Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
1 0 M A Y I S 2 0 0 1 ü Fethi Naci, Eleştiri Günlüğü'nde bu hafta, Murat Gülsoy'un öykülerini yazdl. . .. isayfada • M. Buyıukçu, Inci Asena'nın yeni öykü kitabını tanıtıyor y iayfatk • Ulviye Alpay ve M. Uyguner, Vedat Günyoİ'un kitabını inceledi . lo^jada ü Mehmet H. Doğan, Necati Cumalı şiiri üzerine yazdı M KIT/Uf ' Cumhuriyet P A R A S I Z E H 1 J.G.BÜ ALİ ANAVARZALI Bir "boş hayal" yrıntı Yayınları "provokatif" bir kitap yayımladı. Umut tarihimizin en temel ve sürekli düşlerinden biri olan "Ada" hayalini dinamitledi. Üstelik bunu pek rastlanmayan bir biçimde, "edebi şiddet" uygulayarak yaptı. Kaçacak, sığınacak yer (= "Ada") bırakmadı. Yaralanmızı "Ada"da sarmanın, hastalıklarımızı "Ada"da iyileştirmenin, yarın "Ada"da her şey daha iyi olacak diye bugün (tabirimi hoş görün) kivırtmanın imkânı yok artık!.. Yarayı dağlamak tek çözüm, belki de... Bakalım!.. Ballard'ı geçmiş sinema günlerinden birinde biletleri günler öncesinden tükenen David Cronenberg'in yönettiği "Crash/Çarpışma"nın yazarı olarak hatırlayacaksınız. Cannes Film Festivali'nde jüri özel ödülü alan ve sinema günlerinde sansürsüz oynayan filme kimi seyirciler tahammül edemeyerek yarısında çıkmışlardı. Bir film eleştirmeni de sinema tarihine geçecek 810 cümlelik yazısına "Crash Değil Tıraş" başlığını atarak müthiş bir "yaratıcılık" örneği sergilemişti. (Bu eleştirmenin Baudrillard'ın Varlık'ta (Ağustos/1997) yayimlanan "Çarpışma" üzerine yazdıklannı okuduktan (?), hele "Borges'ten sonra, fakat bir başka düzlemde, Çarpışma bundan böyle her yerde karşımıza çıkan simülasyon evreninin ilk büyük romanıdır" cümlesinden sonra ne düşündüğünü, "hicap" sözcüğünü bilip bilmediğini hep merak ettim. )... Neyse!.. "Ada" umut tarihimizin en çok işlenen konularından biri. Aldous Huxley'in "Ada"sından Daniel Defoe'nun "Robinson Cruose"una, William Golding'in "Sineklerin Tanrısı"ndan Michel Tournier'ın "Cuma"sına kadar birçok yazann kalem oynatmaktan kendilerini alamadıkları temalardan biri. (Geçen sezon sinemalarda gösterilen "Kumsal" da bir "Ada" filmi değil mi? Güney sahillerimizde birçok pansiyon ve bar adının "Ada" olmasının nedeni ne sizce?) Herhalde zihinlerimizde, "Ada"da farklı bir hayatın mümkün olabileceğine dair bir ön kabul var (Niçin?). Etrafımızı deniz kuşatırsa bizim "Ada'ya gitmemize neden olan "kaka durumlar!" olmayacak mı? Büyük kara parçalarında değil de "Ada'da yaşayanlar hep mutlu mu? Ege ya da Karayip Adaları dünyanın en mutlu insanlarının yaşadığı yerler mi?.. Niçin, niçin "Ada"yı istiyoruz? Ballard Cennete Bir Koşu'da "Ada"yı en A çok isteyenleri, "Ada" hayali militanlarını "Ada"ya yollamış. "Buyurun, istediğiniz dünyayi kurun. Size, bitki ve hayvanlar açısından çok gelişmiş cennet gibi bir ada... 'Ada' militanı arkadaşlarınız...Ve projenizi gerçekleştirmek için istediğiniz bütün maddi imkânlar... her şey..." demiş,. Ve... Böylece, "kendisiyle yüzleşme cesaretini gösteremeyenler, 'iç yolculuk'lannı sürekli erteleyenler, kendinı değiştirmekten korkanlar 'dış yolculuk'larda 'Ada'da hiçbir şey yapamazlar" diyerek "Ada" hayalini dinamitlemiş. Fitili ateşleyen Ballard ise bilimkurgunun en yaratıcı yazarlarından biri olarak kabul edi liyor. Klasik bilimkurgunun eksenini oluşturan, dış uzaylara ve geleceğe yolculuk temalarının kendisini çekmediğini söyleyerek "iç uzaylarımız"daki yolculukları incelemekten yana olan bir yazar. "Asıl yabancı gezegen dünyamızdır, yüzleşmekten korktuğumuz ben'imizdir" diyerek zorlu yolculuklara çağrılar yapan bir entelektüel. Geleceğin şimdide yaşandığını söyleyerek bilimkurgunun 20. yüzyılın esas edebi türü olduğunu iddia eden ve bunu da kitaplarında gösteren bir sabotör. Devam eden sayfalarda tam bir "boş hayal" yıkıcısı olan Ballard'la yapılmış bir söyleşiyi ve iki tanıtım yazısını bulacaksınız. Devamı 4. sayfada. CUMHURİYET K İ T A P SAYI 586