Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
‘KÜRESEL İKTİSADİ TARİHÇE (1980-2009)’
Oktar Türel’in büyük çalışması
Küresel İktisadi Tarihçe: 1980-2009 (Yordam Kitap) her babayiğidin girişemeyeceği bir
‘Büyük Çalışma’. Kırk yıllık kapitalizmin ekonomisi, nadir ustalık ve vukuf eseri.
‘Okullular’a, üretim, finans, ticaret dünyasındakilere ve Türkiye için dünya bilgisine hakkıyla
sahip olmayı kavrayan, çoğalması gereken meraklı insanlarımıza sunuluyor.
yeniden ayarlanmıştır. Türel anlatıyor,
BİLSAY KURUÇ
piyasanın damarlarında ‘dünya parası’
dolaşmalıdır. O Amerikan dolarıdır.
KAPİTALİZMİN TOMOGRAFİSİ
DOLARİZASYONUN ZEMİNİ
Oktar Türel, Küresel İktisadi Tarihçe:
Tüm öteki paralardan farklıdır. Karşılığı
1980-2009 (Yordam Kitap / 2021) isimli
yoktur. Ama, herkes kendini doları
incelemesinde kapitalizmin tomografisini
kabule muhtaç sayar. Kabul, ‘her ülkede
çekiyor, kesitleriyle. Nasıl bir doku,
dolarizasyon’un zeminidir.
nasıl bir ‘senaryo’ (ya da ‘model’) ile
Dolar servisini Amerikan FED’i yapar
ortaya çıkıyor.
ve hepimize kapitalizmin ‘merkezi bir sis-
Okuyucuyu ciddi bir entelektüel serüve-
tem’ olduğunu hatırlatır. O servisle yanıp
ne davet ediyor. Kesitleri birleştirip
sönen sinyaller piyasanın keskin disiplini-
bütüne erişebilmek için daveti kabul
ni sağlar: Bu döviz / faiz disiplinidir, tüm
etmeliyiz. Yoksa, sadece görebildiğimiz
fiyatların anasıdır. Sert ve acımasızdır.
‘parçalar’la yetiniriz.
‘Büyük Çalışma’, malzeme ustalığından
YA DEMOKRASİ?
ibaret değildir. Türel bu kapitalizm üze-
Peki devlet? O artık piyasaya ‘uyum’
rindeki düşünce tarzını, probleme nasıl
sağladığı kadar ‘kamu’dur! Kaynak tahsi-
yaklaştığını malzemenin içine yedirerek
sinde pasif konumdadır. Makro politikalar
sunuyor. Önemli olan budur.
Senaryonun ‘tanrı’sı piyasalardır. Esas
PÜF NOKTALARI: BORÇLANMA
bu değişmez ezbere göre düzenlenir.
VE DÜŞÜK ÜCRET! olan, dünyanın tek (‘küresel’) piyasa
Ya demokrasi? Kapitalizm artık onu pek
HER ÜLKEDE KAPİTALİZM!
yapılmasıdır. Bu devasa piyasa her şeyin
Dokudaki hane halklarının varlıklarının
giymemektedir. Gardıroba kaldırmıştır.
Bir vurgusundan başlayalım: “Serma-
yeniden düzenlenmesini ister.
karşılığı ise finansal aracıların (mevduat,
Oktar Türel’in olağanüstü emek ve
ye hareketlerinin serbestleştiği ve finans
Teknolojinin mülkiyetini, üretimin zin-
vs.) yükümlülükleridir.
kalite ile okuyucuya sunduğu yapıttan
akımlarının ticaret akımlarını fazlasıyla
cirlerle kurulmasını, ticaret kurallarına kat
Finansal aracılar (ve onların ‘olmazsa
böyle basit çizgilerle de olsa, kapitalizmin
aştığı bir dünya!” Başka deyişle, ‘her
olmaz’ı, finans piyasaları) şirket sermaye kat kordon çekilmesini, yeni anlaşmaları,
kırk yıllık fotoğrafını çekebiliriz.
ülkede kapitalizm!’.
kurumlaşmaları ve tümünü yapacak, kapi-
varlıklarının değerlerini belirlerler ve
Bu senaryo vaat edilen sonsuz büyüme,
Burada ana parça sermayedir, bütü-
talizme tam imanlı kadroların yetişmesi,
yakıtı (kredi) sağlarlar.
denge ve refahı getirdi mi? Dünyada ve
nüdür. Bütünün zaman içindeki hareketi
işlere sahip olmasını! Hepsi Türel’in
Hane halklarının emekçileri ise sermaye
ülkemizde buna gönül vermiş meslektaş-
1980’den başlayıp bir yeni ‘sermaye reji-
tarafından ayarlanan ücretleriyle yaşarlar, kayıtlarında var, mükemmel şekilde.
larımız yıllarını vakfettiler. Herhalde bir
mi’ yaratmıştır. Tüm elemanları, kurumla-
borçlanmakla hep yüz yüzedirler.
albenisi vardı. (İstisnalara girmeyelim.)
rı, araç-gereçleri, yasakları ve kendine
RUGGIERO: ‘SİSTEMİN
Püf nokta, şirketlerin yarattıkları gelir-
Şu oldu: 1990’larla başlayan hızlı büyü-
özgü ‘serbestliği’ ile dünyayı ‘kendisi
DOĞASINI DEĞİŞTİRDİK!’
den (ve kârlarından) daha çok borçlanma- me bağrında taşıdığı sürdürülemez çelişki-
için’ kurgulamıştır.
larıdır. Hep gelirden daha çok borç! 1990’larda şahlanan Dünya Ticaret
lerle seksen yıldır yaşanmamış bir ‘derin
Sermayenin birikim motorunda ana
Kime? Finans kesimine. İkinci püf nokta Örgütü’nün direktörü Ruggiero demiş
çöküş’e (2008) geliverdi. Ve kapitalizm
piston finanstır, durdurulmaz şekilde.
ücretlerin düşük düzeye ayarlanmasıdır. ki (Oktar Türel aktarıyor):
Ticaret buna göre yeniden (dünya çapın- on üç yıldır toparlanamıyor.
“Bugün DTÖ kuralları on yıl önce
Oktar Türel’in ‘Büyük Çalışma’sı, hepi-
da) örgütlenmiştir.
tasavvur edilemeyecek ölçüde (geniş) bir
GÜLER YÜZLÜ REFAH mizi yeni analiz düzeylerine taşıyacaktır.
Bu doku kendi içinde nasıl besleni-
DEVLETİNE REDDİYE! dizi ekonomik alanı kapsamaktadır…
yor? Odak noktasında kapitalizmin Burada basit bir çerçeve ile yetindik; yer
Basitçe, kapitalizmin 1980 sonrası böy- Sistemin doğasını değiştirdik! Bölünmez darlığı şimdilik genişine elvermiyor.
şirketleri var, sermaye stokunun
(üretim araçlarının) sahibidirler. le işleyebilmektedir. Bu senaryo Türel’in, bir küresel mimari yarattık… Tek bir Türkiye’de yaratıcı düşünce kapasitesi-
küresel ekonomi anayasasını yazıyoruz!”
Kapitalizm borçlandırarak işler: Küresel Tarihçe: 1945-79 (Yordam Kitap nin cılızlaştığı bu yıllarda, Oktar Türel
/ 2017) çalışmasındaki kapitalizme (‘güler Kapitalizmin hukuku sermayenin gölge- bize ne kadar büyük, kalıcı bir armağan
Şirketlerin yükümlülüklerine (hisseler,
borçlar) finansal aracılar (bankalar, yüzlü refah devleti’ne) ‘reddiye’dir. sinde, 1990’larla birlikte yeniden yazılmıştır. veriyor. Müstesna meslektaşımıza
sigortalar, fonlar) sahiptir. Türel’in ‘kesitleri’nde görüyoruz: Senaryonun ‘tanrı’sı için para ve finans şükran borçluyuz. n
‘ÜNİVERSİTEYİ GIDA SANAYİ İLE BULUŞTURAN AKADEMİSYEN’
nkara, Hasanoğlan’da doğan bölüm başkanlığı döneminde çok sayıda ulu- met Pala, Doğan Solibri Yayınları tarafından
Mehmet Pala, A. Ü. Ziraat sal ve uluslararası projeyi başarıyla yürüttü, yayımlanan Üniversiteyi Gıda Sanayi ile Buluş-
A Fakültesi’ni bitirdikten sonra Tarım
eğitim programları düzenledi. turan Akademisyen isimli kitabında; öğrenim
Bakanlığı’nın yurt dışı doktora sınavını kazan- yaşamında, çalıştığı kuruluşlarda yaşadıkları-
Yirmi yılı aşkın bir süre, üniversiteyle
dı. Sekiz yıl süren zorlu bir mücadele sonun- nı, pek çok önemli olaya ilişkin gözlemlerini ve
eş zamanlı olarak, gıda sanayi şirketlerinde
acı tatlı deneyimlerini okuyucuyla paylaşıyor.
da Berlin Teknik Üniversitesi’nde önce “Gı-
üst düzey yöneticilik yaptı. Üniversite ile iş
Kitap, yaşamda anlam arayan, değer üretmek
da Mühendisliği” öğrenimi gördü, ardından da
dünyasının bütünleşmesi için büyük çaba
için durmadan çalışan ve amacından asla vaz-
doktorasını tamamladı. harcadı. Bakan danışmanlığı yaptı.
geçmeyen bir üniversite hocasının yol haritası-
Yurda döndükten sonra, Ege Üniversitesi
nı farklı boyutlarıyla ortaya koyuyor. n
başta olmak üzere çeşitli üniversitelerde DEĞER ÜRETMEK...
akademik çalışmalarını sürdürdü. Toplumun bilinçlenmesi için TEMA Vakfı
Üniversiteyi Gıda Sanayi ile Buluşturan
TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi’nde gibi birçok sivil toplum kuruluşunda ve tele- Akademisyen / Mehmet Pala / Doğan
on yıl süren Beslenme ve Gıda Teknolojisi vizyon programlarında aktif görev aldı. Meh- Solibri / 536 s.
8 19 Ağustos 2021