Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
HANS MAGNUS ENZENSBERGER (11 KASIM 1929 / 24 KASIM 2022)
‘Gölgedir benim yapıtlarım’
Yapıtlarında teori ve pratiği iç içe geçiren şair yazar Hans Magnus Enzensberger (11 Kasım 1929 / 24 Kasım 2022), tarih,
edebiyat, sosyal sorunları da yazdıklarının gövdesine işlemiştir. Edebiyat-politika ilişkisi birbirlerinden hiç kopmaz bir
bağdır onda. Hep karşı duran, ideolojilere kuşkuyla yaklaşan bir tavır da sergilemiştir hep. Ona göre şiir, geleceğe ilişkin
tahminler yürütmez, fal bakmaz, yalnızca içinde bulunduğu durumu saptar.
Daha sonraları, edebiyatın, politikanın bir aracı olması gerektiğini şiddetle savunur. 1965’ten sonraki öğrenci
ayaklanmaları, Federal Almanya’daki politik gelişmeler ve örgütlenmelerin hızla genişlemesi, yayılması üzerine
edebiyatın politikayla iç içeliği üstünde durur yazılarında, konuşmalarında.
Tepkileri yetersiz bulduğundan, daha çok politik eylemleri önemser. Devrimci bilimi, pratiği öne çeken politik eylemleri
yaşama geçirmeye çalışır. Ona göre edebiyat, “siyasi bir etkinliği olduğunda” meşrudur.
GÜLTEKİN EMRE
BRECHT’İN İZINDE
Körler Alfabesi (1964), (Çeviren: Ulrike Böhmer,
Turgay Fişekçi / İmge Kitabevi) kitabında soruyor: “bu-
rada güvenlikte miyiz?/ Geçmişimizi bulabilecek miyiz/
yerin dibinde,/ yoksa burada sonumuzu mu bulacağız?”
(Tarih Öncesi). Kendini, çevresini ve toplumu sürekli
sorgulayan, gelecekle ilgili endişelerini hep yüksek ses-
le dile getiren de bir şairdir Hans Magnus Enzensberger
(11 Kasım 1929 / 24 Kasım 2022). Brecht’in şiir ve dil
anlayışının da takipçisidir.
Behçet Necatigil’in yorumu şöyle: “Günümüz toplum-
cu şiirinin Brecht çizgisini sürdüren önemli bir temsilci-
sidir. Brecht’in dil ve biçim özelliklerini çağdaş tekniğin
bazı öğeleriyle birleştirerek kendi şiirini oluşturmuştur.
Şiirlerinde ve yazılarında düzene, bu düzenin halk za-
rarına işleyen yanlarına karşı kesin bir eleştiri görü-
lür. Toplumun bilinçlenmesinde sanata büyük bir görev
düştüğünü ileri” sürer. Enzensberger, çağdaş Alman
edebiyatında yaşamının renkliliği, çok hareketliliği, pek
çok alanda ürün vermesiyle, atak tavırlarıyla hep ken-
HANS-BERNHARD HUBER
dinden söz ettirmiş bir şair-yazardır.”
vi / 1978) kitabında bu konuyu enine boyuna şiirleştirişi yunca şiir yazmaktan başka bir şeyleri olmayan insanlar
ŞİİRLER, KİTAPLAR, ŞAİRLER
dikkatleri uzun süre üstüne çekmeyi başarır. için üzülür. Bu durumu bir hastalık sayar. Onlar, yalnız-
İlk şiir kitabı Kurtların Savunması (1957) Enzensberger’in
ca “lirik” üretim yapanlardır, beğenmez onlarını yaz-
“Kitap uygarlığın bir tarihçesini verirken, aynı zaman-
şiirinin dilinden ve dünyasından, ele aldığı konulardan söz
dıklarını. O, onlar gibi olmak istememiştir; sanatçının
da yazarın yaptığı bir özeleştiri niteliği de taşımaktadır.
ettirir. Duyguya pek yer verilmez bu şiirlerde. Dünyanın,
başka şeyler de yapması gerektiğine inanır. Onun için
Yazar geçirdiği onca deneyimden sonra umutla bağlan-
içinde yaşadığı toplumun gidişatına tepki ve “ironi” ağır-
pek çok alanda ürün verir, sokağa çıkar, iktidarlara, kö-
dığı birçok şeyden yılmıştır. Titanic’te bu yılgın, ancak
lıktadır. “Ütopya” ve “idil” olumsuzluklardan kaçıp sı-
tü oluşumlara, durumlara karşı diklenir.
büyük duyarlığı olan bir ozanın başarabileceği bir dil ve
ğınılacak yer olarak öne çıkar. İncil’den, dualardan, tabu
teknikle, alayla, çelişkiler sergilenerek, gerilimler, doğ-
KUŞKUCU ŞAİR
ve sıradan konularla bir araya getirilen “parodiye” dö-
rular ve eğriler, insan dramları, kitlelerin çaresizliği, sü-
Çağın egemen toplumlarına tavır alan, karşı du-
nüştürülmüş halleri yansır şiirlerde.
rekli ezilişleri, kaynağın belli bir zümre tarafından yenilişi
ran Enzensberger, olumsuz gelişmelerden çıkılamadığı
Şairin öfkesi daha çok Alman halkınadır. Öfkeli bir
içinde anlatılmıştır. Bu açıdan kitaba bir insanlık destanı
için de umutsuzluğunu yansıtır yapıtlarında. Taşra Di-
şair olarak tanınır. İçinde yaşadığı topluma sert eleştiri-
demek abartma olmaz.” (Sezer Duru’nun önsözünden).
ler getirmekten hiç çekinmez. Kendini, şiirini, yapıtları- li (1960) kitabında yer alan şiirlerinde bu olumsuzluklar
“O zamanlar yazdığım her şeye/ inanırdım ve
içinde kıvranan ve “yoz toplumu oluşturan insanlara”ı
nı durmadan yenileyen de bir şair yazardır eleştirmenle-
Titanic’in Batışı’nı/ yazıyordum./ İyi bir şiirdi./ Nasıl
rin, okurlarının gözünde. eleştirir. Bizi çepeçevre saran doğa ise bu yoz insanlar-
başladığını/ çok iyi anımsıyorum,/ bir gürültü ile başlı-
Parlamento dışındaki muhalefetin oluşmasında, güç- dan “daha insancıl”dır şaire göre.
yordu...” (Dördüncü Şarkı)
lenmesinde, etkili olmasında payı büyüktür. İçinde ya- 1964’te yayımlanan ve ilkin şaşkınlıkla karşılanan
O, tüm gününü şiir yazmakla geçiren biri değildir;
şadığı toplumdan umudunu yitirişinin, o nedenle de Körler Alfabesi’nde ise şair öfkesini epeyce dizginler.
Titanic’in Batışı (Çeviren: Sezer Duru / Cem Yayıne- böyle şairlerin olabileceğini biliyordur. Yaşamları bo-
İnsanların iç dünyalarına seslenir. Onların ruhlarında
>>
8 23 Kasım 2023