06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 12 MAYIS 2021 ÇARŞAMBA HABER Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘Cüppeli amiral’ için görevden alma yetkisini kullanmadı Yazarımız yıllık izninin bir bölümünü kullandığından yazılarına bir süre ara vermiştir. TÜRKİYE ADALET AKADEMİSİ Hâkim ve savcı adaylarına Türkçe dersi Adalet Bakanlığı, Türkiye Adalet Akademisi’nin (TAA) hâkim ve savcı adaylarına yönelik eğitim müfredatına “Kararların Dili” dersinin eklendiğini ve bu ders ile hâkim ve savcı adaylarının yargı kararlarını daha etkin ve güçlü bir Türkçe ile yazmasının hedeflendiğini bildirdi. Bakanlıktan “Hâkim savcı adaylarına Türkçe’nin doğru kullanımı öğretiliyor” başlığı ile yapılan yazılı açıklamada, TAA’da eğitim gören hâkim ve savcı adayları için kişisel gelişim uygulamaları kapsamında eğitim müfredatına ilk kez “Kararların Dili” dersi verilmeye başlandığı ve eğitimlerle yargı kararlarının daha etkin ve güçlü kılınmasının hedeflendiği belirtildi. Dil bilgisi ve anlam bütünlüğünün geniş bir biçimde ele alındığı derste, yargılamalarda Türkçenin doğru, açık ve vurgulu kullanımının öneminin işlendiği aktarılan açıklamada, 25. Dönem Hâkim Savcı Adayları ile 15. Dönem İdari Yargı Hâkim Adaylarının eğitim sürecinde başlatılan derse 577 adayın katıldığı belirtildi. ‘Anlaşılır bir hukuk dili’ İlk dersin, Gazi Üniversitesi Türkçe Öğrenim, Araştırma ve Uygulama Merkezi (TÖMER) Başkanı Prof. Dr. Nezir Temur, Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Durmuş ve Adalet Bakanlığı Eğitim Dairesi Başkanlığı Daire Başkanı Murat Erol tarafından verildiği kaydedilen açıklamada görüşlerine yer verilen Prof. Dr. Temur, “Bu derste yargı kararlarına Türkçenin tipolojik özelliklerinin ne kadarının yansıdığını ve metinleri ele alacağız. Yargı kararlarını iyileştirme, daha güçlü kılma hedefindeyiz. Bu çalışma uzun bir sürece yayılacak bir proje” dedi. Prof. Dr. Durmuş ise yargı kararlarının daha anlaşılabilir olmasının hedeflendiğini belirterek, “Kararların Dili dersinin ana amacı daha okunabilir, daha akıcı, daha anlaşılabilir bir yargı dilinin oluşturulmasına katkı sağlamaktır. Türkçenin daha etkin bir şekilde kullanılmasını, anlaşılabilir, okunabilir ve daha etkin bir hukuk dilinin oluşturulmasını hedefliyoruz” ifadelerini kullandı. l ANKARA/Cumhuriyet KUZEY ORMANLARI ARAŞTIRMA DERNEĞİ Kanal İstanbul tehdidi sürüyor Kuzey Ormanları Araştırma Derneği ocak, şubat ve mart aylarını kapsayan üç aylık izleme raporunu yayımladı. Raporda “Kuzey Ormanları kış ortasında kuraklıkla boğuşurken inşaat, enerji ve maden projeleriyle tahrip edilmeye devam edildi. Kanal İstanbul, bölge coğrafyası üzerindeki ölümcül tehdidini devam ettirmektedir. Yangınlar 15 hektarlık orman alanını tahrip etti’’ denildi. Kuzey ormanlarının beslediği 80’nin üzerinde göl, gölet ve barajla bölgede on milyonlarca insan ve sayısız canlının su kaynağı olduğu belirtilen raporda “Ocak/Şubat/Mart 2021 aylarını kapsayan izleme faaliyeti boyunca sadece İstanbul’a değil tüm Kuzey Ormanları coğrafyasıyla, Karadeniz ve Marmara Denizi ekosistemlerine zarar verecek olan Kanal İstanbul projesinin hazırlıklarına devam edildiği izlenmiştir. Yapılan izlemelerde özellikle İstanbul’un Avrupa yakasındaki son su, tarım ve orman alanlarının bulunduğu arazilerin hızla el değiştirdiği kaydedilmiştir’’ denildi. Av baskısı Raporda avcılığın Kuzeyormanları’nda ve denizlerde yaban hayatı yok ettiğine dikkat çekilerek özetle şu ifadelere yer verildi: “Mart ayında sona eren av sezonu boyunca Kuzey Ormanları’nın tüm bölgeleri yoğun bir avcı baskısı altında kalmış, tahrip projelerinin görece uzak kaldığı orman içlerinde yaşamaya çalışan az sayıda yaban hayvanının da avcı ateşinde can verdiği gözlenmiştir. Nesli tükenme tehdidi altındaki kuş türlerinden sayısı parmakla sayılabilecek kadar azalmış memeli türlerine kadar pek çok yaban hayvanı av hedefi olmuştur.’’ l İSTANBUL/Cumhuriyet ‘Olumlu bakmadı’ ama... Deniz İkmal Komutanı Tuğamiral Mehmet Sarı hakkında makam arabasıyla gittiği tarikat evinde üniformasının üzerine giydiği cüppe ve takkeli fotoğraflarla ilgili Milli Savunma Bakanlığı’nın başlattığı soruşturma halen sonuçlanmazken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “olumlu bakmadık” dediği Sarı’yla ilgili bu süreçte görevden alma seçeneğini kullanHÜSEYİN HAYATSEVER maması dikkat çekti. Deniz İkmal Komutanı Tuğamiral Mehmet Sarı’nın makam arabasıyla bir tarikat evine gittiği ve bu evde üniformasının üzerine cüppe ve takke giydiğini gösteren fotoğraflar 25 Mart’ta “Veryansın TV” internet sitesinde yayımlanmış, Milli Savunma Bakanlığı, 26 Mart’ta Sarı’nın basına yansıDaha önce yetkisini kullanarak Tümamiral Yaycı’yı pasif göreve atayan AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan, cüppeli amiral için henüz bir adım atmadı. yan fotoğraflarının “her yönüyle incelendiğini” duyurmuştu. AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan da konuyla ilgili 5 Nisan’da “Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) disiplin anlayışıyla bağdaşmayacak fotoğraf veren askere de olumlu bakmadık, bakmayız. Bunun münferit bir hadise olduğu açıkça bellidir. Söz konusu görüntünün yayımlandığı gün TSK, zaten kendi içinde çok yönlü idari bir soruşturmayı hemen başlatmış ve sonuçlandırmıştır. Halen konu üzerinde çalışan Milli Savunma Bakanlığımız kendi üzerine düşeni mutlaka yapacaktır” ifadelerini kullanmıştı. Yaycı’yı görevden almıştı Erdoğan, “olumlu bakmadık” dediği Tümamiral Sarı hakkında daha önce bazı general ve amiraller için kullandığı yetkisini kullanmadı. Erdoğan, geçen yıl 15 Mayıs’ta Üst Kademe Kamu Yöneticileri ile Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Atama Usullerine Dair Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’ne dayanarak o dönem Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Kurmay Başkanı olarak görev yapan Tümamiral Cihat Yaycı’yı bu görevinden alarak “pasif görev” olarak nitelendirilen Genelkurmay Başkanlığı emrine atamış, bunun ardından Yaycı istifa etmişti. Atamalara ilişkin söz konusu Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nde “General ve amirallikte bir üst rütbeye terfiler ve atamalar Cumhurbaşkanınca yapılır” hükmü yer alıyor. Cumhurbaşkanı’nın, bu hükme dayanarak Cumhurbaşkanı kararı ile general ve amiralleri başka bir göreve atama yetkisi bulunuyor. Soruşturma sürüyor Tümamiral Sarı hakkında Milli Savunma Bakanlığı’nın başlattığı idari soruşturma ise halen sürüyor. Sarı hakkındaki soruşturmanın Şeker Bayramı sonrasında sonuçlanması bekleniyor. Soruşturma sonunda Tümamiral Sarı hakkındaki karar, Milli Savunma Bakanı başkanlığındaki Milli Savunma Bakanlığı Yüksek Disiplin Kurulu tarafından verilecek. l ANKARA İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve yardımcıları, hep bir ağızdan gazetemizi hedef aldı Koro halinde hakaret ettiler! CHP’Lİ ÖZGÜR ÖZEL ‘Suç işleri bakanı telaş içinde’ CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Manisa İl Başkanlığı’nda basın toplantısı düzenleyerek gündemi değerlendirdi. Suç örgütü lideri Sedat Peker’in açıklamalarına ilişkin Özel, “Birkaç gündür Türkiye bir suç örgütü liderinin yaptığı ifşalar, itiraflar ve kirli çalışmaları ortaya dökmesiyle meşgul. Demokrasilerde bu tip birinin söylediğinin çok büyük önemi olmaz. Ama o kişi devletmafya ilişkisini itiraf ediyorsa, devletin bu konuda refleks göstermesi, hızlı bir pozisyon alması beklenir. Geldiğimiz noktada 1990’lara geri döndük. AKP’yi tebrik etmek lazım. 20 yıldır iktidarda olup ülkeyi 30 yıl geriye götüren bir başka iktidar dünya üzerinde mevcut değil. Bugün Cumhur İttifakı’nın AKP, MHP ve mafya sacayağından oluştuğu gün gibi açığa çıktı” dedi. Özel, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya gönderme yaparak “Bu açıklamalara karşı, ülkede hepimizin huzurundan sorumlu olan bakan, huzursuzlandı. Adı İçişleri Bakanı ama fiilen her suçluyla fotoğrafı çıkan suç işleri bakanı, önüne gelene saldırmaya başladı. Neyin telaşı içinde olduğunu herkes merak ediyor” diye konuştu. ‘Cüppeli amiral’ tepkisi Cüppeli amiral hakkında karar çıkmamasına ilişkin de Özel, “Bir amiralin bir tarikat evindeki üniformasının üzerine cüppeyi geçirerek verdiği görüntüler Türkiye’yi ayağa kaldırmıştır. O günden beri olayın takipçisiyiz. Neredeyse iki ay geçti. Her fırsatta bu sistemde çok hızlı karar alırım diyenler, bu soruşturmayı ilerletemedi. Bu konunun unutulmasına sebebiyet vermeyeceğimizi, sonuna kadar takip edeceğimizi hepinize hatırlatmak isteriz” ifadelerini kullandı. l İç Politika EMEKLİ MİT’Çİ ÖNEŞ: Burada çok derin çıkar ilişkileri var Halk TV’de katıldığı programda organize suç örgütü lideri Sedat Peker’in iddiaları ile ilgili konuşan eski MİT yöneticisi Cevat Öneş, “Burada çok derin çıkar ilişkileri var. Bu çıkar ilişkileri her zaman için maddi bakımında değil. Siyasi çıkarlar, şahıs çıkarları bakımından... Çünkü içinde öldürmeden, yaralamadan, tecavüzden başlayan ve uyuşturucu, silah, insan kaçakçılığı gibi toplumu çökerten, ülkeleri zayıflatan bir mesele ile karşı karşıyayız” dedi. ‘Ülke için ciddi sorun’ 90’lı yılları hatırlatan Öneş, şöyle konuştu: “90’lı yıllarda devlet içerisinde kirlenmiş bazı unsurların, dar bir çerçevede de olsa böylesine suç örgütleri ile bağlantısıyla karşı karşıya kaldık. Fakat hiçbir zaman siyaset böylesine kirlenmiş unsurlara sahip çıkma, ilişki kurma, görüntü verme açık bir tavır içine girmemişti... İddialar ortaya atıldığından itibaren belirli devlet kurumlarından bakanlığa kadar uzanan bir reddediş ve olayı küçümseme var. Yargı sisteminden herhangi bir tepki, bir müdahale olayı yok. Meselenin süreç içinde unutturulması gibi bir şey var. Bu ülkemiz, halkımız için ciddi bir sorundur. Siyasi partilerimiz için ciddi bir sorundur ama öncelikle siyasi iktidar bakımından öncelikli ciddi bir meseledir. Tüm demokratik güçlerin meseleleri öncelikle dikkate alarak, çözüm için kamuoyu, irade oluşturulması gerekmektedir.” l Haber Merkezi IĞNELI FIRÇA ZAFER TEMOÇIN Peker’in ‘Adalı cinayeti’ açıklaması KKTC gündeminde: İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, organize suç örgütü lideri Sedat Peker’in açıklamalarına ilişkin “Derin İlişkiler” manşeti nedeniyle gazetemizi hedef aldı. Soylu, “Türkiye eski Türkiye değil. Hesabını hukuk önünde vereceksiniz” dedi. Cumhuriyet, organize suç örgütü lideri Peker’in iddialarını manşete taşımış ve iddiaların “mafya, jandarma ve Emniyet ağını ortaya döktüğünü” vurgulamıştı. Haberde, Jandarma Genel Komutanı Arif Çetin’in Mehmet Ağar’ın oğlu AKP milletvekili Tolga Ağar, Metro Turizm’in kaçak sahibi Galip Öztürk ile gasp ve haraç çetesi lideri Selahattin Yılmaz’la fotoğraflarının olduğu kaydedilmişti. Haberimizin ardından Bakan Soylu ile yardımcıları, gazetemizi hedef aldı. Soylu, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda “Bir mafya pisliğinin hezeyanlarıyla terörle mücadele tarihimizin en şanlı komutanına çamur atan, ortakları ‘HDPKK’ için intikam alan Cumhuriyet gazetesi; sizin tarihiniz, derin, kirli ve karanlık ilişkiler tarihidir. Türkiye eski Türkiye değil. Hesabını hukuk önünde vereceksiniz” dedi. Soylu’nun hemen ardından Bakan Yardımcıları Muhterem İnce, İsmail Çataklı, Mehmet Ersoy ve Tayyip Sabri Erdil de sosyal medya hesaplarından gazetemizi hedef aldı. l ANKARA/Cumhuriyet Faili meçhuller soruşturulmalı Organize suç örgütü lideri Sedat Peker’in yayınladığı videolarda dile getirdiği iddialar KKTC’de de gündeme taşındı. Peker, 1990’lı yıllarda katledilen Kıbrıslı gazeteci Kutlu Adalı’yla ilgili, “Sonraki videolarda sayın derin devletimizin başı ile 1996’da Kıbrıs’ta faili meçhul bir şekilde öldürülen Kutlu Adalı’yı konuşacağız ama Korkut Eken’i de alıp üçümüz konuşacağız” ifadelerini kullanmıştı. Adalı’nın eşi İlkay Adalı, söz konusu haberi “Gerçekler mi acaba, merak ettik” notuyla paylaştı. KKTC’nin eski başbakanı Özkan Yorgancıoğlu, “Yeniden gündem olması gerektiğine inanıyorum. Tüm faili meçhullerle ilgi soruşturmalar yapılmalı” mesajını verdi. Eski başbakan yardımcısı ve Halkın Partisi lideri Kudret Özersay da, KKTC yargısını göreve davet etti. Kıbrıslı basın emekçisi Adalı, 1996’da Kıbrıs’ın kuzeyinde bulunan, Ortodoks dünyası için büyük önem arz eden Aziz Barnabas Kilisesi’ne silahlı baskın düzenlenmesi sonrasında paha biçilemez ikonaların çalınması olayı üzerinde durmuş ve birçok sorunun yanıtsız kaldığına işaret etmişti. 1970’li yılların başında Kıbrıslı Türk lider Rauf Denktaş’a yakın duran, sonraki dönemdeyse muhalif yazılarıyla tanınan Yenidüzen gazetesi yazarı Adalı, Kıbrıs gündemine damgasını vuran yazısı sonrasında evinin önünde suikasta uğradı. Dönemin KKTC Başbakanı Hakkı Atun, cinayetle ilgili ‘askeri operasyon’ açıklamasında bulundu. Suikast ile ilgili olarak Kıbrıs basını ‘derin devlet’ konusu üzerinde durdu. 2000’li yıllarda Adalı’nın cinayeti, eşi İlkay Adalı tarafından Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne taşınmış ve dava sonucunda Türkiye suçlu bulunmuştu. l Haber Merkezi ÇAKICI’NIN OĞLU DA PEKER TARTIŞMASINA GİRDİ Babacan’a tehdit ve hakaret Organize suç örgütü liderliğinden hüküm giymiş Alaattin Çakıcı’nın CHP ve muhalefete yönelik tehditlerinin ardından bu kez oğlu Ali Çakıcı sahneye çıktı. Babasının danışmanı Ferhat Aydoğan aracılığıyla açıklamada bulunan Ali Çakıcı; Sedat Peker’in videolarına ilişkin babası Çakıcı’yı hatırlatarak, “Bir suç örgütünün lideri hükümetin küçük ortağı tarafından alenen desteklenerek özel bir kanuni düzenlemeyle serbest bırakıldı” ifadelerini kullanan DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’a yönelik ağır ithamlar ve hakaretlerde bulundu. Çakıcı’nın mesajları şöyle: “Bu vatan haini kalkıp Sayın Genel Başkanımız Devlet Bey’e babamı hapishaneden çıkardı diye sanki bir mafya devleti oluşumunun temelini atmış gibi suçlayan bu gafil muhbir, CIA ajanı ve ABD derin devletinin FETÖ gibi bir ABD uşağı olduğunu Türkiye’de bilenler biliyor. Sayın Ali Babacan, babam kriminal bir suçlu olabilir. Ömrünün 27 yılı hapishanede geçmiş ve bedelini ödemiştir. Bunu o masonik beynine sok! Sizler gibi asla devlet düşmanı olmamıştır. O senin gibi Yahudi dönmesi değil.” MHP’den destek Ali Çakıcı’nın açıklamasını MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin danışmanı Yıldıray Çiçek’in de Twitter hesabından “Cumhur İttifakı’ndan oy tırtıklaması için üst akıl Abdullah Gül ve alt akıl Kemal Kılıçdaroğlu talimatıyla parti kuran “Fren Ali’ye” Alaattin Çakıcı’nın kıymetli evladı Ali Çakıcı çok güzel haddini bildirmiş...” ifadeleriyle destek vererek paylaştığı görüldü. l Haber Merkezi SOSYAL MEDYADA TEPKİ Hamaset yapma fotoğrafları açıkla İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun “Sizin tarihiniz, derin, kirli ve karanlık ilişkiler tarihidir” diyerek Cumhuriyet’i hedef almasına sosyal medya kullanıcıları “Cumhuriyet gazetesi, Türkiye’nin en temiz siciline sahip kurumdur” diye yanıt verdi. Sosyal medyadaki bazı tepkiler şöyle: n İYİ Parti İzmir Milletvekili Aytun Çıray: Geçmişte devletin koruma polisi verdiği bir kişi bu iddialarda bulunuyorsa basın o iddiaları yazmak ile görevlidir. Basının görevi halkın haber alma özgürlüğünü sağlamaktır. Cumhuriyet gazetesinin kurumsallığı ve çalışanlarıyla ilgili böyle bir iddia kabul edilemez. n CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal: Cumhuriyet gazetesini suçlamak Türk demokrasisini suçlamaktır. Cumhuriyet gazetesi bugüne kadar demokrasi, hukuk devleti, özgürlük ve liyakat dışında hiçbir şeye ödün vermemiştir. Türkiye’de terörün tek kurbanı olan gazete Cumhuriyet gazetesidir. Her şey leke kaldırır, Cumhuriyet gazetesi leke kaldırmaz. n CHP Muğla Milletvekili Mürsel Alban: Soylu, kendi etrafındakilere baksın. Onlar kimlerle ilişkililer onları ortaya çıkarsın. Çamur at izi kalsın politikası ile devletin bakanlığı yapılmaz. n TİP Milletvekili Barış Atay: Hamaset yapacağına, komutanının, emniyetin “çete lideri” dediği kişiyle, oğluyla neden fotoğrafı var, onu açıklasana. n CHP 24. Dönem Milletvekili Erdal Aksünger: Cumhuriyet gazetesine “Hesap vereceksiniz” demiş! Pis ilişkileri yazdıkları için mi! Çalmışlar minareyi, kılıf uydurmaya çalışıyorlar. n Yazarımız Mehmet Ali Güller: Bakanın görevi suç örgütü lideri Peker’in iddialarını soruşturmak, doğruluğunu ya da yalan olup olmadığını ortaya koymaktır. O iddiaları haber yaptı diye Cumhuriyet gazetesini hedef almak değildir. Altını özellikle çiziyorum, Sedat Peker, Cumhuriyet gazetesinin değil AKP’nin mafyasıdır. l İSTANBUL/Cumhuriyet
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle