Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Psikanalize övgü Sigmund Freud: Cinselliğin Yeryüzü Stefan Zweig / Çev. Ali Avni Öneş / Broy Yayınları / 393 s. tSIUİLMMUT onesanst'tan sonraki insanlık tarihine baktığımızda düşüncenin larklı katmanlarda mitlerden arındırılmasında Kopernik, Danvin, Freud ve Marx'ın ayn bir yeri olduğunu görüyoruz. Freud, Batı düşüncesinin biraz da incinerek dört düzlemde yanılsamadan arındığını söyler. Kozmolojik düzlemde dünyanın, evrenin merkezi olduğu yanılsamasına Kopernik tarafından son verilmiştir. Biyolojik düzlemde, din kitaplarında yer alan insanın türeyişine ilişkin yanılsamayı Darwin evritn kuramıyla ortadan kaldırmıştır. Marx sosyolojik düzlemde insanı toplumun ürünü olarak değerlendirmiş. Ve psikolojik düzeyde Freud, insanı aklın değil altbenliğin yönlendirdiğini söyleyerek Batı dünyasını sarsmıştır. ZWE1G, FREUD'UN YALNIZCA RUH ANLAYIŞIMIZA DEĞİL KÜLTÜRÜMÜZEDE YÖN VERDİĞÎNİ SÖYLÜYOR R Freud, bu özelliğiyle Batı dünyasını yanılsanıalardan arındıran bir düşünür kuşağının son temsilcisi sayüabilir. Bir anlamda Kopernik, Danvin, Marx ve Freud, insanı çeşitli yönleriyle gökyüzünden yeryüzüne indirdiler. însanı, evrenin merkezinde duran üstün akıla sahip bir yaratık olmaktan çıkarıp onu uzaydaki sıradan bir gezegenin üzerinde evrim sonucu daha aşağı canlılardan türemiş olan toplumsal yaşalara ve dürtülerine boyun eğen bir varlık konumıına getirdiler. Freud, bu bağlamda "cinselliğin yeryüzü"dür. Freud'un çabası sayesinde aralarında "Sigmund Freud: Cinselliğin Yeryüzü"nün yazarı Stetan Zweig'ın da bulunduğu genç bir kuşak "yeni bir çağa, daha delici, daha özgür ve daha içtenlik dolu" gözlerle bakmıştı. Zweig kuşağının Freud'a olan düşünbel borcunu övgüyle dile getiriyor: "...Avrupa ahlakını tasmasından tutmuş olan gizlemenin tehlikeli psikozu kesinlikle uzaklaştmlmtşsa; hayatımızın dibine 'sahte utanç'sız bakmayı öğrenmişsek; "ayıp" ve "günah" kelimeleri bizi dehşetten titretiyorsa (...) her bireyin biricik özüne saygı göstermeyi öğrenmişsek ve manevi varlığımızın sırrının yaratıcı kavrayışına sahipsek, bütün bu ahlaki düzelmc öğelerini, biz ve yeni dünyamız, ilk önce, ne bildiğini bilme cesaretine ve bu bilgiyi çağın tıkayıcı ve korkakça direnici ahlakına zorla kabul ettinnek için üç katlı aesarete sahip olan o adama borçluyuzdur." Zweig, Freud'un insan ruhuna bakışını, aynı dönemde Xışınlarını bulan fizikçi Röntgen'in keşfine benzetir ve her iki buluşun da yalnızca kendi bilimlerinin temelini değiştirmekle kalmayıp bütün komşu alanları verimli kddığını söyler. Stefan Zweıg "Cinselliğin Yeryüzü"nde kendi kuşağının haklı coşkusuyla Freud'u bol bol övüyor; Freud'un yalnız bireyleri değil, ahlakça hasta bütün lıır çağın da ledavisim: giri^tiğını söylüyor: "Freud'un bu devrimci yöntemi, ruh anlayışımızı değiştirmekle kalmamış, şimdiki ve gelecekteki kültürü miizün başlıca sorunlanna yeni bir doğrultu getirmiştir." Bu övgüler, Viktoryen ahlak anlayışının baskıcı kurallarıyla bunalmış Avrupa'da, yirminci yüzyil dönemecinde Freud'un genç kuşaktan yazarlarca umutla karşılandığının kanıtı. Edebiyata, tiyatroya, güzel sanatların insan ruhuna bakışında yeni bir anlayış getirecek olan psikanalize duyulan hayranlığı okuyoruz Zweig'ın kitabında. Zweig güçlü edebi kurgusuyla Freud'u ve psikanalizi okurlarına tanıtıyor. Kitapta Freud'un yapıtlarından seçmeler, kısa bir psikanaliz sözlüğü, kronolojik tablo, Freud'un eserlerini dlzini ve bibliyografi de yer alıyor. Bugün modern psikiyatri ve nörobiyolojinin ışığında Freud ve psikanaliz kuramı birçok yönüyle yetersiz kalabilir, ama kuramların da insanlar gibi ölümlü olduğu hatırlanırsa psikanalizin insanlığa psikiyatrinin sınırlarını aşan büyük bir düşünsel mirasbıraktığınısöyleyebiliriz. Freud'u, onun çağdaşı olan bir edebiyatçının gözünden tanımak isteyen okurlar için "Cinselliğin Yeryüzü" zengin bir psikanaliz tablosusunuyor. D Psikolojik düzeyde, insanı aklın değil alt benliğin yönlendirdiği ni söyleyen Freud Batı dünyasını sarsmıştı. CUMHURlYETKİTAPSAVftr S A Y FA 2 0