03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HABER 5 12 MART 2021 CUMA Babacan, partisinin kuruluşunun 1. yıldönümünde Türkiye’ye ilişkin düşüncelerini anlattı: Çözüm hukukla başlar DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Türkiye’nin yaşadığı ekonomik sorunların çözümüne hukuka uymakla başlanacağını belirterek, “Yaşanan sorunların yarısı güven veren bir açıklamayla çözülür” dedi. Babacan, partisinin kuruluşunun birinci yıldönümünde, gazetelerin AnSERTAÇ EŞ kara temsilcileriyle bir araya geldi. Geçen yıl içinde 81 il ve 550 ilçede örgütlendiklerini, 43 ilde parti kongresi yaptıklarını anlatan Babacan, yüzde 35 cinsiyet, yüzde 20 genç ve yüzde 1 engelli kotası uyguladıklarını, büyük kentler dışında 25 bin üyeye ulaştıklarını kaydetti. Babacan, gazeteci ve siyasetçilerin şiddete maruz kalmalarının utanç verici olduğunu belirterek, “Ekonomik sorunların sebebini teşhis ederken özgürlüklerle ilgili sorunların öncelikle ele alınması gerektiğini düşünüyoruz. Türkiye’nin hukuk devleti niteliğiyle ilgili de çok ciddi sıkıntılar var. Anayasa rahatlıkla çiğnenebiliyor. AİHM ve Anayasa Mahkemesi kararlarına uyulmuyor. Bu tablo felaket” değerlendirmesini yaptı. Babacan’ın konu başlıklarına ilişkin değerlendirmeleri şöyle: ‘Türkiye yalnızlaştı’ “Türkiye dış ilişkilerde yalnızlaşmanın bedelini çok ağır ödüyor. Ulusal çıkarlarımız zarar görüyor. Yalnızlaştığımız için terörle mücadelede yeterince etkili olamıyoruz. Dışişleri Ba‘130 MILYAR DOLARI ÇARÇUR ETTI’ “Taraflı cumhurbaşkanı ve akraba bakan el ele verip Merkez Bankası’nın 130 milyar dolar rezervini çarçur etti. Sayın Erdoğan, Merkez Bankası’nın 95 milyar dolar brüt rezerv rakamını söylüyor fakat 139 milyar dolarlık borcundan bahsetmiyor. Bu şuna benziyor: Cüzdanındaki paradan bahsediyor ama kredi kartı borcundan bahsetmiyor. Merkez Bankası’nın, bankalara borcu var. Bir de swaplar yoluyla piyasadan aldığı 58 milyar dolarlık borç var. Sadece rezerv değil, yedek akçe hesabı da vardı. Merkez Bankası’nın kârının her yıl belli bir yüzdesi yedek akçe hesabına konur, kötü günler için biriktirilir. 2019’un ocak ayında bir günde harcadılar. 2019 yılında biriken yedek akçeleri de 2020’nin ocak ayında alıp bir günde harcadılar. İçimiz cız ediyor. Bunun bir siyasi hesabının verilmesi lazım.” kanlığım döneminde yakın coğrafyamızda terör örgütlerinin yalnızlaştırılmasından bahsederdik. Şimdi Türkiye ülke olarak yalnızlaştı, terör örgütleri daha çok ülkeden yüz buldu. Bunun ekonomik sonuçlarını başta sınırdaki illerimiz olmak üzere Türkiye’nin tümünde yaşıyoruz.” ‘Yargıya baskı var’ “Yürütme erkinin baskısıyla alınan yargı kararlarının olduğu bir ülkede insan hakları uygulamasının normal seyretmesini beklemek çok zor. AİHM’de sözleşmeye taraf 40 ülkenin dosya sayısını topluyorsunuz, sadece Türkiye’nin dosyası onların toplamı kadar. Anayasa Mahkemesi esastan incelediği dosyalarda yüzde 95 oranında hak ihlali tespiti yaptı. Sayın Erdoğan’ın açıkladığı İnsan Hakları Eylem Planı’nın aslında AB destekli bir proje olduğunu da görüyoruz. İnsan haklarını Avrupa Birliği için değil, kendi vatandaşlarımız için düzeltmeliyiz.” ‘1 saatlik konuşma çözer’ “Hükümet, ekonomiyle ilgili sorunların çözümünün hukuktan başladığını anlamakta güçlük çekiyor. Bakanı ve Merkez Bankası’nın başkanını değiştirip ekonomiyle ilgili üç beş karar alınca ekonominin düzeleceğini zannediyor. Olmaz, hiç boşuna uğraşmasınlar. Uzun vadeli yatırımdan bahsediyorsak, yatırımcıların hukuki güvenliğe verdikleri değer çok yüksek. Merkez Bankası’nın faizini yükselt, gecelik ve haftalık sıcak para gelsin, o parayla da kuru kontrol altında tutmaya çalışmakla çözülmez. O kadar uzun uzun reformlara, planlara falan gerek yok. 1 saatlik bir basın toplantısında ‘Anayasa Mahkemesi kararlarına saygılı olacağız, uymayan mahkemelere karşı HSK’yi göreve davet ediyoruz’ desinler; ‘Bizden yargıya pusula gitmez’ desinler; ‘Basın hürdür, şiddeti teşvik etmedikçe karışmayacağız’ desinler. Samimi bir açıklamayla sorunların en az yarısı çözülür.” ‘Hesapsız davranıldı’ “S400 konusu, Türkiye’nin egemenlik alanında bir konudur. Hiçbir ülke Türkiye’ye şunu yap diyemez. Ama hükümet aldığı kararın sonuçlarını hesap etmeli. Burada bir hesapsızlık var. 2 buçuk milyar dolar para ödendikten sonra bu sistemlerin kullanılamaması, kapağını hafif araladığınızda ciddi yaptırımlarla karşılaşılması tam bir hesapsızlık. Madem böyle bir adım atıyorsunuz diplomasisini yürütün. Bu işin kökü ABD’nin Rusya’yla ilgili yaptırımları. Türkiye’nin F35 projesinden çıkarılması büyük bir kayıp. Bu mesele tam bir kaybetkaybet oldu. 2,5 milyar dolar parayı kaybettik, F35 için harcadığımız kaynakları kaybettik, para verdiğimiz S400’lerin de kapağını açıp kullanamıyoruz. Bu nasıl bilgisiz, bilinçsiz bir dış politikadır, anlamak güç.” ‘Erken seçim olur’ 2023’ten önce bir erken seçim olacağını düşündüğünü söyleyen, Erdoğan istemese de Türkiye’nin olası erken seçime “öngörülemez ortak” olarak nitelediği MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli tarafından götürülebileceğini belirten Babacan, “Ortak daha önce beklenmeyen seçim açıkladı. Yine desteği çekerse erken seçim olabilir” dedi. Babacan, partilerinin 74 maddeden oluşan bir anayasa değişikliği önerisi olduğunu, “anayasanın ilk 4 maddesiyle ilgili bir sorunlarının olmadığını” dile getirdi. l ANKARA HDP EŞ GENEL BAŞKANI SANCAR, IKBY’NIN PAPA ANISINA BASTIRDIĞI PULU YORUMLADI: Bazı şeyler simgeseldir HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, Papa’nın Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi’ni ziyaretinde Türkiye’nin “Büyük Kürdistan” içinde gösterildiği pula ilişkin, “Irak Kürt Bölgesel Yönetimi Türkiye’nin toprak bütünlüğünü nasıl tehdit etsin? Hangi ordularla hangi siyasetle. Bazı şeyler simgeseldir, semboldür” dedi. Sancar dün Fox Tv’de İsmail Küçükkaya’nın sorularını yanıtladı. Türkiye’nin “Büyük Kürdistan” içinde gösterildiği pula ilişkin soruya Sancar, “Irak Kürt Bölgesel Yönetimi resmi bir statüye sahip değilmiş gibi propaganda yapılıyor. Oysa Türkiye’nin yoğun siyasi ve ticari ilişkilerinin olduğu bir bölgedir burası. Irak anayasasına göre de statüsü resmen tanınmış bir yer. Irak Kürt Bölgesel Yönetimi Türkiye’nin toprak bütünlüğünü nasıl tehdit etsin? Hangi ordularla hangi siyasetle. Bazı şeyler simgeseldir, semboldür. Beğenirsiniz ya da beğenmezsiniz. Onu bu kadar merkeze almak, bu pul önerisini, tasarımı speküle etmenin bir anlamı olmadığını düşünüyorum” dedi. Ankara ile Neçivan Barzani arasındaki ilişkiye yönelik soruya ise Sancar, “Bu kadar sıkı fıkı olmak bazı Kürt çevrelerinde eleştiriliyor. Ben ise tüm komşuların iyi, barışçıl çevrelerde iletişim kurmasını savunurum. Bölgeye barışı getirebilecek mi? Biz bu niyetle yaklaşalım diyorum” yanıtını verdi. ‘Tartışılması bile abest’ Parti kapatmalarına ise Sancar, “Parti kapatmak bir demokrasi sorunudur. HDP’nin kapatılmasının hukuksal boyutu da var. AİHM ölçütlerini esas alırsanız HDP’nin kapatılmasının tartışılması bile abesttir. Tartışmalar hukuksal ve evrensel ölçütler üzerinden yapılsa” diye konuştu. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde attığı twet’te yönelik tepkilere ise Sancar, “İnsani açıdan önemsenmesi gerek bir yaklaşım. Aslında normal bir tavır ama Türkiye o kadar kutuplaşmış ki bir tweet bu kadar tepki toplayabiliyor. Tepkiler için söyleyeceğim 3 kelime var. Ayıptır, yazıktır, günahtır” dedi. l İç Politika AKP SÖZCÜSÜ ÇELİK’TEN AKŞENER’E: Kadına şiddetin bir parçası İYİ PARTİ LİDERİ Askıda mama MERALAKŞENER ŞANLIURFA’DAYDI kampanyası başlattı İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, dün yurt gezileri kapsamında Şanlıurfa’ya gitti. Dün Hilvan, Eyyübiye, Viranşehir’i ziyaret eden Akşener, esnafın sorunlarını dinledi. Hilvan gezisi sırasında bir eczaneye giren Akşener’e veresiyeden ve artan fiyatlardan dert yanan eczacılar, “Bir mamanın fiyatı 150 lira. Sattığımız malı yerine koyamıyoruz. Fiyatlar çok hızlı artıyor. Veresiye defteri bizde de var. Mamaları almaya kalkışıp alamayan çok vatandaş var” dedi. Akşener de emekli maaşından katkıda bulunacağını ve buradaki mamalardan satın alarak “askıda mama” kampanyası başlatmak istediğini söyledi. Öte yandan konvoyda yer alan Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Salim Ensarioğlu’nun içerisinde bulunduğu otomobil minibüsle çarpıştı. 4 kişinin yaralandığı kazada Ensarioğlu’nun bileğinde kırık olduğu açıklandı. SP liderinden destek telefonu Saadet Partisi lideri Temel Karamollaoğlu, MHP’lilerin kullandığı “fosforlu Meral” ifadesi nedeniyle Akşener’i telefonla aradı. “Üzüntülerimi ve dayanışma duygularımı ilettim” diyen Karamollaoğlu, sosyal medyadan yaptığı açıklamada, “Akşener’i hedef alan ifadeler bu nezaketsizliğin endişe verici son halkası olmuştur. Hiçbir şekilde kabul edilebilir değildir. Şiddetle kınıyorum” dedi. l İç Politika AKP Sözcüsü Ömer Çelik, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik eleştirilerinde, Erdoğan’ın ailesi üzerinden örnek vermesini şiddetle kınadıklarını belirterek, “Akşener’in konuşması, Cumhurbaşkanımızın ailesini hedef alarak kadına şiddetin bir parçası olmaktan başka bir şey değil. Bu yapılan, son derece çirkin bir şekilde Cumhurbaşkanımızın aile mahremiyetine saldırıdır” dedi. Akşener, partisinin grup toplantısında, kendisine yönelik “Fosforlu Meral” paylaşımlarına tepki göstererek Erdoğan’ı eleştirmiş ve “Seni önce eşine, sonra kızlarına, sonra gelinlerine ve sonra da bütün kadınlara şikâyet ediyorum Sayın Erdoğan” ifadelerini kullanmıştı. l ANKARA/Cumhuriyet İYİ PARTİLİ TATLIOĞLU: İTTIFAKIMIZDA SORUN YOK İYİ Parti TBMM Grup Başkanı İsmail Tatlıoğlu, İYİ Parti İzmir İl Başkanlığı’nda, partinin Grup Başkanvekili Müsavat Dervişoğlu, Ekonomi Politikaları Başkanı Erhan Usta, Genel Başkan Başdanışmanı Aytun Çıray ve Kalkınma Politikaları Başkanı Ümit Özlale ile basın toplantısı düzenledi. Gazetecilerin, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tweet’i üzerine başlayan tartışmalar sonrasında “İttifak bitiyor mu” yönündeki sorusuna Tatlıoğlu, “Millet İttifakı’ndaki partiler arasında sorun yok. CHP ve İYİ Parti’nin kurduğu ittifak gayet başarılı. Millet İttifakı başarısını Türkiye’nin siyasal iklimini değiştirerek taçlandıracak. Millet İttifakı olarak bugünkü sorunlara derman, yarınlara da umut olan bir Türkiye inşa etmek için uğraşıyoruz. Tabii ki İYİ Parti olarak kurumsal yapı içinde Türkiye’yi yönetme hedefi taşıyoruz. Bu bazı hususları eleştirmemizin önünde engel değil” dedi. l İç Politika ERDOĞAN MUHALEFETE BU KEZ TEŞEKKÜR ETTI Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, İstiklal Marşı’nın 100. yılı nedeniyle AKP’nin, CHP’nin, HDP’nin, MHP’nin ve İYİ Parti’nin imzasıyla 2021’in İstiklal Marşı Yılı olarak kabul edilmesine teşekkür ederek, “Görüşleri, politik tavırları, duruşları farklı olan siyasi partilerin milli meselede ortak tutum alması ülkemiz adına büyük bir kazanımdır” dedi. ‘İstiklal Marşı’nın Kabulünün 100. Yılı ve Mehmet Akif Ersoy’u Anma Programı’nda konuşan Erdoğan, “Akif ülkemizde halen sıkça rastladığımız müstemleke aydınına karşı bu toprakların sesi, soluğu olmuş, sembol bir şahsiyettir. Yıllarca Mısır’da yoksulluk içinde gönüllü sürgün hayatı yaşadığı halde ülkesine ve milletine hiçbir zaman küsmemiştir. Kendisine ne yapılırsa yapılsın, umudun, kurtuluşun, diriliş menbaı burasıdır, yani Türkiye’dir” dedi. Erdoğan konuşmasında birlik vurgusu yaptı. l ANKARA BABACAN’I ZİYARET EDEN DAVUTOĞLU: Albayrak öncü rol oynamadı Ali Babacan Papa ziyareti anısına sözde Kurdistan pulu basılmasına tepki göstererek “Bu tür gelişmeler karşısında bugünkü hükumetin daha sert ve daha açık bir duruş ortaya koyması gerek” dedi. Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, DEVA Partisi Genel Merkezi’nde Genel Başkan Ali Babacan’ı ziyaret etti. İkili ziyaret sonrası ortak basın toplantısı düzenledi. Davutoğlu ise yaşanan tartışmalara ilişkin, “Herkes şu anda 128 milyar doları tartışırken Sayın Cumhurbaşkanı ilk kez damadını savunma ihtiyacı hissetti ama ekonomik tablonun göstergeleri açıktır. Albayrak, bir dönem Enerji Bakanlığı yaptığında ben Başbakandım. Yürütülen projeler, Barbaros Hayrettin gemisi de dahil olmak üzere, projelerin çoğu önceki dönemlerde başlatılmış, benim başbakanlığım döneminde sürdürülmüş ve sonra devam ettirilmiş projelerdir. Yenilenebilir enerji de dahil olmak üzere bütün o projelendirmelerde ve enerji alanında atılan adımlarda Sayın Albayrak’ın herhangi bir öncü rolü yoktur” dedi. l ANKARA Yeryüzünde neşeli bir meyhanede... Bu ülkede sadece son üç günde... Kadınlar “Tayyip kaç kaç kaç kadınlar geliyor” diye slogan attıkları ve ritme göre zıpladıkları için gözaltına alındılar. Bir sanatçının ölümünün ardından yazılan bir veda mektubundaki “Neşeli meyhane” sözü devlete ait haber ajansı tarafından sansürlendi. Bir sokak tartışmasında AKP’yi eleştiren ve “Yediler, yediler doymadılar” diyen bir kadın hakkında “halkın bir kesimini sosyal sınıf, din, mezhep, cinsiyet, bölge farklılığına dayanarak alenen aşağılama” suçunu işlediği iddiasıyla 3 yıl 4 ay hapis cezası istenen bir iddianame hazırlandı. Yani iktidar, muhalif suçlar çıtasını alçalttıkça alçalttı. Gözdağı çıtasını da arşa çıkardı. Otosansür tehlikesi Böyle bir ülkede, böyle bir zamanda sansürden, tehditten, gözdağından daha tehlikeli tek bir şey vardır. O da oto sansürdür. Otosansür, insanlara sahip oldukları en temel haklarını hızla unutturur. Haklarını unutmasalar bile haklarını talep etmekten korkmaya başlarlar. Korkmasalar... haklarını kullandıklarında ya da talep ettiklerinde başlarının, hukuku ele geçirmiş hukuksuz bir devlet yapısıyla resmen derde gireceğini bilirler. Ve susarlar. Kendiliklerinden, kimse bir şey demeden. Susarlar ve gözlerini de yumarlar. Bu suskunluk rüzgârında ülkenin de insanın da kaderini sansürden daha tehlikeli olan otosansür belirler. Baskıcı yönetimlerin gemi azıya aldığı zamanlarda, yapabileceklerinizin ve yapamayacaklarınızın ölçüsünü neye göre belirlediğiniz o yüzden çok önemlidir. O ölçüyü, akılla, vicdanla, sağduyuyla ve çağdaş bir hukukla değil de korkuyla, tedirginlikle, yılgınlıkla belirlemeye başladığınız anda faşizmin karşısındaki en büyük engeli yani cesareti ortadan kaldırmış olursunuz. Niyeti bozuk iktidarlar, karşılarında gücünü korkusuzluktan ve cesaretten alan bir toplum olmasın isterler. O yüzden eli devamlı yükseltirler. Şu anki iktidarın; Sokaktaki vatandaştan üniversitedeki hocaya kadar herkese acımasızca gözdağı verecek kadar hoyrat davranması... Tüm muhaliflerini, terör kavramının içini boşaltmak pahasına hiç tasarruf etmeden “terörist” olarak mimlemesi... Medyayı çoktan tekeline aldığı için de seçmenine gerçekdışı ve akıldışı mesajlar vermeyi ustalıkla başarması... Ve bu şekilde muhaliflerini işlevsiz bırakmaya çalışması ilk başta akılsızlık gibi görünse de aslen sinsi bir aklın ürünüdür. Korkusuzluğun ecele faydası Hiç fark etmeden içine düşülebilecek bir otosansür girdabında kaybedilecek zaman böyle iktidarlar için kazanç olur. O yüzden, Meclis kürsülerinde sesini yükselten ve sözünü sakınmadan söyleyen o gözü pek, sesi gür milletvekillerinin... Fikrini sansürlemeden yazan ve başlarına ne gelirse gelsin yazdıklarının arkasında duran gazetecilerin... Doğru bildiklerini iktidarın sinsi politikalarına kurban etmeyen onurlu akademisyenlerin... Sokağa çıkmanın ne anlama geldiğini çok ama çok iyi bilen ve bu ülkeye her fırsatta bunu hatırlatan tüm barışçıl eylemcilerin inatçı varlığının değerini... Ve iktidara kafa tutulduğu zaman başa gelebilecek şeylerin, iktidardan korkulup suskun kalındığında başa gelecek şeylerden daha kötü olmadığını birbirimize devamlı hatırlatmakta yarar vardır. Hem de gökyüzünde neşeli bir meyhanede buluşmadan önce... Yeryüzünde, bu ülkede, içeniyle içmeyeniyle hep birlikte, iktidarın lanetlediği o neşeli meyhanelerde. AKP’Lİ HAYATİ YAZICI: Seçim barajını bir miktar düşüreceğiz AKP Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı, bir televizyon kanalında AKP’nin Siyasi Partiler ve Seçim Yasası’na yönelik çalışmalarını paylaştı. Yazıcı, cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle gelen “ittifak modelleri” nedeniyle “barajın artık çok öneminin kalmadığını” söyledi. Buna karşın barajı makul bir seviyeye getirme gibi bir çalışmaları olduğunu ifade eden Yazıcı, “Bu 7 mi olur, 5 mi olur, hangisi doğru, niye doğru, beklentiler ne? Bu çerçevede bir çalışma yapıyoruz. Demek ki bu aşağı yukarı 5 ile 10 arasında bir yerde. Baraj bir miktar inecek. Bunun makul noktasında mutabakat sağlamaya çalışıyoruz” dedi. Seçimde yüzde 3’ü geçen partilere verilen Hazine yardımını almak için de yeni belirlenecek seçim barajını geçmenin şart olmasını öngördüklerini aktaran Yazıcı, “Yani barajı geçen Hazine yardımını alacak” diye konuştu. l ANKARA/Cumhuriyet
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle