03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Nâztm Hikmet Vakfı, PEN Yazarlar Demeği işbirliği ve Kültür Bakanlığı'mn katkılanyla.. Kiiltür ve Sanat Yılhğı 1993 İN âzım Hikmet Vakfı'nın PEN Yazarlar Derneği'nin işbirliğiyle, Kültür Bakanlığı'nın katkılarıyla hazırlanan "Kültür ve Sanat Yıllığı"ncla pek çok yazarın soluğu var. Akıp giden zamanın içinde 1993 yılının kültürsanat bağlamında nabzını elinde tutmaya çalışıyor yıllık. Belgesel değerinin yanında yetkin bir kültürsanat kitabı olma değerini de taşıyor. MEHMETGULER iinü doğru değerlendirmek, geleceği iyiye, güzele kurmak için dünii de bilmek gerekir. Geçmişi yadsıyarak ya da unutarak bir yerlere varamayız. Insanoğlunun belleği zayıf ve unutkan. Unutkan olmayanlar yazılar, bunlann sonucu olan kitaplar. Özellikle tarih kitapları. Birdeyıllıklar. Yıllıkların kültürsanat birikimlerimizi yansıtmakta kendilerine özgü duruşları vardır. Sevimli, sevecen bir yerdir orası. Hazırlandığı günlerde bile azıcık nostalji kokarlar. Şimdinin geçmişe karışan yanını burukça yansıtırlar. Bundan dolayı olmalı, hoş, sevimli şeylerdir onlar. Başı, sonu olmayan, akıp giden zamanı birtakım dilimlere bölerek elimizde tutmaya çalışmak salt tarih kitaplarının, takvimlerin işi değil. Uzun, geçmiş bir kültür arşivinden ne denli yoksun olduğumuzu bu konuda araştırma yapanlar bilir. Yıllıklar tüm geçmişi kurtarmasalar da, kapsadığı yılın sayımdökümleridir en azından. Bir yılın seyir defteridir. tıldı. Hemen ardından Sinan Yayınevi'nin yıllıkları izledi. Ne ki hiçbiri uzun ömürlü olmadı, olamadı. Son yıllarda Adam Yayınları'nın çıkardığı şiir yıllıkları bu alana yeni bir renklilik katmak istediyse de, onun da fazla etkili olduğu söylenemez. Kültur ve sanat yılhğı 1993 Yıllık yapmanın neredeyse unutulduğu günümüzde sürpriz biçimde yeni bir yıllık çıktı karşırnıza. Nâzım Hikmet Vakfı, PEN Yazarlar Derneği ortak hazırlamış bu yıllığı. Kültür Bakanlığı katkılarda bulunmuş. taplar üzerine konan yasağın büyük ölçüde kırıldığını bclirtiyor. Ulusal kültürlerin ileri evrensel kültürlerle sentez olmasının önemine değiniyor. Kültürel demokratikleşmenin yalnız Kültür Bakanlığı 'nca sağlanamayacağını, bunun kitle bilincine ve desteğine gereksinimi olduğunu vurgulayarak yazısını bitiriyor. "Şenlikler, Festivaljer, Kültürel Etkinlikler" başhldı yazıyı Öner Yağcı yazmış. Bilindiği gibi ülkemizde pek çok şenlik düzenleniyor. Buralara yazarlar, sanatçılar çağrılıyor. Öner Yağcı, bu şenliklere en çok çağrılan yazarlardan biri. Yağcı, nerede, hangi şcnliklcrin yapıldığını saydıktan sonra, şenliklerin suskun toplumların konuşma gereksinimlerinden doğduğunu belirtiyor. Şenliklerin nitcliklerini artırıcı öneriler getiriyor. "1993'te Şiir" incclemesini Mehmet H. Doğan yapmış. Doğan, bu alanın uzmanı durumunda. Ne ki buna karşın tahlilleri tartışma konusu olmadan kendisini alamıyor. Doğan'ın birtakım şairleri, dergileri anmaması dileriz yeni bir sorun olmaz... "1993'te Şiir" bölümü Salâh Birscl'den, S. Kudret Aksal'dan, Behçet Aysan'dan, Enis Batur'dan, Ahmet Ada'dan alınan birerşiirlebitiyor. " 1993'te öykü" bölümünün yazısı Ferudun Andaç'a ait. "Yazın geleneğimizin oluşum evrelerine baktığımızda, süregelen yazın tarihi çalışmalarının çpğunlukla soykütüğü, ad ve ürün tespitinin ötesine geçmediğini görürüz" cümlesiyle yazısına başlıyor Andaç. "Yoruma, araştırmaya, çözümlemeye" dayalı eksiğimizden yakınıyor. Andaç, yoğun değerlendirmeleriyle, elestirdiği bu yalınkathğı aşma savında... Oykü bölümü Vüs'at O. Bcner'den, Tank Dursun K.'dan, Jale Sancak'tan alınan birer öyküyle tamamlanıyor. " 1993 'te Roman" bölümünü Gürsel Aytaç değerlendirmiş. Aytaç, akadcmisyenliği ağır basan bir elcştirmcn. Akademisyen derken çözümleyici, sentezci, kuramcı yanı aklımıza geliyor. Bu da üniversite hocalığından, dil uzmanlığından gelen bir özellik. Aytaç, '93'ün romanını değerlendirirken yine akademisyence davranıyor. Romanın tarihsel köklerine inerken ulusal, evrensel romanlara göndermeler yapıyor. Geniş bir pencereden bakışın sağlıklı, yoğun değerlendirmeleri bunlar da. Inanıyorum ki bu dönemlerde roman yazanlar, daha romanlarını kurarlarken, onları kâğıtlara dökerlerken Gürsel Aytaç'ın bu konudaki beğenisini de hesap edecekler. " 1993 'te Deneme" bölümüne imza atan Zeki Coşkun. îçtenlikle belirtmeliyim ki Zeki Coşkun'u yazılarıyla yeterince tanımıyorum. Coşkun'un bu konudaki değerlendirmelerini okurken deneme adına çok Renklbir kültür UaftçetJ "Kültür ve Sanat Yıllığı 1993 ", edebiyat olaylarıyla başlıyor; sinema, tiyatro, plastik sanatlar, fotoğraf, karikatür alanında '93 'ün sanat haberleriyle sürüyor. . Bunlann hemen ardından sözü Nâzım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı almış. Öğrendiğimize göre Vakıf 22 Mayıs 1991'de kurulmuş. O günden bu yana NâzımHikmet'in Türk vatandaşlığına aJınması, mezarının Türkiye'yegetirumesi için türlü uğraşlar vermiş. Vakıf Başkan Vekili Prof. Aydın Aybay bir konuşmasında şunları söylüyor: "Türkçe'nin ve Türkiye'nin büyük ozanı Nâzım Hikmet'e yurttaşlık hakkının geri verilmesini istiyoruz,.. Sorunun, sadece yasaların dar ve ruhsuz yorumları ile çözülmeye kalkışılmasını yanlış ve insafsızca buluyoruz. Son amaçları adaleti gerçckleştirmek olan yasalardan, Türkçe yazmış, Türkçe düşünmüş, Türkçe hissetmiş ve yüreğinin hep yurt hasreti ile yandığını dile getirmiş bir şairin, Türk yurttaşlığını sonsuza dek yitirmiş olduğu şeklinde olumsuz bir sonuç çıkarmayı mantıksız, adaletsiz ve insafsız bir tutum olarak reddediyoruz. Böyle yorumun yasal ve geçerli olduğunda hâlâ ısrar edenler varsa, hukuktan değil, kendi muhakeme ve idraklerinden kuşku duymalıdırlar." Bu bölümün hemen ardından Yıllık'ın ikinci sahibi PEN adına bir değerlendirme var. PEN Yazarlar Derneği'nin etkinliklerini, dünya görüşlerini yansıtıyor bu yazı. Bilindiği gibi PEN Yazarlar Derneği evrensel/ulusal boyutlarda örgütlenmiş bir kuruluş. PEN, köklü geçmişine, evrenselliğine karşın kendisini ycterince tanıtamamış. Kuşku yok ki bunun başat nedeni sık sık tıkanan demokrasimizdir. Bu güdük demokrasinin örgütlenmeye, yüksek sesle konuşmaya karşı koyduğu engellerdir. Belli ki bize uzak düşen PEN değil, onun savunduğu "barış, insanlık" ilkeleridir. Yıllığın üçüncü sahibi Kültür Bakanlığı. Bu bakanlığm '93 etkinliklerini Hasan Bülent Kahraman değerlendiriyor. Kahraman bu arada sözü sosyal demokrasinin ne olduğuna, ya da olmadığına getiriyor. Anadolu'nun kültür mozaiğine değiniyor. Ki şeyler öğrendim. Bundan sonra Zeki Coşkun'u daha yakından izlemeye çalışacağım...Her bölümün ardından olduğu gibi, bu bölüm deÇetin Altan'ın, Enis Batur'un denemeleriyle zenginleşiyor. "1993'te AnıGünce" yine Zeki Coşkun'a ait. Coşkun, bu türleri Türk ve dünya edebiyatındaki tarihsel kökenleriyle bağlar kurarak inceliyor... Bu bölüm A. lhsan Tokgöz'ün, Cemil Meriç'in anıgünceleriyle bitiyor. Scmih Gümüş, yakın yıllarda adını duyuran üretken bir yazar. " 1993 'te Eleştiri " başlığı ona ait. "Eleştiriyi edilgen bir yazma uğraşı, eleştirmenleri de yardımseverler olarak gören anlayışın, yazınsal sorunları enikonu hafife aldığı söylenebilir" diyen Gümüş, türün örneklerini Berna Moran'dan, Fethi Naci'den seçmiş. " 1993'te Çocuk Kitapları" başlığı altmdaki yazı Fatih Erdoğan'ın. Erdoğan, yazaryayıncı olarak kendisini çocuklara adamış. Bu alanı dcğerlendirirken somut verilerden yola çıkıyor. '93'te yayımlanan kitap kataloglarındaki sayıların birbirlerini tutmamasından yakınıyor. Ortalama 655 yayınevinin içinde 51'inin çocuklar için kitaplar yayımladığını söylerken korsan yayınlara dikkat çekiyor. '93 yılında kitapları yayımlanan yazarları sayarken nedense bu satırları yazanın " Kesekâğıdı Ustalan" adlı ödüllü çocuk romanını unutuyor. Oysa kendisine imzalanıp elden verilmiş bir yapıttı bu. Kitap kataloglarındaki eksiklerden, çelişkilerden yakınan Erdoğan'ın benzer hatalara düşmemesini diliyoruz. "1993'te Edebiyat Dışı Kitaplar" bölümünü Toktamış Ateş, "Plastik Sanatlar'ı Kaya Özsezgin, "Tiyatro"yu Seçkin Selvi, Ayşegül Yüksel, Üner Birkan, "Opera"yı Erol Uras, "Dans ve Bale"yi Cem Ertekin, "Karikatür"ü Semih Poroy, "Sinema"yı Rekin Teksoy, " Fotoğraf" ı Mehmet Bayhan, "Genel Düşünce Ortamı"nı Arslan Kaynardağ, "Medya"yı Ünsal Oskay," Yayıncdık"ı öner Yağcı, "Dergiler"i Öner Yağcı hazırlamış. Sonuç Nâzım Hikmet Vakfı'nın PEN Yazarlar Derneği'nin işbirliğiyle, Kültür Bakanlığı'nın katkılarıyla hazırlanan bu yıllıkta pek çok yazarın soluğu var. Akıp giden zamanın içinde 1993 yılının kültürsanat bağlamında nabzını elinde tutmaya çalışıyor bu yıllık. Belgesel değerinin yanında yetkin bir kültürsanat kitabı olma değerini de taşıyor. Dileriz, '93 yılıyla sınırlı kalmaz bu çalışma. Aynı özen, duyarlılık bundan sonraki yıllara da taşınır, gelcnekselleştirilir. '93 yılının kültür ve sanat nabzına elini koymak isteyenlerin kitaplıklarında mutlaka bulunması gerekli bir çalışma; öneri bizden... • Kültür ve Sanat Yıllığı 1993/ Nâztm Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı/ PEN Yazarlar DerneğiKültür Bakanltğt'nın katktlartyla. Kısa Ur tarihçs tlk yıllık 1871 yılında yayımlanır. Hazırlayıcısı Ali Savi'dir. Bunun öncesinde yayımlanan "Devlet Salnameleri"ni yıllıktan saymak gerekirse bu tarih 1847'lere kadar gidebilir. 1914 yılında yayımlanan Nevsali Milli (nevsal: Yılbaşı) bugünkü yıllık anlayışına oldukça yakındır. Çağdaş anlamda yıllık geleneğinin öncüsü Yaşar Nabi'dir. 196070 yıllart arasında Varlık Yıllıklan düzenli bir biçimde yayımlanır, aydınların tcmel başvuru kaynakları arasına girer. Memet Fuat'ın yönettiği 'de' Yayınevi'nin yıllıkları da unutulmazlar arasındadır. Bunlara Nesin Vakfı'nın yıllıkları kaCUMHURİYET KİTAP SAYI 2t7 SAYFA 9
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle