Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
B İ L İ M KÜLTÜR Buluş boynuzu bir anakara Vehbi Belgıl vusturalya'dan söz etmek ıstıyorum Bu ulke dahıl bırçok yerı gezen dostlarım, "En çok hangı ulkeyı beğendınız?" sorusuna, sözleşmışcesıne "Avustralya" yanıtını verır Temız, aydınlık, her yanı bakımlı bır anakara Ulkeye bırkaç gunluk bır gıdışten edınılen ızlenım boyle Bunda, Avrupa'nın sonu gelmez savaşlarını yaşamamış olmanın etkısı var tabıı Oysa, ulkenın 200 yılı aşkın tanhınde bugunu haklı gosterecek bır gelışmenın başlangıcına rastlamıyoruz Ingılız James Cook 1770'te kıt'aya Ingıltere adına el koyduktan sonra Ingılız hukumetı, 7 5 mılyon kılometre kare buyukluğundekı (aşağı yukarı 10 Turkıye) bu uçsuz bucaksız anakarayı nasıl kullanacağını şaşırmış olacak kı kıtayı açık cezaevıne çevırmeyı duşunmuş ve şımdıkı Sydney kentının bulunduğu yere 161 000 hukumlu göndermış Şımdıkı Avustralyahlardan bırçokları, buyuk dedelerının de buyuk dedelerı bu cetlerını çok lyı bılıyorlar Kıt'anın hapıshane statusu 1839'a kadar surmuş, sonra kaldırılmış. Bu arada kendılıklerınden gelıp yerleşenler 6 yerleşım bırımı kurmuşlar Sonrası tarıh.. A Bugun Avustralya'yı yun, et, sut urunlerı, elmas ve obur değerlı taşlar, demır boksıt, çınko, kurşun, kalay, bakır, nıkel ve uranyum ulkesı bılıyoruz once Ama hepsı bu kadar değıl Uçaklardakı kara kutu, hep utulu pantolon, otomatık tost makınesı, kaşındırmayan yun başlık, eldıven, çorap hep Avustralya'nın Karakutu, aslında turuncu bır kutu Uçak duştuğunde kolay gorulup bulunabılmesmı ıçın bu renkte yapılmış Kutu denıze, derınlere de duşse bulunabılıyor Yerını radyo dalgaları ıle haber verıyor Hep utulu pantolon da çok yararlı Hergun utu yapmaktan kurtarıyor ınsanı Avustralyalı bılımcı ve teknısyenler kulak amelıyatlarında da başarılı olmuşlar Duymada en önemlı rolu oynayan ve salyangoz kabuğunu andıran helezonun yerıne yenısını takıyorlar Ingılızcesı "cochlea" olan bu organ 7 000 kışıye takılmış, duymaları sağlanmış Ya buz bebeğıne ne buyurulur? Bunu bır yazımızda, zamanında bıldırmıştık Sperm ve yumurta, eksı 190 derece sıvı azotta yaşatılıyordu Gerektığınde rahme konup gelıştırılıyordu llk çocuğa Noemı adı verılmıştı Şımdı en az 10 yaşını surmesı gerekıyor Ineklere gebelığı onleyıcı hap, başka bır Avustralya başarısı Hatta, hayvanların at sıneklerınden korunması ıçın de yenı bır yıkama yolu duşunulmuş Günümüzde Avustralya Ama, bu yazarların en unlu yapıtı butun dıllere he men çevrıldığı ıçın, odulun o yapıta verıldığı ızlenımı yaygın Fızıkte ılk Avustralya Nobelı'nı 1915'te Sır VVıllıam Bragg ıle 24 yaşındakı oğlu VVıllıam Lavvrence Bragg paylaştılar "X" ışınları ıle cısımlerın krıstal ozellıklerını açıkhğa kavuşturdukları ıçın Baba Bragg Ingılızdı, bır sure ders vermek ıçın gıttığı Adelaıde Unıversıtesı'nde ıken oğlu dunyaya gelmıştı Çocuk, gunumuz deyışı ıle "harıka çocuk" ıdı Ödule 24 yaşında layık gorulmesı de bunu gosterıyordu Baba Bragg 1920 de, oğul Bragg 1941'de lordluğa da değer gorulduler Kımya'da, 1975 Nobel Odulu'nu, Avustralyalı John W Cornnforth, Isvıçrelı Vladımır Prelog ıle paylaştı Antıbıyotıklerle kolesterolun molekul ozellıklerını açıklığa kavuşturdukları ıçın Tıp 1960 Nobel odulu'nu Sır Macfar teknolojıye katkıları bu kadar değıl 300'den çok "Yarının Dunyası" adı ıle yayımlanan bır kıtapta, yazar Mıchael Soker, bunların çoğunu toplamış Tabıı buluşların %60'ı, en buyuk yun ıhracatçısı olarak dunyada kendını tanıtmış ulkede koyun ve yun uzerıne Uygarlık doğanın olumsuzluklarını kaldırmak veya olumluya (, ovırmektır, demıştık bırçok ya<:ırnızda Bu olumsuzlukların başında, Avustralya ıçın, uçsuz bucaksız topraklar gelıyor Kılometrelerce uzaklıktakı uç beş hanelık bır koydekı hastaya doktor nasıl ulaşacak? Avustralya'da kılometrekareye 3 kışı bıle duşmuyor çok kez Başka bır doğa olumsuzluğu susuzluk Yuzlerce mılyon koyuna, tıftık keçısıne her an hasıl su çıkaracaksınız yerın derınlıklerınden'? Haberleşme de bu olumsuzluklara çarpıyor 4 Hastalar ıçın uzaktan lyıletım ve ^ uçaklı doktor yöntemı, su çekmek ıçın ıse guneş elektrığı bulunmuş Yukarıda sozunu ettığım kıtap 224 sayfa, 40 Avustralya doları ımış Assocıated Publıshıng Corporatıon'ce yayınlanmış Avustralya 200 yaşında, bız 600 kusur yaşındayız Ama, sonradan çıkan boynuz kulakları aşar sözumuze uygun olarak bu gencln de gencı ulkeden oğreneceklerımız çok. yaşıyordu Amerikan malları kapışılıyordu butun dunyada Yenı buluş urunlen bırbırını ızlıyordu Fransız JeanJacques Servan Schreıber'ın "Amerıka Meydan Okuyor"unu yazdığı yıllar Japonya yaralarını sarmaya çalışıyordu Bız "kuçuk Amenka" olma yolunda ıdık Ama, topal eşekle kervana katılma çabaları ıçındeydık Bu durumda ne Amerıkalılar bızı anlayabılırdı, ne de bız onları Varılcılen ızleyen başka Amerıkalılaria dıyaloglar da bu hava ıçınde geçıyordu lane Burnet ıle Brezılyalı Peter Brıan Medavvar paylaştılar Vucudun hastalıklara karşı kendını korumak ıçın nasıl antıbody urettığının mekanızmasını buldukları ıçın Hapıshane kıta ınsanlarının bılım ve Ihracatta yeni buluşlar 1953'te Istanbul Tıcaret Odası'na "Sıhırlı Varılcıler" adlı Amerıkalı bır grup gelmıştı Varıl, bıldığımız petrol varılı ıdı Tam ortasından ıkıye bolunmuştu Parçalar rezeler uzerınde donerek açılıp kapanıyordu Içı raflara bolunmuştu Her rafta bılınen urunler sıralanmıştı Naylon çoraplar bır su borusu parçası, ıkı demır parçası, bır deste saydam plastık ambalaj maddesı, buyuk bır parça kırmızı sığır etı, kapalı bır bardakta berrak bır sıvı, bır lavanta şışesı, sınek ölduren sıvıların kutuları ve bunlar gıbı daha bırçok urun Varılın "sıhırlı"lığı, butun bu sayılanların petrol urunlen olması ıdı Ancak adamlar bunları satmaya gelmemışlerdı Toplantının adı ' Mal nasıl pazarlanmalı9" ıdı O sıralar, rahmetlı Menderes'ın "Özel sektore öncellk" polıtıkası yururlukte ıdı Ulkemız, o vakte kadar, geleneksel urunlerının satışından kazandığı paralarla kalkınrnaya çalışıyordu Fındık, tutun, ıncır, uzum, pamuk, krom fıstık, buğday, narencıye, nohut, mercımek gıbı şeylerdı bunlar Ve, tabı, fazla bır şey getırmıyordu bu urunler Satışlarımız, ıçerıde ve dışarıda, buyuk tekellerın denetımınde ıdı Kaldı kı, bunları da fıyatlarımızın pahalılığı yuzunden satamıyorduk Kısaca, sanayıleşmenın belırtılerı gorunmeye başlamıştı Turkıye sanayıleşmek zorunda ıdı Amerıkalılar, sanayı urunlerını nasıl satabıleceğımızı oğretmek ıçın gelmışlerdı bıleceğı yırtılmaz çoraplardı, su borusu parçası ıle ıkı demır parçası başka renklerde ıdı, ama bu renk boyadan değıldı kazınamıyor zedelenmıyordu, plastık ambalaj maddesı elle yırtılamıyordu, sığır etı, petrol maddelerınden yapay yolla uretılmış bır ettı, bardaktakı berrak sıvı sıfırın altında 190 derecede azottu, bunu kapalı bır yere koyduğunuzda ıçerısını buzdolabı gıbı soğutuyordu Buna daldırılan bır karanfıl hem kırmızılığını yıtırmış, hem de taş kesılmıştı Ayrıca, kendı uzerıne bırçok kez katlanmış bır cam tel ışığı öbur uçtan gerı verıyordu (tıber optık) Bugun bunların hemen hepsı bızde de yapılıyor Ama o zaman ıçın harıka buluşlardı Almak ısteyenlere, varılcıler şöyle dedıler "Bız bunları, rakıplenmızı vurmak ıçın yedekte sakhyoruz " Işadamlarımızın tepkısı şu oldu "Boyle malları babam da satar Sız gelın de bızım geleneksel urunlerımızı satın bakalım " Varılcılerın mesaıı galıba bıraz da şu ıdı "Boyle mallara her zaman muşterı bulabılırsınız ' Sağırlar konuşması Kırk bır yıl oncekı bu olay açıkça göstermıştı Amerıkalılar ulkemızın sorunlafını bır turlu anlayamıyorlardı "Akulerımız ıçın kurşun levha bulamıyoruz, asıt bulamıyoruz, ıletken bulamıyoruz" yakınmalarına, adamların yanıtı şoyle oluyordu "Efendım onları da sız uretecek değılsınız y a ' Pıyasadan alın dışardan getırtın ' Amerıka 1953 te, en şaşaalı dönemını Ve Nobeller 1973 Nobel Edebıyat Odulu'nu Patrıck Whıte almıştı Bunlarda odul bır yazarın en unlu yapıtına değıl, hepsınde surdurduğu ıdeaiıst mesaja verılıyor Yukardakı sıraya gore bıraz açıklayalım Naylon çorap, bebeğın de, babanın da gıye Neydi sihirli fıçı ürünleri? Ama gerçek aynı ıdı "Kör alıcının kor satıcısı olmak" bızı fazla uzağa goturmezdı Amaç, yenı buluşlara dayalı yenı urunler olmalı ıdı Dunyanın transıstora gıttığı bır dönemde, sen, 1020 lambalı radyo yapmakla bır yere varamazdın Bunu ılk anlayan Japonya oldu Yukte hafıf, pahada ağır şeyler ureten bu ulke Savaş sonrası gelışmesını buyuk çapta buna borçlu Uretımde yenı buluşlar, pazarlamada yenı buluşlar alımda yenı buluşlar, satışta yenı buluşlar Japon bu konuda kımsenın gozunun yaşına bakmıyor Sır nerede ıse oraya koşuyor oğrenıyor, uyguluyor Bır nukteyı anımsatalım "Buluşları Fransız yapar, Amerıka hemen uygular, ama bunlar olup bıtene kadar Japon o urunle dunya pıyasalarını tutmuştur bıle ' Uzaklara gıtmeye gerek yok' Bızım bando zıllerımızı butun dunya neden tercıhan alıyor? Yenı buluş yuzunden Bugun de yapacağımız odur En yenı teknıklerı oğrenıp uretmelıyız Ama her alanda Sılah uretıp satan ulkelenn başında bız de gelmelıyız örneğmız Hong Kong olmalı Adamlar, Istanbul'un beşte bırı kadar bır alanda 120 mılyar dolar gelır elde edıyor her yıl Yalın gerçek 40913