Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
REMZİ KİTABEVİ’NDEN ‘SAVAŞÇI’ 25. YIL ÖZEL BASKISI
Doğan Cüceloğlu’ndan ‘Savaşçı’
16 Şubat 2021’de yitirdiğimiz Doğan Cüceloğlu, 1999’da yayımladığı, “kendini gerçekleştirme”nin her canlının
“doğuştan getirdiği” tek amaç olduğunu söylediği, bu yıl Remzi Kitabevi’nce “25. Yıl Özel Baskısı”nın yapıldığı
başyapıtı Savaşçı’da, korku toplumundan kurtulmanın yolculuğuna çıkarıyor okuyucuyu.
Cüceloğlu, “anlam arayışında ilk adım”ın “can alıcı soruları sorabilmek”, “ikinci adım”ın “bu soruların yanıtını
aramak” olduğunu söyleyerek başlıyor Savaşçı’ya. Korkuyla kuşatılmış toplumlarda değerler üzerine kurulmuş
bir yaşam biçiminin kurulamayacağı düşüncesiyle “anlamlı ve coşkulu bir yaşam için” bir sınıf öğretmeni olan
Arif Bey’le toplum, felsefe, iletişim, insan ilişkilerini sorular ve yanıtlarıyla aktarıyor.
spot
san onurunu yücelttiği-
ÖNER YAĞCI
ni söylüyor. “Yalnızca
diğer insanlarla değil,
İNSAN OLMANIN ANLAMINI
kendinizle de sürek-
SORGULAYAN KİTAPLARIYLA
li beraber yaşıyorsu-
DOĞAN CÜCELOĞLU
nuz” diyen Cüceloğ-
İnsan İnsana, İnsan ve Davranışı, İçimizdeki Ço-
lu, “Yaşam enerjini-
cuk gibi insan olmanın anlamını sorgulayan kitapla-
zin kaynağı sizin özünüz” diyor insana.
rıyla tanıdık Doğan Cüceloğlu’nu (9 Şubat 1938 / 16
İnsanın, “kendi yaşamının direksiyonunu elinde” tu-
Şubat 2021). Kişisel gelişim kitaplarının çeviri ko-
tarsa insan olacağını anlatıyor. Ancak böyle insanların
kan, bizden uzak yaklaşımlarından farklı olarak bi-
bilinçli olarak “ben varım” diyeceğini ve “düşünürüm,
zim toplumumuza, insanımıza sesleniyordu.
isterim, yaparım” duygusuyla yaşayacağını vurguluyor.
Montaigne’in Denemeler’inin ilk cümlesindeki
İnsanın yaşamın neresinde olduğunun en iyi göster-
“kendini tanıma”nın nasıl olacağının yolunu yorda-
gesi olan sorumluluk bilincinin farkındalıkla başlaya-
mını günlük yaşamımızdan aldığı, insanın içine işle-
cağını, özgürlüğün ancak sorumluluk temeli üzerinde
yen örnekleriyle, sorular sorup yanıtlar arayarak iç-
yaşadığını, tüm sorunların temelindeki felsefi boyut
ten sohbetiyle aktarıyordu.
açık seçik ortaya konmadıkça, sorunları çözecek güce
Korku Kültürü, Öğretmen Olmak / Bir Cana Do-
ve yeterliliğe ulaşılamayacağını ve hayatın anlamının
kunmak (İrfan Erdoğan’la söyleşileri) ve toplumsal
bulunamayacağını söylüyor.
nabzımızı tutmayı başardığı birçok kitabıyla insanın
yaşamda özne olabilmesinin ne anlama geldiğini an-
CÜCELOĞLU’NA GÖRE ‘SAVAŞÇI İNSAN’,
latıyor, bunun için nelerin, nasıl yapılması gerektiği-
SIRADANLIKTAN ÇIKMIŞ, GÖZLEMLEYEN,
nin altını çiziyordu. Yolculuklara çıkıyor, görüştüğü BİLİNCİNİ SÜREKLİ CANLI TUTABİLMEYİ
insanlarla yaşıyor, tartışıyor konuşuyordu.
BAŞARAN ‘GÜÇLÜ İNSAN’DIR!
rini sorular ve yanıtlarıyla aktarıyor.
Doğan Cüceloğlu, 1999’da yayımladığı, “kendini “Kendisi olmayan insanın etkileme gücü”nün olamaya-
CÜCELOĞLU: ‘YAŞAM ENERJİNİZİN
gerçekleştirme”nin her canlının “doğuştan getirdiği” tek
cağını, “insanın kaçamayacağı en büyük otorite”nin “kendi
KAYNAĞI SİZİN ÖZÜNÜZ!’
amaç olduğunu söylediği, bu yıl Remzi Kitabevi’nce “25. vicdanı” olduğunu söyleyen Cüceloğlu, “Yarını yaratmak
Bu soru ve yanıtlarda, “Balığın okyanusta yaşadığı gibi
Yıl Özel Baskısı”nın yapıldığı başyapıtı Savaşçı’da, korku için güçlü olmak gerekir” diyor. “Gerçeğe saygı”ya dikkat
toplumundan kurtulmanın yolculuğuna çıkarıyor okurunu. biz insanlar da kültür okyanusu içinde yaşarız” düşünce-
çeken Cüceloğlu’na göre “savaşçı insan”, gözlemleyen, bi-
siyle, gözlemleyen, sorgulayan, kendini gerçekleştirmeye
“Anlam arayışında ilk adım”ın “can alıcı soruları so- lincini sürekli canlı tutabilmeyi başaran “güçlü insan”dır.
çalışan bireyler yetişsin isteğiyle günlük yaşamın, dünya-
rabilmek”, “ikinci adım”ın bu soruların “yanıtını ara- “İnsanı Ararken Damdan Düşen Psikolog” (Ca-
mak” olduğunu söyleyerek başlıyor Savaşçı’ya. nın sorunlarının, siyasetin yaşamı etkilemesinin, felsefi çı- nan Dilâ), “Derviş’in Aklı” (Prof. Ahmet Dervişoğ-
karımlarla açıklandığını görüyoruz.
Korkuyla kuşatılmış toplumlarda değerler üzerine ku- lu), Deniz Bayramoğlu’nun “Kendini Keşfetmeye Zor-
rulmuş bir yaşam biçiminin kurulamayacağı düşüncesiy- İnsanın arayışa girmesi, farkına varması, uyanması, ni- luklarla Başa Çıkmaya Var mısın?” adlı söyleşilerin-
le “anlamlı ve coşkulu bir yaşam için” bir sınıf öğretme- yet etmesi ile yaşamının anlam kazanmasının gerektiğini, de Cüceloğlu’nun yaşamı boyunca aradığı “savaşçı
ni olan Arif Bey’le toplum, felsefe, iletişim, insan ilişkile- savunduğu değerlerle var olabileceğini, bu değerlerin in- insan”ı tüm yönleriyle tanıyoruz.
n
Anlamlı ve coşkulu bir yaşam için!
şekilde paylaşıldığı, hakkaniyetli bir dünya olsun istiyordu. masını ister. Toplumun galip gelmesi durumunda kişinin
PROF. DR. ÜSTÜN DÖKMEN
Cüceloğlu, Savaşçı’da anlaşılır bir dille insanın kendisi- kendisini gerçekleştirmesi mümkün olmaz .
ni nasıl olgunlaştırabileceğini anlatmıştır. Bitmemiş işleri- Adını hatırlamadığım bir yazar yıllar önce Cüceloğlu’nun
YAŞAMI BOYUNCA HAKKANİYET
mizin, eziklik duygularımızın bize ağırlık verdiğini, yaşam görüşlerine benzer bir şekilde şöyle demişti: “Yüzyılımız-
İLKESİNİN YAYGINLAŞMASI İÇİN SAVAŞTI!
sorumluluğumuzu üstlenmenin ise bizi hafifletebileceğini da insanlar, kendileri yaşamak yerine televizyonun karşısı-
Doğan Cüceloğlu’nun (Doğan Ağabeyimin) ekranlarda-
kendi yaşantısından örnekler vererek ifade etmiştir. na oturup başkalarının yaşantılarına musallat oluyorlar.”
ki ve konferanslarındaki güler yüzünü Savaşçı (Remzi Ki-
tabevi) adlı kitabında da hissediyoruz.
‘SAVAŞÇI’DA İNSANA İLİŞKİN EMPATİ!
Tarihte pek çok savaşçı yaşamıştır. Bunlar iki gruba ay-
PEK ÇOK ÖĞRETİ VAR! İlk kitaplarımdan birisinin sekiz kelimeden oluşan uzun
rılır; birinci grupta sadece öldürmeye odaklananlar vardır,
Savaşçı’da insana ilişkin pek çok öğreti var. Bunlardan bir adı vardı. Şimdi yazmış olsam kısaca Empati adını ko-
ikinci grupta ise insanları yaşatmak için uğraşanlar, sava-
birisine göre insanlar, hayvanlar, bitkiler, doğal yapıları- yardım. Cüceloğlu’nun bu muhteşem kitabını şimdilerde ben
şanlar bulunur.
na uygun davranmak, kendilerini gerçekleştirmek isterler. yazmış olsaydım kitabın adını Savaşçı koymazdım. Çün-
İkinci grupta “Milletin hayatı tehlikeye girmedikçe sa-
Bunu yapamayanlar “mış gibi” yaşarlar. Bir aslan savan- kü eski çağlardan bu yana savaşçılık kültürümüzün önem-
vaş bir cinayettir” diyenler, monarşiye, oligarşiye, tek
da da yaşar, hayvanat bahçesinde de. li bir parçası olmuştur ancak her konuda etkili olmayabilir.
adam rejimlerine karşı olanlar, laiklikten, bilimden, sanat-
Ancak hayvanat bahçesinde “mış gibi” yaşar. Bir ağa- Büyüklerimiz veremle savaş, trahomla savaş, cehaletle
tan yana olanlar bulunur.
cı yıllarca özel tekniklerle budarsanız minyatür ağaç, yani savaş dediler. İlk ikisine itirazım yok fakat “Cehaletle sa-
Doğan Cüceloğlu ikinci gruptaki savaşçılardan birisidir.
bonzai olur. Bonzai de “mış gibi” yaşar. Kafeslerdeki as- vaş” dediğimizde, cehaleti düşman bellerken cahilleri de
Yaşamı boyunca, Savaşçı kitabında da dile getirdiği üzere
lanlar da bonzailer de kendilerini gerçekleştiremezler. düşman bellemiş oluruz. Bu durumda biz cahillerle sava-
anlamlı ve coşkulu bir yaşam için, özellikle hakkaniyet il-
İnsanlar ancak özgür seçimler yaparak kendilerini ger- şırken cahiller de bizimle savaşmaya başlarlar, gelişme-
kesinin yaygınlaşması için savaştı. O, ailede baskıların, top-
çekleştirebilirler. Toplum kişinin duygularını bastırması- ye direnç gösterirler. Bu durumda kitaba Savaşçı yerine
lumda ise yolsuzlukların, hırsızlıkların olmadığı, gelirin adil
nı, reddetmesini, çevrenin istekleri doğrultusunda davran- olumlu bir ad verirdim. Şart mıdır bu? Değildir.
n
15 Şubat 2024 9