Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
R PAZAR 4 27/12/07 15:24 Page 1 PAZAR EKİ 4 CMYK 4 30 ARALIK 2007 / SAYI 1136 Yılbaşına iki gün kaldı, caddeler, ağaçlar ışıl ışıl süslendi. Ufak ufak kar yağsa, bir de şu hediye alma ve plan yapma telaşı olmasa her şey daha güzel olacak. Maalesef bu dertlerden kurtuluş yok, ama karar sürecini hızlandırıp zamandan ve masraftan kazanabilirsiniz… Yılbaşına alternatif yılbaşı Hediye işini hallettikten sonra, geriye akşam ne yapacağınız kalıyor... Yılbaşını evde geçirmek istemeyenler için, ne yapacağına karar vermek her geçen yıl daha da zorlaşıyor, çünkü her yıl kalabalık ve trafik artıyor. Akşam bir partiye katılmaya karar veriyorsunuz, giyinip arabaya biniyorsunuz, iki saat sonra ancak varabiliyorsunuz, gideceğiniz yere. Yolda da hem saçınız başınız, hem de moraliniz bozuluyor. Hele arabanız yoksa, taksi bulmak, otobüse, minibüse binmek zaten mümkün değil. Bir de iki saatlik bunaltıcı yolculuktan sonra gittiğiniz mekânı beğenmezseniz, işte o zaman yılbaşının ihtişamı falan kalmıyor, yeniden bir yıl daha yaşlandığınıza odaklanıyorsunuz. Bana kalırsa en güzeli, en yakın arkadaşlarınızı dışarı çıkmaktan vazgeçirip eve davet etmek... Nasıl mı ikna edeceksiniz? Çok kolay... Onlara önce yapacağınız Yıllar önce izleyip çok beğendiğiniz uzun zamandır da izlemediğiniz, sizi heyecanlandıran filmlerden birkaçının dvd’sini bulun, dışarıdan en sevdiğiniz yemeği söyleyin (sakın siz yapayım diye uğraşmayın!). Yemek gelince ışıkları kapayın, bir mum yakın ve geçin ekran karşısına... Gerilim polisiye sevenler için “Seven” çok iyi bir seçimi olabilir mesela... Kendinizle başbaşa geçireceğiniz o muhteşem gece için şimdiden heyecanlanmaya, plan yapmaya başlayabilirsiniz. Unutmayın aslında en şanslı sizsiniz! Yine de illa ki dışarı çıkmak istiyor, “kalabalık beni yıldırmaz” diyorsanız da başka; Taksim Dirty Club’taki yılbaşı partisi sizin bu çılgın kişiliğinize uygun olabilir. Eğer gecenizi riske atmak istemiyorsanız, Studio Live’da Kargo çıkacak, Mövenpick Hotel’de ise Küba partisi var; bunlar da iyi seçimler. Tabii bir de yılbaşını sokakta geçirmek isteyenler oluyor, onun için de Taksim kalabalığına hiç girmeden, Tünel tarafından Asmalı Mescit’e gidebilir ve orada da çok iyi vakit geçirebilirsiniz. Başka ne diyebilirim ki, herkese iyi ve mutlu yıllar... Atlas Pasajı’nda ilginç aksesuvarlar bulmanız mümkün... (Fotoğraf: Uğur Demir) Deniz Yavaşoğulları şıl ışıl süslü çam ağaçları ve altında açılmayı bekleyen rengârenk paketlerdeki hediyeler bizde de yılbaşının olmazsa olmazları. Her yılın son haftası etrafı bir heyecan hali, bir hediye alma telaşı sarıyor, caddeler ışıl ışıl süsleniyor, meydanlara Noel baba figürlü hediyelik eşyalarla dolu stantlar kuruluyor, alışveriş merkezleri tıklım tıklım doluyor. Bol bol hediye alıyoruz, annemize, babamıza, kuzenimize, iş arkadaşlarımıza, arkadaşlarımıza... Harcadıkça harcıyoruz paraları ama boşa gitmiyor, karşılığında bize de hediye veriliyor. 12'ye beş kala açtığımız hediyelerimizi ne kadar beğenirsek, o kadar mutlu giriyoruz yılbaşına. Tabii asıl nokta, en güzel hediyenin ve ışıltılı atmosferin heyecanıyla bir yıl daha yaşlandığımızı unutmamız, “yaşasın yeni yıla girdik” diyerek sevinçle birbirimize sarılabilmemiz! Yeni yıla iki gün kala hâlâ, “ona ne alsam”, “akşam ne yapsak, ne etsek” diye düşünenleriniz vardır. İşte bu yazının amacı böyle düşünenlere yol gösterebilmek. Hediyeyle başlayalım, mesela kıyafet; kadınları da erkekleri de çok mutlu eder, hele de karşınızdakinin tam istediği şeyi seçebildiyseniz… I Fakat biz yılbaşında çevremizdeki herkese hediye alma gereksinimi duyduğumuz için, parayı hesaplı harcamaya çalışır, kıyafetlerin yanına bile yaklaşmayız. Oysa bazı yerlerden bir Noel baba biblosu fiyatına, iyi markaların ihraç fazlası kıyafetlerini satın alabilirsiniz. Örneğin Beyoğlu’ndaki pasajlar. Anabala veya Atlas Pasajı’ndan seçim yapıp aynı ürünün çok daha ucuzunu Terkos Pasajı ve Beyoğlu İş Merkezi’nde bulmak mümkün. Bu bahsettiğim iki pasajda neler yok ki... Bershka, H&M, Top Shop, Stradivarius veya Zara gibi markaların etekleri, elbiseleri, kotları, pantolonları, svetşörtleri, bluzları, iç çamaşırları ve dahası... Üstelik 520YTL arasında değişen fiyatlarla. Gerçekten çok ama çok ucuza çevrenizdekileri çok mutlu edecek hediyeler bulabilirsiniz buralardan. Eminönü, Tahtakale’deki Şarkan ise ev eşyalarını seven arkadaşlarınıza, uygun fiyatlı çok şık hediyeler almak için doğru bir yer. Daha anlamlı bir hediye istiyorsanız, Yedikule Hayvan Barınağı'nın internet sitesinde sanal mağazası açıldı, oradan tişört, yastık, anahtarlık, bardak altlığı, kupa, puzzle gibi ürünlerden satın alıp, bir yandan da barınaktaki köpeklere yardım edebilirsiniz... lezzetli yemeklerden, dışarıda harcayacakları paradan sonra da biraz trafikten bahsedin yeter. Eğer kabul ederlerse, bir “Tabu” oyunu edinerek çok eğlenceli bir yılbaşı gecesi geçirebilirsiniz. Tabii, eviniz müstakilse daha büyük hedeflere de yönelebilirsiniz, mesela bir tema bulursunuz, bu esprili bir şey de olabilir; seçtiğiniz bu tema üzerine yemekleri, evinizi ve müziğinizi ayarlayarak bir parti yapabilirsiniz. Salondan fazla eşyaları çıkartın, müzik setinin hoperlörlerini sağa sola dağıtın, bir iki renkli ampul alıp, normalde kullandığınız ampullerin yerine takın. İşte oldu; eviniz artık bir parti mekânı... Bu arada, arkadaşlarınız (küçük bir ihtimal, ama hani olur da) lezzetli yemek rüşvetinizi kabul etmeyip, sizi geri çevirirlerse veya şehir dışında olacaklarsa, aileniz uzaktaysa, sevgiliniz, eşiniz, çocuğunuz yoksa, yani illa ki yılbaşını yalnız geçirmek zorundaysanız... Bence işte o zaman her şey çok daha güzel olabilir. Yemek yapma derdi yok, servis yapma derdi yok, ertesi gün evi toplama sendromu yok vs vs... Taksim’de yılbaşı kutlamaları her zaman kalabalık...