Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
GÜLSELİ İNAL’DAN ‘HAYALET YEŞERİYOR’
‘Değişimin heyelanı her yerde!’
Hayalet Yeşeriyor, “adalet, eşitlik, kültür düzeyi yüksek bir toplum, sanat yaratısının baş tacı edilmesi, kadın
erkek eşitliği, ataerkilliğin, savaşların, din savaşlarının, sömürünün son bulması, teknolojinin insanlık yararına
kullanılması” gibi değerleri pusulası kılmış şair Gülseli İnal’ın hem yeni kitabı hem manifestosu!
Şiirlerinde varoluşsal sorunları, felsefi, mitolojik ve metafizik düzlemde kurduğu özgün, fantastik bir dil evreniyle ele
alan Gülseli İnal ile birer hayalete dönüştüğünü, unutulduğunu imlediği tüm bu değerlerle harmanladığı yeni kitabı
Hayalet Yeşeriyor çevresinde şiiri, evreni, kadim geçmişi ve tüm hayaletleriyle beklenen geleceği konuştuk.
oluşan Hayalet Yeşeriyor’un
GAMZE AKDEMİR
salgın ile kaçınılmaz etkileşi-
gamze.akdemir@cumhuriyet.com.tr mini sormamak olmaz.
İnsanlığa ilişkin bu eşikteki
gözlemleriniz, değerlendirme-
ayranlık duydu-
leriniz nelerdir?
ğu evrensel sis-
Bebek bir çağ ihtiyarlamış
temin bir parçası
bir çağın içinde doğuyor. Yeni
olduğumuz ger-
oluşan bu çağda artık eskimiş
H çeğinden hare-
değerlere yer yok.
ketle doğanın dilini hermetik
Zamanların ruhu devrede;
bir duyumsayışla çözümleyen,
hayaletleşmiş arafta bekleyen
kadim kültürlerle köklenen,
eski kadim değerler yeniden
kadim şehirlerin buğusunu
gündeme geliyor.
duyumsayan/duyumsatan,
şiirinde kendi mitolojisini de
‘DUAL DÜNYA GÖRÜŞÜ
yaratmış bir şair Gülseli İnal.
GERİDE KALIYOR’
Şiirlerinde varoluşsal sorun-
Bu oluşumu çoğu kimse fark
ları, felsefi, mitolojik ve
etmiyor bile çünkü eskinin
metafizik düzlemde kurdu-
yıkılışı felaketlerle gerçekleşir-
ğu özgün, fantastik bir dil ev-
ken yeni çağın değerleri adalet,
reniyle ele alan, ilk şiir kita-
eşitlik, erotizm, paylaşımcılık
bı Sulara Gömülü Çağrı’dan
yaprakları sararmış koca göv-
(1985) bugüne şiirini ayrı bir
deli bir ağacın yemyeşil filizleri
hat olarak belirginleştiren İnal,
gibi uç veriyor yani yeşeriyor.
yeni şiir kitabı Hayalet Yeşe-
Pandemiyle yaşamlarımız
riyor ile okuyucuyu benzersiz
durduruldu. Her yeri safsata
şiir dünyasına davet ediyor.
sardı. Spekülasyonlardan
geçilmiyor. Toplumca yaşadı-
‘21. YÜZYILIN MİRASI:
Fotoğraflar: ÇERKES KARADAĞ
ğımız bu aşamada, herkes
YOZLAŞMIŞ ÖLÜ DÜNYA!’
kendi içinde hesaplaşma
n Tsoar, Adma, Tseboım, So-
yapmaya başladı. Bu insanlı-
yüklükte devasa bir sistemin içinde ya- Evrensel sisteme her zaman hayran-
dom... gibi efsanevi havza kentlerini ge-
ğın üçüncü bilinç boyutundan beşinci
şadığımızı görürüz. lık duydum ve ona güvendim. Doğa
ride bırakıp yolumu dağ zirvelerine çe-
bilinç boyutuna geçişin başlangıcıydı.
Sümer, Mısır uygarlıklarındaki insan hem reel hem hermetik bir dil taşıyor.
viriyorum” ifadenizle okumaya başlıyo-
Bilinçlerde aydınlanma sürüyor, süre-
doğaya saygılıydı. Oysa modernizm Bizler onun bir parçasıyız.
ruz Hayalet Yeşeriyor’u.
cek… değişimin heyelanı her yerde…
süreçleri boyunca kartezyen bir referans Modernizm süreçleri boyunca yaşa-
Dağ zirvelerini, yapıtın bütününe
Dual dünya görüşü geride kalıyor.
noktasına insanlık kilitlenmişti. nan dual dünya algısındaki gibi “Sa-
yansıyan renkleri, doğayı, o çok sev-
Bu algı biçimi de bölünmelere, vah- dece ben varım, karşımdaki cansız do-
diğinizi bildiğimiz manzaraların içsel
‘YENİ ÇAĞ, EŞİTLİK
şete, adaletsizliklere yol ğayı ben yönetirim, iste-
yansısını konuşmadan önce o “geri-
İLKESİYLE GELİYOR’
açarak felaketler yarattı. diğim gibi kullanırım, yı-
de bırakılan”ı anlatmanızı rica ederek
n Tam da bu bağlamda hayra ve şer-
Öte yandan bugün karım, yakarım, dağıtırım,
başlamak isterim söyleşimize.
re yol alan o “yeşeren”i, o “hayalet”i
bize miras kalan parçalan- ben yeryüzünün sahibi-
Muhteşem, matematiksel, geometrik
anlatırsanız neler söylersiniz?
mış, tüketilmiş bir doğanın yim” tavrı dünyayı felaket-
temelli, yeryüzündeki bütün canlıların
Birer hayalete dönüşmüş unutulmuş
başkaldırışını izliyoruz. lere sürükledi. Bu düşünce
kodlanmış olduğu bir kâinat içinde
değerler: Adalet, eşitlik, paylaşımcılık…
Ve asırlar sonra ilk kez tarzı faşizmdir.
yaşıyoruz.
Toprakların ortak kullanımı, sınırların
onun canlı olduğuna tanık- Dış dünyayı ölü kabul
Mezopotamya’da, Güney Amerika’da
kalkması, rekabetin yaşanmaması…
lık yapıyoruz. etmek gibi insanoğlu
çağlar önce ilk şehirleri kuran insan-
Milliyetçilik adına savaşların, din sa-
Dört elementi parçalayan çağlardır büyük bir yanlı-
lar evrenin yasalarına göre yaşıyorlar-
vaşlarının, erkek-kadın mücadelesinin
insan; bugün dual kartez- şın içindeydi. Oysa yıldız-
dı. Zihinsel kavramları doğaya sevgiyle
hiç olmaması… Kültür düzeyi yüksek
yen dünya görüşünün larda olan maddelerden
yaklaşmak, her canlıya saygı duymaktı.
bir toplum, sanat yaratısının baş tacı
yıkıntılarıyla baş başa. bizim yapıtaşlarımızda
İlk uygarlıkların insanları doğayı tapı-
edilmesi, kadın erkek eşitliği, ataerkilli-
21. yüzyılın mirası, da var, genlerimizde olan
nak haline getirmişlerdi ve onun canlı ol-
ğin son bulması…
savaşlardan harap düşmüş, maddeler evrenin en uzak
duğunu biliyorlardı. Hitit uygarlığı birey-
Ülkelerin birbirine düşmanlığının so-
yağmadan nasibini almış, birbirini dur- galaksilerinde de var.
leri savaşmayı bile bilmiyorlardı. Yalnızca
na ermesi… Teknolojinin insanlık yara-
madan öldüren toplumun yozlaşmış ölü Çocukluğum yemyeşil çayırlar,
bir kez Mısır’la savaştılar hepsi o kadar.
rına kullanılması, bilgi toplumu aşama-
Günümüzde ise bize “geride kalan” dünyası. Ben kadim şehirlerin buğusu- kristal mavi deniz, ormanlar, bayırlar,
sına gelmek…
nu hâlâ hissediyorum. dağlar, uçurumlar arasında geçti ve
Nominalist kültürün kozmik imge siste- Sömürünün son bulması, dünyanın
mini kuşatmış olan Sympatheıa öğreti- n Yaprağı, ağacı, hayvanı, insanıyla doğayla haşır neşir bu yaşam onu
herhangi bir yerinde keşfedilen değerli
sini deşifre edersek insanın konumunu doğayla bileşen şiirleriniz doğaya, do- keşfetmemi sağladı. maddelerin tüm insanlığa ait olması…
kâinat içinde açıklayan muazzam bü- ğamıza nasıl bir tanıklık? n Son bir yılda yazdığınız şiirlerden n Şiirde ve toprağı yaşamda
>>
19 Ağustos 2021
10