Katalog

14 12 MART 2021 CUMA CUK Günel ALTINTAŞ Kan davası, hukuksuzluğun hukukuydu. Durmadan artan kadın cinayetleri karşısında hukukumuz öyle aciz ki insanın, kan davasının sonlandırılmış olmasına hayıflanacağı geliyor. H Her hain bir parçasını kemirdi “cumhuriyet”in. Kemirdiler, kemirdiler, kala kala geriye cumhur kaldı! H Kimse milliyetçiyim diyenlerin milliyetçiliğe, Müslümanım diyenlerin İslamiyete, Atatürkçüyüm diyenlerin Atatürkçülüğe... verdiği kadar zarar veremez. Çünkü, demek, olmak değildir. H Kavga hiçten çıkar! H Laik değilsen, hiçbir şey değilsin!. H Cumhuriyetin yazılı olmayan ya da gönüllere kazılı yasaları vardır. Umulmadık anda görünür hale gelirler! H Kıyafeti kişinin kimlik kartıdır. PKK rozeti takabilir ya da bana takke giydirebilir misiniz? H Eskiden profesörlere saygı duyulurdu. Şimdilerde bir kısmından söz etmeden önce “Hâşâ huzurdan” demek gerekiyor. H Bugün dördüncü sınıftaki kız çocuğunun başının örttürülmesine cevaz veriyorsan, yarın öldürülmesini de onaylıyorsun demektir. Bu ahlakın sonu odur. H Özel okulların varlığı devlet okullarının sefaletinin göstergesidir. l İbrahim Tuncay l Mehmet Selçuk l Murteza Albayrak l Raşit Yakalı l İsmet Lokman l Burak Ergin YÜKSEK YERİLİM HATTI / Erdinç UTKU Dişime köprü yaptıracaktım. İhaleye fesat karıştırdılar :))) H Eskiden “ortanın solu” vardı. Şimdi “ortanın”, “sağı solu belli değil”... H Hak ihlalleri, baskı, zulüm, açlık, yoksulluk... Yeni yönetim şeklimiz: MAHRUMİYET! H Dünyanın en zenginleri, yaş sırası beklemeden Abu Dabi’de lüks bir otelde aşılanıyor. Zengin ülkeler aşıların yüzde 70’ini aldı. AŞIğalık eşitsizlik! H Balbay: Umre yasak, AKP kongresi serbest! AKP kongrelerini tavaf etsek umre yerine geçer mi hocam? H Sanata ilgisiziz. Tiyatro ve sinema denince sadece gözümüze PERDE iniyor... H Hayattan kaydımızı dondursak. Salgın geçince tekrar yaşamaya başlasak! H Saldırıya uğrayan gazeteci Levent Gültekin’in parmakları kırıldı. İktidarın sloganı: “yandaş olmayan gazetecinin en iyisi, demir parmaklıklar arkasındakiler ve parmakları kırılanlardır”... H Ölünce gözünüz açık gitmeyin ama mutlaka ALNINIZ AÇIK gidin! HÜSREV BEY’İN GÜNLÜĞÜ / Günhan AYDIN Alt Tarafı Bir Pazar Günü İşte 8 MART: Dün sabah erkenden Muzaffer aradı. Abi kapıya gazeteler ve taze ekmek bıraktım, sen en iyisi bugün hiç çıkma dedi. Hakikatli, düşünceli çocuk... Ekmeğin arasına biraz peynir koydum, gazeteleri açıp su bardağında üç şekerli çayımla muşamba örtülü masacığıma oturdum. Bu örtüyü Boncuk Selami’nin Kırkkonaklar’daki hırdavatçısından almıştım geçen sefer uğradığımda, severek kullanıyorum. Sözcü’nün 14. sayfasında, Saygı Öztürk’ün kösesinde Tuğgeneral Osman Aydoğan, “Fransız Cougar helikopterleri alındığında, 1993’te, Türkiye Gümrük Birliğine girmek istiyordu Başbakan Tansu Çiller. Nasıl ki NATO’ya girmek için ABD’ye yaranmak amacıyla Kore’ye asker gönderilmiş ise AB Gümrük Birliğine girmek için de Fransız helikopterleri yaranmak amacıyla alındı.” 1993’ü hatırladım. Ocakta Uğur Mumcu, şubatta Eşref Bitlis’in ölümleri ve temmuza gelindiğinde Madımak’ta bu toprakların tertemiz çocuklarını yakıyorlardı, “mübarek olsun gazanız,” çığlıklarıyla. Cougarlar da o sene yeşermiş bize, Fransa memnun olsun da Gümrük Birliği rüyası gerçekleşsin. Medeniyet uğruna fedakâr bir hamle... Yine aynı sayfadaki bir haberde ülkede ekonomik yaşamın yıkıma uğramasına rağmen Yunanistan’ın Fransa’dan alacağı güdümlü tanksavar füzeleri anlatılıyordu. Savunma bütçesini 5 katına çıkaran Yunanistan yine Fransa’dan savaş uçakları almayı da planlıyormuş. Fransa geçen aylarda Akdeniz’in doğusunda Yunanistan ile çok sıkı fıkıydı... Aradan 30 sene geçmiş, bir bize bir onlara, kazanan hep tekeller, düşmanlıktan beslenen iktidarlar ve ekmek kuyruğunda yığınlar... İştahım kaçtı, çayımı da bitiremedim. Açık olup olmadığını bile unuttuğum televizyona baktığında karşıma çok uzun seneler evvel çok sıcak bir yaz günü, belki de sıcaktan korunmayı hayal ederek girdiğim Çankaya Sineması’nda seyrettiğim bir filmin son sahneleri çıktı, “Oh! What A Lovely War” Yemyeşil upuzun otların arasında kayıtsız bir huzur içinde dinlenen beş adam beş mezara dönüşüyorlar ve sonra uçsuz bucaksız yemyeşil çayırlarda uçsuz bucaksız mezarlar... İçimden kitabı bulup “Fakir Bir Şimal Kilisesinde Şeytan ile Rahibin Macerası”nı yeniden okumak geldi. Sonra bir bira içmek istedi canım. Hiçbir şey yapmadan muşamba örtünün acayip desenlerine bakarak oturdum. Alt tarafı bir pazar günü işte... l Kürşat Coşgun l Ahmet Erkanlı l Kadir Doğruer 12 Mart Darbesi l Murat Özmenek l Cem Koç l Erdoğan Başol l Zafer Temoçin l Cemalettin Güzeloğlu l Birol Çün