenler için vintage parçalara ve günden geceye devam etmek isteyenler için günlük elbiselere yer verdik sitede. Kimler kiralıyor elbiseleri? Web sitemizden her kesimden insanlar yararlanıyor. Bir elbiseye, sadece bir kere giymek için binlerce lira vermekten bıkmış; modayı takip eden genç ve orta yaşlı kadınlara hitap ediyoruz. Aynı zamanda davetler dışında yılbaşı, mezuniyet gibi özel geceler için yeni alım yaptığımız elbise koleksiyonumuzu yakın zaman içinde web sitemizde yer vereceğiz. Elbise kiralamak için şartlar nedir? Öncelikle www.davetcokelbisemyok.com sitesine giriyorsunuz ve üye oluyorsunuz. Beğendiğiniz elbiseyi bedeninize göre seçip sipariş veriyorsunuz. Ödemenizi yaptıktan sonra elbiseyi kargo ücreti tarafımızdan karşılanmak üzere size yolluyoruz. Kiralanma süresi olan üç günün sonunda elbiseyi bize geri gönderiyorsunuz. İsterseniz bize sitemizde yer alan Randevu Al bölümünden ulaşıp, Bebek’te bulunan show room’umuza gelebilirsiniz. Elbise lekenirse ya da hasar görürse vb. durumlarda neler yapılıyor? Elbise bize geri gönderildiğinde kalıcı olmayan hasarlı elbiselerin kuru temizleme ücreti tarafımızdan karşılanıyor. Fakat kalıcı hasarların tamiratı için gerekli ücretler, müşterimiz tarafından karşılanıyor. Bu konuyla ilgili detaylı bilgi sitemizde bulunan kiralama sözleşmesinde yer alıyor. Fiyatları neye göre belirliyorsunuz? Bazı elbiseleri satın alma fiyatlarına göre ücretlendirdik. Bazılarını ise piyasadaki satış değerinin yüzde 10 fiyatına kiralıyoruz. Örneğin piyasa değeri 8 bin TL’lik bir Hakan Yıldırım imzalı elbiseyi yüzde 10’undan bile düşük bir fiyata sitemizde bulabilirsiniz. Fiyatlar nasıl? Belli bir aralık var mı? Fiyatlarımız elbisenin kategorisine göre değişiyor. Günlük ve vintage elbiseler yaklaşık 150 TL civarında, kokteyl elbiseleri ise 100200 TL arasında değişiyor. Elbiselerin işli olup olmaması ve markası fiyatları farklı etkiliyor. Abiye gece elbiseleri ise 200500 TL arasında değişiyor. Marka mı tasarımcı elbiseleri mi ağırlıkta? Hangi marka ve hangi tasarımcılar? Sitemizde Ahmet Eraslan, Hakan Yıldırım, Müge Ersin, Cengiz Abazoğlu ve Rıfat Özbek gibi birçok ünlü Türk tasarımcının elbiseleri bulunuyor. Bunun yanında Valentino, Roberto Cavalli, Escada, Alice+Olivia, Milly ve Marchesa gibi daha birçok markanın koleksiyonu yer alıyor. G eçen haftaki yazımda, yazarlara, “Edebiyat hayata ne katar?” sorusunu yöneltip, öğrencilerinin okuma alanını genişletme amacını güden öğretmen Deniz Zekâ’nın iletisinden söz etmiştim. İleti bana da gönderildiğine göre, öğretmenin bu girişiminin olumlu sonuçlar vereceği inancıyla, bu düşünce imecesine ben de katılıyorum. Edebiyat, bir gerçeği, sorunu ya da bir konuyu ele alıp onu “dilden dil yaratarak” insan varlığına “hayat” katma işlevidir. Yazınsal anlamda hayat, olaysal örgülerle, kurgusal yaratılarla, düşünceye, duyguya dayanan gerçeklerle yansıtılır. Bunun bilincinde olan yazar, her dönemde hayattan kopuk edebiyata uzak durmuştur. İyi bir öğretmenin yetkinliği, öğrencisinin önüne onu dünyaya ve insanın özüne açacak dil ve düşünce yönünden sağlam metinler koymasında, ona bu metinleri kavrama alışkanlığı kazandırmasında aranmalıdır. Bu yetkinliğe ermiş öğretmen iyi şeyleri arayıp bulmasını bilir. Kimi durumlarda o arayıp bulur, şu örnekte olduğu gibi, onu arayıp bulan da olur. Bu yılın Nobel Edebiyat Ödülü sahibi Perulu yazar Mario Vargas Llosa sanki bu ileti ona da gönderilmişçesine, ödül töreninde yaptığı konuşmada, tam da bu sorunun yanıtı olabilecek sözler ediyor. Yazarın İsveç Söylevi’nden can alıcı birkaç görüşü Celâl Üster çevirisiyle aktaralım: “Okuduğumuz o iyi kitaplar olmasaydı, şimdikinden daha kötü durumda, daha uzlaşmacı, daha itaatkâr olurduk; ilerlemenin motoru olan eleştirel ruhun esamesi bile okunmazdı. Yazmak gibi, okumak da, hayatın yetersizliklerine karşı bir protestodur. Öyküler ve romanları, yalnızca tek bir hayatımız varken pek çok hayatı yaşayabilmek için yaratırız.” “Roman ve öykü okuma, insanları dünyanın ve yaşamın var olan koşullarıyla yetinmemeye, siyasetten cinselliğe kadar pek çok alanda egemen ideolojilere karşı çıkmaya ve politik eyleme yöneltir.” “Edebiyat bilgisizliği, ideolojileri, dinleri, dilleri ve ahmaklığın kadınlarla erkekler arasına diktiği sınırları gölgede bırakır.” “Roman ve öykü olmasaydı, özgürlüğün hayatı yaşanılır kılmadaki öneminin, özgürlüğün bir zorba, bir ideoloji ya da bir dinin ayakları altında çiğnenmesinin hayatı nasıl bir cehenneme çevirdiğinin farkında olamazdık. Edebiyatın bizi yalnızca güzellik ve mutluluk düşlerine daldırmakla kalmadığı, aynı zamanda her türlü baskıya karşı gözümüzü açtığından kuşku duyanlar, yurttaşların davranışlarını beşikten mezara kadar denetim altında tutmaya kararlı tüm rejimlerin edebiyattan niçin bu kadar korktuklarını, onu bastırmak için neden sansür sistemleri kurduklarını ve neden gözlerini bağımsız yazarların üstünden ayırmadıklarını sorsunlar kendilerine...” “Yazmak gibi okumak da yaşamın yetersizliklerine karşı koymaktır.” “İyi edebiyat, farklı halklar arasında köprüler kurar ve bize sevinçler, acılar, şaşkınlıklar yaşatarak, bizi ayıran diller, inançlar, alışkanlıklar, âdetler ve önyargılara karşın birleşmemizi sağlar.” İyi yazar, insan duyarlığının içmimarıdır. Llosa, bu sözleriyle, düşünce, duygu dünyasını yansıtan gerçeğin aynasını insanlığın yüzüne tutarak o aynada yaratılan başka bir dünyanın varlığını duyumsatıyor. Bir, edebiyatın işlevini evrensel boyutta yansıtan bu yılın Nobel ödüllü Llosa’nın söylediklerine bakın, bir de, babasının “bavul”unu pazar malı yapan bizim Nobellimize... Birinde düşünce ışıyor, birinde eski bir bavulun hazin görüntüsü... G binyazar@gmail.com Boşanma değil yanlış tutum etkiliyor çocuklarının dikkat performanslarının er yıl yaklaşık 100 bin çift boşanma karşılaştırılması” konulu araştırmasına göre, başvurusunda bulunuyor. Boşanma sarsıcı bir olayla karşılaşan çocukların sonrasında en çok yara alanlar gelişimleri yavaşlayabileceği gibi tamamen de çocuklar oluyor. Boşanmış aile çocuklarının durabiliyor. Ceylan, dikkat performansında yaşadığı sorunların başında “okul reddi” ortaya çıkan problemlerin okulöncesi geliyor. Boşanan ya da bu sürece giren dönemde tespit edilmesi durumunda, ileride annebabaların, birbirleriyle ilgili olumsuz yaşanabilecek daha büyük sorunların düşüncelerini çocuklarına yansıtmamaları FİGEN önlenebileceğini söylüyor. Ceylan, annedurumunda okul başarısındaki düşüşün ATALAY babaları boşanan çocukların verdikleri ortak önüne geçilebiliyor. tepkileri ise şöyle sıralıyor: “Uyku Boşanmanın çocuk üzerindeki etkileri, bozuklukları, gece korkuları, gece ve gündüz çocuğun yaşına ve cinsiyetine göre farklılık altına kaçırma, aşırı yemek yeme ya da iştahsızlık, gösterebiliyor. Örneğin kız çocuklarında boşanmadan psikolojik kökenli kekemelik, tırnak yeme, konuşmada kaynaklı depresyon riski, erkek çocuklarına oranla daha tutukluk, içe dönüklük, ayrılığı inkâr, tahripkârlık ve yüksek olabiliyor. saldırganlık, okula direnç, dikkati toplamada güçlük, Eyüboğlu Kemerburgaz İlköğretim Okulu Psikolojik ağlama ve öfke nöbetleri, okul başarısında düşüş, yalan Danışmanı uzman Cem Ceylan’ın, “Beşinci sınıf söyleme, psikosomatik rahatsızlıklar.” düzeyinde boşanmış aile çocuklarıyla boşanmamış aile H Tren garında ulaşım dersi zmir Yöneliş Koleji’nden bir grup öğrenci, “ulaşım ünitesi dersi”ni öğretmenleriyle birlikte tren garında, metro istasyonlarında, iskelelerde ve otobüs duraklarında incelemeler yaparak gerçekleştirdi. Ders İ kapsamında trene, metroya, vapura ve otobüse binerek İzmir’i dolaşan Yönelişli öğrenciler, kentte yaşanan trafik sıkıntısı ve sorunlarından yakındılar. G Sonuç olarak dışavurumları ne şekilde olursa olsun boşanma, çocuklarda birtakım uyum ve davranış bozukluklarına neden olabiliyor ve çocuğun gelişim sürecini olumsuz yönde etkileyebiliyor. Ceylan’a göre bu olumsuz etkilerin en aza indirilmesi ise ancak anne ve babanın olumsuz tutumlardan kaçınmasıyla mümkün. Ceylan’ın bir başka önerisi de okullarda, boşanmış aile çocuklarının rehberlik servisi tarafından tespit edilerek, dikkat performanslarını geliştirecek, güven duygularını ve sosyal becerilerini arttıracak grup çalışmaları yaptırılması. Bu süreçte annebabalar kadar öğretmenlere de çeşitli görevler düşüyor. Öğretmenlerin, annebabaları boşanan çocukların daha fazla ilgiye, desteğe ve sevgiye ihtiyaç duyacaklarını göz ardı etmemeleri gerekiyor. Aynı zamanda tahripkâr, saldırgan, okula direnç gösteren, dikkatini toplayamayan, sürekli ağlayan, öfkelenen, yalan söyleyen öğrencilere anlayış ve sabır göstermek, konunun hassaslığını göz önünde bulundurmak ve konunun gizli kalması için çaba harcamak da önemli. Yapılan araştırmalar, boşanan annebabaların, iletişimlerini sağlıklı bir biçimde sürdürebildikleri, çocuklarına zaman ayırabildikleri, onları koşulsuz olarak sevmekten vazgeçmedikleri sürece bu çocukların akademik başarılarında ve bilişsel gelişmelerinde herhangi bir düşüş olmadığını gösteriyor. G figenatalay@yahoo.com C M Y B C MY B