04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HABER 3 9 MART 2021 SALI 150/10 200/80 80/30 180/40 150/10 110/40 20/ 120 130/00 200/60 160/40 150/10 170/80 70/10 200/110 70/10 70/140 70/10 110/40 80/20 160/60 150/30 140/50 TARİHTE BUGÜN 1995: TBMM Mal Varlığını Araştırma Komisyonunun Almanya’da bulduğu belgeler, RP’li Süleyman Mercümek’in Türkiye’de yönettiği paranın toplam 17 milyon mark olduğunu ve bu paraların akıbetinin bilinmediğini ortaya koydu. 2003: Siirt’te tekrar edilen milletvekili seçimlerinde AKP üç milletvekili aldı ve Recep Tayyip Erdoğan parlamentoya girdi. Riskli iller sayısı 48’e çıktı, hekimler uyardı: Asıl artış 12 hafta sonra ‘Daha kötüsü yakın’ Sağlık Bakanlığı’nın “Kontrollü normalleşme” kapsamında açıkladığı “mavisarıturuncukırmızı” haritasındaki çok yüksek ve yüksek riskli il sayısı 39’dan 48’e yükseldi. Son SIBEL BAHÇETEPE tabloda yüksek riskli grupta yer alan İstanbul da çok yüksek riskli iller arasında geçerken vakaların tırmanışa geçtiği Ankara orta riskli il grubundan yüksek riskliye geçti. Türk Tabipleri Birliği İkinci Başkanı Doç. Dr. Ali İhsan Ökten, yüksek ve çok yüksek riskli illerin Türkiye genelinin yarısından fazlası olduğuna dikkat çekerek “Bu demektir ki pandemide biz yüksek riskli durumdayız. Bu durumun üzerinde kontrollü normalleşmenin etkisi olduğunu henüz görmüyoruz. Okulların açılmasıyla 12 hafta sonra yüksek ve çok yüksek riskli illerin artacağını göreceğiz. O zaman ne yazık ki kötü bir tablo olacak. Günlük 200 binin altında aşılama var ve bunu artırmalıyız. En az 1 milyona yakın aşılama olmalı, bunu yapmadığımız sürece toplumsal bağışıklığı sağlayamayız. En önemli sorunlardan birisi varyant virüsün tüm illerde artış göstermesi. Bu koşullarda kontrollü veya kontrolsüz normalleşme sürecine geçmemiz mümkün değil. Aksine önlemleri artırmamız gerek” dedi. Hastanelerin durumu Hastanelere başvurularda bir miktar artışın olduğunu dile getiren Ökten, “Henüz bu ciddi bir boyutta değil, yoğun bakım veya servis bakımından şu an sıkıntı yok. Ama artabilir. Kontrollü normalleşmede turizm düşünüldü. Siyaset ve ekonomi, bilim ve insan yaşamının önüne geçmiş durumda. Bunda da en büyük etken de yazık ki turizm sezonu” dedi. ‘İşimiz daha zor’ Enfeksiyon Hastalıkları Derneği Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan da sosyal medyadan, “Ne vatandaş, ne işyerleri önerilere uyuyor. Ya uymalarını sağlayacağız, ya da İstanbul başta yeni vaka artışlarına hazırlıklı olacağız. Lokal önlemlerle, seyahat kısıtlaması olmaksızın, salgını kontrol etmek mümkün değil. Dünyada vakalar azalırken bizde artıyor, virüs olumlu bir mutasyona uğradıkça işimiz önceki artışlardan daha zor olacak” açıklamasını yaptı. Mervenur’un cansız bedeni bulundu Antalya’da 4.5 aydır aranan Mervenur Polat (20), bir binanın çatısında, folyoya sarılı halde ölü bulundu. Arkadaşı C.A.’nın, birlikte uyuşturucu aldığı Polat’ın öldüğünü görünce, cesedini folyoya sarıp motosikletli kurye arkadaşı aracılığıyla Mervenur Polat babasının oturduğu binanın asansör dairesine bıraktırdığı belirtildi. Polisin, Polat’ın cinayete kurban gitmiş olabileceği ihtimalini de değerlendirdiği belirtildi. Olayla ilgili 6 kişi gözaltına alındı. l DHA 8 MART PAZARTESI 139 BIN 429 13 BIN 215 34 MILYON 262 BIN 280 29 BIN 94 %3.6 767 64 8106 2 MILYON 793 BIN 632 1239 2 MILYON 632 BIN 30 Koca: Aşılananlar 10 milyonu geçti TTB: Takvimi yavaşlatıyorlar Sağlık Bakanlığı, Covid19 ile mücadele kapsamında birinci ve ikinci doz aşı olanların toplam sayısının 10 milyonu geçtiğini bildirdi. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “Aşı programımız planlandığı gibi ilerliyor” dedi. Bakanlığın sitesinde yer alan aşılama sayılarına göre, birinci doz aşı uygulanan kişi sayısı 7 milyon 570 bin 595 oldu. İkinci doz aşıyı yaptıran 2 milyon 442 bin 353 kişiyle toplam aşılanan kişi sayısı 10 milyon 12 bin 948’e ulaştı. l ANKARA İstanbul Tabip Odası, sosyal medya hesabında aşılama takviminin durma noktasına geldiğini dile getirdi. Tabip odasının Twitter hesabından yapılan paylaşımında, “Aşılama hızı düşüyor. Yeni risk gruplarına aşı randevusu açılmıyor. Aşı yok. Strateji yok. Aşı bekleyen milyonlar var. Aşılamayı yavaşlatan bakanlık var. Güven vermeyen bir yönetim var” ifadeleri kullanıldı. l Haber Merkezi Yaşar mı Aydın’ın Söke ilçesinde, balıkçı Ahmet Sıvacı’nın 3 yıl önce yaralı bulduğu pelikanla dostluğu kıskandırıyor. Veterinerin yaşayamaz demesinden dolayı kuşa “Yaşar” adını veren Sıvacı, tepeli pelikayaşamaz mı? nın bakımını yapıyor. Sıvacı, “Aslında göçmen kuş, istediği yere gidebilir ama yaklaşık 3 yıldır burada” dedi. l AA Pandemi ortasında yüz yüze sınav Öğrencilerin ve eğitim sendikala ya Selçuk, “sınavların yüz yüze gerrının tepkilerine karşın lise sı çekleştirilmesi için tüm hazırlıkların navları yüz yüze gerçekleştirilmeye tamamlandığını, sınavlardaki ertelebaşlandı. Sınavların iptal edilmesi menin yakın zamanda çalışma yüküni isteyen öğrenciler, sosyal med nü daha fazla artıracağını” belirtmişti. yada “Öğrenciler ölmek istemiyor” Selçuk’un açıklamasının ardından öğgibi etiketlerle paylaşımlarda bu renciler bu kez “Size oy yok” etiketi lundu. Sınavların üç hafta içinde ile tepkilerini sürdürmüştü. Yüz yüze tamamlanması öngörülüyor. sınavlar dün itibarıyla başladı. Milli Eğitim Bakanlığı, birinci döHer öğrencinin uzaktan eğitime nem ile ikinci döneme ait gerçekleş eşit şekilde erişemediğini vurgulayan meyen lise sınavlarının mart ayı iti ve salgını anımsatan öğrenciler, önbarıyla yüz yüze gerçekleştirileceği ceki gün de “Öğrenciler ölmek isteni açıklamıştı. “MEB duymuyor” ve miyor” etiketi ile sınavların iptal edil“Duymuyorsan istifa” gibi etkiketlerle mesi çağrısında bulundu. Eğitim sentepki gösteren öğrencilerin ardından dikaları da sınavların iptal edilmesi ya açıklama yapan Milli Eğitim Bakanı Zi da bulaş riski en alt düzeye inene kaBir müzisyen daha intihar etti Koronavirüs nedeniyle getirilen kısıtlamalar birçok müzisyenin maddi zorluk yaşamasına ve hayatına son vermesine sebep oldu. Bu kez de Osmaniye’de Yusuf Karayiğit isimli bir müzisyen yaşamına son verdi. Beyoğlu’nda çeşitli mekânlarda müzisyenlik yapan ve işsiz kalan Duran Ay, İzmir’de 1 yıldır işsiz müzisyen Mehmet Mert El ve 11 aydır işsiz bağlama sanatçısı, iki çocuk babası Erdem Topuz yaşamına son vermişti. l Haber Merkezi dar ertelenmesi görüşünde. ‘Karne 2 Temmuz’da’ Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, katıldığı bir televizyon programında değerlendirmelerde bulundu. “Öğrencilerimizi 2 Temmuz’a kadar okulda tutmak gibi çalışmamız var. Ara tatil yok” ifadelerini kullanan Bakan Selçuk, yüz yüze sınavlarla ilgili eleştirilere de yanıt verdi. Selçuk, “İlkokullar ve ortaokullarda öğrencilerde yüzde 80’in biraz üzerinde katılım var. Liselerde biraz daha az, yüzde 74 katılım var. Orada sınava hazırlık ya da başka nedenlerin etkili olduğunu düşünüyoruz. Kimseyi ‘Okula gelin’ diye özellikle davet edip zorlamıyoruz. Bu gönüllü bir konu. Gönüllü olarak insanların yüzde 8082’sinin katılıyor olması zaten velinin de çocukların da bunu istediğini gösteriyor” değerlendirmesinde bulundu. İllerde okulların kapatılıp kapatılmayacağını kimin açıklayacağının sorulması üzerine Selçuk, açıklamanın valilikler nezdinde yapılacağını söyledi. l ANKARA / Cumhuriyet a Bayat itiraf Bayram değil seyran değil, eniştem (baldızım) beni neden öptü durumu. AKP Genel Başkanı ve de Cumhurbaşkanı Erdoğan, tarih boyunca birçok sahibi olan ilkeleri, bize, hangi amaçla satıyor? Sahiplerine telif hakkı ödemeden. HHH Birleşmiş Milletler Evrensel Beyannamesi’ni ilkokuldan (1948) bu yana biliyorum. Ülkemizde 27.5.1949 günü Resmi Gazete’de yayımlandı. Anma günü oldu. “Magna Carta Libertatum”u (1215) ise Ankara Hukuk Fakültesi’nin birinci sınıfında, anayasa dersinde ünlü Prof. Dr. Bülent Nuri Esen’den öğrendim. AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı sıfatlı R.T. Erdoğan, Magna Carta Libertatum’u,1787’de anayasaya giren ABD Bağımsızlığı Bildirgesi’ni (1776), Fransız Özgürlük Beyannamesi’ni (1789), Birleşmiş Milletler Özgürlük Bildirgesi’ni “şahsen” onaylamak amacıyla mı yaptı bu işi? Erdoğan’ın kendi özgürlük bildirgesini okuyalım: HHH 1 İnsan, doğuştan sahip olduğu vazgeçilmez haklarıyla yaşar. Devletin temel amaç ve görevi, bu hakları korumak ve geliştirmektir. Ben Günaydın! 2 İnsan onuru, bütün hakların özü olarak hukukun etkin koruması altındadır. Eğer hukuk varsa, yargı bağımsız ise. 3 Dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebepler temelinde hiçbir ayrımcılık söz konusu olmaksızın herkes hukuk önünde eşittir. Nelson Mandela şöyle der: İnsanlar arasında ırk, renk, cins ve din ayrımı yoktur. İki tür insan vardır: Akıllılar ve deliler. Delilerin kendi aralarında ırk, renk, cins ve din ayrımı vardır. 4 Kamu hizmetinin herkese eşit, tarafsız ve dürüst biçimde sunulması, bütün yönetsel faaliyetlerin temel özelliğidir. Cümlenin başına “Bundan böyle” açıklaması konmalı. 5 Mevzuat, tereddüt doğurmayacak şekilde açık, net, anlaşılır ve öngörülebilir kurallar içerir, kamu otoriteleri bu kuralları hukuk güvenliği ilkesinden ödün vermeden hayata geçirir. Demek ki şimdiye kadar böyle bir uygulama yokmuş. 6 Sözleşme özgürlüğüne, hukuki güvenlik ilkesi ve kazanılmış hakların korunması prensibine aykırı olarak hiçbir şekilde müdahale edilemez. Ama ulusal çıkarların ve devlet hazinesinin aleyhine olmamak koşuluyla. 7 Devlet, girişim ve çalışma hürriyetini rekabete dayalı serbest piyasa kuralları ile sosyal devlet ilkesi çerçevesinde korur ve geliştirir. “Serbest piyasa kuralları”na nepotizm, asparagaslı ihaleler, rant kayırmacaları, yoksuldan alıp zengine verme de dahil mi? 8 Adli ve idari işleyiş; masumiyet karinesi, lekelenmeme hakkı ve ceza sorumluluğunun şahsiliği ilkelerini koruyan, gözeten ve güçlendiren bir yaklaşımı merkezine alır. Demek ki şimdiye kadar böyle bir uygulama yokmuş. Ne ayıp! 9 Hiç kimse, başkalarının kişilik haklarına saygı göstermek suretiyle yaptığı eleştirisi veya düşünce açıklaması nedeniyle özgürlüğünden yoksun bırakılamaz. Galiba bu bir itiraf oluyor. 10 Bağımsız ve tarafsız yargı ile korunan hukuk devleti, hak ve özgürlükler ile adaletin teminatı olarak her alanda tahkim edilir. Tahkime gerek yok: Uluslararası kurallar, anayasa ve yasalara uyulsun yeter. 11 Haklarının ihlal edildiğini iddia eden herkes, etkili kanun yollarına zahmetsiz şekilde erişebilmelidir. Adalete erişim, hak ve özgürlüklere saygının merkezindedir. Gerçek demokrasilerde zaten böyledir. Bu tanımlama demokrasi yokken yapılır. HHH Okuduk mu? Okuduk! Bunun anlamı ne? Bunun anlamı şu: “Şimdiye kadar bu 11 ilke, Türkiye Cumhuriyeti mevzuatında yoktu ya da vardı ama hükümet (yürütme) uygulamıyordu.” Akıl ve sağduyu sahipleri bu 11 ilkenin tamamının mevcut anayasada bulunduğunu söylüyor. Ahmet Hakan gibi kimileri ise bu 11 ilkeye kuşkuyla bakanları kınıyor. Vatandaşa 19 yıllık kötü uygulamaları unutup sineye çekmeyi, baştan olumsuz yaklaşmak yerine olumlu yaklaşmayı, teşvik edici olmayı tavsiye ediyor. Ama bu kadar zahmete ne hacet!? 11 ilkeyi ilan eden özne Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 103 maddesine göre içtiği anda (ettiği yemine) bundan sonra bağlı kalsın, anayasanın tamamını saygıyla uygulasın yeter. Aslında bu da yetmez: Yayımlanan 11 ilkenin “boş laf” olarak kalmaması için iktidarı süresince bu 11 ilkeyi tanımayan bütün uygulama ve eylemlerini düzeltmesi gerekir. Anayasa Mahkemesi’nin kararlarını, AİHM’nin kararını duraksamadan uygulatması gerekir. Bütün bunlar dünyanın gözünü boyamak için değilse belki o zaman biraz inandırıcı olabilir. Siz nasıl isterseniz. Braas’ta her tercihe göre bir kiremit var. İster klasik, ister modern. Braas’ın zengin renk ve doku seçenekleri ile çatınızda dilediğiniz görünümü yaratın. Her ayrıntısı titizlikle çözülmüş kusursuz Braas Çatı Sistemleri ile evinizde konforu hissedin. bmigroup.com/tr
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle