27 Haziran 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

GÜNCEL TIP Mustafa Çetiner Odası ve Motor Gürültü Ölçme Düzeneği kuruldu. OTAM’ın kısa geçmişinde yaklaşık 25 ARGE ve çok sayıda testanaliz projesi yapıldı. Bunlara birkaç örnek: *Halen devam etmekte olan Güvenli Sürüş Projesi, DPT tarafından destekleniyor ve uluslararası paydaşları ile bir konsorsiyum tarafından sürdürülüyor. Bu proje 3 ana otomotiv firmasını (RENAULT, FORD, TOFAŞ) ve üç önemli üniversiteyi (İTÜ, KOÇ ve SABANCI) bir araya getirdi. *Hibrid Araç Projesi İTÜ, TÜBİTAK MAM ve OTAM’ın katkılarıyla bir otomotiv ana sanayi kuruluşu için yürütülüyor ve birinci ve ikinci aşamaları başarıyla tamamlandı. *Tasarımı yapılan 3 Silindirli Aşırı Doldurmalı motor, yakıt pompası hariç her şeyi ile ülkemizde üretildi. Bu motorun Euro 2 standardını yerine getirmesi hedeflenmiş, EURO 3 standartlarına yakın sonuçlar elde edildi. *Versailles ÜniversitesiFransa ile işbirliği yapılarak son üç yıldır otomotiv konusunda 2 haftalık belgeli eğitimler düzenleniyor. Bu proje için 20 civarında Fransız öğrenci ülkemize geldi. *Toplam 45 regülasyon ve 36 direktif için teknik servis hizmeti veriliyor. AEK KODU: (E 37/C) İstanbul Teknik Üniversitesi Otomotiv Anabilim Dalı. OTAM, 2007 Aralık ayı sonundan itibaren Teknokent Şirketi statüsü kazandı. Ayrıca 12 Şubat 2008 tarihinde (European Automotive Research Partners AssociationAvrupa Otomotiv Araştırma Ortakları Derneği) EARPA’ya üyelik başvurusu kabul edildi. (Sunum: Prof. Dr. Ali G. Göktan) [email protected] Akciğer, kalınbağırsak ve meme kanseri tedavisinin kişi başı tedavi maliyeti korkunç arttı. İnanılmaz büyük maliyetlere ulaşan kanser sorununun dünyada halen insan sağlığı için en büyük tehditler sıralamasında 6. sırada olduğunu biliyor muydunuz? Oysaki dünyada insan sağlığını en çok tehdit eden sorunlar sıralamasında savaş, trafik kazaları, cinayetler ve intiharlar gibi şiddetin yarattığı sağlık sorunları ikinci sırada.. İnsanın Değeri... ABD Ulusal Sağlık Enstitüsü’nün (NIH) verilerine göre 2002 yılında kalınbağırsak, akciğer, meme ve prostat kanseri için harcanan para 6.7 milyar dolar civarındaydı. Söz konusu rakam A.B.D.’deki Surveillance, Epidemiology, and End Results (SEER) verileri esas alınarak hesaplanmıştı. Dünyanın en güvenilir veri tabanı sayılan SEER’e göre, 1991 yılında sırasıyla akciğer, kalınbağırsak ve meme kanseri tedavisinin kişi başı tedavi maliyeti 7,138, 5,345 ve 4,189 dolar iken bu rakam 2002 yılı için 39.891, 41.234 ve 20.964 dolara yükselmişti. (J Natl Cancer Inst 2008;100:888897.) Peki, inanılmaz büyük maliyetlere ulaşan kanser sorununun dünyada halen insan sağlığı için en büyük tehditler sıralamasında 6. sırada olduğunu biliyor muydunuz? Kanser aslında bizim gibi gelişmekte olan toplumlardan çok, gelişmiş toplumlar için daha büyük önem taşıyor. Anne çocuk ölüm oranlarını neredeyse sıfır noktalarına kadar indirmiş, ishale bağlı çocuk ölümlerinin yaşanmadığı, koruyucu hekimliğin sağlığın her alanında kusursuz işlediği, trafik vb. nedenlere bağlı ölümlerin kabul edilebilir düzeylere düştüğü sistemlerde, kanser çok önemli bir sağlık sorunu olarak ortaya çıkıyor. Oysaki dünyada insan sağlığını en çok tehdit eden sorunlar sıralamasında savaş, trafik kazaları, cinayetler ve intiharlar gibi şiddetin yarattığı sağlık sorunları ikinci sıradadır. Günümüzün (uygar!) dünyasında çatışmalar sonucu arındırma sistemlerinin harap olması, savaşa bağlı yerinden olma, toplu yaşam, salgın hastalıklar gibi nedenler sivil kayıpları %10’lardan %90’lara tırmandırmıştır. UNICEF’in 1995 yılı raporu 1985–1995 yılları arasında 2 milyon çocuğun çatışmalarda öldüğünü, 4–5 milyon çocuğun sakat kaldığını, 12 milyon çocuğun evsiz, 10 milyon çocuğun psikolojik sarsıntıya uğradığını ortaya koymaktadır. UNICEF’in karşılaştırmaları insanlık için gerçekten büyük bir hayal kırıklığıdır. Örneğin Çin, Rusya’dan aldığı 25 savaş uçağı yerine 140 milyon vatandaşına 1 yıl yetecek sağlıklı su sağlayabilirdi. Hindistan, Rusya’ya sipariş ettiği 20 MİG–29 savaş uçağına harcadığı para ile 15 milyon kız çocuğunun temel eğimini sağlayabilirdi. Kore, A.B.D.’ye ısmarladığı 28 füze mermisi yerine 120,000 aşısız çocuğu aşılatabilir ve 3,5 milyon vatandaşına sağlıklı su sağlayabilirdi. Nijerya, İngiltere’den aldığı 80 tankın maliyeti ile 2 milyon aşısız çocuğu aşılayabilir, 17 milyon çifte aile planlaması hizmeti verebilirdi. Pakistan, Fransa’ya ısmarladığı 40 Mirage 2000E avcı uçağı yerine, sağlıklı suya ulaşamayan 55 milyon insanın iki yıllık su ihtiyacını karşılayabilir, 20 milyon çifte aile planlaması hizmeti verebilir, sağlık hizmetine ulaşamayan 13 milyon vatandaşına temel ilaçları sağlayabilir ve ilkokula gidemeyen 12 milyon çocuğun temel eğitimini karşılayabilirdi. (United Nations Development Program, Human Development Report, 1994) Kanser araştırmaları için milyarlarca dolar para harcayan A.B.D.’nin, Vietnam savaşında 14 milyon ton patlayıcı kullanması ne inanılmaz bir çelişkidir. İnsanlığın kendi yarattığı şiddet ve savaşlar ile kendi türünü böylesine acımasızca yok etmesinin anlaşılabilir, insani bir açıklaması yoktur. Bu yazıyı neden yazdım? Çünkü Kayseri’de 130 km. hızla meskun mahalde araba kullanan bir kendini bilmez, üretkenliğinin en verimli çağında, eşimin babası, hepimizin sevgilisi, örnek bir hukukçu ve insan Av. Âdem Yozgatlıgil’in ölümüne neden oldu. Bütün bir aileyi onulmaz bir acının içine attı. Bu akıl dışılığın, bu kural tanımazlığın nelere mal olabileceğini hiç aklına getirmeden inanılmaz bir hızla seyrederken yaya olarak karşıya geçmeye çalışan bir insanı yok etti, geride 25 metre fren izi ve gözü yaşlı onlarca insan ve harap olmuş yaşamlar bırakarak… Düşünüyorum da, en azından birey olarak yüklediğimiz sorumluluklarımızın önemine inanabilsek, iyi yurttaşlar olmayı başarabilsek dünyadaki gözyaşının ve şiddete bağlı kayıpların azalması için azımsanamayacak bir katkı sağlayabiliriz. Kendimizi ve daha iyi bir dünya için yapabileceklerimizi hiç hafife almamalıyız. BİYOMEDTEK: TÜBİTAK Biyomedikal Teknolojiler Merkezi Tıpta teşhis ve tedavi amacıyla kullanılabilecek tüm malzeme, aparat ve cihazların üretimini gerçekleştiren biyomedikal teknoloji, ürünlerini özel mekânlarda, özel koşullarda üretir. Bunların, boyut ve kapasite olarak üretimleri azdır. Biyoteknolojik ürünlerin fiyatları diğer ticari ürünlere kıyasla çok çok yüksektir. Kaldı ki ABD ve AB biyoteknolojiyi geleceğin belirleyici teknolojisi olarak görüyor. Üniversitesanayi işbirliğinin en yoğun yaşandığı ve akademisanayi işbirliği olmadan sürdürülemeyecek bir endüstri kolu olan biyomedikal teknolojiler, bilginin (FMHIPR) sıkı korunduğu, rekabet, şirket evlilikleri, satın almaların yoğun yaşandığı, araştırmaların temel (core) iş olduğu, sürekli regülasyon ve kurallarla denetlenen, fiyat değil, hayat rekabetinin yaşandığı bir sektördür. Ülkemizin önde gelen biyomedikal şirketlerinden biri olan BİYOMEDTEK’in kurucu ortakları TÜBİTAK, Hacettepe Üniversitesi, OSTİM OSB, Çim Mühendislik, Metis Biyoteknoloji, Ortopro, Nemed, Genkord, Batı Sağlık’tır. Merkezin öncelikli araştırma alanları biyomalzemeler ve doku mühendisliği, polimer teknolojisi, biyoçip ve biyosensörlerdir. Merkezin bugüne dek gerçekleştirdiği projeler: 2.2 M Avro bütçeli TissueBiomed; 38.5M Avro bütçeli 6. Çerçeve Hroğgramı kapsamındaki Expertissues; Biyoçip ve çoklu SPR; İkili projeler –Kök hücre üretim; İlaç kaplı stent; Sert doku onarım; Antibiyotik salan implant; TEYDEP ve SANTEZ projeleri. (Sunum: L. Mete Özgürbüz) EBİLTEM’in ana misyonu, üniversite sanayi işbirliğinin gerçek anlamda uygulanmasını sağlamak, üniversitelerimizde yürütülen projeler ile geliştirilen yeni bilgi ve teknolojilerin sanayiye tanıtılması ve transfer edilerek yatırıma dönüştürülmesini sağlamak. Yazının devamı 22. sayfada CBT 1116/ 15 8 Ağustos 2008 EBİLTEM: Ege Üniversitesi Bilim Teknoloji Araştırma ve Uygulama Merkezi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle