06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Bunun için namınıza gönderilen gazete adedinden fazla şahsınıza hediye olarak elli nüsha takdim edilmektedir. Muhterem karilerimizi [okuyucularımızı] yeni harflere ısındırmak için sarf ettiğimiz fevkalade mesaiye sizin de müzaheret ederek [destek olarak] bu nüshanın reva cı [sürümü] için elden gelen fedakârlığı ifâ edeceğinizden şüphe etmeyiz. (Köroğlu) Heyeti İdare ve Tahririyesi [Yönetim ve Yazı Heyeti] bir aile efrâdı [üyesi] telakki Osmanlıca Burhan Cahid Morkaya’nın çıkardığı, mizahi Köroğlu gazetesinin ettiği muhterem bayilerinden bu himmeti [yardımı] esirgemeyeceklerine kâni olarak size selâm ve muvaffakiyet [başarı] diler. Gayret bizden himmet sizden.” bir gecede kalkmadı Anadolu’daki bayilerine gönderdiği el ilanı, Harf Devrimi’nin sanılanın aksine bir gecede yapılmadığını, gerek basında gerek eğitim işlerinde çok önceden hazırlanılmış bir kültür hareketi olduğunu gösteriyor. KÖR KADI Silivrikapı’da Seyyid Nizam Tekkesi sülalesinden ve bir dergâh geleneğinden gelen, Mülkiye Mektebi’nin 1912 mezunlarından Burhan Cahit Morkaya, sadık bir cumhuriyet savunucusu olarak Harf Devrimi’ni destekleyen bir yayın politikası izlemiştir. 1949’a kadar yayın ha yatında tutuğu Köroğlu gazetesini, Harf Devrimi’nin geniş halk kitlelerine ulaşma C umhuriyet tarihinde Harf Devrimi 1928’de gerçekleştirildi. 20 Mayıs 1928’de beynelmilel [uluslararası] rakamların kabulüne dair kanun Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kabul edildi (Yürürlüğe girişi 1 Haziran 1929). 1 Teşrinsani (Kasım) 1928 günü kabul edilen 1353 numaralı kanun ile yeni Türk abecesi kullanımı yasalaştı. 1928’in son aylarında uygulanmaya başlayan Latin harflerinin yanı sıra 1929 Haziranı’na kadar eski harflerin kullanımı kanun gereği serbest bırakıldı. On bir maddeden oluşan harf devrimi yasasının, üçüncü ve dördüncü maddelerine göre, 1929 başından itibaren kademeli olarak yeni harfleri uygulaması yaygınlaştırılacak ve Haziran’da eski harf kullanımı son bulacaktı. Yine harf devrimi yasasının altıncı, yedinci ve sekizinci maddelerine göre devlet daireleri, müesseseleri, bankalar, şirketler ve cemiyetler elinde bulunan eski harfli kitap, kanun, talimatnâme, defter, cetvel, kayıt ve sicil gibi basılı malzemeyi 1930 Haziranı’na kadar kullanabilirdi. Pul, para, hisse se nedi, bono, tahvil gibi kıymetli evrak ve hukuki kıymet taşıyan belgeler geçerliliklerini sürdürdü. 1928 sonu ile 1929 başında Türk basınında Osmanlıca ve Latin harfli, çift alfabeli yayınlar görülmeye başlandı. Bu çift alfabeli yayın faaliyeti, 1929 ortalarına doğru hızla azalarak yerini Latin harfleriyle basılı eserlere dönüştürdü. 1928’de Osmanlıca olarak dizilmiş irili ufaklı pek çok eser ise künye sayfaları Latin harfli kapaklar basılarak satışa sunuldu. Bu tür eserlerden en önemlisi tarihin garip bir cilvesi kabul edilebilecek olan Tuhfei Hattatin’di. “GARİP TESADÜF” Tuhfei Hattatin, 1788’de vefat eden sını sağlamaya yönelik bir yayın politikası olduğu dönemde, özellikle ordu yazışmalarında Hurufı Munfasıla “ayrık harfler” adı verilen; her harfin ayrı ayrı yazıldığı bir alfabe türü denenmişti. Sonraları daha da alevlenen bu tartışmalara Tahsin Ömer isimli bir yazar 1923’te İlmi ve Tarihi Esaslara Nazaran Harflerimiz Latin Harflerinin Aynıdır başlıklı bir kitap yayımlamıştı. Bunu 1924’te, ünlü dilci ve sözlükçü Ali Seydi Bey’in “Latin Hurufu Lisânımıza Kabili Tatbik midir?” künyeli çalışması takip etti.1928 ortalarına doğru Harf Devrimi çalışmaları hızlanmış, İstanbul basını yaklaşan büyük değişime ayak uydurma, ona kendi hazırlama çabası içine girmişti. Aşağıda çeviri yazısı sunulan Burhan Cahid Morkaya’nın çıkardığı, mizahi Köroğlu gazetesinin Anadolu’daki bayilerine gönderdiği el ilanı, Harf Devrimi’nin sanılanın aksine bir gecede yapılmadığını, gerek basında gerek eğitim işlerinde çok önceden hazırlanılmış bir kültür hareketi olduğunu gösteriyor: çerçevesinde tutumuştur. Sahip olduğu Burhan Cahit ve Şürekâsı isimli matbaada, hem Köroğlu gazetesini çıkarır hem de halkın kolayca yeni harflerle okuyup yazması için on altı sayfalık küçük okuma kitapları basar. Köroğlu Neşriyatı’nın üçüncü kitabı olan Kör Kadı işte bu türdeki kitaplardan. 1928’de basılan iri puntolu, imlâ hatalarıyla dolu bu hikâye kitabının konusu kısaca şöyle: “Eski zamanda herkesin işine, davasına bakan kadılar vardı. Bunlar medresede yetişmiş sarıklı hocalardan olurdu. Şeyislam kapısında ellerine birer berat verilir ve her kazaya bir tane yollanırdı. Ellerindeki beratı ruşvet vererek alan bu kadılar gittikleri yerde halkı kasıp kavurarak küplerini doldurur, dehşetli para vururlardı. Anadolu halkı böyle çok kadı görmüştür. Bunların yüzünden çok kahır çekmiştir. Bu kadılar içinde bir meşhur (Kör Kadı) vardır ki ayak bastığı kazayı kül etmiş, halkı kasıp kavurmuştur. İşte hikâyesini yazacağımız kadı bu (Kör Kadı)dır.” Sanılanın ve pek çok yerde dillendirilen “bir gecede cahil kaldık” ve “geçmişle bir gecede kültür bağımız koptu” sözlerinin aslı astarı yok. Dil Devrimi uzunca bir süre konuşulan, tartışılan bir fikri biriki Köroğlu Cağaloğlu Yokuşu Dairei mahsusa Telgraf Adresi: İstanbulKöroğlu min ürünü olup eski harflerle ilgili bağlar birkaç sene sonra Latin abecesi yerli yerine oturana kadar koparılmadı. n Telefon: İstanbul3874 > Müstakimzâde Saadeddin “Muhterem Eskişehir Bayimize, Süleyman Efendi’nin ka Bir Kanunsâni [Kasım] tarihinden leme aldığı Osmanlı coğ itibaren bütün gazeteler yeni harflerle rafyasında yetişmiş hat çıkacaktır. Halkımızın yeni harflere alış tatların hayat hikâyelerini ması için şimdiye kadar alfabe neşri ve anlatır. Kitabı yayına yeni yazılarla havadis derci [haber su hazırlayan İbnülemin “Harf numu] suretiyle çalışan ve bu mesaide İnkılâbı’ndan sonra eski muhterem bayilerden çok yardım gören harfle son basılan kitabın (Köroğlu) gelecek çarşamba nüshasında Tuhfei Hattatin olması fevkalade tarihi bir resmi üç renkli olarak garib tesadüflerdendir” basacak ve mündericatı kamilen [içeriği der. II. Meşrutiyet döne tümüyle] yeni harfli havadislerle dolduru minde başlayan harf ve lacaktır. Şimdiye kadar muhterem bayile imlâyı düzeltme hakkında rinin gayreti ve sevgili halkımızın rağbeti Harf Devrimi’nin benimsenmesi için farklı etkinlikler düzenlenmişti (yukarıda). (Soldan Sağa) “Kör Kadı”nın iç ve arka kapağı. “Latin Hurufu” ve “Türkçe OkumaYazma” dersleri kitapları. yazılar, girişimler başlamıştı. 1914’te Enver Paşa’nın Habriye Nazırı ile muvaffakiyetle [başarıyla] çıkan (Köroğlu) bu nüshasıyla inkılâbın [devrimin] mühim bir adımına yardım edecektir. 18 12 Ekim 2017 KITAP
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle