Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
TÜYAP 15. İSTANBUL KİTAP FUARI mak istiyoruz diyc t n k ı l a p Kitabevi'nden mektup geldi. 1V4ti'de tcfrıka cJılctı Dar Yol, mmancılığınızda bır dönemeç oluyor. "îkiııci başlangıc". . Buııdan sonrakdcrle buııdan oncckılcr araunda ne gıbi aynmlar var? Başjangıcta beni çok okumalarının nedeni, olayları sonuna kadar, bir dedektif gibi, soluk soluğa götürebilmemdi, sanıyorum. Soluk soluğa, ne olacak merakıyla... Sonra o gcnçliğin verdiği aşk hikâyelcri, kolay bukışjar... Gerçekten tamamcn uzak. Sonradan, sanıyorum oldukça gerçekçi bir ronıaiKi oklum. Bcninı kişilcrimin çoğu gerçek hayattan alınmadır. Ama ben onlan dcğiştiriyorum tabii. Geçcn gün "Koşucu" hikâyesindeki Koşucu geldi, konuşuyoruz. Ona baktım ve birdenbire dedim ki, "Bu benim koşucum değil." Romancı bir gerçek kişjyi alıyor, çok başka bir biçimc sokuyor, başka bir anlavısja bakıyor ona. Ama Kurtlar'dakılcrdvu bırçoğu gcrçck hişilcr. Zaten onlan kücük adlarıyla verdim. Ama gerçek olmayanlar da var. Mescla Nilüfer. Kurtlar'da kuvvctli bir tiptir. Uç tane tamdığım insanı aldım, 0 tipe uygun olan. Onların düşünceleri, yaşamfarı... Yine dc o tipi ben yarattım. iitırjuvaztyc yönclıh eleştirılcr dc var yapttlarınızda. Bu kotıuda ne diyeceksiniz? Genelleme yaparsak, hcpimiz burjuvayız. Burjuvaları o kadar kötülcmcmek lazım. Gecenin Ucunda daki bir kişinın dcyişiylc "Kaymak takımı"nı, daha yukardaki, çıkarcı, kendi çıkarından başka bir şcy düşünmcycn zcngin burjuvaları cleştiriyorum. Bunlann saVIM şimdi daha da arttı. Görüyorsunuz, korkunç şeylcr oluyor. Tclcvizyonda bir ıliigün gösteriyorlar, insan şaşıyor, nasıl olıır... Biraz sonra da yoksııl nıahallolcrdc yalınayak ^ocuklaıı, cvı yıkılmnj, kocası işsizlikttn intilıar etmi^ kişileri göslcriyorlar. Bu, biraz aklı işjoyen insan üzerinde nasıl bir cikı yapar? Tam bir ııtanc lfvhası o düğünlcr, o koktcyllcr. 1 loldinglcrin o görüntüsü... Bu, başından bcri bcni çok ctkilcdi ve hcp bu sınıfa karşı oldum. Çünkü "Çukurda'da vazdıgım şcyler var. Aşağıda yaşayanlar, bir de onlardan habcrsi? yukarda yaşayanlar... Nasıl haİHrsi/ olabiliyorlar, şaşıyorum. Kurgn vc dıl tıtızhgnıiz, özcllıklc Kurtlar dau sonra dtkkatlcri çckti Bu önemli sornnlar üzcrindc ıızıın tızıın düşündügünüz hellı. Ayrıca birtakım ön çalışmalar da yap/yor musutmz? Hangi romanı, öyküyü yazacaksam onun malzemesini, gcrckli bilgileri topluyorum. Notlar alıyorum. Her biri için bir dosya oluyor. Kurtlar için bclki sekiz dosya vardı, durmadan not almışım. Dilc gclincc... lilimdcn geldiği kadar duru olnıasını istiyorum. Yalnız, yadırganacak ycni sözcükleri kullanmak istcmiyorum. Konuşmalarda, günlük dildc kullanılan Türkçe önemli benim için. Ş/i anda dü$ündiiğüniiz, üzerindc çalıştığımz konular var nıı? Anılarımı ya/ıyorum. 1971 'dcn sonra aldığım birtakım notlar var. Günccli yazıvoruın, güncdden hayatta oldıığu gibi anılara dofiru bir kayniü oluyor. O zaman o deftcrlere cl atıp, günü gününc aldığım notlardan yararlanıyorıım. Kurtlar la ilgisi, bcnzcrliği yok bu ya/dıklarımın. Romanlarla da lazla ilgisi yok. Bu arada iki üç hikâyem var, yayımlanmış. Yeni hikâyeler de var. "Dolap" adlı bir uzun hi kâyc... Kitabın adını da Dolap koymak C U M H U R İ Y E T KİTAP SAYI 3 5 0 ONUR YAZARI peride celal. Halide Edip Adıvarla (enustteı.vedat Gunyol la (ortada) ve Isvıçre de Naciye Sultan ile birllkte (attta). isıiyorunı Ba^ladığım bir küçiik hikâvc daha var. Onu da bitirincc, nepsini bir kitapta toplamak istivorum. Beş yüz elli sayfaşım yazdıgım bir roman var, bitmedi. Oylece duruyor. iiunıııı konıiMi ucdir'' Yıllarca önce bir çalışma yaptım. Kurtlar'dan önceydi. Bir cinayet işlenmişti. Bir ana kız öldüriildü ve bir türlii cinayeti işlcyenler bulunmadı. Oradan giıdim. Bir genç gazeteciyi anlatıyorum. Olumsuz bir tip. 1 lavada yaşayan, meyhanede çiziştiren gazctecilerden. Bir de Rahmi Bey diye bir kahraman var, onu çok seviyorum. Çok da işk'dim. Bitirfmiyorum. Ga/ctclerdc çıkan politika, edebiyat, sanat üzerine ilginç yazıları kesip yapiijtırıyordum. Seçtiğim etkileyici yazıları bölümlerin arasına koyacaktım. Böylece, bir yerde nclcr oluyor, başka yerlerde neler oluyor... Bir Amerikan yazarının romanından esinlendim. Çok daha carpıcı olacağını düşünüyordum. Öylece duruyor... Sevdiğiniz vazarlan sorsam? Ahmct Hamdi Tanpınar, Halide Edip'in Sinekli Bakkal ı. Halide Edip'i kişiliği açısından da btğeniyorum. Siyasal çalışmaları, Türkiye'nin o kara günknnde gostcrdıgı ccsaret, Sıılta nahmet Meydanı'ndakı konuşması falan, az şeylcr değil... Sonra Orhan Pamuk, Bilge Karasu, Abdiilhak Jjinasi Hisar, Oğuz Atay, Selim lltri, l'üruzan, Sevgi Soysal, Lcyla Erbil, Yusuf Arılgan..; Yabancı yazarlardau '•> Beni en çok etkileyen Camus ve Kafka. Sonra Katherine Mansficld, Çehov, Joycc, Colctte, Balzac, Proust.» Peride Celal'e Armağan / Yayına hazırlayaır Scltııı ilcri / Oglak Armağan kitaplar / 211 \ PERİDE CELAL 1 V 915te Istanbul'da doğdıı. llkokuldan sonra iki yıl bır l'ransız okuluna gitti. llk öyküsü 1935'te Yedigün dergisinde çıktı. Daha sonra Tan, Son Posta, ("umhuriyct, Milliyet gazetelerinde yüzlerce öyküsü, yirmiye yakın romanı vayımlandı. Bu yıllarda tstanbııl Elektrik Şirketi'nde geçimine yardımcı bir iş buldu. 19441947 urasında lsviçre'de, Türkiye'nin Bern Basın Âteşeliği'nde sekreter olarak görev aldı. Dönüste Basın Kurumu'ncla ve Yeni Istannul (lazetesi'nde çalıştı. 1954ten sonra kendisinin "ikınci başlangıç" dediğiyolda, etkbiyatıını/m gelişim çı/.gısi üzerinde romanlar (Üç Katlmın Romanı, 1954; Gecenin Ucundakı Işık, 1963(Gecenin Ucunda adıyla ycniden gözdcn geçirilmiş baskısı ,1996); Güz Şarkısı, 1966; Evli Bir Kadının Günlüğünden, 1971; Üç Yirmidört Saal, 1976, Kurtlar, 1990) ve öyküler (|aguar, 1978; Bir 1 lanımefendinin ÖIümü,.J981; Pay Kavgası, 1985; Mektup,*1995) yazdı. 1977'deSedat Simavi Vakfı Odülü'ne, 1991'de Orhan Kemal Roman Odülü'ne dcğer görüldü. • SAYFA 5