Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Günler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
İSMAİL HAKKI TONGUÇ’TAN ‘YURT VE DÜNYA İZLENİMLERİ’
‘Ateşi Keşfeder Gibi...’
İsmail Hakkı Tonguç’un derin gözlem gücüyle kaleme gelmedikçe ve onunla hamur olarak yoğrulmadıkça bu
aldığı ve şimdiye değin gün ışığına çıkmayan gezi notları, memleketin sırları anlaşılmaz” diyor.
fotoğraflarla birlikte gazeteci yazar Işık Kansu tarafından
Gezi notlarındaki kimi satırlar, Köy Enstitülerini yaratan
hazırlanıp okuyucularla buluştu.
kadronun nasıl bir gelecek ve toplum düşleyerek eyleme
Ateşi Keşfeder Gibi… Yurt ve Dünya İzlenimleri adıyla geçtiğine ilişkin ipuçları veriyor.
Cumhuriyet Kitapları’ndan yayımlanan kitap İsmail Hakkı
Örneğin, Tonguç’un 1939’da Ankara-Sivas treninde yazdığı
Tonguç Belgeli Vakfı’nın varsıl belgeliğinden yararlanarak
şu satırlar:
hazırlandı. Tonguç’un yurt ve dünya izlenimlerini içeren
“Geceleri her tarafında elektrik ışıkları dalgalanan,
bu kitap, Köy Enstitülerine giden süreci ve dönemin
şarkılar söylenen, coşularak yaşanılan Anadolu ideali ne
koşullarını anlamamızı sağladığı için çok önemlidir.
zaman tahakkuk edecek? Bunun hasretini çekiyoruz.
Anadolu’nun dört bir yanında Köy Enstitüleri’nin
Yeni cemiyeti, onun yeni insan tipini karakterize etmeye
yarattığı Aydınlanma coşkusuna katılan bir toplumun
uğraşıyoruz. Ateşi keşfeder gibi didinerek, Anadolu’yu
bilgisizliği ve bilinçsizliği yenme, uluslaşma sürecini
ışığa bulayacak kahramanları yetiştirmek lazım. Işığı
en yakından gözlemleyen Tonguç, Cumhurbaşkanı
bulacak, hayata geniş imkânlar yaratacak, fertlerinin hep
İsmet İnönü ve Milli Eğitim Bakanı Hasan Âli Yücel ile
mesut yeni cemiyetin yeni insanlarını yetiştirmek lazım.
birlikte yurdu karış karış geziyor.
Bunun için didinmeliyiz.”
İmparatorluk döneminde yok sayılan, yalnızca savaşta
Gerçek yurtseverler ateşi keşfetmişlerdi. O yüzden
anımsanan Anadolu’ya hizmet etmenin en önemli koşulunun yurt
Prometheus gibi bedenleri ve yarattıkları değerler kara kuşlara
gerçekliğiyle “temas etmek olduğunu” imliyor, “Halkla nefes nefese
yedirildi. Anıları bize geleceğe yönelik güç veriyor.
H. HALUK ERDEM
Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri
Fakültesi Öğretim Üyesi
HALKÇI-DEVRİMCİ ATILIMLARIYLA
DÖNEMİN KADROLARI…
İsmail Hakkı Tonguç’un derin gözlem gü-
cüyle kaleme aldığı ve şimdiye değin gün
ışığına çıkmayan gezi notları, fotoğraflarla
birlikte gazeteci yazar Işık Kansu tarafından
hazırlanıp okuyucularla buluştu.
Ateşi Keşfeder Gibi… Yurt ve Dünya İz-
lenimleri adıyla Cumhuriyet Kitapları’ndan
yayımlanan kitap İsmail Hakkı Tonguç Bel-
geli Vakfı’nın varsıl belgeliğinden yararlana-
rak hazırlandı.
Bakan Hasan Ali Yücel, Özel Kalem Müdürü Hakkı Uludağ
Sunuş bölümünde Işık Kansu kitapta yer alan
ve İsmail Hakkı Tonguç Pazarören’de / 04. 07. 1942 İsmet İnönü ve İsmail Hakkı Tonguç Köy Enstitülü öğrencilerle
notların önemini şu yargılarla dile getirmektedir:
“Notlar, dönemin kadrolarının halkçı-dev-
san Âli Yücel ve İsmet İnönü ile eğitim amaçlı ziyaret edilmiştir.
rimci atılımları gerçekleştirirken halk toprağından güç almaya
Buralardaki eğitim binalarının durumu, eğitmen gereksinim-
gösterdikleri özen, yüzyıllar boyu sürmüş olan donukluğu aşma-
leri ve okullaşma oranları hakkında gerçekçi notlar alınıp, so-
daki kararlılık, yurt sorunlarına bakıştaki derinliği göstermesi
runları olan bölgelerin çözme kavuşturulması sağlanmıştır.
açısından da değerlidir. Gezi notlarındaki satırlar, Köy Enstitü-
Tanık olduğu insan manzaraları, Tonguç’un uygulamak iste-
lerini yaratan kadronun nasıl bir gelecek ve toplum düşleyerek
diği eğitimin niteliğine ilişkin düşünceleri beslemektedir:
eyleme geçtiğine ilişkin ipuçları vermenin ötesinde, kaleme alın-
“İnsan denilen mahluk (yaratık) bu! Korkuyor, seviniyor, gülü-
dığı dönemin coğrafyası, ekonomik gelişmeleri, toplumbilimsel
yor, üzülüyor, ağlıyor, aç kalıyor, doyuyor, ıslanıyor, kurunuyor,
ortamı, insan ve yönetici özellikleri konusunda çok nitelikli ta-
okuyor, yazıyor, çalışıyor, seviyor, seviliyor, nefret ediyor. Ümi-
nıklık ve gözlemleri de kapsamaktadır.”
de sığınıp sımsıkı bağlanıyor. Gözlerini cazibeli (çekici) hayalle-
re çeviriyor. İçini serinleştirmeyi biliyor. Neye mal olursa olsun
TONGUÇ: ‘ATEŞİ KEŞFEDER GİBİ, ANADOLU’YU
yaşamak istiyor. Ona hayat imkânları yaratmak ve onu hayata
IŞIĞA BULAYACAK KAHRAMANLARI
imkânlar yaratacak seviyeye çıkarmak lazım.”
YETİŞTİRMEK İÇİN DİDİNMELİYİZ!’
Tonguç’un 1939 yılı Ankara-Kayseri-Sivas treninde bir kış NÜFUSUN YÜZDE 85’İNİN OKUMAZ YAZMAZ
gecesi yazdığı şu satırlar karanlık / ıssız Anadolu gerçeğini,
OLDUĞU, 40 BİN KÖYÜN YALNIZCA 5 BİNİNDE
umudu ve duraksamayan kararlılığı iyi özetlemektedir:
OKUL OLDUĞU 1940’LI YILLAR TÜRKİYE’Sİ…
“Geceleri her tarafında elektrik ışıkları dalgalanan, şarkılar
Tüm bu belirlemeler, inanın karmaşık bir varlık olduğu ve tek
Yozgat-Kayseri arasında okula giden öğrenciler
söylenen, coşularak yaşanılan Anadolu ideali ne zaman tahak-
bir yöne indirgenemeyecek biçimde eğitilmesi gerektiğini ye-
kuk edecek? Bunun hasretini çekiyoruz. Yeni cemiyeti, onun ye-
niden anımsatıyor. İnsanın çok yönlü bir varlık olduğu gerçeği-
yini veren cömert Anadolu’ya biz de birçok şeyler verebilmeliyiz.”
ni insan tipini karakterize etmeye uğraşıyoruz.
ni atlayan bugünkü eğitim uygulamalarındaki yanlışlığın nerede
Ateşi keşfeder gibi didinerek, Anadolu’yu ışığa bulayacak kah- KÖY ENSTİTÜLERİNE GİDEN SÜRECİ
başladığını bize düşündürüyor.
ramanları yetiştirmek lazım. Işığı bulacak, hayata geniş imkânlar VE DÖNEMİN KOŞULLARINI ANLAMAYI
1940’lar Türkiye’sinde nüfusun yaklaşık yüzde 85’inin oku-
yaratacak, fertlerinin hep mesut olacağı, yeni cemiyetin yeni in- maz yazmaz olduğu, 40 bin köyün yalnızca 5 bininde okul oldu- SAĞLAYAN YURT VE DÜNYA İZLENİMLERİ
sanlarını yetiştirmek lazım. Bunun için didinmeliyiz.” ğu düşünüldüğünde Tonguç’un başarmak istediği amacın büyük- Kitapta, Tonguç’un Macaristan ve Bulgaristan’a ilişkin eğitim
İsmail Hakkı Tonguç ve dönemin Maarif Vekili Hasan-Âli lüğü açıktır. Diyarbakır yolunda kaleme aldığı satırlar Tonguç’un notları da yer almaktadır. Bu ülkelerin nüfus, köy, şehir, kül-
Yücel, 17 Nisan 1940 tarihinde Köy Enstitüleri’ni kurdukların- neyi başarmak istediğini vurgulamaktadır: tür ve eğitim durumlarını Tonguç’un ulaştığı sonuçlarla okumak
da Anadolu, eğitim yolu ile canlandırılan ülkeye dönüşmüş- “Anadolu’yu dağları ve ovalarıyla birlikte imar etmek, hastalık- bugün için de önemli ipuçları vermektedir.
tür. Tonguç’un gezi notları, asırlardan beri yalnız bırakılan larını kökünden kazıyıp atmak, iklimin hususiyetlerine (özellikleri- Tonguç’un yurt ve dünya izlenimlerini içeren bu kitap, Köy
Anadolu’nun karanlık yollarında doğmuştur. ne) göre her bölgesinin taşından, toprağından, suyundan ve ma- Enstitülerine giden süreci ve dönemin koşullarını anlamamızı
Ankara’nın Eryaman, Susuz köyleri, Kayseri, Sivas, Malatya, denlerinden istifade edebilmek, bütçe ve tahsisat esiri olmayacak sağladığı için çok önemlidir. Köy Enstitülerini anlamaya ve an-
Elazığ, Tunceli, Bingöl, Erzincan, Diyarbakır, Gaziantep, Maraş, kadar dinamik ve organizasyon kabiliyeti kuvvetli insanların gece- latmaya başlangıç niteliğindeki bu çalışmanın okunması konuya
Antalya ve daha nice yerler kimi zaman yalnız kimi zaman da Ha- yi gündüze katarak çalışmalarıyla mümkün (…) Bizim için her şe- ilişkin bakışımızı genişletecektir.
n
10 1 Mayıs 2025