07 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
EKONOMİ [email protected] 11 23 MART 2021 SALI Ağbal’ın Merkez Bankası Başkanlığı’ndan 4.5 ay sonra alınması güven sorunu yarattı Piyasa alev alev yanıyor Türk Lirası yeni haftaya büyük bir değer kaybıyla başlarken, özellikle para politikasına dönük endişeler arttı. Borsa İstanbul’da günü yüzde 9.79 kayıpla tamamladı. Merkez Bankası’nda (TCMB) başkan değişimiyle, zor ve yeni kazanılmaya başlanan kredibilitenin yerini soru işaretlerine bırakmasıyla TL/dolar çift haneye yakın tarihi bir değer kaybı yaşarken ekonomi yönetiminin piyasayı rahatlatmaya dönük ilk mesajları da yatırımcıyı tatmin etmedi. n Döviz: Önceki gece illikit piyasada 8.4850, Asya piyasalarında 8.30’lu rakamları gören dolar/TL, dün Türkiye’de piyasa açılışı önceki 8.15 lirayı gördükten sonra günü 8.06 liradan açtı. Dolar/ TL gün boyu 7.708.06 lira arasında dalgalandı. Avro ise yükselişte istikrarlı hareket etti ve 9.239.52 lira arasında dalgalandı. Öte yandan TL son 20 yılda tek günde çift haneli değer kaybını 2018’den sonra dün bir kez daha yaşadı. Bluebay Asset Management’tan Timothy Ash bu durumu “Ağbal’ın görevden alınmasının maliyeti” sözleriyle yorumladı. n BİST’te açkapa: BİST100 dün ilk işlemlerde yüzde 6.65, bankacılık endeksinde ise yüzde 8.13 kayıpla açıldı. Bunun üzerine endeksin geneline yayılan satışlarıla birlikte “endekse bağlı devre kesici sistemi” devreye girerek, pay piyasası ve VİOP’taki işlemler geçici olarak durduruldu. 1427 puanda durdurulan endeks, yeniden açılış sonrası 1422 puana kadar indi. BİST yüzde yedi, bankacılık yüzde dokuz düşüşteyken bir kez daha durduruldu. Günü ise 1379 puanla en düşük değerini görerek kapattı. n Gösterge faiz arttı: Güven endişeleriyle TL varlıklarda görülen satış dalgası tahvil bono getirilerine de yansıdı. Gösterge 10 yıllık Hazine tahvili bileşik getirisi cuma günü son işleme göre 340 baz puana yakın artışla yüzde 17.46’ya yükseldi. Cuma günü son oran yüzde 14.06 idi. n Risk primi hızlandı: Türkiye’nin 5 yıllık CDS’si 462482 puana yükseldi. Cuma kapanış 305309 baz puandı. Yine Tradeweb verilerine göre Türkiye’nin 2045 vadeli dolar cinsi tahvili 9.7 sent düşüşle Ağbal’ın TCMB başkanı olarak atandığı geçen kasım başında gördüğü seviye olan 87.01 sente geriledi. n Uzun pozisyonu kapatın: Gelişmeleri, çok sayıda uluslararası yatırımcı da farklı yorumladı. Örneğin Societe Generale, Ağbal’ın görevinden alınmasının Türkiye’nin “geri dönüşü olmayan bir noktaya” getirdiğini belirterek dolar/TL’nin ikinci çeyrek sonuna kadar 9.70’e yükseleceğini, yıl sonunda 9.30 olacağını öngördü. Banka, “Tüm Türk varlıklarındaki uzun pozisyonları kapatma tavsiyesi veriyoruz“ dedi. Goldman Sachs ise piyasalardan borçların ödenmesi için para girişinin giderek daha düşük ihtimalli olmasından ötürü cari işlemler dengesinde “ani bir düzenleme” yapılmasına ihtiyaç duyulabileceğini söylüyor. l Reuters l Ekonomi Servisi ‘Halk fakirleşecek’ Lüfti Elvan Nurettin Canikli Elvan yumuşattı Canikli eleştirdi Piyasada bu gelişmeler yaşanırken dün erken saatlerde bir açıklama yapan Hazine ve Maliye Bakanı Lüfti Elvan, “Piyasaların etkin ve sağlıklı işleyişini önemsiyoruz. Serbest piyasa mekanizmasından herhangi bir taviz kesinlikle olmayacak, liberal kambiyo rejiminin uygulanmasına kararlılıkla devam edilecektir” dedi. Ancak AKP Genel Başkan Yardımcısı ve Ekonomi İşleri Başkanı Nurettin Canikli’nin Naci Ağbal’ın görevden alınma nedenini de ortaya koyan şu vurgusu dikkat çekti: “Optimal pozitif reel faiz seviyesini belirlemede para politikası araçlarını rasyonel kullanmayan Merkez Bankası başkanını değiştirmek piyasalara meydan okumak değil.” Merkez Bankası’nın yeni başkanı Şahap Kavcıoğlu ise dün kamuoyuyla paylaştığı ilk mesajında, “Enflasyonda kalıcı düşüş hedefiyle şeffaflık ve öngürülebilirlik ilkeleri doğrultusunda çalışmayı sürdüreceğiz. Ekonomimizin güçlü temeller üzerinde yükselmeye devam edeceğine inancım tam” dedi. l ANKARA MUSTAFA ÇAKIR man hem faizi hem kuru kontrol edemiyorsunuz. Cumhurbaşkanı ikisini de kontAnkara Hacı Bayram Veli Üniversitesi’nden Prof. Dr. Aziz Korol etmek istiyor. Teoride yok böyle bir şey. Böyle bir cennet yok.” Konukman, nukman, Merkez Bankası (TCMB) Başka Türkiye’nin ihracat yapabilmek için yüzde nı Ağbal’ın görevden alınmasını ve eko 6570 düzeyinde ithal girdilere bağımlı olnomideki gidişi Cumhuriyet’e yorumladı. duğunu, kur yükseldiğinde ithal girdilerin Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “faiz sefiyatının da artacağını bunun da enflasyobep, enflasyon sonuç” görüşünün ulusla nu yükselteceğini vurguladı. “Bütün evrarası literatürde karşılığı olmadığını ha lere ateş düşmüş olacak. İnanmadığımız, tırlatan Konukman, ancak bu görüşe uy güvenmediğimiz resmi enflasyon bile katgun hareket edilmediği için TCMB başlanacak” diyen Konukman, bunun da “fakanlarının değiştirildiğine işaret etti. Ay kirleşmeye” neden olacağını kaydetti. rıca Ağbal’ın görevden alınmasında 128 milyar dolar konusunda hiçbir açıklama Erken seçim olabilir yapmamasının da etkili olduğunu belirten Konukman, iktidarın yeniden “büyümenin birazcık kımıldadığı” günlere dönmek istediğini dile getirdi. Ancak bunun gerçekçi olmadığını, çünkü kuru kontrol etme şansları bulunmadığını vurgulayan Konukman, şöyle devam etti: “İmkansız üçleme diye bir kural var. Uluslararası sermaye hareketleri serbest dediğiniz zaman, dalgalı kura geçtiğiniz zaAyrıca “Sürecin bir erken seçimi zorlayacağı açık” yorumunu yapan Konukman, “Çünkü bu yapının sürdürülebilme şansı yok. Faiz artıyor, başkanı değiştiriyorsunuz. Bir süre böyle gidiyor, sonra faizler yeniden yükseliyor. Bu nereye kadar sürdürülebilir? İktidar, ödemeler dengesinde kriz çıkmadan, ithalatihracatta sorun çıkmadan, ekonomi daha fazla dibe vurmadan erken seçimi düşünebilir” diye konuştu. l ANKARA Aziz Konukman ‘Ağbal’ın alınması not üzerinde baskı’ Kredi derecelendirme kuruşu Moody’s, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın TCMB başkanını görevden almasının kredi notu üzerinde baskıyı artırdığını açıkladı. Bir değerlendirme notu yayımlayan kuruluş özetle şunlara dikkat çekti: Türkiye’ye sermaye girişi muhtemelen tersine dönecek. TCMB politika faizini tekrar enflasyon seviyesinin altına çekebilir. Türkiye’de güçlü kredi büyümesi tekrar teşvik edilebilir. Bu adımlar daha fazla ithalata ve daha yüksek cari açığa neden olabilir.” Capital Economics raporunda ise Türkiye ile ilgili olarak şu vurgu yapıldı: “Enflasyonla mücadele dönemi bitmiş olabilir bir kez daha ödemeler dengesi krizi ile karşı karşıya kalınması gerçek bir ihtimal.” 2020 yılı için yıllık işsizlik oranı yüzde 13.2 olarak açıklandı BAKANLIK AÇIKLADI Turist sayısı şubatta yüzde 69 düştü Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın verilerine göre Türkiye’ye gelen yabancı ziyaretçi sayısı şubatta yüzde 68.96 azalarak 537 bin 976 kişi oldu. Ocakşubat dönemindeki yabancı ziyaretçi sayısı ise yüzde 70.24 düşüşle 1 milyon 47 bin 763 oldu. Türkiye’ye Şubat’ta en çok ziyaretçi gönderen ülkeler sırasıyla Rusya Federasyonu, İran, Bulgaristan, Irak ve Almanya oldu. 2020 yılında Türkiye’ye gelen yabancı ziyaretçi sayısı yüzde 72’ye yakın gerilerken; ekonominin temel gelir kalemlerinden olan turizm gelirlerinde de yüzde 65’lik sert daralma yaşanmıştı. l Ekonomi Servisi YÜZDE 2.46 GERİLEDİ İhracatçının aylık maliyeti hız kesti TÜİK’in “Yurtdışı Üretici Fiyat Endeksi, Şubat 2021”raporuna göre YDÜFE (2010=100) 2021 yılı şubat ayında bir önceki aya göre yüzde 2.46, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 3.79 azalış, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 28.27 ve 12 aylık ortalamalara göre yüzde 25.83 artış gösterdi. Yıllık oran ocak ayında yüzde 32.51’di. Ayrıca yurtdışı üretici fiyatları, yıllık bazda madencilikte yüzde 26.49, imalatta yüzde 28.29 oldu. l Ekonomi Servisi İstihdam 10 yılın dibinde Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), dün yayımladığı “İşgücü İstatistikki yıla göre 1 milyon 676 bin kişi azalarak 30 milyon 873 bin kişi, leri, 2020” raporuyla geçen yılın tüişgücüne katılma oranı da 3.7 pumüyle ilgili verileri açıkladı. anlık azalış ile yüzde 49.3’e indi. Buna göre Türkiye genelinde 15 Bu oran da 2013 yılındaki yüzde ve daha yukarı yaştakilerde işsiz 48.3’ten buyana en kötü sonuç olsayısı 2020 yılında 2019 yılına kıdu. Ayrıca 2020 yılında 4 milyon yasla 408 bin kişi azalarak 4 mil716 bin kişi tarım, 5 milyon 497 yon 61 bin kişi, işsizlik oranı da 0.5 bin kişi sanayi, 1 milyon 538 bin puanlık azalış ile yüzde 13.2 oldu. Tarım sektöründe istihdam 381 bin kişi azaldı. kişi inşaat ve 15 milyon 60 bin kiTarım dışı işsizlik oranı ise 0.7 puanlık azalışla yüzde 15.3. İşsizlik oranı kadınlarda yüzde 15, erkeklerde yüzde 12.3 olarak gerçekleşti. de 17.1 oldu. Yine verilere göre gençlerde işsizlik oranı yüzde 25.4’ten 25.3’e düşerken, ne eğitimde ne istihdamda olan gençlerin oranı yüzde şi hizmet sektöründe istihdam edildi. Bir önceki yıl ile karşılaştırıldığında istihdam edilenlerin sayısı tarım sektöründe 381 bin, sanayi sektöründe En yüksek Şırnak 26’dan yüzde 28.3’e çıktı. 64 bin, inşaat sektöründe 12 bin, hizİstihdam edilenlerin sayısı ise 2020 met sektöründe 812 bin kişi azaldı. İşsizlik oranı en yüksek bölge yüzde yılında bir önceki yıla göre 1 milyon 33.5 ile TRC3 (Mardin, Batman, Şır 268 bin kişi azalarak 26 milyon 812 1.3 milyon umutsuz nak, Siirt) iken, işsizlik oranı en dü bin kişi, istihdam oranı da 2.9 puanÖte yandan işgücüne dahil edilmeşük bölge yüzde 6.6 ile TR82 (Kaslık azalış ile yüzde 42.8’e geriledi. Bu yenler içinde yer alan iş bulma ümidi tamonu, Çankırı, Sinop) oldu. İşoran 2010 yılındaki yüzde 41.3’ten bu olmayanların sayısı ise 627 binden 1 sizlik oranı İstanbul’da yüzde 14.7, yana en düşük oran olarak kayıtlara milyon 329 bin kişiye yükseldi. Ankara’da yüzde 14.8 ve İzmir’de yüz geçti. İşgücü ise 2020 yılında bir önce l Ekonomi Servisi DGPAYS’E ÖNEMLI YATIRIM Finansal teknoloji sağlayıcısı DgPays, bir yıla yakın süren görüşmeler sonucunda Goldman Sachs ve Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD)’den yatırım almak üzere anlaşmaya vardığını duyurdu. DgPays kurucusu Serkan Ömerbeyoğlu, Goldman Sachs ve EBRD yatırımının şirketin büyümesini hızlandıracağını vurgulayarak “Bu ortaklığın, mevcut ürün ve hizmetlerimizi global trendlere paralel olarak uluslararası ölçeğe taşımak ve geliştirdiğimiz yeni ürünleri yerel ve küresel seviyede yaymak için de kaldıraç etkisi yapacağını düşünüyoruz” dedi. l Ekonomi Servisi SASA’DAN YENI FABRIKA Sasa Polyester Sanayi, dün Kamuyu Aydınlatma Platformu’na (KAP) bir açıklama yaparak yeni yatırım kararını duyurdu. Yapılan açıklamada şöyle denildi: “Şirketimiz tarafından yatırım bedeli tahmini 330 milyon ABD Doları olan, yıllık 367 bin 500 ton kapasiteli elyaf üretim tesisi yatırım kararı alınmış olup yatırımın 2023 yılı dördüncü çeyrekte devreye alınması planlanmaktadır. Yatırımın ciroya yıllık katkısı bugünkü rakamlarla yaklaşık 550 milyon ABD Doları civarında olacaktır.” Şirket geçen yıl 5 milyar liranın üstünde satış hasılatı elde etti. Dönem kârı da 312.2 milyon lira oldu. l Ekonomi Servisi Halktan kopuş, ego, kendi ayağına sıkma noktasını aşmadı mı? MHP, Bahçeli tahrikli izlenimi öne çıkmış, Başkan Erdoğan, AKP’nin; yandaş dindar kindarlardan da beslenen, Cumhur İttifakı‘nın öfke, çatışmacılık, kutuplaşma üzerinden toparlanabilmesini öngören ataklarda dur durak yok. Geçen hafta sonunun Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinin içine yerleştirilen paketlerde, ülke vatandaşlarının tümünün yaşamı üzerinde etkili olacak düzenmelerle yüzleştiğimiz haksızlık, hukuksuzluklar yumağı için üç günlük gazete başlıklarına çıkmış manşetlerimize hele bir bakın.. Cuma günü HDP’nin kapanması davası ile birlikte Gergerlioğlu operasyonu ile yüzleşmiştik. Ant yasağına Erdoğan’ın İstiklal Marşı ile savunma çıkışı.. Cumartesi gazetesinden öğrenilen yeni sürpriz kararlar içinde Gezi Parkı’nın İBB’den alınması, yeni keşfedilmiş vakfiye ile, Vakıflar yoluyla yeniden yapılaşma ile yeni rant projeleri düşleri.. Merkez’in faiz kararı ile Prof. Bilsay Kuruç’un veriler üzerinden derin analiziyle ekonominin “yokuş aşağı gidişi”nin saptanması var. Pazar sabahına sığdırılan şok sürprizlerin içinde “Tarikatlara hediyeler” başlığı altında, kadınlara dönük çarpıçı hukuksuzluklar zinciri halkalarıyla İstanbul sözleşmesi’nin feshi birinci sırada yer alıyor. İkinci sırada beklenmedik rekor bir hızla Merkez Başkanlığı’ndan bir AKP’linin alınıp bir gün önceki yayımlanmış yazısı ile öncülük yapmış gazeteden bir başka AKP’linin getirilmesi var. Ekonomide kaos, piyasaların sarsılacağı açıklamaları eşliğinde. Üçüncü haber Kanal inadına,yeni bir adım, “Yap işlet, devret” modelinde, vergisi halkın sırtında kalacak, ilklerde başı çeken yandaş şirkete devlet garantili ihalenin verildiğini duyuruyor. Dördüncü haber tam da betonlaştırılan Taksim için olabildiğince yeşillendirme çabasını içeren İBB projesi hazırlanmışken Gezi Parkı hakkında. Şu anda olmayan Topçu Kışlası bahane edilerek Sultan Beyazıt Hanı Veli Hazretleri Vakfı’nın ortaya çıkarılması ile park alanının bu vakfa devri operasyonu özetleniyor.. Dünkü gazetemizin manşetinde ise İpek Özbey’in yaptığı söyleşide Anayasa Profesörü Korkut Kanadoğlu’nun hafta sonu kararnamelerinin bütünlüğü içinde öne çıkan haksızlık, hukuksuzlukları ayrıntılı ele almasıyla ortaya çıkan sonuçlarının, “Franco İspanyası gibi” gerçeklerinin iki tam sayfaya sığdırılamadığının en çarpıcı boyutları yer alıyor. HHH Haftanın son günlerinde, karabasan gibi üzerimize üzerimize gelen, Cumhur İttifakı’nın iki önde liderinin, deyim yerinde ise “bir diğerini ajite etme” stratejilerinde morallerimizin dibe vurması kaçınılmazken.. Aşılamada yetersiz kalış ile virüsün yayılmasında yaşanan ürkütücü tırmanış, daha doğrusu iki hafta öncesinde rahat sayılan İstanbul hastahanelerini bile katlayarak dolduran, ürküten artışı, yine patlama olarak yükselen hasta sayısı, ölüm oranlarının haberleri, içimize oturan kaygılarımızı, korkularımızı taşlaştırıyor.. Haberler arasında, benzerleri yaşana yaşana bıktırıcı dozlara ulaşan kadına şiddet, sokalardaki şiddet, çatışmaların, kavgaların haberleri hem sayısal hem oransal artışlarıyla yüreklere kazılan çaresizlik duygusu büyüyor. Belki ayırımında olmayabilirsiniz, haberlerin yorumlanmasında biraz olsun sorumluluktan kurtulma, iktidar erkinin gazabına uğramamak uğruna da görüşlerine baş vurulan, bilimsel kapasiteleri tartışılamaz uzmanların katılmasında da yükseliş var. Dillendirilemeyen gerçekler için, bilim insanlarının bilimsel kimlikleri ile direnebilmeleri, söz söyleyebilmelerinin gücüne sığınılıyor. Onlar bilim gücü, sorumluluğu ile kimi gerçekleri yumuşak bir dille de olsa çok çıplak ve çarpıcı verileri ile açıklama sorumluluklarından vazgeçemiyorlar. Kuşkusuz Cumhur cephesi adına yapılan siyasi hesaplarda en eğitimsiz, en yoksul, yoksun ve de çaresizlerin, halkın çok ama çok büyük çoğunluğunun, bir yanı ile çaresizliğin bunalımında kapıldıkları büyük öfke ve tepkiye karşın, yine da sadaka düzeni içinde kurulması hedeflenmiş çok iyi de hesaplanmış çaresizliğin dibe vurduğu haller içinde yakın zamanlara kadar olduğu gibi peşlerinden sürüklenmelerini bekliyorlar. Sözün özü, öfkeli güç gösterileri ile yapılan siyasal çıkış stratejilerinin hâlâ geçerli olacağı inancı ile, söylem ile icraat sertliklerinde tırmandırma, çatışmacılıktan dönmemeyi, ödün vermemeyi tek geçerli yol saymakta diretiyorlar. Hâlâ ego, halktan, yaşam gerçeklerinden kopuş, haksızlık, hukuksuzluklarla.. kendi ayağına sıkma noktalarına gelindiğini göremiyorlar mı?
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle