Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
MERHABA
sta yazarlarımızın toplu-
ca buluştuğu, yetkin in-
Ucelemelerinin omuz omu-
za yer bulduğu bir sayıyla kar-
şınızdayız.
Ortadoğu gerçeğine; dini haki-
katin penceresinden bakan yazın-
sal denemelerinin yer aldığı, şiir ve
Şiirde insanı yaşamak!
şiirsel hakikatle, din ve dini haki-
katin aralarındaki çelişme, çatış-
İnsanımızın şiirle bağlantısı erken yaş- yaratışlarının, usta bir mimar gibi, şiir
madan da söz ettiği yapıtı Kitap,
Hitap, Hakikat merkezinde çağı-
larda başlar. Az çok eli kalem tutan dillerini yetkin bir mimar gibi işleyişle-
nı sorgulayan usta bir şair, dü-
gençler arasında şiir yazmayan yok gi- rinin etkisi de düşünülebilir...
şünce yazıları, edebi deneme-
bidir. Neredeyse her evin bir şiir yaza- Şiirselik, öykü, roman gibi uzun anla-
leriyle de entelektüel bir yazar,
bir kimlik Adonis kapağımızda.
nı vardır. Yazınsal tarihimiz halk ozan- tımlı yazınsal türlere de sinmiştir.
Feridun Andaç’ın yazısı…
larıyla doludur. Divan şairleri Arap- Sait Faik’in öykülerinin, Yaşar
Üçüncü sayfamızda usta şair
Ataol Behramoğlu’nun direngen
çanın, Farsçanın etkisinde yazsalar da Kemal’in direngen bir insanın yaşa-
şiirini merceğe aldığı “Şiirde in-
bu, halktan uzaklaşmanın dışında, şiir- mını anlattığı İnce Memed romanının
sanı yaşamak!” başlıklı yazısıyla
sel düzeyde düşüşe yol açamamıştır. özünde şiirsellik yatıyor. Cumhuriyet Adnan Binyazar yer alıyor.
M. Sadık Aslankara, “Sanat, gös-
Bu düzeye varılması, Türkçenin üret- döneminden bu yana şiirin akarsuyu
teren değil gördürendir, baş sal-
kenliğine, yalınlığına bağlıdır. Bunda hep coşkun akmıştır. Ataol Behramoğ-
latan değil doğrultandır, yol ve-
ren değil açtırandır, özetle akıl
şairlerin algı alanını genişletmesinin, şiirlerini lu o akarsuyun ışıltılı çağlayışından beslenerek
bileyendir” vargısını açımladığı
kendi duyarlık dünyasında yazmıştır o direngen şiirlerini...
“Öykü-romanda olgu soyutlayımı”
başlıklı yazısında, Gürsel Korat (Uy-
ku Ülkesi), Samanta Schweblin (Ye-
ahit Külebi, “Şair olunmaz, şair doğu- bir insan yüzü, gerçek bir doğa, gerçek bir
di Boş Ev) ve Aslı Akarsakarya’nın
lur” demişti bir konuşmasında. Şair toplum yansılamalıdır anlattıklarından...”
(Buraya Kısıldık Sanırım) yapıtla-
C doğmanın oluşumuna, bir konuşma-
rını irdeliyor.
İNSANI YAŞAMAK
sında Pablo Neruda değiniyor: “İnsan orga-
Necdet Neydim, “Genç Kız
Şairi kendi yuvasını yapan kuşlara ben-
nizmasının sürekli değiştiğine inanıyorum.”
edebiyatının edebiyat dizgesin-
zetirim. Kuşun, çerden çöpten topladı-
Bilim insanları öyle diyorlar: Bütün hücre-
deki baskın konumu” başlık-
ğı nesnelerle yavrularını barındıracak yu-
ler yenileniyor ve değişiyor, öyle ki bir sü-
lı yazısında, “Klasik masallar-
va kurması gibi, şair de kendine özgü dil
re sonra hiç kimse aynı olmuyor. O yüz-
dan başlayarak 20. yüzyılın ikin-
yaratımı, imgesel buluşlarla iç dünyasının
den, bir şairin şiiri de hem köklü değişiklik- ci yarısına kadar kadına yönelik
beslediği verilerle şiirsel barınağını kurar.
lere uğramalı hem de kimliğinin bir parça- anlatılan, yazılan metinler onun
İlk şiiri nasılsa son şiirinin de neredeyse
erkeğe hizmet etmesini öğret-
sı olarak kalmalı.
onun süreği olarak yenilenmesi bu oluşumu
mek üzere kurgulanmıştır. Ma-
ATAOL BEHRAMOĞLU çağrıştırıyor. Shakespeare, “Eskileri yeniler
sallar kadını bu anlayışla biçim-
Ataol Behramoğlu’nun ilk kitabı Bir Gün benim şiirim/ Nasıl güneş her gün hem ye-
lendirirken modernist dönemin
Mutlaka’da (1969) yer alan şiirleri öyle do- nidir hem eski” der 76. Sone’sinde. Sanatın
romanları da bu konuda olduk-
ğuşunun izlerini taşır. Kitaplarının tümün- da kuralıdır bu; yüzlerce yıl önce yazılmış-
ça becerikli davranmıştır” vargı-
de o derin izler gerçeğe dönüşmüştür: tır, yaratıldığı dönemin izini taşısa da, za- sını açımlıyor.
Daha ilk kitabının başında, “Bir şair olmaz- man yenilendikçe şiir de tıpkı canlı bir var- Sabri Gürses, “Rus tarihinin
kurucusu; Karamzin!” başlıklı
sam/ İntihar ederim/ Diye düşünmüştüm/ lık gibi, da yeniliğinden bir şey yitirmiyor.
yazısında, 11 ciltlik Rusya
İyi bir şair/ Olup olmadığımı bilmiyorum Behramoğlu’nun şiirlerindeki yeniliğin özün-
Tarihi yapıtı tüm Rus yazarları
daha” dese de, şiirini kendi şiiri tadında de, insanı yaşayarak anlatması yatıyor. “Suç-
için örnek çalışma sayılmış, Yuri
çevirdiği Mayakovski’nin adını da anıyor. lusunuz” şiirinde bunun ayrıntılarına iniyor:
Lotman’ın “Rusya’daki Fransız
Şiirin sonunu şöyle bağlıyor: “Bu şiiri bi- bında bile, başka bir şairin izine rastlanmı- “Suçlusunuz umudun cellatları/ Katille-
Devrimi etkisinin, devrimle mo-
tirmek/ Neye yarar./ Bunlar birer başlan- yor. Şiirlerini yayımlayışının üzerinden ne- ri iyiliğin, merhametin/ Ellerinizde çocuk
narşi arasında gidip gelmenin
gıçtır/ Anlatmak istediklerime/ Birer deği- redeyse yarım yüzyıl geçti. Onun kendi öz kanı/ Ruhunuzda küf, nefret, irin | Suçlu-
bir örneği” olarak nitelediği
ni./ Bütün bu yaşadıklarım/ Kalbimde iz bı- kaynaklarından oluşturduğu şiirlerine öze- sunuz savaş dostu, silah sevici/ Tedirgin
Nikolay Karamzin’i inceliyor.
rakan/ Bütün bu şeyler.” nenler olmuşsa da hiçbiri Behramoğlu’nun olan yaşamak sözcüğünden/ Acımasızsı-
Y. Bekir Yurdakul, Selen
Kitabın son sayfalarında yer alan “İşte vardığı düzeyi tutturamamıştır. nız ölüm gibi/ Karanlıksınız en karanlık ge-
Aydın’ın düşlerden, tutkulardan,
Bir Şiir”de ise şiirinin üretken yolunu bul- Şiir derin duyumsamaların, algıların, ceden | İblissiniz, şeytan, Azrail, deccal/
beklentilerden uzak, kendini yi-
duğu kanısında: “Yaşadığım şu hayatın ta- güçlü gözlemlerin, şairin kendine özgü Ocak söndüren, kan emici, günahkâr, gad-
neleyen hayatlar üstüne düşün-
nığı olabilmeyi ne kadar çok isterim/ Anla- bir üslup yaratının ürünüdür. Behramoğlu, dar/ Fıtratınızda düşmanlık, kin/ Mayanızda
meye çağırdığı Sıkıntıdan Pat-
tacak ne kadar çok şey, ne kadar çok yaz “Şiir Üstüne Bazı Düşünceler” adlı şiirinde lanet var | Cehennem daha korunaklıdır/
layan Kasaba ile Pelin Güneş’in
günü, yaşanmış ne kadar çok şey var” di- beslendiği şiir kaynaklarını somut verilerle Saraylarınızın heyulasından/ Din tüccarları, on beş ayrı mekâna, onlarca
yerek konu alanını daha da genişletiyor. ortaya koyuyor: anahtarını zindanlarının/ Cennetin anahtarı farklı zamana taşıdığı, çoğu ta-
nıdık, rengârenk öykülerinden
“Her ne ararsan kendinde ara,” de- “Şiir organik bir şey olmalıdır/ Kendi ya- diye pazarlayan | Suçlusunuz ölüm kapıyı
oluşan ‘Hayır’sız Dayım kitapla-
miş Hacı Bektaş Veli. Behramoğlu, ondan şamımızdan fışkırmalıdır. Gömleğim, sev- çaldığında/ Mirasınız çürümüşlük olacak/
rını merceğe alıyor.
esinlenmiş olmalı ki, şu dizeyle yazacağı diğim kız, yaşadığım şehir/ Sımsıcak, şiir- Dünyayı kefen gibi örten bir gökyüzü/ Be-
Barış Doster, Zafer Doğan’ın
şiirlere soluklu söyleminin damgasını vu- lerime girmelidir./ Doğasını anlatmalısın ül- reketini yitirmiş bir toprak/ Sonra hiç yok-
erken Cumhuriyet döneminden
ruyor: “Hiçbir şairi kıskanmıyorum ve hiç- kenin, bütün kuşlarını, ağaçlarını, göğünü, muş gibi unutulup/ Silineceksiniz dünyanın
2000’lere uzanan süreçte pek
bir şaire özenmiyorum, istiyorum ki ken- balıklarını./ Bütün çiçeklerin, rüzgârların, ır- belleğinden/ Bir korku ve ibret öyküsü ka-
öne çıkmayan bir dizi olayı in-
di çırpınışları, kendi savruk aranışları içinde makların adlarını./ Küçük şeylerden, küçük lacak/ Gelecek kuşaklara sizden”
celediği Yakın Tarihimizde
bir disiplin yaratsın şiirim.” ayrıntılardan oluşmalıdır şiir./ Böylece ya- Dünya tarihlerini baştan sona tarayın, şi-
Garip Olaylar’ını inceliyor.
Öyledir, ilk kitabında bile herhangi bir şanılan şeylerin gerçek tarihi olacaktır şiir./ irin hangi sözcüğü uymuyor kan dökücü-
Mustafa Başaran’ın hazırladı-
şaire özendiğinin izi yoktur. Hiçbir şai- Bir duruş, bir ses, bir yürüyüş./ Canlılığı, lere, baskıcılara, halk düşmanlarına, onla-
ğı Bulmaca ve kısa tanıtımları-
re özenmediği şundan da belli ki, ilk kita- güncel ve tarihselliğiyle bir gülüş./ Gerçek ra kulluk eyleyenlere...
mız ile de düşün trafiği sürüyor!
İyi okumalar…
l İmtiyaz Sahibi: Cumhuriyet Vakfı adına: Alev Coşkun l Genel Yayın Yönetmeni: Arif Kızılyalın l Yayın Yönetmeni:
Gamze Akdemir l Tasarım: Bahadır Aktaş l Editör: Mehmet S. Aman l Sorumlu Müdür: Özgür Soyer l Yayımlayan:
Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ l İdare Merkezi: Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sok. No: 2, 34381 Şişli-
İstanbul l Tel: 0 (212) 343 72 74 (20 hat) Faks: 0 (212) 343 72 64 l Reklam Genel Müdürü: Esra Bozok l Reklam
Rezervasyon: Tel: 0 (212) 343 72 74 Mail: reklam@cumhuriyet.com.tr l Baskı: İleri Basım Mat. Amb. Reklam Tanıtım
Yay. ve Teknik Hiz. Tic. AŞ, Yenibosna Mah. 29 Ekim Cad. No: 11A/41 Bahçelievler - İSTANBUL. l Yerel süreli yayın
KITAP
l Cumhuriyet gazetesinin ücretsiz ekidir.