25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

>> bütünün parçasıdır ve “öteki” yoktur. Kişi, uydurduğu zaman ve mekâna inanarak bu yanılsamayı yaşayıp kendini “ayrı” bir yere koyar. Çabuksığınlar’ı öğrencilerine önermeyi düşünen öğretmenler, bu konu üzerinde öğrencileriyle ne güzel bir sohbet yapabilirler. “Çabuksığınlar” zor okunan bir sözcük, bunun yerine çocuk okura daha kolay gelecek bir sözcük bulunabilir miydi diye düşündüm. Çevirmen “Çabuksığın” sözcüğünü nasıl göndergesel anlamda bulup uyguladıysa Schnellbunkerler ile Prestocasa’yı da Türkçe sözcüklerle metne uyarlayabilirdi. Çünkü bu iki yabancı sözcük özellikle çocuk okura zor gelebilir, okumasını tökezletebilir. Bunları görmezden gelirsek iyi bir çeviri olduğunu da söylemek isterim. Yazar, sürekli olaylara eşlik eden biri gibi yapıtın yanı başında hissediliyor. İlk ve son sayfada doğrudan okura sesleniyor. Bu da yazarın, yaşama karşı tutumunu çocuk okurun daha kolay anlayabilmesi ve metne daha sıcak bakması anlamına geliyor. Ronan Badel’in suluboya ve karakalemle çalıştığı incelikli, yumuşak resimleri JeanClaude Grumberg’in metnine eşlik ederek kitabı bütünlüyor. Roman, tiyatroya da uyarlanarak Fransa’da seyirciyle buluşmuş. Çabuksığınlar, çocuklar için bir macera, yetişkinler için toplumbilimsel bir anlatı niteliğinde. Romanda, tanık olunması acı verecek bir deneyim anlatılırken, okur kendi dünyasıyla örtüştürebildiği oranda tarih ve güncel olaylarla bağ kurabilecek. Göçmenler ve sığınmacılar için bulunan çözümlerin ne kadar insani olduğunu da sorgulama olanağı bulabilecek. Alnına yapıştırılmış “Ç” damgası ile ülke ülke dolaşıp aşağılananları düşündükçe kalbimizde bir sıkışma, göğsümüzde bir acı duymuyorsak, asıl biz “öteki”yiz! Son sözü Astrid Lindgren’e bırakalım: “İnsan olmaya nereden başlayacağız? Ben temelden başlamamız gerektiğine inanıyorum; çocuklardan.” n Çabuksığınlar / JeanClaude Grumberg / Resimleyen: Ronan Badel / Çeviren: Simla Ongan / YKY / 2016 / 86 s. / 9+ Mavisel Yener Ata Cad. Defne Sok. No: 1, D: 1 Balçovaİzmir KItap KItap KİTAPÇI Hazırlayanlar: AYTÜL Akal, ÇİĞDEM Gündeş, MAVİSEL Yener Bobbo, Nereye Gidiyorsun? / Roberto Piumini / Resimleyen: Anna Curti / Çeviren: Bahar Ulukan / Can Çocuk / 2016 / 46 s. / 5+ İlk okuma kitapları serisinde yer alan bu kitap, küçük bir ayının ormanda karşılaştığı olaylar ve nesneler karşısındaki tepkilerini aktarıyor okurlara. Bobbo meraklı bir yavru ayıcık. Anne ve babası ormanda yiyecek aramaya çıktıklarında yalnız kalıyor ve ormanda kendi başına keşfe çıkıyor. “Öğrenecek ne çok şey var ormanda”. Annesi ona uzaklaşmamasını söylemiş olsa da orman, keşfedilmeyi bekleyen şeylerle dolu. Büyümenin, kendini ve hayatı anlamanın şartı meraklı olmak ve deneyip yaşamak, öyle değil mi? Yapılan yanlışların sonuçlarına katlanmak da gerekli bir deneyim. Bobbo’nun üç öyküsü var kitapta: Bobbo ile Gölgesi, onun kendi gölgesini fark etmesinin serüveni. Babası, şöyle açıklıyor gölgeyi: “Gölge, güneşin senin için çizdiği canlı bir resimdir.” Bobbo Gezintiye Çıkıyor başlıklı öyküde, ormanı tanımaya başlıyor Bobbo. Üstelik ayıların önemli bir özelliğini de öğrenmesi gerekiyor. Küçük ayıcık, çevresinde olup biteni anlamak için çaba harcarken gelişip büyüyor. Küçük okurlar da serüvenleri okurken onunla birlikte büyüyecekler. Eğlenceli kitabın öyküsü kadar resimleri de ilginizi çekecek. Serinin yayıma hazırlanan üç kitabının daha okurlarla buluşacağını müjdeleyelim. Eric Carle ile Öğreniyorum / Sözcükler / Eric Carle / Resimleyen: Eric Carle / Mavibulut Yayıncılık / 2016 / 9 s. / 1+ Dünyaca ünlü Aç Tırtıl isimli kitabın yaratıcısı Erci Carle, yeniden minik okurları sevindirecek bir dizi hazırlamış. Yırtılmaz mukavva baskısı, kolaylıkla açılabilen sayfaları, minik okurların heyecanlı ellerine çok yakışacak boyutu, harika resimleri ile çok eğlenceli bir kitap. Hareketli sayfalar, ikiye ayrılmış ve her birinde ya bir resim ya da bir sözcük var. Kitap, dokuz sayfa olmakla birlikte, her sayfa ikiye bölündüğünden en az on sekiz sayfaya denk geliyor. Ama sayfaları farklı farklı eşleştirerek yaratıcılıkta sınırları kaldırmak sizin elinizde… Küçük okurların yapması gereken, bir sözcük seçip onunla eşleşen resmi bulmak… Küçük çocukların yaratıcılıklarını beslemek, yeni sözcükler öğrenmelerini sağlamak ve görsel sanat zevkini geliştirmek için harika bir fırsat. “Çocuğu kitapla ne zaman buluşturalım?” diye soranlara yanıtımız; Hemen! İyi okumalar, iyi eğlenceler. Berk Mucit Oldu / Kaan Elbingil / Resimleyen: Merve Atılgan / Günışığı Kitaplığı / 2016 / 71 s. / 9+ Berk, mucitlerin pek işe yarar bir şeyler icat etmediğini düşünüyor. Ona göre, rüyada devam eden film ya da hiç çalışmadan beş alınan bir ödev icat etmedikten sonra neye yarar mucit olmak. Oysa onun ne harika fikirleri var. Örneğin, henüz bir bebek olan ve sürekli pırtlayan kardeşi Cem’den esinlenerek “Ses Geçirmez Külot” tasarlamayı düşünüyor. Böylece en azından kendi dikkati daha az dağılır… Hele yine kardeşinden esinlenerek icat ettiği “Cem Çevirmeni” dillere destan bir alet… Anne babası bunu görünce Berk’i Üstün Zekâlılar Okulu’na götürmeye karar veriyorlar. Berk o gece rüyasında, görünmez kapılardan geçip özel şifrelerle kodlanmış odalarda icatlar yaptığını görüyor. Gerçi okulda karşılaştıkları biraz farklı ama… Berk, tüm gün okulu geziyor. Ona biraz sıkıcı, kasvetli gelse de anne babası bu konuda çok ısrarcı. Sonunda Berk bir dizi teste giriyor. Sonuçlar açıklanıncaya dek, evde çalışması gerek elbette. Babası ona çeşitli zekâ oyunları alıyor. Çocuk oyuncağı bunlar Berk için. Annesinin aldığı bilim ansiklopedilerini de okuması mı gerek gerçekten? Bu iş bir kâbusa dönüşecek galiba. Ne dersiniz sizce Berk gerçekten bir dâhi mi? Bunu Berk’leri ziyarete gelen Çinliler söyler belki de… Çinliler de kim, dediğinizi duyar gibiyiz. O da sürpriz olsun. Berk’in gerçekten bir mucit olup olmadığını, yüzyılın icadını gerçekleştirip gerçekleştiremediğini merak edenlere iyi okumalar! Kütüphaneden Kaçan Kitap / Ahmet Günbaş / Resimleyen: Murteza Albayrak / Top Yayıncılık / 2016 / 80 s. / 8+ Kendini “Yalnız Kitap” diye adlandı ran bir kitap, kütüphane raflarında sıkıntıdan patlar. Çünkü uzun zamandır orada tek başına oturmuş birilerinin onu almasını, okumasını bekler. Arada kulağına çalınanlarsa iyice canını sıkmaktadır. Herkes onun sıkıcı bir kitap olduğunu söylemektedir. Kimisi resimlerini beğenmez, kimisi dilini… Sayfa düzeninin berbat olduğu da söylenir, taşınamayacak kadar kalın olduğu da… Arada bir can sıkıntısını gidermek için, okurlar ayrılınca kitaplar birbirlerini ziyarete giderler. Bir tarih kitabından tarih öncesi zamanlarda yapılan ilk resim alıştırmalarını, ilkel aletleri görürler. Coğrafya kitabıyla ise kıyı bucak gezer dolaşırlar. Bir gün, görmüş geçirmiş bir kitap ona “Yaşama karışmasını” önerir. Kafası karışır Yalnız Kitabın. Ama kararını hemen verir ve kütüphanede el ayak çekilince kaçıverir. Kendini şehirde bulur, kalabalık sokaklar, Pazar yerleri, parklar, bahçeler, genç yaşlı birçok insan… Gülen, eğlenen, işe giden, oradan oraya koşturan… Şehirde epeyce dolandıktan sonra karşısına kim çıksa beğenirsiniz? Sherlock Holmes! Evet yanlış duymadınız, 1859 – 1930 yıllarında yaşamış İngiliz yazar Sir Arthur Conan Doyle’un yarattığı o ünlü dedektif, elinde dürbünü ile kaçak kitabın karşısındadır. Çok şaşırır kitap, öyle ki o ana dek hiç susmayan iç sesi bile susmuştur. Sizce Sherlock Holmes ne arıyor acaba? Bir cinayet olayını mı çözecek yoksa bir hırsızlığı mı? Belki de kayıp birilerini arıyordur… En iyisi, ünlü dedektife katılıp “Kütüphaneden Kaçan Kitap”ın başına gelenleri öğrenmek. Stuart Little’ın Maceraları / E.B.White / Resimleyen: Garth Williams / Çeviren: Begüm Kovulmaz / Yapı Kredi Yayınları / 2016 / 142 s. / 9+ Little ailesinin bir bebeği olur. Ama o da ne! Bu bebek tıpkı… Tıpkı bir fareye benzemektedir. Aslında benzediği falan yok, o, tamı tamına bir faredir! Büyüdüğünde de normal bir fare boyunda olacaktır. Anne baba ve ağabey George’dan oluşan aile başı durmadan derde giren Stuart’ı kollamaya çalışır. İşte bu kitap da ailenin en küçük çocuğu olmanın yanı sıra bir de fare olduğu için farkına bile varmadığımız konularda sorunlar yaşayan Stuart’ın öykülerinden oluşuyor. Pencereden giren bir kuş, Stuart’ın en yakın arkadaşı olur. Ama Margalo adlı bu kuş bir gün birden ortadan kaybolur. Stuart Margalo’yu bulmak ve gerçeği öğrenmek zorundadır. 1945’te yazılan bu kitap, 1999’da ‘Stuart Little Küçük Kardeşim’ başlığıyla sinemaya da uyarlanmış. n 28 Temmuz 2016 15
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle