06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
10 13 MAYIS 2021 PERŞEMBE EMEK DESTEKLER IŞVEREN YERINE IŞÇIYE ÖDENSEYDI EMEKÇI, ÜÇ KAT FAZLA YARDIM ALACAKTI İşçi bahane destek şahane ‘Sözleşmeli ordusu’ büyüyor! MUSTAFA ÇAKIR AKP’nin, sendikaların tüm itirazlarına karşın kamuda kadrolu yerine sözleşmeli personel istihdamı politikası tam gaz devam ediyor. İktidara geldiği günden bu yana çeşitli kereler Devlet Memurları Yasası’nı değiştirip iş güvencesini ortadan kaldırmayı deneyen ancak tepkiler üzerine geri adım atmak zorunda kalan AKP, kamuyu adım adım “sözleşmeli” yapıyor. İş güvenceleri bulunmayan, kadroluların sahip oldukları haklara ulaşamayan sözleşmeli personel sayısı 3 ayda 20 bin 519 kişi daha arttı. Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı, “Kamu Sektörü İstihdam Sayıları 2021 1. Çeyrek” verilerini yayımladı. Veriler, geçen yılın 4. çeyrek verileri ile karşılaştırıldığında ortaya dikkat çeken sonuçlar çıktı. 31 Aralık itibarıyla kamu sektörü istihdamında genel toplam 4.7 milyondu. Kadrolu personel sayısı 2.9 milyon, sözleşmeli personel sayısı 502 bin 528, sürekli işçi sayısı 1.1 milyon, geçici işçi sayısı 49 bin 911, diğer kapsamındaki işçi sayısı da 106 bin 505 olarak yer almıştı. 31 Mart itibarıyla kamu sektörü istihdamında genel toplam 4.8 milyon oldu. Diğer kapsamındaki işçi sayısı ise küçük bir artışla 106 bin 885’e çıktı. En büyük değişim sözleşmeli personel sayısında. 31 Aralık’ta 502 bin 528 olan sözleşmeli personel sayısı 31 Mart itibarıyla 523 bin 47’ye çıktı. Geçen yılın 4. çeyreği ile karşılaştırıldığında 3 ayda geçici işçi sayısı da az da olsa arttı. Sendikalar geçici işçilerin de kadroya alınmasını istiyor ancak iktidar tam tersine geçici işçi sayısını artırmaya devam ediyor. 31 Aralık’ta 49 bin 911 olan geçici işçi sayısı, 31 Mart’ta 50 bin 558’e çıktı. l ANKARA Covid19 döneminde işverenlere 23 milyar lira kaynak aktarılırken 2.6 milyon işçiye ödenen nakdi ücret desteği 11 milyar lirada kaldı. İşsizlik Sigortası Fonu ödemelerinin yüzde 27’si işverenlere yapıldı. İŞKUR verileri, Türkiye’nin pandemide yurttaşlarına verdiği desteğin ne kadar az olduğunu, yoksul ve çalışan kesimler yerine işvereni desteklediğini ortaya koydu. İŞKUR, Nisan 2021 dönemine ait İşsizlik Sigortası Fonu (İSF) Bülteni’ni 10 Mayıs 2021 günü yayımladı. DİSKAR’ın raporlaştırdığı bültende yer alan verilere göre Nisan 2020Nisan 2021 arasında salgın kapsamında İSF’den işçilere 11.4 milyar TL nakdi ücret desteği ödemesi yapılırken işverenlere 22.6 milyar TL teşvik ve destek ödemesi ile işbaşı eğitim desteği yapıldı. Bu dönemde işçilere yapılan 114 milyar TL nakdi ücret desteği ve 33.1 milyar TL kısa çalışma ödemesi toplamı ise 44.5 milyar TL oldu. Covid19 döneminde 17 Nisan 2020’de başlayan işten çıkarma yasağından dolayı ücretsiz izin uygulamaları yaygınlaştı. Milyonlarca işçi 2020’de günlük 39 TL, Ocak 2021 itibarıyla günlük 47 TL olan nakdi ücret desteğine mahkum edildi. İşverenlere aktarılan kaynak işçilere ödenseydi nakdi ücret desteği şimdikinin üç katından fazla olabilirdi. 90 değil, 112 milyar Salgın döneminde İSF’nin fon varlığı ciddi bir biçimde azaldı, İşsizlik Sigortası Fonu’nun amaç dışı kullanımı farklı boyutlara ulaştı. Salgın öncesinde 132 milyar TL olan İşsizlik Sigortası Fonu varlığı Nisan 2021 itibarıyla 89 milyar TL’ye düştü. İşsizlik Sigortası Fonu amacına uygun bir biçimde kullanılsaydı Nisan 2021 itibarıyla fon varlığı 89 milyar 316 milyon 482 bin TL değil, 111 milyar 883 milyon 109 bin TL olacaktı. T.C. İSTANBUL 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN Dosya No: 2020/525 E. 2021/118 K.. Tokat ili, Merkez ilçesi, Kabeimescit Mah., 36 Cilt, 265 Aile sıra no, 1 BSN, Halitve Semire oğlu 05/04/1966 doğumlu Velit Mehdioğlu’nun, “VELİT” olan isminin “AHMED” olarak DÜZELTİLMESİNE, karar verildiği ilan olunur.05.05.2021 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1373876) T.C. BEYKOZ 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2021/65 Esas KARAR NO: 2021/131 Mahkememizden verilen 23/03/2021 tarih ve yukarıda yazılı karar ile (Kabul) Tam kabul kararı verilmiştir. Davanın KABULÜNE, Batman İli, Beşiri İlçesi, Beşpınar Mahallesi, Cilt No:52, Hane No:16’da nüfusa kayıtlı 15596271826 TC.Kimlik nolu Berhat Göktai’nin nüfus kayıtlarında “Göktai” olan soyadının “Nas” olarakDEĞİŞTİRİLMESİNE, nüfus kütüğüne değiştirilmiş bu haliyle KAYIT VE TESCİLİNE, Mahkeme kararı yerine geçerli olmak üzere ilgililere ilanen tebliğ olunur. 20/04/2021 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1373886) T.C. GAZİOSMANPAŞA 3. AİLE MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2020/217 Davacı HASAN KARAKAŞ tarafından davalı MARGARETA STOIAN aleyhine açılan “Çekişmeli boşanma” davasının yapılan açık yargılamasında davalının adresi tespit edilemediğinden davalıya mahkeme ön inceleme duruşma tarihi ve saatinintebliğine karar verilmiştir. KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Dilekçeler teatisinin bittiği anlaşılmakla ön incelemenin duruşmalı yapılmasına, ön inceleme duruşma tarihinin 05/07/2021 saat: 11:35 e bırakılmasına, verilen duruşma gün ve saatinin dosya Moldava Cumhuriyeti uyruklu davalı MARGARETA STOIAN’ a ilanen tebliğine kararımahkememizin 21/04/2021 tarihli ara kararı ile karar verilmiş olmakla,davalıya “Belirlenen gün ve saatte ÖN İNCELEME DURUŞMASI olan 05/07/2021 tarihinde saat: 11:35’ te mahkememiz duruşmasına katılmadığınız taktirde, dosyanın işlemden kaldırılacağı veya yokluğunuzda yapılan işlemlere itiraz edemeyeceğiniz ve tebliğden itibaren İKİ HAFTALIK KESİN SÜRE İÇERİSİNDE 7251 S.K. ile DEĞİŞİK HMK’NUN 139/1 MADDESİ GEREĞİNCE DELİLLERE İLİŞKİN VERİLEN KARARLARI YERİNE GETİRMENİZ HUSUSU İHTAR ve TEBLİĞ OLUNUR(HMK 139/1 madde ve 150/1madde gereğince ihtarı içerir)” ihtarının da ilanen davalıya tebliğine dairbu tutanak hazır bulunanlarca birlikte imza altına alınmıştır. 21/04/2021 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1373977) T.C. İSTANBUL ANADOLU 11. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN T.C. İSTANBUL ANADOLU 24. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN Sayı:2020/322 Esas Mahkememizce18/12/2020 gün ve 2020/322 Esas, 2020/323 Karar sayılı kararla, Sinop ili,Ayancık ilçesi,Ortalık Mah./Köyü, Cilt no: 54, hane no:52, Birey sıra no:27 ‘de nüfusa kayıtlı, 38696047306 TC kimlik numaralı, Mehmet ve Verda oğlu, 12/06/1979 doğumlu ÖZGÜR ÖZER ve aynı hanede, birey sora no: 38’de nüfusa kayıtlı 50473709948 TC kimlik numaralıTufan ve Letafet kızı, 16/07/1980 doğumlu NEVRA ÖZER’in nüfus kaydında ‘’ÖZER’ olan soyisminin, ‘’KAPTANOĞLU’’ olarak DEĞİŞTİRİLEREK nüfusa TESCİLİNE karar verildi. İlan olunur.06/01/2021 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1373883) T.C. İSTANBUL 7. SULH HUKUK MAHKEMESİ’NDEN Sayı: 2019/1026 Esas Davacı DENİZ AYGÜN tarafından arasında mahkememizde görülmekte olan Gaipliğe Karar Verilmesi davası nedeniyle;Davacının teyzesi olan, gaipliğine karar verilen ŞÜKRAN ALİ’nin 1980 yılından sonra teyzesi ile olan irtibatını kaybettiğini, ve aradan geçen süre zarfında kendisinden herhangi bir şekilde haber alınmadığını beyan etmiş olup, adı geçen kişi hakkında 6 ay içerisinde bilgisi olanların veya bizzat bu kişinin mahkememizin 2019/1026 Esas sayılı dava dosyasına müracaat etmeleri gerektiği, aksi halde ŞÜKRAN ALİ’nin GAİPLİĞİNE hükmedilecektir. İLAN OLUNUR. 09/12/2020 GAİP TC KİMLİK NO: 51073161600 ADI SOYADI: ŞÜKRAN ALİ BABA ADI: İBRAHİM ETHEM ANA ADI: ŞERİFE HİKMET DOĞUM TARİHİ: 15/03/1927 DOĞUM YERİ: İSTANBUL Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1373904) ESAS NO: 2020/229 Esas Davacı, EMİR VARLIK YÖNETİM ANONİM ŞİRKETİ ileDavalılar, ÖMER BARUT, VEYSİ BARUT arasında mahkememizde görülmekte olan Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) davası nedeniyle; Mahkememizin 2020/229 Esas sayılı dava dosyasında; dava konusu taşınmazlar Gaziantep ili, Şehitkamil ilçesi, Gazikent mahallesi, 2149 ada,18 parsel, 8 numaralı bağımsız bölümde bulunan mesken niteliğindeki taşınmazın, borçlu Veysi Barut tarafından 22.04.2016 tarihinde Murat Akan’a, Gaziantep ili, Şehitkamil ilçesi, Gazikent mahallesi, 2149 ada,18 parsel, 4 numaralı bağımsız bölümde bulunan mesken niteliğindeki taşınmazın, borçlu Ömer Barut tarafından 29.03.2016 tarihinde Zeki Akan’a devredildiği, devir işleminin muvazaalı olduğu, taşınmaza ilişkin yapılan muvazaalı devir işlemlerinin iptaline dair olduğu, davalılardan Veysi Barut’un mernis adresinin bulunmadığı, yapılan adres araştırmalarından sonuç alınamadığı anlaşılmakla ilgiliye tebligatın yapılamadığı anlaşılmış, Veyse Barut adına davanın ve duruşma gününün ilanen tebliğine karar verilmiştir. 07.05.2021 tarih ve saat 09:30 olan duruşma gününün Veysi BARUT (TC No:20042236526)’ya ilanen tebliği ile 7201 sayılı tebligat kanunun 31. Maddesi gereği ilanen tebliğin ilan tarihinden itibaren 7 gün sonra yapılmış sayılacağı, cevap dilekçesinin ilanen tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde sunulabileceği, duruşmaya gelinmesi halinde sulh için gerekli hazırlığın yapılması, duruşma günü duruşmaya gelinmediği takdirde diğer tarafın yargılamaya devam etmesi durumunda yoklukta yapılan işlemlere itiraz edilemeyeceği ihtar ve ilanen tebliğ olunur. 12.04.2021 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1373906) T.C. İSTANBUL ANADOLU 6. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN Sayı:2021/54 Esas Davacılar, ECEM KAYA, ÖMER KAYA ile Davalı, NÜFUS MÜDÜRLÜĞÜ arasında mahkememizde görülmekte olan Nüfus (Ad Ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli) davası nedeniyle; Ardahan İli, Göle İlçesi, Çardaklı Mh/Köy, Cilt No:39, Hane No:1, BSN:226’da nüfusa kayıtlı, Ömer ve Ecem kızı, 07/12/2020 doğumlu, 23087794594 T.C kimlik nolu AYMİNA HATİCE KAYA’nın isim hanesinin “AYMİNA” olarak değiştirilmesine, karar verilmiştir. 10.05.2021 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1374055) T.C. KARACASU ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN KAMULAŞTIRMA İLANI Mahkememizde davacı KARACASU BELEDİYE BAŞKANLIĞI tarafından davalılar aleyhine açılan kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davalasında verilen tensip kararıuyarınca; Kamulaştırma kanununun 10. maddesi gereğince aşağıda adı, dosya numarası ve dava konusu parsel numaraları yazılı taşınmazlarda davacı KARACASU BELEDİYE BAŞKANLIĞItarafından kamulaştırma işlemi yapıldığı bu işleme karşılık bu ilanın yayınlandığı tarihten itibaren 30 gün süre içerisinde idari yargıda iptal davası adli yargıda düzeltme davası açılabileceği, husumetin adı geçen kuruma yöneltilebileceği kamulaştırma işlemine karşı idari yargıda iptal davası açanların dava açtıklarını ve yürütmenin durdurulması kararını aldıklarını belgelemedikleri taktirde kamulaştırma işleminin kesinleşeceği ve mahkemece tespit edilen kamulaştırma bedeli üzerinden taşınmaz malın kamulaştırmayı yapan idare adına tescil edileceği, mahkemece tespit edilen kamulaştırma bedelinin hak sahipleri adına Karacasu İlçesi Ziraat bankası şubesine yatırılacağı, konuyla ilgili savunma ve delillerin ilanın yayınlandığı tarihten itibaren 10 gün içerisinde mahkememize yazılı olarak bildirilmesi gerektiği tarafların duruşma günü ve saatinde mahkememizde hazır bulunmaları veya kendilerini avukat ile temsil ettirmeleri gerektiği, hazır bulunmadıkları taktirde veya bir vekil ile temsil edilmedikleri taktirde duruşmanın yokluklarında devam edeceği dava dilekçesi yerine geçmek üzere ilan ve tebliğ olunur.2019/189 Esas Duruşma Günü: 26/05/2021Saat: 10:40Karacasu İlçesiYaylalıMahallesi 269 ada 6 parsel . Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1374142) Ekonomi için bayram sonrası umut gözükmüyor Piyasalar 2.5 günlük bayram tatiline girerken, kurlar dün yine yüzde 1’in üzerinde yükseldi. Bayram sonrası için “kontrollü açılma” kararı alınması beklenirken, tam olarak normalleşmenin ne zaman başlayacağına ilişkin sağlıklı tahminler de henüz yapılamıyor. Bayram sonrasındaki ekonomik beklentilere genel olarak bakacak olursak; ekonomi için yine pek fazla umut olmadığını söyleyebiliriz. Pandeminin seyri, aşılamanın hangi sürede ne kadar yaygınlaştırılabileceği önemli olacak ama bunun yanında ekonomik gidişatı belirleyecek çok sayıdaki önemli risk önümüzde bulunuyor. Bence ekonomik gidişatın önündeki en önemli risk, “kötü yönetim” olarak varlığını koruyor. AKP iktidarının son aylarda sürekli hatalar yaptığı, ekonomide alınan kararların sürekli değiştiği, iktidarın yönetim zaaflarının giderek daha görünür olmaya başladığı, herkes tarafından kabul ediliyor. Bu kapsamda piyasaların beklediği en önemli yönetim hataları, “piyasaya aykırı kararların devam etmesi” olarak genelleştirilip özetlenebilir. Merkez Bankası’nın sürekli hata yapması, attığı her adımın çok daha yakın takibe alınmasına, en küçük bir işaretten bazen abartılı anlamlar çıkarılmasına bile neden olabiliyor. Çünkü piyasalar Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ve eski bakan Berat Albayrak’ın alınan ekonomik kararlarda hâlâ çok etkin olduğunu, ekonomik anlayışın değişmediğini, bu nedenle ekonomide piyasaya aykırı hareketlerin tekrarlanabileceği korkusunun devam ettiğini söyleyebiliriz. Son olarak Merkez Bankası’nın faiz kararını açıkladığı metinde “sıkı paranın devamı” konusundaki tüm ibareleri kaldırması piyasaları tedirgin etti. Merkez Bankası geçen hafta ortası yayımladığı PPK raporunda ise “sıkı paranın devam edeceği” ibarelerini kullanınca, bankadaki yönetim zafiyetlerinin sürdüğü bir kez daha ortaya çıktı. Başkan Kavcıoğlu’nun hâlâ koltuğa alışamadığı, altında yer alan Merkez Bankası üst yönetiminin de artık sağduyuyu kaybetmeye başladığı konuşuluyor. Merkez Bankası üst yönetimi, piyasalarda oluşan tedirginliği azaltmak için, sıkı para vurgulamasını yapmaktan kaçınmasına karşılık, bunun yerine “Enflasyonun üstünde reel faiz vermeye devam edeceğiz” diyerek, enflasyon yüksek seyrettiği sürece faizleri düşürmeyeceği güvencesini vermeye çalışıyor. Ancak piyasalar buna bile inanamıyor çünkü Cumhurbaşkanı’nın istemesi üzerine yeniden faiz indirimine gidilebileceği konusunda kuvvetli bir kanı var. Kaldı ki Türkiye’nin risk primini gösteren CDS oranları 400’ün hemen altında seyrederken, yani hâlâ en riskli ülkeler arasında yer alırken, reel faiz düzeyinin kaç olarak belirleneceği ayrı bir tartışma konusu. Buradan yola çıkarak, yüzde 17’nin üzerindeki enflasyon oranı, örneğin 18’e yükselse bile “Reel faiz vermeye devam ediyorum” diyerek yüzde 19’luk Merkez Bankası faiz oranlarında 0.250.50’lik faiz indirimine gidilebileceği anlamı çıkarılabilir. Bu nedenle piyasalar Ağbal döneminde olduğu gibi çok daha kuvvetli mesajlar istiyor. Haziranda kritik gelişmeler Kısacası, siyasi otoritenin her an, rasyonel karar setinin dışına çıkma ihtimali bulunduğu piyasalar tarafından kabul ediliyor. Bu nedenle de bayram sonrası her türlü ekonomik karara gebe bir dönemin devam edeceği anlaşılıyor. Bununla birlikte normalleşmenin ne zaman başlayacağı, iç talebin yeterince kısılamaması halinde bunun sonuçlarının ne olacağı da meçhul. “Büyüme hırsı” devam eden bir siyasi otoritenin iç talebin kısılmasını istemeyeceğini artık biliyoruz. Bu nedenle de piyasalardan gelen şikâyetler önümüzdeki aylarda arttığı takdirde, yeniden kamu bankalarının desteğiyle bir kredi furyası başlatılması ihtimali de piyasalar tarafından göz ardı edilemiyor. Kamu bankalarının bu ek yüke artık tahammülleri yok ama “cin fikirlilerin” tekrar sahneye çıkıp yükü daha da ağırlaştırarak öteleyecek çözüm yolları bulma çabaları bitmez. Bu durumda enflasyonun ve kurların daha da yükselmesi kaçınılmaz olabilir, buna karşılık faiz oranları yeniden baskı altına alınmak istenebilir. Bu arada dış kaynak sorununun bayram sonrası, yılın ikinci yarısında artması beklenebilir. Haziranda ABD ve AB ile yapılacak kritik görüşmeler, ABD’deki mahkemelerde görülen davalar, çok önemli riskler olarak önümüzde duruyor. Buradaki kötü ihtimaller ekonomiyi doğrudan vurabilir, kurlarda ve enflasyonda yeni yüksek oranlı artışları beraberinde getirebilir. Olumsuz senaryonun gerçek olması halinde ihtiyacı artan dış kaynak temininin daha da zora gireceği, bunun iç yansımalarının olacağı da göz ardı edilmemeli. ABD’yle ilgili olumsuz senaryo hayata geçmese bile, küresel ekonominin durumu zaten Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerin aleyhine bir sürece girmiş gözüküyor. ABD’deki enflasyon seyri buna bağlı olarak Fed’in faiz artırım beklentilerinin öne alınma ihtimalinin her geçen gün büyüdüğü gözleniyor. Biden yönetiminin yardım paketlerinin hacmi büyüdükçe bu tedirginlik de büyümeye devam ediyor. Hemen olmasa bile en geç yıl sonuna doğru ABD’deki faiz beklentisinin büyüyeceğini, buna bağlı olarak gelişmiş ülkelerdeki risk iştahının azalacağı bekleniyor. Bu durum gelişmekte olan ülkelere fon akışının yavaşlaması anlamına gelecek. Uluslararası finans kuruluşları, bu gelişmeyle ilgili şimdiden gelişmekte olan ülkeleri uyarırken, en çok da Türkiye gibi riski büyük olduğu için diğerlerinden olumsuz ayrışan ülkelerin bu gelişmelerden zarar görme ihtimalinin yüksek olacağının altını çiziyorlar. Özetle; “kötü yönetim” devam ettiği için ekonomik beklentilerin düzelme ihtimali görünmüyor. HERKESE İYİ BAYRAMLAR...
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle