02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

TVBELGESEL ILGINC SORULAR TV 2 10.00 Belgesel "Yaşam Savaşı" TV 2 10.30 Belgesel "Dünyanın Kalbi" Moğolıstan'da yaşayan halk tanıtlıyor. TV 2 15.20 Belgesel "Bilim Dünyası" TV 2 21.15 Merhaba Çağdaş Türkiye TV 3 18.30 Belgesel "Gökkuşağı Peşinde" Kanal D 13.00 Herşeyin Başı Sağlık Sağlıkla ılgılı sorular ve uzmanların yanıtlan. ATV 16.10 Belgesel "Uzaklar" CİNE 5 18.00 Belgesel "Doğu Afrika" Flash TV 15.30 Belgesel "Çocuk ve Turna" 25 Mayıs Cumartesi Sesler ve yaşam SORU: Insanların kocaman bir ofiste bir arada çalıştıkları bir şirkette çalışıyorum. Bir çok kişinin konuşması nedeniyle ofiste sürekli bir uğultu var. Söylenenlerin çoğu anlaşılmıyor, konuşmaları anlayabilmek için konuşmasını anlamak istediğiniz kişi üzerinde dikkatinizi yoğunlaştırmanız gerekiyor. Fakat ben geçenlerde ilginç bir olay yaşadım. Masamdaki evraklarla boğuşurken, benim bulunduğum yerden yaklaşık yirmi metre uzaklıktaki bir masada oturan bir memurun, konuşması esnasında benim adımı söylediğini farkettim. O sırada kimseyi dinlemiyordum ve tüm dikkatimi masamdaki evraklara vermiştim. Ilginç olan durum, memurun benim adımı söylemedeh önce konuştuklarını da ayırdetmem. Sadece adımı duysaydım, durum o kadar şaşırtıcı olmazdı, çünkü her insan kendi ismini dığer şeylerden daha rahat algılar. Benim yaşadığım durum, açma düğmesine basılmadan çamaşır makinesi gürültüsü duymaya başlamak gibi bir şey. Bu durum, beynin bazı sesleri belirli bir süre için hafızaya aldığı ve bu sesler işe yaramazsa da sildiği anlamına mı geliyor ? Eğer bu doğruysa sesler ne kadarlık bir süre için saklanıyor? Bu süreyi uzatmak mümkün mü? Bazen, daha önce hiç bulunmadığımız bir yeri daha önceden tanıyormuş izlenimine kapılırız (deja vu), acaba benim karşılaştığım durum da böyle bir makizmayla mı bağlantılı ? YANIT: Uyarılar, sizin bilinçli kavrama mekanızmanızdan geçmeden önce işlem gördükleri için böyle dummlarla karşılaşırsınız. Bir çok dılde, cumleler içindeki küçük değişiklikler önemli anlam farklılaşmalarına yol açar. Özne, fıil, yüklem gıbı gramer öğelerinın dizilışlerı de bir çok dılde, söylenenin anlaşılabilmesı için beynin cümlenin bütününü "duymasını" zorunlu kılar. Beynin bu duyumu, cumlenın bılınçh algılama merkezine ak tarılmasından önce olur, fakat yine de bu duyum esnasında sesler ve kelimeler kaba anlamda "ayırdedilırler". Algılamalar, anlam içeren dosyalar olarak değırlendırılebılırler ve algılama mekanizmasının gerektiği gıbı çalışabilmesı ıçın konunun genel hatlarının be yinde daha önceden var olması gerekir. Gece tuvalete kalkarken hafif gürultüler yafısanız bile yanınızda uyuyan in 26 Mayıs Pazar TV 2 0.9.00 Hayvanlar Alemine Bir Gezinti TV 2 15.20 belgesel "Cassıope" TV 2 19.20 Belgesel "Ekinox" TV 2 21.25 Belgesel " Cumhuriyete Kanat Gerenler" TV 3 16.35 Belgesel "Doğa Serüvenleri" Buğday gibı tahılların ılginç bir yöntemle pişirılerek balık avı için yem olarak kullanılması anlatılıyor. TGRT 12.30 Bilim Magazin Flash TV 16.00 Belgesel "Denizden Hayat" TGRT 12.20 Bilim Magazin sanları uyandırmayabilirsiniz fakat çok hafif bir sesle isimlerini söylerseniz uyanmalarına neden olursunuz. Beynin bu tür seslere ne ölçüde hassas olduğu veya bu "tampon" sesleri ne kadar hafızada tuttuğu pek bilinmiyor. Böyle bir sistemin gerçekten var olup olmadığı bıle tam olarak anlaşılmış değil, Bu çok zor bir alan, çünkü ölçüm yapmak neredeyse olanaksız. Beyın duyumuyla bilinçli algılama arasındaki minicik zaman dılimi uzerinde çalışmanız gerekiyor. Deja vu durumu, Insanın, hafızasına kazınmakta olan şeylerı, yanlış olarak önceden beri hafızasındaymış gibi algılaması durumuduı. Duyumlarda bu duruma rastlanmamasının nedeni, insanların, gözlerinden gelen bilgilere, kulaklarından gelen bılgılerden daha çok değer vermeleridir. Soruda belirtilen durumun böyle bir mekanızmayla bağlantılı olması olasılığı oldukça düşük. Konuşurken kelımeleri bir araya getiriyoruz. Bu kelimelerin her birini farkh konuşmalarda faıklı amaçlar için bınlerce kez tekrarlamışızdır. Buna rağmen, konuşma sırasında duyduğumuz bir kelıme nedeniyle, bu kelimeyı daha önce defalarca duyduğumuz halde "deja vu" paralelinde bir hisse kapılmayız. UYUŞTURUCU MADDE 27 Mayıs Pazartesl TV 2 08.30 Belgesel "Dağlar ve Yaşam" Kilimancaro umut taşıyıcılarının tanıtıldığı bölümde Tanzanya kültürü ıçındekı etkıleri anlatılıyor. TV 2 20.35 Belgesel "Kapılar Açılınca" TV 3 11.30 Belgesel "Mozaik" Kadınlarda uyuşturucu bağımlılığı M. Emin Ceylan m I 28 Mayıs Salı TV 2 08.30 Belgesel "Dağlar ve Yaşam" Fransa'da şifalı bitkılerin yetiştırildıği yerler tanıtılıyorken dağlık bölgelerde yaşayan ınsanların kultürü hakkında bilgiler veriiiyor. TV 3 11.35 Belgesel "Çarpanak Adası" TV 3 12.30 Belgesel "Deniz" 29 Mayıs Çarşamba TV 2 08.30 Dağlar ve Yaşam Alplerin bir kitlesi olan Vages dağlarındakı göçün ve yaşam koşullarının anlatıldığı bölümde dağ. köylülerinin çektikleri güçlükler anlatılıyor. TV 2 19.25 Bilimle Iç Içe TV 3 12.30 Belgesel "Avrupa Bildirisi" Avrupah tıp adamlarının 20. yüzyılda tıptakı gelışmelerı anlatıyor. 30 Mayıs Perşembe TV 1 17.30 Belgesel "Mekânlar ve Zamanlar" TV 2 08.30 Dağlar ve Yaşam Güney Tunus'ta Berberı bir topluluk hâlâ yüzyıllar önce kayalara oydukları evlerde yaşar. Geleneklerıne sıkı sıkıya bağlı bu topluluğun yaşamına hiçbir yenilik girmemıştır. TV 2 19.20 Çevre TV 3 11.30 Belgesel "Yeşilyurt Dokumaları" TV 3 13.30 Belgesel "Hayvanlar Dünyası" 31 Mayıs Cuma TV 1 17.30 Bu Toprağın Sesi TV 3 11.30 Belgesel "Gölgenin Bereketi" TRTINT 12.30 Belgesel "Izlenimler" tiraf dtmek gerekir ki bugüne kadar uyuşturucu maddelerle ilgili araştırmaların çoğu erkeklerı oncelik sırasına koyarak yapılmıştır. Bunun nedeni şüphesiz uyuşturucu kullanımının erkekler arasırıda daha yaygın olmasıdır. Ancak son zamanlarda durumun farklılaşmaya başladığı ve kadınlar arasında da bağımlılığın eskı oranlarla karşılaştırılamayacak derecede yaygınlaştığını söylemek mümkündür. Bu konunun dığer bir önemli noktası da hamile kadınların uyuşturucu kullanması ve bunun çocuk uzerinde yarattıgı etkilerdir. ABD için söylersek, her 20 hamile kadından bir tanesınin hamılelık sırasında uyuşturucu madde kullandığını. hatta bağımlı olduğunu söyleyebiliriz. Yine doğurganlık yaşındaki her iki kadından birisi uyuşturucu ilaç veya maddeyi en az bir kez kullanmıştır. Sigara ve alkol hamıle kadınlar arasında en yaygın kullanıma sahip maddelerdir. Her beş hamile kadından birisi alkol ve sigara kullanmaktadır. Bu çok çok yuksek bir orandır. Ustelik bu grubun, yani sigara ve alkol kullananların yüzde yirmisi aynı zamanda esrar, eroin veya başka bir madde kullanmaktadır. Yaklaşık olarak her 200 hamile kadından birisi de, hekim tarafından kendisine önerılmediğı halde sakinleştirici ya da ağrı kesicı nitelikte ilaçlar kullanmaktadır. Ilginç olarak her 2030 hamile kadından birisi de bu tur ilaçları hekimlerın önerısıyle almaktadır. Tabii konunun bir başka önemli noktası da, bu kışılerde AIDS bulunma şansının yüksek olmasıdır. Kadınlarda AIDS'e neden olan HIV virusunün % 70 oranında aynı enjektörü kullanmak, ya da bu enjektörü kullanan birisiyle clnsel ilişkiye girmek yoluyla ahndığı tespit edilmiştir. HIV virüsüne karşı, erkek ve kadınlar farkh duyarlılık gösterir. Öte yandan hastalığın erkek ve kadınlardakı gelışımı de farklıdır. örneğin kadınlar ve erkeklere gore daha kısa surede olurler. Bu belki de onların tedavıye daha geç başvurmaları ile ilgilidir. Kültürel nedenlerle kadın AIDS olduğunu açık edememektedir. Kadınlarda pek çok faktör uyuşturucu bagımlılığını teşvik etmektedir. Bunların başında da tecavuze uğramak, uyuşturucu kullanan ve suça eğilimli bir erkek arkadaşı bulunmak, anksiyete ya da depresyon ıçınde olmak sayılabılır. Bazen de psıkiyatrik bir hastalığın tedavısi sırasında reçete edilen ılaçlann hekim tarafından aşırı miktarda verılmesi ya da hasta tarafından aşırı kullanılması bağımlılık yaratabilir. Bazen de kadınlar menstürel dönemlerinde yaşadıkları ağrı ve gergınlık nedeniyle ilaç kullanmaya başlayabilirler. Ayrıca uyuşturucu ya da ilaç bağımlılığı, kadınlarda menstürel dönemlerin. üreme işlevlerinin kesintiye uğraması için de önemli bir risk oluşturur. Yine kadınlar ilaç kullanmanın sonucunda sıklıkla depresif ve sıkıntılı olmakta ve riskı yüksek cinsel ilişkiyi seçer olmaktadırlar. Diğer yandan uyuşturucu madde bağımlılığının en yüksek olduğu grup lezbiyen kadınlar grubudur. Metadon Yaklaşık 25 yıldır opiat bağımlılarında kullanılan bu maddenın eroın bağımlılığının iyileştirilmesi ya da tamamen ortadan kaldırılmasını değıl belkı ama; bağımlılığı nın idaresi ve tedavinin yönlendirilmesinde pnemlı olduğu bilinmektedir. Ülkemızde kullanım iznı bulunmayan metadonun ABD'de yapılan hesaplara gore oldukça onemlı boyutlarda ekonomik yarar sağladığı görülmektedir. Metadon; eroin bağımhları tarafından 6 ay ve daha uzun sürelerle kullanılmaktadır. ABD'de tedavi edilmemış eroın bağımhsı için toplum altı aylık bir süre için Bu çok önemli bir orandır. Tabiı metadon kullanımının mutlaka güçlü bir sosyal hizmetler ağıyla desteklenmesi ve bağımlılara ve ailelere iyı bir danışmanlık hizmetı verılmesi esastır. Günde 65 mg dozunda metadon kullandırarak ve iyi bir danışmanlık hizmeti sağlayarak eroin kullanımının kısa surede yarı yarıya azaltıldığı bağımlılar vardır. Metadon dozu mutlaka hekim tarafından belırlenmelidir. Duşük tutulan dozlar tekrar eroıne dönme riskini yaratmaktadır. Ülkemiz için metadon tartışmalarının yapılması gerekmektedır. Onbinlerce bağımlı hasta ve ailesi gerçekten çok önemli zorluklar yaşamaktadırlar. Metadonun bağımlılık için kesin bir çözüm olmadığını, yalnızca geçici bir ara çözüm olduğunu bılerek konuyu tartışmaya açmamız ğerekmektedir. Nikotin Bağımlılığı Bütün dünyanın en önemli sorunlarından birisi olan nikotin bağımlılığı, çok yaygın olması nedeniyle toplumsal maliyeti en yuksek bağımlılık şeklidir. Bugün için dünyanın gündemınde, sigara içenler değil, onlarla aynı havayı teneffüs etmek zorunda kalan, pasif ıçicıler vardır. Pasıf içicilik düzeyinı, kan, idrar ve tükürükte nikotin mıktarına bakarak tespit etmek mumkündur. Ayrıca nıkotinın yalnızca solunum yoluyla değil, ama cilt yoluyla da geçtiğini bilmekte yarar vardır. Cıltten geçen nikotinin kan yağları ile kalp damar sistemı üzerine olan olumsuz etkileri tespit edılmış durumdadır. Ayrıca bazı kişilerde, belli bir mıktarın, örneğin bir paketin altında içilen sıgaranın çok zararlı olmadığı yönünde yanlış bir inanış vardır. Her şeyden önce farkh kişilerin nikotini metabolize etme hızları farklıdır. Örneğin değışık kışılerde aynı miktar sigara içtıkten sonra nikotinın parçalanması ile oluşan cotinin farklı düzeylerde bulunur. Bu durum belkı de yıllarca aynı miktarda sigara içen kişilerin niçın bazılarının akciğer kanseri olduğunu, nıçın bazılarının olmadığını da açıklayan etmenlerden birisidir. örneğin Afrika kökenli Amerıkalılar arasında Akciğer kanseri (sigara ıçme alışkanlıkları pek farkh olmadığı halde) daha sık görülmektedir. 20 bin dolar derken, metadon tedavisiyle bu rakam bın beş yuz dolar civarına düşmektedır. Yanı arada on kattan daha fazla bir malıyet farkı vardır. Üstelik metadon tedavısi, kendınden sonraki en ucuz tedavi modalitesine göre dört kat daha ucuzdur. Ayrıcametadon kullanımı çok belirgin biçimde AIDS yayılımını azaltmaktadır. llacı 20 yıl kullanmış pek çok bagımlıda ciddi bir yan etkisınin de bulunmadığı görülmüştür. Buna karşılık bağımlı kişilerin genel olarak sağlığı düzelmış, beslenmeleri yoluna ğirmiş ve bağımlılığın üzerine başka bir hastalığın eklenmesi şansı azalmıştır. Gerçekte metadon, bağımlı hastaların hayatta kalış sürelerini uzatmaktadır. Metadon alanların ölüm hızı, almayanlara göre yaklaşık on kat azalmış durumdadır. 479 10
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle