Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Alain Bosquet sordu, Yaşar Kemal yanıtladı Kendini ifşa ediyor Entretiens avec Alain Bosquet (Alain Bosquet ile Görüşmeler) Yaşar Kemal / Çeviren: Altan Gökalp / Gallimard, 1992 / 173 s. JU.PJIVKMMCMJ Odesa 1919 doğumlu Fransız şairi, romancısı ve eleştirmeni Alain Bosquet, Türkiye'de de tanınıyor: Bir Sürgün Ana adlı romanı ve kimi şiir kitapları dilimize çevrüip yayor. 1984'tebirarayageldiklerinde, daha yeni, daha oylumlu görüş alışverişinde bulunmaya karar veriyorlar. Bosqu et uzun sorular gönderiyor, Yaşar Kemal uzun uzun yanıtlıyor... Paris'teki öğretim üyelerinden Altan Gökalp aracılığıyla dil engelini aşan iki dostun yazışmaları sonucunda, 1989'da elimizdeki kitap oluşuyor. Ve 1992 nisanında, "Yaşar Kemal kendini ifşa ediyor" sözüniin yer aldığı büyiik bir kırmızı kuşakla Fransa'nın ünlü Gallimard Yayınevi'nce basılıyor. Kitap, Yaşar Kemal'in Fransa'da geniş ölçüde tanındığını kanıtlıyor. Başka birçok ülkede de ün kazanmış olan romancımızın yaşamını, yapıtlarını, yaşamı ile yapıtlan arasındaki ilişkiyi ve çeşitli kunulardaki görüşlerini ortaya koyan bir anahtar niteliği taşımasından dolayıda önemli... Çocukluğunun masalsı dünyasını ilk kez bu kadar geniş anlatıyor Yaşar Kemal. Bu dünyanın romanlanna nasıl yansıdığını araştıracak incelemeciler için zengin bir kaynak... Ta o yıllarda, gezgin halk ozanlarından etkileniyor: "Ben de onlar gibi iş sahibi bir ozan olmak istedim ve çalıştım." diyor. "Kader yolunıu çevirdi de ben de huralara kadar geldim." İlk gençliğinin yetişnıe koşullarını anlatıyor ("kader" bu olsa gerek): Bir yanda Arif Dino, Abidin ve Güzin Dino gıbi Mcak dostlar, bir yanda daktiloya çekilmiş.; elden ele dolaşan sosyalist kitaplar... Ote yanda da karakollar, işkencelcr... Adana'daki Ramazaııoğlu kütüphanesindc memurluk, geceleri de yattığı kitaplıkta günler ve gecder boyu siiren okumalar... Birbirinden ilginçişler... On altı yaşında yayımlanan ilk şiiri ("kötii bir şiirdi." diyor), folklordenenıeleri, yirnıi yaşinda yayımladığı ilk ki tabı Ağıtlar, yirmi üç yaşında yazılan ilk öykü (PisHikâye) polisyada jandarma baskııılarına giden ilk ronıanlar... Ve 1951'de Cumhuriyet gazetesinde başlayan röportaj yazarlığı... Yaşar Kemal'in yapıtlan, edebiyat anlayışı, çalışma yöntemi vb. konular üzerine aı,ıklanıalarından, gerçek bir yazar başanlı bir romancı olmak için öncelikle pek çok sorun üzerinde geniş açılı düşünmek, sentezlere varmak ve bunları yapıtların bütününe başarıyla sindirmek gerektiği sonucuna ulaşabiliriz. Ancak bu, başarıyı sağlayan etmenlerden yalnızca bir tanesi... Yaratım süreci de aynı ölçüde önem IMHITIFNS YACHAR KEMAI SE CONFIE yımlandı. Bosquet Yaşar Kemal dostluğu yılIar önce, İnce Memed'in ilk cildinin Fransa'da yayımlandığı ydlarda başh Ö Y VAUNTİN KASrUTIN rUirll TAJA vUJUt sıv K Söz ustası bir Rus yazan Yüzyıl Yaşa Yüzyıl Sev Valcntin Rasputin Çeviren: îmren Akça Brbekus'un Kitapları 128 s./ 16.000 TL. ü "Marksizm bana dünyaya bakmak için açılan en aydınlık kapıoldu. Yaşamım boyunca bu düşünceyi yaşamla ölçtüm, yanıldığımı görmedim. Bütün dogmalara karşı olan Marks'a dayanılarak çıkarılan edebiyat teorileri beni ilgilen dirmedi." li. Düşünürlerin, edebiyat kuramcılarının üzerinde özellikle durdukları, açıkIamaya çalıştıkları süreç... Yaşar Kemal, bunun da ipuçlarını veriyor. "Çukurova toprağı benim kendi ülkem olduğu kadar da benı romanlarım için yarattıgını bir iilkedir. (...) Yeniden yaratarak bir düşsel iilke kurmaya çalıştım. Çukurova beni ne kadar ilgilcndiriyorsa kurmaya çahştığım, yaratmava çalışt ığım düşsel Çukurova toprağı beni ondan da daha çok ilgilendiriyor." "Bizi yaşama bağlayan dünyamızdaki bu büyii ıleğil mii* Bu yaşama sevincinin kaynağı yaratmak zorunda olduğıımuz bitler değil mi biraz da? Hpppeler, miıler birer sevinç çığlığı da değiller mi? Yaşadığımız bu büyü, yarattığımız bu büyülü mit dünyaları olmasaydı, insan soyu bu kadar acıya, böylesine bilenmişken, dayanabilir miydi? İnsan soyu mit yaratan bir yaratık değildir?" Bosquet'nin "salt bireycilik"ine "Bir yazar nasıl olur da bireyci olabilir anlayamıyorum ya, bunun da umutsuzluktan, insanlara kiismeden kaynaklandığını sanıyorum," diyerek karşı çıkan Yaşar Kemal, toplumcu dünya görüşünün temelini de "insan" gerçeğine yaslıyor: "Bir yazar ister peygamber, ister bir ders verici olsun, insan gerçeğine varabilmişse, çok derinlerde insanlarla buluşmaolanağınıbulmuşsa, insanlaroııda kendilerini bulabiliyorlarsa bu anlatıcı bir ustaysa, işini iyi biliyorsa, ne olursa olsun onun elinden kurtuluş yok. Benim koşullaıa, çevreye <>nem vermemin sebebi, insan gerçeğine onun koşulları içinde ancak varabilirim düşüncesinden,dabadoğrusııbilincindengeliyor." "Marksizm bana dünyaya bakmak için açılan en aydınlık kapı oldu. Yaşamım boyunca bu düşünceyi yaşamla ölçtüm, yanıldığımı görmedim. (...) Bütün dogmalara karşı olan Marx'a dayanılarak çıkarılan edebiyat teorileri beni fazla ilgilendirmedi. " Yaşar Kemal'in yaratılarında, yaratım sürecinde dilin de ayrı bir yeri, ayrı birönemivar: "Yeni bir yazı dili, roman dili yapmak, dilin derinliğineinmek,anlatımın bütün olanaklarını denemek, dilde yeni nüanslar bulmak, yeni bir dil atmosferi yaratmak gerekti. Romanın dünyasını, kendine özgü dünyasını yepyeni, kişilikli yaratır, kurarken bir yeni yazı düini de yaratmalı, kurmalıydı." Yarım yüzyıllık görkemli bir yaratım serüvcnini.büyük bir romancının dünyasını ve dünyamıza, ülkemize bakışını yansıtan Görüşmeler'in Türkçemizde de bir an önce yayımlanmasını beklemek hakkımızdır. D S A Y F A 7 Çağdaş Rus yazarlarından biri olan Valentin Rusptıtin'in Mariya İçin Para, Matyora'ya Veda, Yaşa ve Anıınsa adlı önemli yapıtlan daha önce Türkçcye çevrilınişti. 1991 ytlı Istanbul Tiiyap Kitap Fuarı'nın konıığu olarak ülkemize de gelen Rasputin'in, Bebekus'un Kitapları arasında çıkan yeni kitabı "Yüzyıl Yaşa Yüzyıl Sev"de 5 öyküsüyer alıyor: Lyoşka'ya Sormayı Unuttum, Rudolfio, Fransızca dersleri, Yüzyıl Yaşa Yüzyıl Sev, Vasiliy ve Vasilisa. Rus edebiyarında gerçek bir söz ustası olarak tanınan Rasputin, insan ruhunun inceliklerini ustalıkla kaleıne alması ve yansitmasıyla dikkat çekiyor. 1937'de doğan Valentin Rasputin halen Irkutsk'ta yaşıyor. 1977 yılında SSCB Devlet Ödülü'ne değer göriilen Rasputin, bir ara Sibirya'da gazetecilik de yapmıştı. Benim bütün yapırlarım Rus kültürünc bir veda, artık varolmayan bir şeye veda." diyen Rasputin Rus kültürünü eski temelleri üstüne inşa etmek için yegâne anahtarın özel rnülkiyet olduğunu söylüyor C U M H U R İ Y E T K İ T A P S A Y I 1 2 0