03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

14. İSTANBUL KITAP FUARI Aydınlanmanın ışıklı "Pencere"si İlhan Selçuk, bugün açılan 14. İstanbul Kitap Fuarı'nın "Onur Yazarı" seçildi. 1987'den bu yana TÜYAP, her yıl İstanbul Kitap Fuarı'nın "Onur Yazarı" ya da "Onur Sanatçısı"nı belirliyor. Bu yıla kadar sırasıyla Fazıl Hüsnü Dağlarca, Nadir Nadi, Turhan Selçuk, Aziz Nesin, Melih Cevdet Anday, Yaşar Kemal, Rıfat Ilgaz, Adalet Ağaoğlu "Onur Yazarı" ya da "Onur Sanatçısı" ilan edildiler. Fuar kapsamtnda 6 kasım akşamı AKM'de "İlhan Selçuk Gecesi" düzenlenecek. Ayrıca, fuar süresince "îlhan Selçuk ve Geleceğe Açılan Pencere" başlıklı panel gerçekleştirilecek.TÜYAP, geçcn yillarda olduğu gibi, bu yıl da "Onur Yazarı" ilhan Sclçuk'u konu alan bir kitap yayımladı. Alpay Kabacalı'nın hazırladığı kitap, "Aydınlanma'nın Işıklı "Pencere"si tlhan Selçuk" adını taşıyor. Kitaptaki 21 sayfahk söyleşi bölümünde ilhan Selçuk, Alpay Kabacalı'nın yönelttiği soruları yanıtlarken çocukluğundan başlayarak bütün yaşamını ve değişik konular, sorunlar üzerine görüşlerini anlatıyor. Aşağıda söyleşinin kinıi bölümlerini bulacaksınız. TÜYAP 14. İstanbulKitap Fuarı Onur Yazarı İlhan Sclçuk ALPAY KABACALI Cumhurtyet'e geçişınız nasıl oldu? Nadir Nadi, v<7/<7/?'tlaki köşcmi okuyormuş; bir giin Yaşar Kemal geldi, dedi ki: "Nadir Nadi seııi çagırıyoı. ' Cumhuri yet'e geldim, cski alışap kunakta Nadir Nadi beni odasında kabul ctti. Nadir Nadi çok değerli bir kişiydi gerçekten. Bana, "Sizin yazılarmızı üç aydan beri okuyorum" dedi. "Cutnhunycl'te çalışmak benim için bir onurdur, ama Vatan'ıia da yazdıklarımı yazabilir miyimi' O özgürlük ortamı Cumhurtye't'te olabilecek mi:>" Nadir Nadi, "Burası," dedi, "Atutiirkçü bir gazetedir. Biz de Atatürk devrimlerini savunuyoruz, özgürlükleri savunuyoruz, istediğinizi yazabilirsiniz," dedi. Sonradan düşiindünı, Cutnhuriyct"\n başyazarı, aynı zamanda patronu, çağırı yor, "Gel bizde çalış.," diyor, ama biz bir pazarlığa girişiyoruz. Bir tartışma açılıyor, bu da rikir üzerine. Para ralan konıı^muyoruz. "kac para verirsin, kaç para alır sın," gibi bir şey yok. " P e k i , ' dedim, "bıjgün yazdıjîım yazıyı yazabilir ıııiyim?" () giin yazdığım yazı şııydıı: Kiiba'da yiyecekler karneye bağlannıış Yıl, ] l J62. Bir sıkıııtıdan ge«,ivor Küba Tiiık bası nında, bakın işlc kıııııüııi/iTi böylesiııe körüdiir, Küba'da örne^ini göruyoısu nuz, artık Kiibalı eti, sütü, yumurtayı gıdip kanıeyle alacak, diye eıeştirilır çıkıyor. Beıı de bııııa karşı, acaba Türkiye'de yumurta, et, süt karneye bağlansa Iiirk yıırrtaşın.ı kaçar gram düşer, diye bir yazı yazmıştını. Cîerçektcn, Tiirkıye'de et vüzii görnıeyen insanlar yaşıyordu o zaman, bugün de ya^ıyor. Nadiı Nadi'ye bıınıı sordum, bu yazıyı yazabilir ıniyiııı, diye Durdtı, düşündü, "Bu yazı ilk yazı olmasın," dedi, "Sizden rica cdece&im. Bir ay sonra olabilir, olursa da ivi olur." dedi. Çok bilinçli, se/gileri (,ok uerin bir insan tlı. " P e k ı , " dcdiın, Vcitün'âan ayrıJıp C.uınhunyet'iv yazıya başladım. "Köşeye nasıl biı ad koyalını^" diye snrulduğıı za nıaıı, Yazıi^leri M ü d ü ı u Cevat l'elınıı Başkut, "Peneere OIMIII," dedi. Beııim pek hoşuma gumemişti: sonra befenenleı çıktı. Beıı de ilk ya/ınıı "pencere" üzerine yazdını. Şiııiılıki ycrtnudc ılcğıl, ıhına uıyluııııı sol sütuntmdü yazıyursunuz. Evet. "Pencere", o günkiı oııamd.ı yeni bir ses, yeni bir soluk olarak dıişunüldü; anııı dii^tnanlarını da heıııen yanıt tı. O zaınanki ba/.ı ga/etelerde ele^tirilcı çıktı: Na.sil olur da solcu bir adam Cuııı hımyt't\ç yazı yazarı* Şöyle eleştiriler çıkıyoıdıı "Solcular en cıddı gazctelerın kcıselerine kadaı bokulıııublnrdır." Ahmet F.min Yalman. llıır \\ıt,ııı daki ba^ya/.ısın AA ol.ıyı elc aldı, tepkısinı gösterdi: ama Nadir Nadi aldırnıadı bııııa Cuzclc tçitıde''' • Gazctc içinıle pek lepki olıı^madı. Oluştuysa da beıı hişsetmedim. S'alnız, (levat l'ehmı cok destekledı. Naılir Nadi de destekledı. Bırdenhire gazetenın tira|i artmaya ba^hulı. () /anıan Türkiye'de böylc bir cvlem vardı. Bir a<,ılım... 27 Ma yıs, kültür dcvrimınin bir u/antısı sayıldı. 27 Mayıs bir devrinr, yanı bir ıçerij*i var. Türkiye'de sosyal dcmokrası diye bir şey yoktu; ama sosyal demokıasi, 1961 Anayasası'yla yasal bir ııitelik kazandı. Sosyal demokrasi fikri de yalnız sivillerden gelmedi, ()rdunun alr katnıanlarııulan yukarıya doğru patlamı.ş bir devrınıle ortaya çıktı; solculuğun kapıları açıldı ve Tiirki ye sanki dünyayı yenidcn keştcdiyormuş gibi bir ortama giriverdi. Yararlı da oldu tabii... Cîıdcn'h \c\ getırmeye, yankdanmaya başladt yazıltirınız... Şu görüldü: Beıı piyasada çok tanın madı^ım vc çok yazı yazınadıgım icin, birdeııbire bu adam nereden çıktı, diye düşünüldü. Patlama gibi bir şey oldu. Çe tin Altan Mıllıyi't'tc yazıyordu; onıınla birlikte sol fikrin, sosyalızmin kitlelere yansıtılması gibi bir ıığraşa girmıij olduk. Kemalist devrinıle sosyalizm birbirıyle bagdaşnıaz gibi görünür ve Kemalistlerin Kitleleri Etkilemek... SAYFA 4 CUMHURİYET KİTAP SAYI 2 9 8
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle