Katalog

12 15 TEMMUZ 2022 CUMA KÜLTÜR Küratör Fulya Erdemci hayatını kaybetti üratör ve yazar Fulya Erdemci ya- lerde sanat projeleri küratörlüğü yaptı. Ful- ya Erdemci, 2008’den 2012’ye kadar Ams- Kşamını yitirdi. Erdemci son olarak ya Erdemci’yi KØS ve Danimarka’da ağırla- terdam’daki SKOR Sanat ve Kamusal Alan Danimarka'da kamusal alanda sana- maktan büyük mutluluk ve gurur duyuyo- Vakfı’nın direktörlüğünü yaptı. 2015’ten ta odaklanan müze olan KØS'un direktör- ruz” diyerek duyurmuştu. itibaren çok sayıda mekâna özgü serginin Kendi olmak... lüğünü üstlenmişti. KØS, Erdemci’nin gö- Erdemci, 2013’te “Anne, ben barbar mı- yer aldığı Cappadox Festivali Çağdaş Sa- revini “Her zaman güçlü, eleştirel, duyar- yım?” başlıklı 13. İstanbul Bienali'nin yanı nat Programı’nın küratörlüğünü üstlenen eridun Andaç, yazar-düşü- lı ve şiirsel bir anlayışla, şehrin sokakla- sıra 54. Venedik Bienali’nde Türkiye Pav- Erdemci, İstanbul Bienali’nin ilk yönetmen- nür Jorge Luis Borges üzeri- rından vahşi doğaya ve çoğu zaman siya- yonu gibi uluslararası sanat sergileri ve leri arasında da yer almış, “İstanbul Yaya Fne yazdığı bir denemede “Eğer fulya erdemci si kargaşa zeminine kadar en zorlu çevre- programlarının küratörlüğünü yürüttü. Ful- Sergisi”ne imza atmıştı. dili kullanıyorsanız, sürekli meta- for kullanmak zorundasınız” yargısı- nı aktarırken ona “Borges’in çağrı- sı, yazıda kendi olmaktır. Kendi sesi- BEl Ediy E, tüm ilç EyE yayılan Kültür sanat Et Kinli Kl Eri düz Enliyor ni var ederek yazmak için yolunuzun Borges’ten geçmesi kaçınılmaz ben- ce!” cümlesini de ekliyor. Bu yargılar gerçekte üslubun tanı- mıdır. Öyle ki, üslubu, karmaşıklaş- madan, “üslubun, insanın kendisi olduğunu” diye genelleyenler de ol- Nilüfer, ‘yukarı bakıyor’ muştur. İnsan Son olarak 6 farklı İnsan devingen olduğunca değiş- kendir de. Üslup da öyledir. Sonsuz- mekâna yayılan luğun Tarihi (Can, 2021) adlı dene- sergi, Bursalıların mesinde, yazdıklarını, “Her yeni bas- yanı sıra çevre il- kısı bir öncekini mumla aratan cins- ten” diyerek tanımlıyor. Felsefe yo- lerden ve özellikle luyla sanatın derinliklerine inmeye İstanbul’dan sanatse- çalışan Borges’in, kullanılan dilden verleri ilçeye çekti. dolayı üslubu öne çıkarışının nedeni bu olmalı... ilüfer Belediyesi, kül- Yunus Emre’nin dizelerinde de- vingenlik-değişkenlik iç içe: Hak bir tür sanat alanında- gönül verdi bana, ha demeden hay- Nki çalışmalarıyla par- ran olur / Bir dem gelir şadi olur (se- makla gösterilir bir beledi- vinir), bir dem gelir giryan olur (ağlar) ye haline geldi. Aralıksız | Bir dem gelir söyleyemez, bir sözü bir biçimde etkinlikler dü- tayfun Serttaş - Mediterranean v ahit tuna - Kurum şerh eyleyemez (açıklayamaz) / Bir zenliyor, festi- dem dilinden dür (inci) döker, dertli- valler yapıyor- temel farklılık bence belediyelerin baskısına maruz kalıyor. Sergi için seçilen altı mekân, lere derman (ilaç) olur. lar. Bunlardan birisi olağan sayılan hizmetlerinin dışın- Bu durumda yukarı bakmak, bel- şehrin kültürel kimliği, tarihi dö- Yaratıcılığını sanatsal yaratılarla, oku- de belki de bugüne ka- da kültür sanatı bir yaşam biçimi ki biraz ısrarla, inatla başını önü- yarak geliştirmeyenler, en güzel karşı- nüşümü ve geleceğiyle diyaloğa ge- dar Bursa’da yapılmış olarak ele alıp kent hayatına yön ne eğmemek, itaat etmeye zorlayan sında bile kördürler. Uydurma neden- çen mekânlar. Her biri serginin ORHUN lerle sanatçıları hapislerde çürütenler en kapsamlı sergi seri- veren temel bir politika haline ge- güce, güçsüz olduğunu bile bile de farklı tonlarını içermesinin yanın- ATMIŞ onlardır, üç beş kuruşla onların kul- si olan “Yukarı Bak, Sı- tirmeyi başarmasında... Çalışmala- olsa direnmek oluyor. Sergi kahka- da izleyiciye tekil gezdiğinde de landıklarıdır... nırlı Coğrafyanın Yıl- rımızı sanat alanında özgür düşü- ha atarak, renkleri, dansı ve ritmi bir bütünlük sunuyor. Kente yeni dızlı Ufukları” sergisi oldu. Son iki nen, araştıran bir yapıyla popüler kullanarak içine sıkıştırıldığımız kazandırılan Balat Kültürevi “Öz- Üslup yaratanlar haftasına giren sergi, şehrin fark- kültür sınırlarının ötesine geçen, kalıpları kıran, bizleri kontrol al- gürlük Köşenin Hemen Arkasında” Şiir duygu-düşünce-yaratı denen lı noktalarındaki altı mekâna ya- riskleri de olsa alternatif üretimle- tında tutmak için yapılanmış ikti- sergisine ev sahipliği yaparken ta- lirik söylemin iç donanımı üzerine yılıyor. Sergi bugüne kadar şe- re, yeni bakış açılarına yer verme- darları hicvin gücü ve ironinin kıv- rımsal üretimde artık yeri olmayan kurgulanan genellikle sevgi, ayrılık gi- hir içi ve dışından çok fazla ziya- ye çalışan bir hat üzerinde sürdü- raklığıyla sorgulayan bir sergi. Pancar Deposu “Haz, Işıltı, Kahka- bi duyumsamaların dile getirildiği, öl- retçi çekti. Serginin küratörü Yek- rüyoruz. Bu bütüncül bakışta kül- n Gelecekte ne gibi projeleri- ha” sergisini ağırlıyor. “Le Musee çüsü kendinden oluşan bir anlatı tü- han Pınarlıgil. Sergi, politik konu- tür alanının işin profesyonellerine nizle ön plana çıkmayı planlıyor- D’Histoire Naturelle” ve “Efsun- rüdür. Acılı günlerde ozanların dilin- lara umut dolu, pozitif bir perspek- bırakılması ve o alanın özerkliğine lu Dünya Hayal Değil, Burası”, ser- sunuz? den birden dökülüveren sevdaların, tiften yaklaşarak “Ne zaman boyun ayrılıkların akışımına sokuverir. saygı gösterilmesi kamu kurumla- Kentler canlı bir organizma gibi gileri doğa âlemiyle masal âlemini Nâzım Hikmet, Sait Faik, Yaşar eğmeyi bırakır, neden, nasıl yu- rında pek karşımıza çıkmayan bir Nâzım Hikmet Kültürevi’nde izle- sürekli bir gelişim ve değişim için- Kemal, Cemal Süreya o düzeyi tut- karı bakarız?” düşüncesinden yo- durum aslında. de. Nilüfer bu canlılığın en çok ya- yici ile buluşturuyor. Nilüfer’in ta- turma erdemine erenlerdendir. On- la çıkıyor. Hem sergileri hem onla- rihi mekânlarından olan Gölya- şandığı yerlerden biri. Bu anlam- lar gibi yazmak isteyenlerden geçile- ‘İronik bir sergi’ rın yarattığı etkiyi hem de Nilüfer da kent paydaşlarını kültür sana- zı Kültürevi “İnce Elemek Sık Do- mez, ama ne denli çabalasa da, hiç- Belediyesi’nin kültür sanata nasıl n “Yukarı Bak” sergisinin fikri kumak”, Fotoğraf Müzesi “Si- ta ulaşma ve ortak olma yollarını, biri o düzeyi tutturamamıştır... bir önem verdiğini Nilüfer Beledi- teması nasıl ortaya çıktı? artırma ve yeni etkinlik mekânları yah Yandığında”, Edebiyat Müze- Örneğin Yaşar Kemal’in İnce Me- yesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Hem ülkemiz hem dünya kaotik si “Türkiye’nin Yeraltı Suları: Fan- kazandırma yönünde projeler üre- med’deki üslubuyla, konu aynı böl- Nejla Aslan ile konuştuk. ve depresif bir dönemden geçiyor. tiyoruz. Bu projelerden biri ser- zin Edebiyatı” sergilerine ev sahip- gede geçmesine karşın Ortadirek’te- Tabii ülkemizin siyasi atmosfe- liği yapıyor. gi mekânlarından da olan Pancar ki üslubu aynı değildir. İnsan bu; kimi ‘Bir yaşam biçimi’ ri hepimizi kendi içimizde daha da Deposu’nu hem kültür hem gast- zaman yeniden doğmuşçasına mut- n Nilüfer sınırları içerisinde al- ludur, kimi zaman yaşamın karanlığı- umutsuzluğa sürüklüyor. Bu umut- Baskıdan sıyrılmak... ronomi hem de teknoloji alanları- na düşmüşçesine karamsar... tı farklı mekânda aynı anda sergi suzluk içinde kontrollü yaşamayı n Hem isminden hem de içerdiği nı içeren bir tasarım-üretim mer- Suyun, döküldüğü kabın biçimini açmak büyük bir iş. Kültür sanat ve baskıyı kabul etmeyen Boğaziçi eserler bakımından politik olarak kezine dönüştürmeyi amaçlıyo- aldığı gibi, üslup da insanın ruh duru- alanındaki çalışmalarınız da be- Üniversitesi bileşenleri aslında bi- ne söylemek istiyor sergi bizlere? ruz. Diğer yandan her yıl düzenle- muna göre biçim değiştirir. Örneğin ğeni topluyor. Nasıl bir vizyon ve ze ilham verdiler. Buradan yola çı- Yaşadığımız çağda özgürlük sade- diğimiz caz ve müzik festivalleri- resim yaparken parmakları fırça tu- misyonunuz var bu çalışmaların karak üniversite öğrencilerinin yu- ce belirli, kontrollü alanlarda ve tek nin izleyiciye yeni keşif ve dene- tamayan Renoir’ın kadınlarıyla, atak arkasında? karı bakmalarının bile sakıncalı tipleştirilmiş kalıplarla tanımlı. Kont- yimleri yaratması yönünde çalış- ruhlu Picasso’nunkiler aynı mıdır? Nilüfer Belediyesi pek çok disip- görüldüğü bir dönemde ironik bir rolün dışarısında kalanlar, birlikte malar yürütürken, aynı zamanda Bu üslubun da tanımıdır. Üslupta tı- linde olduğu gibi güncel sanat ala- sergi olabilir mi diye düşündük. yaşamanın yeni yollarını arayanlar, ulusal ve uluslararası konser hari- kanıklık, tekdüzelik olmaz. İnsanın do- nında da çalışmalarını uzun yıllar- Sonra Yekhan Pınarlıgil ile bu fikir öznelliklerin çeşitliliğine inananlar talarında önemli bir yer edinmesi- ğasında olduğu gibi, her konuya göre dır sürdüren bir belediye. Burada üzerine çalışmaya başladık. üslup yaratmaktır yazarlık, ressamlık, otoritenin, sahte ahlak bekçilerinin ni sağlamak. bestecilik... Sanat alanında kendi üslubunu yaratanlar çok değildir. Bir ülkenin o ‘Kara Kol’ 2 yetkinliğe gelen sanatçılarını düşü- GEldil Er, çaldılar, El sallayıp Gittil Er nün, sayısı 10’u zor bulur... haftadır zirvede Borges, bir şeyler yapıp da iz bıra- kamayanlara karşı acımasızdır: Kendimiz için çalıyoruz havası! abel “Yaşarken kibrinden geçilmeyen in- MMatiz’in sanoğlu, ölünce sinekleri toplamaktan edi tabii ki dizim ağrıyor diye sek volüm, yüksek müzik, dolu do- kendi aralarında da sanki hiç diya- çalışmaları- başka bir işe yaramıyor.” (Sonsuzluğun Kevde oturmuyor, gecelere akı- lu müzik. Çok uzun parçalar, ara- log yok, ama tabii ki müthiş bir ile- nı sürdürdü- Tarihi, Can, 2021, s. 81). yor, konserleri dolaşıyor. Cemil To- da sahne arkasına gidip geliyorlar, tişim var. Vokal de yok ama bant ğü 5. albü- puzlu Açık Hava’da sıra dışı bir sularını içiyorlar. Bizi yok sayıyor, kayıtlarında konuşmalar duyulu- münden 1 Kişilik yoksunluğu Temmuz’da konser varsa kaçırmıyor. Godspe- “Merhaba İstanbul, nasılsınız?” gi- yor. Dinleyicilerin bir kısmı grubu Yalaka ağzı geliştir. Neden hoşlanı- yayımladı- ed You Black Emperor. İsmi uzun, bi Türkçe konuşmaya çalışıp seyir- tanıyor, dâhi kabul ediyor ve çok yorsa onu yap. Övgülere boğ. O da yet- ğı “Kara- parçaları uzun, ilginç, farklı bir ciyi tavlamaya kalkışmıyorlar. Za- sevdiğini göstermek için “Aslanla- mez, onun taparcasına sevdiği adam- kol” şarkı- grup, Kanadalı Art Rock grubu, bu ten dinleyip dinlemediğimize de al- rım” filan diye abuk sabuk bağırı- ların adını anarak “Bu çağın ‘O’su sen- sı iki haftadır müzik çok az rastlanan bir tür ol- dırmıyorlar. Sadece kendileri için yor, sıradan bir rock grubu dinli- sin!” de, yalaka ağzı işe yaramışsa onu YouTube’un daha da sulandır, “Şimdiye değin ge- duğu için demek ki gidilecek. Gi- çalıyor gibi bir havaları var, göz te- yor gibi kafa sallayıp kafa bulmaya müzik liste- len o adı büyükler kim oluyor, en bü- dildi, ilginç bir deneyim oldu. Yol- ması da kurmuyorlar. Müzik ini- çalışıyor. Bu ne ya, deyip usul usul sinde 1 nu- Mabel Matiz yük sensin!” ları dünya turnesi sırasında Murat yor, çıkıyor, bazen melankolik, ba- sıvışan, çaktırmadan mekânı terk maradan in- Sözün gücünü yitirdiği yerde, onun miyor. Büyük ses getiren, klibiyle de Abbas’ın da gayretiyle İstanbul’a zen sert, bazen neşeli gibi ama çok edenler de var. Konserin bitimin- yerini düşlemler alır. Araya salya sü- beğeni toplayan şarkı bugüne kadar düşüveren deneysel caz grubu Ka- yoğun. Arka perdede geçen görün- de dinleyicilerin yarısı bis yapar- mük ağlama girer. Söz gücünü yiti- 8 milyon izlenmeyi geride bıraktı. nadalılar, her halleriyle farklıy- tüler müzikle bağlantılı. Çıplak lar mı diye beklerken yarısı çoktan rir, devreye rol girer. Çocukken artist Sözü ve müziği Mabel Matiz’e olan çıkmıştı bile. Ve en cool olanı, mü- dı. Sahneye yayılmış enstrüman- ayaklı, kemancı Sophie, kendi dün- olmak istemiyor muydun, o günle- şarkının klibi gerici kesimler tarafın- larını teker teker gelip ellerine al- yasında. Dört gitarist, oturarak ça- zisyenler de teker teker çekmiş git- ri anımsayıp kafanda kurgular yarat, dan hedef alınmış, Radyo ve Televiz- miş, ne kalanları ne gideni umur- dılar. Akort mu ediyorlar, çalıyor- lıyor. Klavyeci çok önemli. İki per- kurgunun başoyuncusu ol! yon Üst Kurulu tarafından yasaklan- lar mı belli değil, suratımıza bak- küsyonist. Biri kayıttan çaldıkları- samıştı! Hem de müzik devam Bu koşullarda her şey “kendi mış, ancak yurttaşlar ve sanatçıların ederken. Gerçekten ilginçti.. olamayan”ların elinde kalıyor... madan çalmaya başladılar. Yük- nı da yönetiyor. Kalabalık bir grup, desteğini görmüştü. Gençler için Kültürel ve tarihi Madonna hayranlarına doğaya saygı duruşu kısa film yarışması dev parti eni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği İzmir Şubesi, dalar Müzesi’nin, Ada- seracılığı, bostanları ile anı- adonna’nın 40 yıllık kariyeri boyunca Billboard Alar Mimoza İnisiyatifi or- lan Adalar’ın doğal, kültürel Y“Nasıl Bir Eğitim?” konulu kısa film yarışması açtı. Mdans Kulüp Şarkıları Listesi’nde 1 numara olan şar- taklığı ve Adalar Belediye- ve tarihi mirasına saygı duru- Kısa film yarışmasının ismi, Köy Enstitülerinde en çok kılarını bir araya getirdiği “finally enough Love” remix si ile İBB Adalar Koordinatör- şu niteliğini taşıyor. çalınan müzik aletinden esinlenerek “Mandolin” koyul- albümünün resmi tanıtım partisi, 22 temmuz Cuma ak- du. Mandolin Kısa Film Yarışması projesinde ise amaç lüğü işbirliğiyle düzenlediği Her yaştan ziyaretçinin il- şamı, a smalımescit, Blind istanbul’da yapılacak. Warner Lavanta Günleri 19-24 Tem- gisini çekecek çeşitli atölye- “Z” ve “Alfa” kuşağını dinlemek. Gençlerin durduğu yer- Music Group tarafından düzenlenen lansman partisin- muz tarihleri arasında Büyü- ler, söyleşiler, geziler, konser den, onların bakış açısıyla, onların gözünden “Nasıl Bir de, dans şovları ve sürprizler olacak. Gecede “draq qu- Eğitim” sorusuna yanıt aranıyor. kada ve Heybeliada’da yapı- ve sunumların yer alacağı La- een” yıldızlar Pepi ıv (dördüncü Pepi), Gia a ndrogyny lacak. Adalar’ın doğal, kültü- vanta Günleri beş gün boyun- Yarışmanın son başvuru tarihi 9 Eylül. Ön jüri sonuç- şovlarıyla, Ceydanur Özer ve 2daydance ekibi dansla- rel ve tarihi mirasından ilham ca devam edecek. Adalar La- ları 29 Ekim’de açıklanacak. Ödül töreni ise 24 Kasım rıyla sahnede olacak. Madonna partisinde dJ kabinin- Öğretmenler Günü’nde yapılacak. En iyi kısa filme 7 bin alınarak gönüllü kişi ve kuru- vanta Günleri’ndeki pazar ye- de, istanbul’da yıllar içinde birçok Madonna partisine luşların inisiyatifiyle hayata ri, toplantılar, konserler et- TL, en iyi oyuncuya 2 bin TL verilecek. Seyirci ödülü de imza atan Cenk erdem konuk dJ olarak yer alıyor. geçen Lavanta Günleri, tarih- kinlikler herkese açık ve katı- 2 bin TL olacak. Ayrıntılı bilgiye: www.mandolinkisa- te çiçekçiliği, çiçek şenlikleri, lım ücretsiz olacak. film.org adresinden ulaşılabilir.