24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
EKONOMİ ekonomi@cumhuriyet.com.tr 11 3 MAYIS 2021 PAZARTESİ Tam kapatmada getirilen muafiyetler turizm gibi bazı sektörlerde tepki yarattı Muafiyet bilmecesi Rejimböyle, Turizmciler turiste muafiyet getirilirken onlara peki ya hizmet veren seyahat acenteleri, rehberler ve balon işletmelerine kısıtlama olmasını “mantık dışı” buluyor. Esnaf ve perakendeci de tepkili. muhalefet? Salgında artan vaka sayılarını düşürmek için hükümetin 17 Mayıs’a kadar aldığı tam kapannin muafiyet kapsamı dışında değerlendirilmesinin mantıklı bir izahı, savunulacak bir tarafı da yoktur. YurtdıSiyasal İslamın AKP rejiminin liderliğinin, dinci entelijansiyanın, kafalarındaki hayalleri gerçek sandıklarını birçok kez vurgulamıştım. Geçen mada getirilen muafiyetler kafa kaşından yolcusu, turisti gelen acenteler haftaki yazımda da bu “gerçeklik” sorurışıklığı ve karmaşa yarattı. Turizm sektöründe, “Turizm sertifikası” olan oteller açıkken turistleri ülkeye getiren seyahat acenteleri, gezdirmesi gereken tur rehberleri ve Kapadokya’daki balonlar gibi birçok alan hizmet veremiyor. Zincir marketlerde kırtasiyeden gıdaya, ev bakım eşyalarınyolcusuna hizmet veremiyor, müzeye havaalanına götüremiyor, otele götüremiyor. Açık olan, bu uygulamadan; bedelini ödedikleri hizmetleri alamayan yabancı turistler ve tur operatörlerinin ülkemize güveninin sarsılacağı, bundan da Türk turizminin zarar göreceğidir” dedi. nunun, ülkenin jeopolitik sermayesini nasıl tükettiğini örneklemiştim. Rejim böyle, peki ya muhalefet, özellikle ana muhalefet partisinin liderliği? Bu soruya cevap vermeye çalışmadan önce “1 Mayıs” kutlamalarını önlemeye çalışan polisin baskısına, orantısız şiddet uygulamalarına kararlı biçimde direnen gençleri, geleceğin işçi sınıfını, sol entelijansiyadan elektrikelektroniğe kadar birçok Kısıtlamalarda küçük esnafın zincir nın katkılarını kutlamak istiyorum. 1 Mayıs ürün satılabiliyorken kırtasiyeci ve beyazeşyacı, dükkânını açamıyor. Büyük eticaret siteleri her türlü ürünü satabiliyorken, yerel işletmeler iştimarketler karşısında ezildiğini dile getiren TESK Başkanı Bendevi Palandöken de muafiyet kararlarının izah edilmesi gerektiğini dile getiriyor. PaPERAKENDECININ geleneğini bu yıl da yaşattılar. Gerçekten de yazının devamındaki saptamaların da göstereceği gibi, gelecek bu gençlerin elinde; bugünkü siyasi “liderlerin” değil! gal konusu eticaret olmadığı için depolarını açamıyor. Sektör temsilcileri kısıtlamada haksız rekabete ve çeşitli mağduriyetlere yol açan uygulamalara karşı muafiyet alanlarının daha detaylı belirtilmesini istiyor. Turizme zarar veriyor Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) bir açıklama yaparak kısıtlama kurallarındaki hataların turizmde büyük yaralar açtığını belirtti. Açıklamada, “Yabancı turistlerin tüm kısıtlamalardan muaf olduğu her düzenlemede yer alırken, bu turistlere hizmet verecek seyahat acentelerilandöken şunları söylüyor: “Zincir marketler ve mobil sipariş uygulamaları gelirini 5’e katlıyor ama esnaf arkadaşlarımız dükkânını kapatıp 17 gün boyunca satış yapmamaya mahkum ediliyor. Kırtasiyeci dükkanını dahi açamazken zincir marketler bütün yasaklar boyunca defter, kalemden tutun küçük ev eşyalarına kadar her şeyi satabiliyor. Mobil uygulamalar bütün bunları tüketicinin ayağına kadar getirebiliyor. Burada çok büyük bir haksız rekabet var. Zincir marketlerin gıda ürünü dışında ürün satışı yapması yasaklanmalıdır.” l Ekonomi Servisi SORUNU ETICARET Perakendecinin sorunu ise eticaret konusunda yoğunlaşıyor. Muafiyet uygulanırken Ticaret sicil gazetesindeki iştigal alanlarında “eticaret” ibaresi bulunan firmaların depolarını açabildiği ve satışlarında aksama yaşamadığını belirten Birleşmiş Markalar Derneği Başkanı Sinan Öncel, şunları söylüyor: “Sektörümüzdeki çoğu firma çok köklüdür. 20 yıl önce kurulmuş bir firmanın kuruluş belgesinde iştigal alanı olarak ‘eticaret’ yazmıyor tabii. Ama yeni kurulan ve ‘eticaret’ ibaresine sahip olan firmalar depolarını açarak tedariklerini sağlayabiliyorken diğer firmalar depo elemanlarını çalıştıramıyor ve tedarik sıkıntısı yaşıyor. Biz acilen firmalara eticaret için muafiyet istiyoruz” diye konuştu. Bazı şeyler ‘askıda’ KRT TV’de Zafer Arapkirli arkadaşımızın CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelttiği, eski bir deyişle adeta “siyasi gerçekleri sergileyen” sorular ve aldığı cevaplar son derece öğreticiydi. Kabul etmek gerekir ki Kılıçdaroğlu, Rejim’in biçimine ilişkin çok yerinde tespitler yapıyordu: “Türkiye’de demokrasi askıya alınmıştır, anayasa askıya alınmıştır, hak ve özgürlükler askıya alınmıştır.” … “bizim ülkemizde demokrasi yok!” Gerçekten de geçen hafta, yurttaşların cep telefonuyla çekim yapmasını yasaklayan bir genelge yayımlandı. Çok açık ki Rejim, artık sınır tanımayan, ölçüsü kaçmış, çoğu kez yasal zeminden yoksun polis şiddetini halkın gözünden gizlemeyi ASGARI ÜCRET 2 BIN 825 LIRA, AÇLIK SINIRI 2 BIN 767 LIRA amaçlıyordu. “Tam kapanma” başlarken alkollü içki satışı, Rejim’in bir yerinde birileri gereksiz gördüğü için keyfi biçimde ‘Açlığa’ ramak kaldı! yasaklanmaya çalışıldı. Yasak, tarikatları, Hizbullah ve benzer çevreleri sevindirdi ama esnaf öfkeyle söylenmeye, halk direnmeye başladı ve kadük oldu. “İşi içki yasağı veya başka bir yasaktan değil, doğrudan doğruya esANNELER GÜNÜ UMUDU Ciroları yüzde 30 artırıyor Her yıl mayısın ikinci pazar günü kutlanan Anneler Günü ile 13 Mayıs’ta başlayacak Ramazan Bayramı’nın, Covid19 tedbirleri kapsamında uygulanan “tam kapanma”ya denk gelmesi nedeniyle eticarette rekor bekleniyor. AVM ve cadde mağazaları kapalı olduğu için hediyelik alışverişinde online kanalların tek seçenek olduğunu söyleyen Birleşmiş Markalar Derneği Başkanı Sinan Öncel, “Anneler Günü alışverişinin perakende cirolarına ortalamada yüzde 30 katkı yaptığını biliyoruz. Bazı kategorilerde bu oran yüzde 100’e yaklaşıyor” dedi. l Ekonomi Servisi MUSTAFA ÇAKIR İktidarın “Alım gücünü yükselttik, çalışanları enflasyona ezdirmedik” iddiasına karşın veriler tam tersini söylüyor. Bekâr bir çalışanın aylık asgari harcama tutarı son bir yılda 476 lira arttı. Yaklaşık 7 milyon işçinin bir aylık geçim ücreti olan asgari ücretin açlık sınırının altına düşmesine de ramak kaldı. Asgari ücret 2 bin 825 lira, açlık sınırı 2 bin 767 lira. Böyle giderse daha yılın birinci yarısı dolmadan asgari ücret açlık sınırının altına inecek, yoksulluk sınırı ise 10 bin liraya dayanacak. Türkİş’in nisan ayı için açıkladığı hesaplamalara göre yoksulluk sınırı 9 bin lirayı da aşarak, 9 bin 14 lira oldu. Açlık sınırı 2 bin 767 liraya, bekâr bir çalışanın aylık en düşük yaşam maliyeti tutarı da 3 bin 360 liraya ulaştı. Türkİş’in yıllardır sürdürdüğü araştırmalar ise yıl4 Temmuz 2018’de bir kişinin aylık geçim maliyeti o dönemki asgari ücretin 533 lira fazlasıyla 2 bin 136 liraydı. Açlık sınırı bin 738 lira, yoksulluk sınırı 5 bin 662 liraydı. 4 Ocak 2019’da bir çalışanın yaşam maliyeti net 2 bin 452’ye çıkar4 Ocak 2020’de “Gıda fiyatları el yakıyor” diyen Türkİş, bir çalışanın aylık yaşam maliyeti tutarını 2 bin 698 lira, açlık sınırını 2 bin 219 lira olarak hesapladı. Yoksulluk sınırı ise 7 bin sınırını da aşarak, 7 bin 229 liraya fırladı. En az harcama 3 bin TL 2021’e gelindiğinde ise bekâr bir çalışanın yaşayabilmesi için yapması gereken asgari harcama tutarı 3 bin 222 liraya fırladı. Ocak 2021’de açlık sınırı 2 bin 652 lira oldu. Yoksulluk sınırı 8 bin 638’e yükseldi. Şubatta, “Hayat pahalılığı enflasyon artışıyla dayanılmaz noktada” diyen Türkİş, açlık sınırını 2 bin 719 lira, yoksulluk sınırını 8 bin 856 lira olarak hesapladı. Bekâr bir çalışanın aylık yaşam maliyeti de 3 bin 297 liraya çıktı. Martta açlık sınırı 2 bin 736 lira, yoksulluk sınırı 8 bin 912 lira oldu. Bekâr çalışanın yaşama maliyeti 3 bin 317 liraya çıktı. naf açısından” gördüğünü söyleyen Kılıçdaroğlu’na göre “Özel hayatın gizliliği esastır. Bu sadece bir içki olayı da değildir. Kişinin özel yaşamıyla ilgili, devlet müdahale edemez”. Sonra ekledi: “Hangisine uydular ki buna uysunlar.” Kılıçdaroğlu, “Bütün bunlara rağmen hiç kimsenin umutsuz olmasını istemem. Nasıl olsa bütün bunların tamamı değişecek” diyor. Şimdi, “Rejim böyle peki ya muhalefet, özellikle ana muhalefet partisinin liderliği” sorusuna cevap vermeye çalışabiliriz. Demokrasi askıya alınmış, hak ve özgürlükler cepheden saldırı altında, yasaklar ve baskılar keyfileşmiş, polis şiddeti artık halktan saklanması gereken bir düzeye ulaşmış. Bunlara Rejim’in cevapsız bıraktığı sorunları anımsatan “128”, “diploma nerde” gibi pankartları polisin gelip indirmesini, muhalefetin “üç maymunları” (görme, duyma, söyleme) oynamaya zorlanmasını da ekleyelim. Kısacası, Kılıçdaroğlu’nun deyişiyle “Ülkede demokrasi yok!” Peki, ne var? Demokrasi yoksa, seçimler nasıl olacak? “Nasıl olsa bütün bunların tamamı değişecek” iddiasının dayanağı nedir? HEDEF HER YIL 1 MİLYON Turkcell’e 3 ayda 705 bin müşteri Turkcell, bu yılın ilk çeyreğinde 705 bin yeni müşteri kazanalar içerisindeki yoksullaşmayı ortaya koyuyor. 4 Ocak 2018’de bekâr bir çalışanın yaşayabilmesi için yapması gereken asgari harcama tutarı bin 999 liraydı. 4 kişilik ailenin açlık sınırı bin 615 lira, yoksulluk sınırı da 5 bin 262 lira olarak hesaplanmıştı. ken, açlık sınırı 2 bin lirayı, yoksulluk sınırı da 6 bin lirayı aştı. 4 Temmuz 2019’da çalışanın yaşayabilmesi için yapması gereken asgari harcama tutarı 2 bin 565 liraya yükseldi. Açlık sınırı 2 bin 75 lira, yoksulluk sınırı da 6 bin 760 liraya çıktı. Ocak 2018’de açlık sınırı bin 615 lira iken bugün bu rakam 2 bin 767 liraya çıktı. Yoksulluk sınırı ise 5 bin 262 liradan 9 bin 14 liraya ulaştı. Asgari ücret 2 bin 825 lira olduğu bir dönemde çalışan 2 bin 767 TL olan açlık sınırına biraz daha yaklaşmış oldu. l ANKARA Kılıçdaroğlu, olup biteni tekrarlıyor; doğru, demokrasinin askıya alındığı, yasaların keyfileştiği, polis şiddetinin orantısız düzeylere yükseldiğini saptıyor. Ancak çözüm olarak hiçbir program, eylem, önlem önerisi yok. Diğer taraftan, kamuoyu yoklamaları istikrarlı biçimde Rejim’in partisi AKP’nin seçmen tabanının (büyük olasılıkla, siyasal İslamın örgütlü, kararrak son 3 yılın en yüksek çeyreklı ve de silahlı tabanına doğru) daralmaya lik müşteri kazanımına imza atarken, her yıl 1 milyon yeni abone hedefinin yüzde 70’ine ilk 3 ayda ulaştığını açıkladı. Şirketten yapılan açıklamaya göre, sürdürülebilir büyümesini 2021’e de taşıyan Turkcell Grubu, konsolide bazda toplam gelirlerini geçen yılın ilk çeyreğine göre yüzde 17.5 artışla 7.8 milyar TL’ye çıkardı. Şirketin FAVÖK’ü 3.3 milyar TL olarak gerçekleşirken, FAVÖK marjı ise yüzde 42.2 oldu. l Ekonomi Servisi SATIŞLAR YÜZDE 25 ARTTI İstanbul’dan kaçış akaryakıtçıya yaradı İhracat pazarları ‘Yeşil Mutabakat’la değişiyor KOBİ’ler yeşilden bihaber Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED), Avrupa Yeşil Mutabakatı (AYM) ile başlayan değişim sürecini KOBİ’ler çerçevesinde değerlendirmek üzere “Avrupa Yeşil Mutabakatı ve KOBİ’ler” başlıklı bir rapor yayımladı. En geç 2023 yılında uygulamaya geçilmesi planlanan Sınırda Karbon Birliği’nde sıfır karbon hedefleyen Yeşil Mutabakat’a uyum hızlanıyor. AB ülkelerinde küçük ve orta ölçekli işletmelerin dörtte biri yeşil büyümede aktif rol oynarken, Türkiye’de ise KOBİ’lerin yüzde 40’ının bu alanda hiç yatırım yapmadığı açıklandı. TÜRKONFED Başkanı Orhan Turan, “Avrupa Yeşil Mutabakatı’nın bir büİstanbul’da en çok domates fiyatı arttı İstanbul Ticaret Odası’nın (İTO) İstanbul Ücretliler Geçinme İndeksi nisan ayında yüzde 1,01 artış kaydetti. Nisanda fiyatı önceki aya göre en çok artan ürün yüzde 19.93 ile domates oldu. İstanbul Ücretliler Geçinme İndeksi’nde devam ettiğini gösteriyor. Bu sırada muhalefet kanadı yeni partilerle parçalanmaya devam ediyor. Ana muhalefet partisinin oyu yüzde 20’lerin üzerine çıkamıyor. Böyle olunca da insan düşünmeden edemiyor: Muhalefet, bir taraftan ülkede demokrasi yok diyor, diğer taraftan seçimler yapılacak bunlar gidecek havasında. Öyleyse iki olasılık söz konusu: Birincisi: Burada birbirini dışlayan iki önermenin ikisinin de aynı anda doğru olduğuna inanmak gibi bir “bilişsel uyumsuzluk” (cognitive dissonance) durumu var. İkincisi, “Nasıl olsa bütün bunların tamamı değişecek” iddiası aslında Rejim’in bekasını güvence altına alan bir destekleyici fantezidir. Her iki durumda da muhalefet, bu haliyle başarısız kalmaya mahkumdur. Tekrar tekrar vurgulamak isterim: “Durum”, bu haliyle umutsuzdur! Umut tacirliEPDK verilerinden derlenen bilgilere göre; tam kapanma öncesi yaşanan seyahat yoğunluğu, akaryakıt satışlarında günlük bazda yüzde 25 artış getirdi. 28 Nisan’da (Çarşamba) yoğunlaşan seyahatler sebebiyle moDüzenlemesi (SKD) mekanizması nedeniyle işletmelerin bu dönüşüme adaptasyonu da büyük önem taşıyor. Türkiye ihracatının en önemli pazarlarını oluşturan Avrupa yüme stratejisi olarak kurgulanması gerekiyor. Bunu yaparken de KOBİ’lerin mevcut kırılganlıkları düşünülmeli ve gerekli politikalar oluşturulmalı” diye konuştu. l Ekonomi Servisi yer alan 242 ürünün 106’sının perakende fiyatı artarken, 37 ürünün fiyatı düştü, 99 ürünün fiyatı ise değişmedi. Fiyatında artış yaşanan diğer ürünler; giyim harcamaları grubundan yüzde 15.14 ile gömlekerkek, yüzde 14.38 ile tayyör ve yüzde 14.14 ği gerçekleri halktan saklıyor, rejimin ekmeğine yağ sürüyor. Öyleyse önce, umutlu olmaya izin verecek “yeni bir durum” yaratmaya çalışmak gerekiyor. Manuel izin belgelerinin torin satışları 73.5 milyon, benzin satışları ise yaklaşık 12 milyon litreye ulaştı. Tam kapanmanın başlamasından bir gün önceki 29 Nisan’da (Perşembe) ise 76,5 milyon litre motorin satışı gerçekleştirildi. Benzin satışları ise 13,6 milyon litre olarak kayıtlara geçti. Çiftçi buğdaya en az 2.20 TL fiyat bekliyor Adana Çiftçiler Birliği Başkanı Mutlu Doğru, hasadı yaklaşan buğdayın bir kilogramının maliyetinin 1,92 TL olduğunu belirterek, Toprak Mahsulleri Ofisi’nin, maliyetleri dikkate alması ve ekmeklik buğday fiyatının kilogram başına 2.20 TL’nin altında olmaması gerektiğini bildirdi. Buğdayın hasadına Çukurova’da mayıs ortasından itibaren başlanacağını tahmin ettiklerini belirten Doğru, “Bu yıl ülke genelinde yaşanan kurak kış mevsimi nedeniyle ülke rekoltesi düşük bekleniyor” dedi. ile çanta, gıda harcamaları grubundan yüzde 7.95 ile muz oldu. Bu dönemde toptan fiyat hareketlerini yansıtan Toptan Eşya Fiyatları Indeksi’nde ise yüzde 0.70 oranında artış görüldü. Söz konusu verilere yıllık bazda bakıldığında ise perakende fiyatlar yüzde 16.34, toptan fiyatlar yüzde 17.52 arttı. l Ekonomi Servisi süresi 7 Mayıs’a uzatıldı İçişleri Bakanlığı, tam kapanma döneminde getirilen muafiyet kapsamındaki işyerlerince düzenlenen “çalışma izni görev belgeleri”nin geçerlilik süresini uzattı. Yayımlanan genelgeye göre ebaşvuru sisteminin kullanımında oluşabilecek problemler nedeniyle işyeri ya da firma yetkilisinin imzasıyla manuel olarak düzenlenen izin formları 7 Mayıs saat 00.00’a kadar geçerli olacak.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle