Katalog

4 11 NİSAN 2021 PAZAR HABER ferandumunun, mühürsüz oy pusulaları yasanın açık hükmüne karşı son anda geçerli sayılsa da gerçek sonuçları yansıttığına inandınız mı? HHH Kana kana kanmak Hepsinin yalan olduğu kanıtlanan bu iddialaTarikat ve cemaatlerin sivil toplum kuruluşu olduğuna inandınız mı? AKP’nin Türkiye’de demokrasiyi güçlendireceğine inandınız mı? BOP’un eşbaşkanı olarak görev alanların emperyalizme karşı olduğuna inandınız mı? AKP tarafından kurulan Ergenekon ve Balyoz kumpaslarına inandınız mı? Yıllarca sahte planlarla AKP’nin “darbe mağduriyetine” destek çıkan “sol liberallere” inandınız mı? Muvazzaf ve emekli asker, gazeteci, yazar, hukukçu, sivil toplum örgütü yöneticisi, birçok saygın kişinin “Ergenekon Terör Örgütü”ne üye olduğuna inandınız mı? Taraf adlı yayının gazetecilik yaptığına inandınız mı? Manşetten verdiği “Fatih ve Beyazıt camilerine bombalı saldırı düzenlenecekti” iddiasına inandınız mı? Bavul dolusu gelen belgelerin gerçeği yansıttığına inandınız mı? HHH İlhan Selçuk’un “kendi gazetesine bomba attıran örgüt başı” olduğuna inandınız mı? Türkân Saylan’ın kurduğu Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’nin “burslu kız öğrencilerin denizci subay eğitimi alan askeri öğrencilerle birlikte kalmasını sağlamak yönünde çalıştığını” iddia eden Nazlı Ilıcak’a inandınız mı? “Türkân Saylan’ın yönetimindeki kuruluş, çocukları fişliyor, üstelik darbeci kuruluşlarla da cidrın herhangi birine inandıysanız, emekli amirallerin yaptığı açıklamanın da “darbe girişimi” olduğuna inanabilirsiniz. 2009’dan bu yana dijital ortamda üretilen sahte belgelerle, gizli “tanıklarla” kumpasların kurulduğu... Medyadaki etik yoksunu yandaşların gayretiyle onurlu insanların, Atatürkçülerin, yurtseverlerin hayatlarının karartıldığı bu ülkede, artık sahte kanıt bile yokken suç yaratılıyor! Ortada bir darbe teşebbüsü yok ama “darbe iması var” deniliyor. Çünkü o güne kadar yapmadıklarını yapmalarını kolaylaştıracak yeni bir “Allah’ın lütfu” aranıyor. Metne sonradan eklenen “Yüce Türk milleti” ifadesi ve duyuru saatinin değiştirilmesi üzerinden sanki bir darbe girişimi varmış havası yaratılıyor. Sanki bu ifade yer alırsa sorunmuş gibi, artık sivil olan insanların toplu görüş açıklaması suçmuş gibi, TV programlarında saatlerce havanda su dövülüyor. Bir kez daha, asıl tartışılması gereken konu yerine, iktidarın yönlendirmesiyle sahte “darbe mağduriyeti” konuşuluyor. İstanbul Kanalı yapılırsa, Montrö Boğazlar Sözleşmesi delinirse olabilecekleri konuşmak yerine, günlerdir basit bir duyuru üzerinden kumpas kurulmak isteniyor. Yandaş medya da muhalefet de buna ortam hazırlayan açıklamalar yapıyor. di ilişkileri bulunuyor” diye yazan Gerçeklik sonrası dönemde Ahmet Altan’a inandınız mı? kim, neye inandırabiliyor? Tüm “Yetmez Ama Evet” kampan mesele bu. yasının adalet ve özgürlük için Anlaşılıyor ki Türkiye, bu testten yapıldığına inandınız mı? bir kez daha geçecek. Son 20 yılda Kabataş yalanına inandınız mı? AKP’nin tam bir kandırma ustaGezi Parkı olaylarının iktidarın sı olduğu defalarca kanıtlansa da söylediği gibi “devleti, milleti he birileri hâlâ kandırılmaya hazır. def alan alçakça bir saldırı” oldu Herhalde kana kana kanmak ğuna inandınız mı? istiyorlar! İktidarın gerçekten FETÖ ile Artık kabak tadı veren bu dumücadele ettiğine inandınız mı? rum, kendine özgü bir tekerleme Yıllarca halkı kandıranların iş yarattı: sarpa sarınca “kandırıldık” deme Kandırıldıklarını söyleyerek kansine inandınız mı? dırmaya çalışanların kandıramaTürkiye’yi rejim değişikliğine dıklarından mısınız yoksa kana götüren 16 Nisan 2017’deki re kana kandırılanlardan mısınız? CHP’nin afişleri söküldü; soruşturma başlatıldı. Olaya tepki yağdı #128milyardolarnerede? ZAFER TEMOÇIN Savcılık, Erdoğan’ın damadı Berat Albayrak döneminde dövizi sabit tutmak için harcandığı belirtilen 128 milyar doları sorgulayan afişleri ‘Cumhurbaşkanı’na hakaret’ saydı. CHP’nin Mudanya ve Kırşehir ilçe başkanlıklarının Mudanya’daki billboard’lara astırdığı “128 Milyar Dolar Nerede” afişleri önceki gün gece söküldü. Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan yapılan açıklamada, Mudanya Belediyesine ait reklam panolarındaki ilan sebebiyle Mudanya ve Kırşehir cumhuriyet başsavcılıkları tarafından dün itibarıyla ‘Cumhurbaşkanına hakaret’ suçundan resen soruşturma başlatıldığı kaydedildi. IĞNELI FIRÇA Tüm Türkiye’ye asılacak Soruşturmanın ardından CHP’li belediyelerin, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun talimatıyla, Türkiye genelinde pankart ve billboard’lara “128 milyar dolar nerede” sorusunu asacakları öğrenildi. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu “128 milyar dolar nerede” afişlerinin gece yarısı sökülmesine gönderme yaparak Twitter hesabından“ 128 milyar dolar nerede?” diye sordu. CHP Bursa İl Başkanı İsmet Karaca da Twitter hesabından açıklama yaparak, “CHP Mudanya İlçe Başkanlığı’nın taktırdığı billboard’lar gece operasyonuyla söküldü. Billboard’larda görünmesini istemedikleri soruyu bir kez daha soralım: 128 Milyar Dolar Nerede” diye yazdı. Tek tek sordular CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu da “Tüyü bitmemiş yetimin hakkını sormak neden rahatsız etti? Sahi 128 milyar dolar nerede?” diye sordu. CHP Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı ise “CHP Mudanya İlçe Başkanlığımızın yaptırdığı billboard’lar gece operasyonuyla söküldü! Vatandaşın görmesini istemediğiniz soruyu en yüksek sesle sormaya devam edeceğiz. 128 milyar dolar nerede?” diye yazdı. CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Onursal Adıgüzel, “Biz isim de vermemiştik ama savcı 128 milyar doları kimin iç ettiğini anlamış olacak ki Erdoğan’a hakaret olarak değerlendirmiş. Bir daha soralım. 128 milyar dolar nerede?” dedi. l İç Politika KASTAMONU Valilikten afişlere engelleme CHP Kastamonu Milletvekili Hasan Baltacı, “Kastamonu’da 128 milyar dolar nerede?” afişlerinin Cumhuriyet Savcısı’nın “suç unsuru yok” demesine karşın toplatıldığını söyledi. Sosyal medyadan paylaşımda bulunan Baltacı, “Mülkiye amirinin kararıyla afişlerimiz toplatılıyor. Saray’dan gelen emirlere kimse güvenmesin. Bu hukuksuzluğun altına imza atanlar yarın hukuka ihtiyaç duyacak. Biz 128 milyar doların nerede olduğunu sormaya devam edeceğiz” dedi. Kastamonu Valiliği ise afişlerin başsavcılığın talimatıyla kaldırıldığını, ilgililer hakkında Cumhurbaşkanı’na hakaret suçundan işlem başlatıldığını açıkladı. Bu arada İstanbul Beylikdüzü’nde asılan afişlerle ilgili de “Cumhurbaşkanına hakaret” suçundan soruşturma başlatıldığı açıklandı. l ANKARA CHP’Lİ SALICI: Hakaret, suç nerede? CHP Parti Örgütü, Örgüt Yönetimleri ve Yurtdışı Örgütlenmelerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı da sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Türkiye’nin farklı illerinde afişlerinin engellendiğini açıkladı. Salıcı, “Samsun, Batman, Kırşehir, Kayseri, Niğde, Ardahan, Zonguldak, Kastamonu ve İzmir’de “#128MilyarDolarNerede” afişlerimizi polis engelliyor! Bu soru Cumhurbaşkanına hakaret içeriyormuş... Hakaret nerede? Suç nerede? Daha da önemlisi 128 milyar dolar nerede?!” dedi. l Haber Merkezi COVID19 SALGINI İÇİN ARAŞTIRMA ÖNERGESI VERILDI Meclis’e bütüncül önlem çağrısı CHP İstanbul Milletvekili İbrahim Kaboğlu, Covid19 salgını karşısında iktidarın anayasada olmasına karşın sosyal devlet yükümlülüklerini uygulamadığına dikkat çekerek, “bütüncül önlem alınması” amacıyla TBMM Başkanlığı’na araştırma önergesi verdi. Kaboğlu, “Kısıtlayıcı tedbirler uygulayıp, sosyal devletin gereklerini yerine getirmeyen iktidar, yaptığı kongreler ile insanların yaşamını tehlikeye attı” değerlendirmesinde bulundu. Kaboğlu, önergesinde, Covid19 salgını ile sosyal devletin anlam ve öneminin bütün dünyada fark edildiğini, devlet yöneticilerinin politik önceliklerini, halklarının sağlık ve ekonoKaboğlu mi alanlarında korunmalarına yönlendirme çabasında olduklarını belirtti. Kaboğlu, “Türkiye’de ise tek kişi yönetimi, sadece kısıtlayıcı tedbirler aldı ancak işsiz ya da dar gelirliye yeterli ekonomik desteği sunmadı. Cılız sosyal yardımlar, toplumun önemli bir kesimini açlık sınırının altında yaşamaya mahkum etti. Dar gelirli yurttaşların virüsten korunmasında zaaflar doğurdu” ifadelerini kullandı. Anayasanın 56. maddesinde yer alan “çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek” şeklindeki üçlü yükümlülüğü anımsatan Kaboğlu, “Kanal İstanbul gibi projelerle ortaya çıkacak çevresel felaketler, başka hastalık ve salgınlara da neden olabilir” dedi. Kaboğlu, eğitim alanında ise anayasanın, “Kimse, eğitim ve öğrenim hakkından yoksun bırakılamaz” fıkrasıyla başlayan 42. maddesinin asgari gereklerinin dahi karşılanamadığına dikkat çekti. l ANKARA/ Cumhuriyet ‘ÇIPLAK ARAMANIN BELGESINI BULDUM’ Tutuklanan eski milletvekili HDP’li pis cezası kararı gerekçesiyle veÖmer Faruk Gergerkilliği düşürülen lioğlu, “Çıplak arave cezaevine koma vardır dedim dinulan Gergerlioğlu ye cezaevine atılsosyal medya hedım. Cezaevinde sabından açıklaçıplak aramanın bel Gergerlioğlu ma yaptı. Cezaevgesini buldum. Mahkum lerinde çıplak arama yayardım kitapçığında yazı pıldığını gündeme getirdiyor” dedi. Hakkındaki ha ğini anımsatan Gergerlioğlu, “‘Çıplak arama vardır’ dedim diye cezaevine atıldım. Cezaevinde çıplak aramanın belgesini buldum. Mahkum yardım kitapçığında, ‘Çamaşırı bile indirilebilir’ diyor. ‘İnanmıyorum’ diyerek aylarca inkâr edenler nerede? Gerçekle baş edemezsiniz” dedi. l ANKARA YURTLARA DÜZENLEME Erdoğan şartı geldi Gençlik ve Spor Bakanlığı Yurt Hizmetleri Yönetmeliği’nde dün değişiklikler yapıldı. Resmi Gazete’de yayımlanan değişikliğe göre; artık bir öğrencinin yurtlarda barınması için “cumhurbaşkanına hakaret etme suçundan mahkum olmamak” şartı da aranacağı belirtildi. Öğrencinin bu fiili yurttayken yapması durumunda, öğrenimi süresince bakanlık yurtlarından herhangi birine alınmamak üzere yurtla ilişiği kesileceği kaydedildi. Öğrencilerin yurtlarda barınması için aranacak şartların kapsamı da genişletildi. Buna göre, “taksirli suçlar ile kısa süreli hapis cezasına seçenek yaptırımlara çevrilmiş veya sayılan suçlar dışında tecil edilmiş hükümler hariç olmak üzere, kasten işlenen bir suçtan dolayı altı ay veya daha fazla süreyle hapis cezasına ya da affa uğramış olsa bile devletin güvenliğine karşı suçlar, cumhurbaşkanına hakaret, devletin egemenlik alametlerini aşağılama, devletin kurum ve organlarını aşağılama, cinsel dokunulmazlığa karşı suçlar, hayasızca hareketler, spor müsabakalarına dayalı bahis ve şans oyunlarını oynatma gibi suçlardan mahkum olmaması” şartının da aranacağı vurgulandı. Terör örgütlerinin eylemlerine katıldığı tespit edilenlerin, devam etmekte oldukları öğretim kurumundan bir aydan fazla uzaklaştırma cezası almış olanların yeniden öğrenime başladıkları tarihe kadar yurtla ilişikleri kesileceği kaydedildi. l İç Politika Cumartesi Anneleri, Yedigöl için adalet istedi Cumartesi Anneleri, gözaltında kaybedilen yakınlarının akıbetini sormak ve faillerin cezalandırılması talebiyle sürdürdükleri eylemlerinin 837.’sini gerçekleştirdi. Bu haftaki eylem de koronavirüs salgını nedeniyle sosyal medya üzerinden canlı yapıldı. Cumartesi Anneleri bu haftaki eylemlerinde gözaltında kaybedilişinin 40. yılında Nurettin Yedigöl için adalet çağrısında bulundu. Açıklamada, “Türkiye’de hukukun üstünlüğüne dayanan bir devlet geleneğinin olmaması ve yargı makamlarının siyasetin etkisine açık olması nedeniyle yaptığımız başvurular sonuçsuz kalıyor. Etkin soruşturma ve kovuşturma yürütülmeyerek, zamanaşımı devreye sokularak gözaltında kaybetme suçu cezasız bırakılıyor. Türkiye’de zaman, ağır hak ihlallerinde devletin sorumluluğunu karartmanın aracına dönüşmüş durumda. Bu pratik yalnız bizi değil, hakları ihlal edilen herkesi adaletsizlikle baş başa bırakıyor. Kaç yıl geçerse geçsin Nurettin Yedigöl ve tüm kayıplarımız için adalet istemekten, devletin hukuk normları içinde hareket etmek zorunda olduğunu hatırlatmaktan, 138 haftadır bize yasaklanan kayıplarımızla buluşma mekânımız Galatasaray’dan vazgeçmeyeceğiz” denildi. l Haber Merkezi