25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

FİZİK Bi Lİ M Y A Y l N Zaman kullanarak uzunluk ölçme Bir atom saatindeki geçişlerin frekansıyla ölçülen zaman, metrenin en az 10 kez daha doğru olarak gerçekleşmesini sağladı. Çeviren: Doç. Dr. Zeki Tez M etrenin tanımı, "bır sanıyenın 1/299 792 458'ı kadar bır zaman aralığı ıçınde ışığın vakumda aldığı yolun uzunluğudur" şeklınde yapılmıştır Optık radyasyonun dalgaboyundan hareketle uzaklığı ölçmekten çok daha kesını, bır atom saatindeki geçişlerin frekansından zamanı ölçmektır Bu nedenle "Metrenin Tanımı Içın Danışma Komıtesı" (Consultatıve Commıttee for the Detınıtıon of the MeterCCDM) metrenin daha gelışmış bır tanımının yolunu açmıştır Yakın geçmışte Boulder/Colorado'dakı Ulusal Standartlar Burosu (Natıonal Bureau of Standards NBS) elektromanyetık spektrumun gorunur bolgesınde molekuler tyottakı ıkı geçışın frekanslarının yeni ölçumlerını rapor etmışlerdır önerılen yçnı tanımla bağlantılı olarak bu frekansların her ıkısı de geçerlı standarda göre en az on kez daha doğru olarak metrenin gerçekleşmesini sağlamıştır Geçerlı standart ise blr krıpton86 atomundan yayılan ışığın dalgaboyuna dayanıyordu 1983 ekımınde Parıs'tekı "Ağırlıklar ve ölçuler Uzerıne Genel Konferans"ta da benımsenmış görunen yenı tanım önerısının ılgınç özellığı, krıpton metre standardından uzaklaşılarak bunun yerıne bır zaman standardının konmasıdır Ozel bır doğruluk (accuracy) ıle metre örneğını çoğaltmak ısteyen herhangı bır kımse, dayanak olarak uygun doğrulukta bır atom saatı kullanacaktır Metrenin yenı tanımında zaman ve uzaklık arasındakı bağlantı, sanıyede 299 792 458 metre olarak sabıt bır değer şeklınde tanımlanmış olan ışık hızıdır Bağlantı yv = C bağıntısıyla kurulur Burada y ışığın dalgaboyu, \ ıse frekansıdır Bazı metrolojıstler, eğerolası ıse, yedı temel standart (zaman, uzunluk, kutle, sıcaklık, akım, voltaj ve dırenç) yerıne tek temellı bır standart olarak zamanı koymayı duşunmektedırler Metrenin yenıden tanımlanması bu surecın ılk adımıdır Ilke olarak en doğru metre, en lyı atom saati olan ve i 0 1 4 t e 8 kısım kadar doğru olan sezyum133'ten belırlenebılecektır Gunümuzdeki metre standardı 10 9 da 4 kısım kadar doğruluktadır Pratıkte 50 000'lık bır çarpan kadar iyıleşme henuz gerçekleşmemıştır Sanıye, yaklaşık 3,3 santımetrelık bır dalgaboyu olan sezyum133'tekı bır mıkrodalga (9 192 631 770 GHz) geçışı yardımıyla tanımlanmıştır Uzunluk ölçumu en doğru olarak, ınterferometre gıbi optık duzeneklerde, onların gırışım saçaklarından yap.labılır 3 santımetrelık radyasyon ıçın gereklı doğruluktakı ınterferometreler, boyutça kıtayı katedecek ozellıkte olmalıdır Bu nedenle laboratuvar ölçeğındekı aygıt, gorunür ışık temelıne dayanmalıdır NBS'de Kenneth Evenson başkanlığındakı grup, molekuler lyottakı geçışın görunur ıkı dalgaboyunun frekanslarını 10 1 0 'da 1,6 kısımlık doğrulukla ölçmuşlerdır kı, bu daha oncekı belırlemelerden yaklaşık 1000 kat daha lyıdır Görunur bolgede frekans ölçumu, doğru olmaktan uzaktır Çunku mıkrodalgalarda çalışan elektronık duzenekler terahertz'ın (THz) yuzde bırlerınde sayım yapan frekansları ölçmek ıçın yeterı hızda yanıtım veremezler Bu soruna şımdılık, zamankabullu yaklaşım, tabanda sezyumlu atom saattyle başlayarak çalışan ve gıtgıde daha yuksek frekanslara erışen frekans kaynakları zıncırını kurmaktır Zıncırdekı her bır kaynağın frekansını bır alttakı ve bır usttekı ıle doğru olarak karşılaştırarak metrolojıstler, zıncırın tepesıne ulaşabılırter NBS deneylerınde görunur bölgeye, sezyum atomu saatınden toplam frekans kaynak zıncirı oldukça uzuncadır Bır deneyde zıncırın ılgılenılen kısmı, yaklaşık 26 THz (11,5 mıkrometre dalgaboyu)'de radyasyon yayılan frekansı kararlılaştırılmış karbondıoksıt gaz lazerı ıle başlar ve görunur bölgede yayılan frekansı kararlılaştırılmış ayarlanabılır btr renk lazerı ıle sonlanır Karbondıoksıt lazer frekansı, bızzat karbondıoksıt ıçındekı bır molekuler geçışle sabitleşmıştır Renk lazerının frekansı ıse molekuler lyot ıçındekı bır gorunur (520 THz) geçışle sabitleşmıştır iyot gazı, lazerın optık kovuğu dışındakı bır hucrenın ıçınde bulunmaktadır Zıncır uzerınde bunlar arasında, frekansları, zıncırde onların hemen yukarısındaki lazere gore her bırı sabıtleştırılmış olan ıkı ınfrared lazer (bırı 250 THz'de helyumneon gaz lazerı ve ötekı 130 THz'de katıhal renk merkezi lazeri) vardır Verılen lazer çiftı ıçın doğrusal olmayan lıtyum nıobat krıstalı, duşuk frekanslı ışığın frekansını ıkı katına çıkarır "frekans karıştırma" dıye adlandırılan bır sureç yardımıyla bır germanyum dıyotu ( J yuksek 2 V duşuk) farkına eşıt frekansa sahıp bır uyartı uretır Dıyottan gelen uyartı, çıfttekı duşuk frekans lazerını denetım ıçın gerı besler Molekuler iyot geçışının frekansı ıçın son değer, zıncırın bu kısmının karbondıoksıt ucunda belırlenır Bır metalyalıtkanmetal dıyotu renk merkezi lazerınden ve karbondıoksıt lazerınden (ve de az bır mıktar farklı frekanstakı ıkıncı bır karbondıoksıt lazerınden) ışınım alır Bu turden dıyotlar eşanlı (sımultane) olarak gınş frekanslarının çoklularını uretır ve frekans karıştırma yapar Bu durumda çıkış uyartısının frekansı (V renk merkezi 3 V CO? 2 VcOîJ'dır Gerçekte ölçulen ve bundan görunur frekansın hesaplandığı frekans budur Ikıncı deneydekı zıncırın ust kısmının ayrıntıları bırıncıdekınden oldukça farklıydı Ancak zıncırın tepesı bır helyumneon gaz lazerı ıdı ve 473 THz yakınında bır başka molekuler iyot geçışı ıçın frekansı sabıtleştırılmıştı Herkes İçin Psikiyatri ve Psikoanaliz Renberi Dr. Erıc BERNE/ Çev Emre Kapkın / Yaprak Yayınları 11988, Istanbul, 476 s ADD'de psikiyatri alanında yayımlanmış (galıba) ılk "bestseller" olan 'Games People Play' (insanların Oynadıkları Oyunlar, Turkçe çevırısı başka bir isımle yayımlanmıştı) kıtabının yazarı Erıc Berne'un bu Rehberl psıkanalız kökenlı duşunceyı populer bır dılle açıklayan hoş bır kıtap Ama aynı ışlevı yerine getiren, hatta kapsamlarının daha genış ve modern olmasıyla ön planda olan pek çok kıtap varken bu hoşluk tek başına yeterlı gözükmeyebılır. Ancak kıtabın uçuncu kesımınden ıtıbaren Turkçe'de yayımlanmış kaynaklarda fazla rastlanmayan, bıraz Amerıkanca bulunabılecek ama çok özgün bır hava ortalığı kaplıyor "Bır psıkıyatrıste gıtmek, ınsan duyguları uzerındekı çalışmalarda uzmanlaşmış bır hekıme gıtmektır" şeklınde başlayan bu kesımde son derece evrensel bılgıler guzel bır dılle yazılmış Karşılıklı Davranışsal Analiz (Transactıonal Analız) adı verılmış olan duşunuşun babası sayılan Berne'un kıtabında ılgılı bölumu kendısı yazmamışsa da, konunun meraklısı prcfesyonellere dahı hıtap eden bır başka bölüm llaçlarla ılgılı bölum ıse gunumuzun psıkıyatrısının kocaman adımlarla ılerleyen bır dalı hakkında yazılmış olmanın talıhsızlığını yaşıyor Pratik Sorular ve Bllimln öteslnde başlıkları altındakı bölumler Blr Doktor Nasıl Seçlllrden Falcılar'a kadar uzanan bır alanı tarıyor Bu ıkı bölüm kıtabın en ılgı çekıcı uçlarından bırını oluşturuyorlar Sondakı sözcuk lıstesı, çevırmenın çabasıyla, Turkçe'de de oldukça anlamlı bır sözlukçuk halıne dönuyor Bölum sonlarındakı kaynakçalardakı kıtap lıstelerının Turkçe'de yayımlanmış hemen hıç kıtap ıçermemesı Turkçe yayınlar hakkındakı karamsarlık duygumuzu alevlendırebılır Ama, Berne'un bu kıtabının çok geç de olsa Turkçe okuyan ınsanlara ulaşabılmesını bıle bır şanslıhk olarak görebılmek de mümkun ABD'de lyı ve çok satan bır kıtaptı bul Kıtabın gınşınde Berne'un bır öngorusüne degınmek, bu değerlı pskıyatrıst ve analisti hak ettığı yere oturtmak açısından gereklı insanı beden ve ruhu bırbırınden kopuk, kendı kurallarına göre ayr> ayrı ışleyen bırımler olarak görmediğini, bu ıki 'ayrı' bırımın ne olçude örtuştuklerını söylerken gunumuzde psıkıyatrmın ruhbeden dualızmını aşmış olmasını ve gelmış olduğu noktayı guzelce kestıriyor. D Ozon tabakasını korumak için Pompalı spreylere dönüş Çeviri: M. Yaşar Turan Kimya MühendHi O Mayıs 1988 gunu Dow Chemıcal Wfırması tarafından mamullennın uretimlnde tumuyle halojenlenmış Kloroflorokarborı gazlarının kullanılmasına son verıleceğı zıra bu tur kımyasal maddelerın doğal çevreyı tahrıp etmekte oldukları açık landı Boyleco ıkı ay ıçerısınde ıkıncı kez bır büyuk kuruluş CFC'lerle (kloroflorokarbon) ılgılı polıtıkasını değıştırmekteydı Daha önce nısan 1988 ayında da dunyanın önde gelen kuruluşlarından Du Pont tarafından henuz bolırlenmemış bır sure zarfında plastik köpıık, soğutucu ve kllma sistemleri ıle aerosollerde kullanılan kımyasal maddeler üretimine son verıleceğı ılan edılmıştı CFC'lerın kullanımı 1974 yılından berı eleştırılıyor, sözu edılen yılda bu gazlardan bır kısmının dunyayı guneşın ultravıyole ışınlarından ve dolayısıyla ınsanları cılt kanse rınden koruyan ozon tabakasını tahrıp odebılecegı ılk kez ılerı suruluyordu Bugun, tumuyle halojenlenmış CFC'lerın, almosfere dağılmaları sonucu bozunarak serbest klor gazı meydana getırdıklerı ve bu gazın da koruyucu ozellığe sahıp ozon tabakası ıle bırleşerek sozu edılen koruyucu ozon taba kasının yok edıldığı bıhnmektedır Yıllar ıtıbarıyla ozon tabakasının gıderek yok olması uzerıne nıhayet konuya ılgı gösterıldı ve ılk kez Antartıka uzerınde ozon tabakasında hızla buyumekte olan bır delık meydana geldığı rapor edıldı Daha sonra, Natıonal Aeronautıcs and Space Admınıstratıon" (NASA) tarafından yapılan araştırmalar sonucu ozon tabakası kaybının ılk tahmın edılen durumdan daha da ciddl boyutlarda olduğu ve kuzey yarımkure uze rınde de ozon tabakası kaybının başladığı saptanmıştı Ozon tabakasının delinmesine yol açan kloroflorokarbonların sprey, plastik köpük, soğutucu, klima sistemleri ve aeresollarda kullanımı azalıyor. Dunyadakı CFC pazarının yaklaşık % 25'l Du Pont fırmasının kontrolundedır Uretımın Du Pont tarafından azaltılması Du Pont'un rakiplerınin bu pazardan daha çok pay almaları rıskını de berabennde getırmektedır Bununla bırlıkte CFC uretıminın azaltılması yönundekı baskıların Du Pont'un rakıplerı uzerınde de gıderek yoğunlaşacağı muhakkak Du Pont halen uretım aşama sında bulunan ıkame maddelerın daha pahalıya mal olacağı göruşunde Ozon tabakasına tahrıp edıcı ılk darbe, 1970'lı yılların sonlarına kadar puskurtme gazı olarak CFC'nın kullanıldığı "aerosol endustrisi" tarafından vuruldu CFC gazları ıle ozon tabakasının tahrıbı arasındakı ilışkının ılk kez ortaya konulmasından sonra Amerıkalı tuketıcıler "Pompalı Spray"ler ve benzerlerıne dönmeye başladı ve bu suretle aerosol uretım.nde bir krız ortaya çıktı Son zamanlarda hukumetler CFC kullanımını ve uretımını kontrol altına almaya buyuk özen gösterıyor Eylul 1987 ayında "United Natıons Envıronment Programme" ın hımayesınde Montreal de toplanan ulus ların temsılcılerı 1999 yılına kadar CFC uretımını yarıya ındırmeyı ılke olarak kabul ettıler Bırleşık Devletler "Montreal Protokolu ' olarak bılınen anlaşmayı onayladı ve Çevre Koıuma Ajansı (Envıronmental Protectıon Agency) ağustos 1987 ayında yayımladığı yenı mevzuat gereğınce de CFC uretıminı sınırladı Yalnız ' Dow Chemıcal' ya da ' Du Pont" değıl, dunyada yaklaşık 10 000 restorana sa hıp, mılyarlarca hamburger satan "Mc Donald's" zıncirı de bu yılın sonundan ıtıbaren CFC ıle uretılen plastik kopuk kaplar kul lanmayacağını ılan etti (The Econcmıst, 21 Mayıs 88) 1
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle