Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
3 MAYIS 2009 / SAYI 1206 7 kolay, ama burada iş değişiyor. Korhan Budak ise müziğin artık amaç olmaktan çıktığını söylüyor. “Yaygınlaşan elektronik müziğin müzik olmadığını söyleyemem, ama insanların bu müziğe daha çok ortamlar için gerek duyduğunu düşünüyorum” diyor. Gitgide küçülen ortamlarının her geçen gün daha çok parçaya bölünmesinden şikâyetçiler. Onlar anlattıkça ben durumu, Türkiye’deki sola ve hayvan hakları aktivist gruplarının durumlarına benzetiyorum. Derken konu politikaya geliyor... Ayılar politik bir grup mu? Grup elemanlarının bu soruya cevapları bir ağızdan şöyle; “istemsiz politika yapıyoruz”. Murat Yılmaz da sokak punk’ı yaptıklarını, hayatın sokakta yaşandığını ve yaşamın olduğu noktada politikanın olacağını söylüyor. Sözleri yazarken, basit, anlaşılır şekilde yazmalarının nedeni de bu. Alican Şalt “Anlatmak istediğiniz şeyi bir şarkıda en basit şekilde anlatırsanız ve bir gün bu şarkı dillere takılırsa, insanların da anlamasını sağlamış olusunuz” diyor. Murat Yılmaz da hemfikir: “Aptal değiliz biz de istesek, felsefik sözler yazabiliriz, ama madem bir mesaj veriyoruz, bunun herkesin anlayabileceği şekilde olması gerekiyor.” Ayılar’ın şarkılarının bir kısmı savaşa, haksızlıklara, ırk ayrımına ve şehir magandalarına(!) karşı sözler içeriyor. Hatırı sayılır bir kısmı da alkolle alakalı. Konu üzerine “uyuşturucuya karşıyız, ama alkolle aramız iyi” diyorlar. “Sokaklar Şahidim Olsun” şarkısının sözlerinden yola çıkarak magandalara da değiniyoruz. Tarzları vb. nedenlerle çok defa da saldırıya uğradıklarını söylüyorlar. Murat Yılmaz “Tip böyle olunca kaçacağımızı sanıyorlar, ama kaçmıyoruz, karşılık veriyoruz. Tabii kendimizi korumak için. Şarkı da bunu anlatıyor, zaten ne yaşasak sokaklar şahidimiz oluyor” diyor. Ayılar yakında bir single ve kliple karşımızda olacak. Klip, grubun “Ayıp” şarkısına çekilecek. Şarkının sözlerini, Irak’ta yaşananlarla ilgili bir haberden etkilenip yazmışlar. Nakaratı ise şöyle; “Bayram arifesinde silahlar gölgesinde, Irak’ta bu sabah her yer kan, ayıp, ayıp değil mi?” Alican Şalt, basit ve slogan halini alıp insanlara dert anlatabilecek sözden kastının böyle bir şey olduğunu bir kez daha tekrarlıyor... Ben de yazımı, yakında ekranlara düşecek klibin son günlerde artan intihar saldırılarıyla gündeme düşen Irak ve Irak halkının yaşadıkları adına, insanları empatiye yöneltmesi dileğiyle bitiriyorum... Merak edenler http://www.myspace.com/ theayilar adresinden grubun şarkılarını dinleyebilir. G Sokaklar şahidimiz olsun... The Ayılar, Türkiye’nin en çok tanınan “albümsüz” gruplarından. Oistreet punk yapan grup, şarkı sözlerinde ırk ayrımına, savaşa, sokaklara, kimi zaman da alkole değiniyor. Ayılar yakında “Ayıp” klibiyle sesini ekranlardan da duyuracak... DENİZ YAVAŞOĞULLARI Soldan sağa: Murat Yılmaz, Alican Şalt, Serkan Yetgin ve Korhan Budak. Fotoğraf: Vedat Arık Grup 2003’te kuruldu, son halini 2006’da aldı. Vokalde Serkan Yetgin, gitarvokalde Murat Yılmaz, davulda Alican Şalt, basta da Korhan Budak yer alıyor. Grubun ismi, yaptıkları “Bugün Pazar” adlı şarkıdan geliyor. İsim, şarkının nakaratında yer alıyor; “her yerde ‘ayılar’ var, unutma bugün pazar”. Murat Yılmaz “ayılar”la kastettiklerinin magandalar olduğunu, sonradan ironi olsun diye, grubun adını da Ayılar yaptıklarını söylüyor. Grup, oistreet punk yapıyor, kimi zaman bunu reggeayle harmanlıyor. Ayılar elemanlarından üçünün müziğe ilgisi çocukluktan geliyor. Murat Yılmaz, müziğe nasıl başladığını anlatırken, “İlkokulda trompet takımına girmek istedim almadılar, ortaokulda boru takımına girmek istedim aldılar, ama sonra attılar, müzik hocası da bir kere kafamda flüt kırmıştı. Herhalde bunlarla alakalı!” diyor “sonra yatılı lisede okurken, gitar çalan arkadaşlardan biraz öğrenmeye başladım. 2000’de gitar aldım”. Korhan Budak ise abisinden etkilenmiş, önce onun dinlediği grupları, ardından da punk dinlemeye başlamış. Alican Şalt’ın ilgisi de ailesinden kaynaklanıyor, neredeyse her müzik aletini çalabiliyor, vokal de yapıyor. Serkan Yetgin’in ise küçükken ilisi yokmuş, “hiç aklıma gelmezdi müzik yapacağım!” diyor. Müzikten para kazanmanın hayal olduğu bir dönemde, üstelik Türkiye’de, gitgide azalan bir kitleye hitap eden ve tüm bunları bile bile müzik yapmaya devam eden dört gençle bir aradayım. İnsan ister istemez, “neden?” diye soruyor, yanıt belli seviyorlar. O sırada yanımıza gelen Gökhan Tunçişler de konuşmamıza katılıyor. Tunçişler, Rashit’in eski davulcusu, şimdi de Ayılar’ın menajerliğini yapıyor. Tunçişler de onların bu müziğe gerçekten gönül verdiklerini anlatıyor, “bizden sonraki kuşağın punkı sürdürmesini istiyorduk. Ayılar bunu başardı. Punk müziği bilerek yapıyorlar. Sözleriyle duruşlarıyla, tavırlarıyla... Moda diye yapmıyorlar ” diyor. T he Ayılar, Türkiye’nin belki de en bilinen “albümsüz” punk gruplarından biri; grubun adına veya elemanlarına birçok yerde, alanda rastlamak mümkün; internet sitelerinde, konser afişlerinde, Taksim’de veya Kadiköy’de... PUNK TÜRKİYE’DE YAŞIYOR... Konu Türkiye’deki punka gelince herkesin söylecek birşeyleri olduğu ortaya çıkıyor. Serkan Yetgin dinleyici kitlesinin değişime uğramasından, Korhan Budak ve Murat Yılmaz punk camiasındaki bölünmelerden, Alican Şalt ise bu müziğe ilginin azalmasından yakınıyor. Gökhan Tunçişler’e göre ise punk, yaşam koşulları açısından Türkiye’de en çok dinlenebilecek müzik türü. “Sadece gençler değil, çalışan kesim de punk yaşıyor” diyor “artık herkes ‘no future’ (gelecek yok) felsefesiyle günü kurtarmaya çalışıyor.” Türkiye’de punkın durumunu yurtdışıyla da kıyaslıyor Tunçişler, ona göre İngiltere’de devlet güvencesinde punk olmak En sevilen şarkılar rtist Müzik tarafından yayımlanan ve 36 şarkının yer aldığı üç CD’lik albümde, tüm zamanların en sevilen şarkılarının chill out ve lounge tarzında yorumlanmış yepyeni versiyonları yer alıyor. Albümde “Twist in my Sobriety”, “Gypsy Woman”, “Fame”, “Should I Stay or Should I Go”, “Tainted Love”, “Give Me The Night” ve “Summertime” gibi müzik tarihine damgasını vurmuş şarkıların akustik ve lounge düzenlemeleri var. Albümün sürprizlerinden biri de “24” isimli TV dizisinin yeni tanıtımlarında kullanılılan “What a Difference a Day Made”in “Eldissa” yorumu. G A C M Y B C MY B