Katalog

6 6 Şubat 2021 Cumartesi Hibe ya da faizsiz kredi hakkın Değil bir iki üniversite bitirmiş, yurtdışında sertifika programlarına katılmış, diplomalar almış gençlerin bile iş bulamadığı ülkede en önemli dertlerden biri işsizlik. Uzunca bir süre daha işsizliğin en büyük dertlerden Bu senin biri olacağı ülkehakkın de, iş yapma, para kazanma adına bir adım atmayı düşünüyorsanız sizlere, yolunuzu acacak, OLCAY BÜYÜKTAŞ en azından bir fikir verecek bir iki noktadan söz etmek istiyorum. Belki biliyorsunuz, belki duydunuz, tek başınıza ya da birkaç arkadaş küçük bir işletme kurmak istiyorsunuz ama kuruluş için sermayeniz yoksa ya da yeterli değilse hibe ya da faizsiz kredi edinmeniz mümkün. KOSGEB yani Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı bir süredir işsizliği önlemek ve istihdam yaratmak amacıyla bu destekleri yapıyor. 2018 yılında kadın girişimcilere yönelik desteklerde epey bir değişiklik yaparak bir dizi kolaylık sağladı. 65 bin lira Kurum bu yıl da yeni işyeri açma hedefinde olan girişimcilere hibe kredisi vermeye devam ediyor. 18 yaşından büyük tüm girişimcilere verilecek olan hibe desteği bu dönem için tam 65 bin lira olarak belirlenmiş. 30 yaşından aşağı genç girişimciler ile kadın, gazi ve şehit yakınlarına en az yüzde 10 daha fazla verilecek olan desteğe nasıl başvuru yapacağınız ise kurumun sitesinde adım atım anlatılıyor. İşsizliği düşürmek ve ülke ekonomisine katkı sağlayacak KOBİ ile iş fikrine sahip olan yeni girişimcileri doğru bir şekilde ticari faaliyete dahil etme amacıyla kurulan kurum birçok destek programı oluşturmuş durumda. Bu destek programları içerisinde ise yeni işyeri kuracak girişimcilere ”Girişimcilik Destekleri” adı altında yer alan “Girişimciliği Geliştirme Destek Programı” ile destek veriliyor. Bu programdan yararlanmak isteyen girişimcilerin bazı şartlara sahip olması isteniyor. Bazı girişimciler için 270 bin lira ve üzerine çıkabilecek krediler için ilk olarak 18 yaşından büyük Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı olmak gerekiyor. Üst yaş sınırı yok ve yabancı uyruklular bu olanaklardan yararlanamıyor. Daha önce kurumdan hibe almamış olmak, PKK, FETÖ gibi terör örgütü suçlarından hapis yatmamış olmak ve herhangi bir yerde sigortalı olarak çalışmıyor olmak diğer gerekenler... Kurum sitesinden adım adım yönlendirilen krediler için Uygulamalı Girişimcilik Eğitimi başvurusunda bulunarak ”Girişimcilik Sertifikası” alınması ilk adım. Binlerce kadın yararlandı Kurum tarafından istenilen şartlara sahipseniz ilk olarak iş fikrinizin KOSGEB tarafından desteklenen sektörler içerisinde NACE kodu ile yer alması gerekir. Kurum belirlemiş olduğu iş fikirleri haricindeki projelere hibe desteği vermiyor. Bu nedenle 2021 yılında şayet yeni açacağınız iş fikriniz KOSGEB tarafından desteklenen sektörler içerisinde yer almıyorsa hibe almayacağınız için ilk olarak iş fikrinizin listede yer alıp almadığına bakmanız gerekli. Bunun için ilk olarak kurumun internet sitesinde sayfasına girmek gerek. Zaten sayfa bundan sonrası için sizi adım adım yönlendirecek. İki yıl önce kadın girişimcilere yönelik destekler değişti. Söz konusu değişime ilişkin yine kurum sitesinde KOSGEB başkanı tarafından verilen bilgilere göre, geçen yıl ekim ayı itibarıyla son 10 yılda 85 bin girişimci kendi işini kurdu. KOSGEB desteğini alarak işini kuran girişimcilerin yaklaşık yüzde 80’i faaliyetine devam ediyor ve bu girişimcilerin yaklaşık yüzde 50’sini kadın girişimciler oluşturuyor. Pandemi sürecinde bazı KOBİ’lerin nihai üründe kullanılan parçaları temininde zorluk yaşandı. Bu da yeni alanların eklenmesini sağladı. 2020 yılında yaklaşık 42 bin işletmeye 1.2 milyar lira tutarında destek ödendi. balkona biberiye ekin u HerbaFarm’da kaç çeşit bitki var? Bahçem botanik bahçe kıvamında. Her şeyden azar azar var. Bahçemde 100 bitki vardır. Şimdi buraya randevuyla girilecek bir yapı üzerinde çalışıyorum. Her bitkinin yanına bitkinin ne olduğu, neye yaradığı, nasıl yetiştirildiği yazacak. Mesela benim bahçemde palmiye ağacı yok. İnsanlar niye palmiye, maymun çıkmaz ağacı diker ve sularlar anlamam. Ondan hiçbir şey elde edemezler. Hiç olmazsa zeytin ağacı dikilsin. Doğada zaten su kaynakları azalıyor. Artık çimen ekilmesin mesela. Bunları sulamak için su harcanmasın. Ektiğiniz üründen bir faydanız olsun. Mesela balkonunuza biberiye, kekik, lavanta ekin. Hiç olmazsa çayını yaparsınız. Şehriban Kıraç’la İş’te Mola Bitkilerin Güne yogayla başlarım u Günlük hayatınız nasıl geçiyor? İstanbul hayatımı bitirmek istiyordum ama şu anda torunlarım var sorumluluklarım var. Eğer Bodrum’da olsaydım sabah kümesten yumurtaları toplayacaktım. Tereleri, maydanozları koparacaktım. Bilgisayarın başına oturup eğitime hazırlanacaktım. Veteriner gelecekti. Yürüyüşe gidecektim. Hangi ağaçların budanacağına bakacaktım. Güne yogayla başlıyorum. Sağlıklı yemek pişirme meraklısıyım. Mutlaka mutfakta oluyorum. aşkına Meltem Kurtsan, ‘başka bir deşim de eczacı olduk. dünya mümkün’ diyerek kimyasallardan uzak, tıbbi bitkiler, sebzeler, meyveler yetiştiriyor. Bodrum’da kurduğu HerbaFarm Akademi’de bugüne kadar 1000 civarında kişiye eğitim vermiş. u Annebabanız “Eczacı ol” dedi mi? Babam mantıkla anlatarak telkin ederek aslında bizi o dümenin suyuna çekti. Sonrasında Harvard Üniversitesi’ne yöneticilik eğitimlerine gittiğimde lider nasıl bir inDavos’ta “Geleceğin Global Lideri” seçildi, Birleşmiş Milletler Avrupa Ekonomik Komisyonu’nun “Yılın Kadın Girişimcisi” ödülünü aldı. Ama şu anda şehir hayatından uzakta, Bodrum Yalıkavak’ta yarattısandır diye sormuşlardı. Ben de lider kendi yoluna seni çeken, ikna eden kişidir demiştim. Yani babam bir lider aslında; bizi, eşini kendi hayalleri doğrultusunda harekete geçirdi. Biz çocukluktan farkında olmadan eczacılıkla ilgili çok şeyi ğı botanik bahçede herkesin imreneceği işlere imza atıyor. Otacı markasının yaraNiyazi Kurtsan. tıcısı Kurtsan Holding’in eski yönetim kurulu başkanı Türkiye Kadın Girişimciler Derneği’nin (KAGİDER) kurucusu ve onursal başkanı Meltem Kurtsan’dan bahsediyorum. Meltem Kurtsan ile emeklilik hayalim dediği Bodrum’da kurduğu yeni yaşam alanı HerbaFarm’ı ve başka bir dünyanın nasıl mümkün olabileceğini konuştuk. u Eczacı bir aileden geliyorsunuz biraz anlatır mısınız hikâyenizi? Babam (Niyazi Kurtsan) parasız yatılı okumuş. Zorluklar içinde eczacı olmuş. Annem de eczacılığı seçmiş. Sonra İzmir’den İstanbul’a gelmişler. Benim içine doğduğum aile hep çalışan bir aileydi. İlk eczaneyi (Güneş) Kocamustafapaşa’da açtılar. Sonra da şu andaki Sirkeci’deki Büyük Eczane’ye taşındılar. Ben o dönemde 10 yaşındaydım. Yaz tatillerinde sürekli eczanede olur haftalık 50 TL harçlıkla ilaç kutulardık. Ben sadece aileye değil işe de doğmuşum, ben de kız karöğrenmiştik, o yüzden öğrencilik yıllarında hiç zorlanmadık. u Eczacı olmasaydınız ne olurdunuz, bale geçmişiniz de var? 14 yıl bale yaptım. Konservatuvarı da bitirdim. Liseyi bitirdiğimde ya bale ya eczacılık yüksek eğitimi yapacaktım. Tabii ki eczacılığı seçtim. Bale hayatımda bir kültür olarak kaldı. Ondan sonra yoga yaptım, tenis oynadım. Hareket etmediğim zaman kamburum çıkıyor. u Pandemiyle bitkisel ürünlere ilgi arttı. Oysa aileniz 1980’de Otacı’yı kurmuş, nasıl bir ileri görüşlülük? Babam çocukluğunda Gümülcine’de bir kaza geçiriyor. Dedem tedavi için tıbbi bitkilere başvuruyor. Kimyasal ilaçlardan çok bitkilere yönelmesinde bunun önemli etkisi var. u Bu sizi de etkilemiş yani? Biz küçükken de babam İstanbul’da Silivri’nin bir köyünde arazi almıştı. Orada da tıbbi bitkiler, sebze meyve ekiyorduk. Hep bir gün emekli olursam yine doğal hayatın içinde olmalıyım diyordum. Bodrum’a geldiğimde bu araziyi gördüğümde baktım her tarafından kekikler, ölmez çiçeği, defne fışkırıyor. İşte burası dedim tam tıbbi bitkiler bahçesi, araziyi aldım. 40’lı yaşların başındaydım babama dedim ki artık kendi yoluma bakayım. Bu arada babam rahatsızlandı, Bodrum işini yarıda bırakıp İstanbul’a döndüm. Babam ölmeden önce dedi ki bu şapkayı sana devrediyorum. Ben şirkette ikinci kuşağım. 10. senenin sonunda ayrılacağım ve Bodrum’da yaşamaya başlayacağım demiştim. Benim iki oğlum, kardeşimin iki kızı vardı. Çocukları şirket için yetiştirdik. Profesyonel bir yönetim kurulu oluşturduk. Annem de kalmak istedi. Biz de hissedar olarak oradayız. Önemli kararlarda bize danışıyorlar. u Bu dönem ne okuyor, ne dinliyor, ne izliyorsunuz? Eğitimler verdiğim için literatür okuyorum. Mesleğimle ilgili okumalar yapıyorum. Klasik müzik seviyorum. YouTube’den iyi habercileri dinlerim. Genellikle tarihi ve gerçek filmleri seviyorum. Öğreticilik benim için önemli. Netflix’e üye oldum. u Kadına şiddet çok arttı, ne oldu da bu kadar arttı? KAGİDER döneminde 10 yıl kadın hareketinin içinde oldum. Enerjimizden ayırdık. Biz bu kadar enerjiyi bir işe ayırsaydık şimdi o kadar büyük bir iş yaratırdık ki. Benim yaşadığım duygu çok yavaş gidiyor bu iş. Açıkçası üzülüyorum, hayal kırıklığı yaşıyorum, sorunları halledemedik. Şiddet olaylarına bakamıyorum içim almıyor gerçekten. u Başarılı olmak için kadınlar ne yapmalı? Kadınların biraz kendilerini geliştirmeye bakması gerekiyor. Kader kurbanı modundan çıkıp biraz ileriye bakacak, umut olacak bir şeylere kendilerini vermeleri gerekiyor. [email protected] cumhuriyetcumartesi 6 ŞUBAT 2021 SAYI: 21 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına ALEV COŞKUN Genel Yayın Yönetmeni: Aykut KüçükkayA Sorumlu Müdür: OLCAY BÜYÜKTAŞ AKÇA Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: [email protected] n Yayın Danışmanı: İPEK ÖZBEY n Görsel Yönetmen: ELİF TOKBAY n Sayfa Tasarım: ECE KURTULUŞ DURSUN n Reklam Genel Müdürü: Ayla Atamer Törün Baskı: İleri Basım Mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş. Yenibosna Mah. 29 Ekim Cad. No:11A/41 Bahçelievler İstanbul Dağıtım: Turkuvaz Dağıtım Pazarlama A.Ş. Yaygın süreli yayın Ne canlı yayını dağ başındayım u Şimdi Bodrum’dasınız nasıl şekillendi burası? Bordum’daki bir arazi arayışıyla şekillendi akademi. 11 yıl önce benim mezun olduğum okulda İstanbul Üniversitesi Eczacılık Fakültesi’nde fitoterapi bitkilerle tedavi yüksek lisans programının açıldığını öğrendim ve sınavlara girip kazandım. Derken Bodrum’a gelince bitkileri yeni baştan öğrenmiş oldum. Kendime bir yaşam alanı oluşturmaya başladım. Sebzeler, meyveler, tıbbi bitkiler ekmeye başladım. İnsanlar şimdi anlıyorlar bu hayatın kıymetini. O dönemde arkadaşlarım gelip gittiğinde “Niye kendini izole ettin” diyordu. u Kendinizi izole ettiniz mi? Burada 45 yıl yalnız kaldım ve benim mayalanma sürecim oldu. Biz eczacılıkta tıbbi bitkileri öğreniyoruz ama onları yetiştirmeyi öğrenmiyoruz. Balıkesir’de çiftçi eğitim programına katıldım. Benim çiftliği ekolojik çiftlik yaptım, organik sertifikası aldım. Gönüllüler gelmeye başladı. Benim de cesaretim arttı. Başka bir yaşam mümkün noktasındaydım. Kimyasallara karşıyım. Derken eğitimler düzenlemeye başladım. Doğal kozmetiğe çok ilgi var. Kantaronu nasıl toplarsın, o yağdan nasıl krem elde edersin falan. Bunu eğitimlerde anlatırken bir katılımcı Instagram hesabından canlı yayımlamış. Benim tabii sosyal medyadan haberim yok. Oğlum aradı anne şu anda canlı yayındasın diye. Yok oğlum ne canlı yayını dağ başındayım dedim. Tabii şimdi Instagram’a da katıldım. Şu anda 2 kimyager, 1 herbalist, 1 aroma terapist toplam 7 kişi çalışıyoruz burada. u Pandemide eğitimler aksadı mı? Tabii ki bire bir eğitim veriyordum. Şimdi online oldu eğitimler. Aromaterapi çok öne çıktı. Eskiden eğitimlere katılmak için Bodrum’a gelmek gerekiyordu. Şimdi dünyanın her tarafından öğrencilerim var. 67 yıldır bu eğitimleri veriyoruz, 1000 kişiye ulaştık. Aslında insanlara iş kurduruyorum. Mesela lavanta yağı elde etmiş olanın yağını Otacı ile buluşturuyorum. Otacı da ithal etmekten kurtuluyor.