Katalog

HABER 3 10 OCAK 2021 PAZAR KELEPÇELİ ŞİDDET ‘Silah patladı’ Antalya’da ellerini kelepçeleyip kendisini çıplak halde saatlerce darp eden eşini öldürdüğü iddiasıyla tutuklanan Melek İ’nin (31) ifadesi ortaya çıktı. Tüfeğin eşi Ramazan İ. (32) ile yaşanan arbede sırasında ateş aldığını öne süren zanlı, şunları anlattı: “Çocukları öldürmekle tehdit ediyordu. ‘Geldiğimde annenizi ve sizi öldüreceğim, dışarı çıkmayın’ dedi. Bağırarak içeri girdi. Ellerim kelepçeli, silahı koltuğumun altına aldım. Nasıl patladığını anlamadım.” l AA DARP İDDİASI ‘Sen misin gizli tanık?’ Adana Ceyhan’da Suzan Çetin (52), rüşvet iddiasıyla yapılan baskında tutuklanan eski belediye başkanı Kadir Aydar’ın yengesi tarafından darp edildiğini ileri sürdü. Eski başkanı şikâyet edip gizli tanık olduğu gerekçe gösterilen Çetin, Ayşegül Aydar’ın “Gökte ararken yerde buldum. Sen gizli tanıkmışsın” diye saldırdığını iddia etti. l DHA 170/9 0 210/60 140/80 170/80 170/60 130/1 0 60/6 0 140/6 0 210/1 2 0 130/2 0 160/6 0 240/1 3 0 20/0 0 200/1 5 0 40/ 1 0 70/90 30/ 3 0 40/ 2 0 30/0 0 140/3 0 50/ 3 0 70/ 2 0 TAŞCIER: TEST YAPILMADI, 300 SMA’LI BEBEK DOĞDU Beş dolarlık testle SMA engellenirdi MAHMUT LICALI CHPAnkara Milletvekili Gamze Taşcıer, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın SMA hastalığıyla ilgili evlilik öncesi tarama testinin yaşama geçirileceğini söylemesinin üzerinden 2 yıl geçmesine karşın hiçbir çalışma yapılmadığını belirterek “2 yılda 300’ü aşkın SMA’lı çocuk daha doğdu. Halbuki 5 dolarlık testler hayata geçirilmiş olsa evlenecek çiftlerde taşıyıcılık ortaya çıkarılabilir, aileler genetik ayrıştırma yoluyla sağlıklı bebek sahibi olabilirdi” dedi. Taşcıer, TBMM Nadir Hastalıklar Komisyonu’nun raporunu Meclis Başkanlığı’na sunalı 11 ay olduğuna dikkat çekerek “Raporun görüşülmesi ve resmileşmesi için 11 aydır çabalıyorum. Defalarca çağrı yaptım ama iktidar sessizliğini korudu. Ama mesele Varlık Fonu’na dokununca, hepsi kaynar su değmiş gibi sıçradılar. Ne var bu Varlık Fonu’nda? Bugüne kadar sustular, anlaşılan şimdi bamtellerine basıldı da ses verdiler” değerlendirmesinde bulundu. l ANKARA BIR KARAVANDA 5 KIŞI Polonya’dan 3 çocuğuyla birlikte ilk kez Türkiye’ye gelen Jan ve Aneta Antoniewicz çifti, Antalya Alanya’ya ve Türk insanına hayran kaldı. Koronavirüs nedeniyle daha izole bir tatili tercih ettikleri için karavanla geldiklerini belirten çift, Mart 2019’dan beri ofise gitmediğini belirtiyor. l DHA SMA KAMPANYASI ‘Bilim Kurulu uygun bulmadı’ Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, sosyal medyadan, SMA Bilim Kurulu’nun gerçekleştirdiği toplantıda yeterli kanıt bulunmayan gen tedavisi uygulanması için ülkemizde kampanyalar düzenlenmesinin uygun bulunmadığını bildirdi. Koca, “Zolgensma ve Nusinersen ilaçlarının birlikte kullanımına dair güvenlik bilgisinin bulunmadığı, ciddi yan etkiler görülebileceği, bu konuda gerekli tedbirlerin alınması gerektiği bildirilmiştir” dedi. l ANKARA fa okursan bütün ihtiyaçların yerine gelir, servetmal sahibi olursun, hastalıklardan, kötülüklerden seni bu korur” deniyor. “Bu risaleleri oku, Kuran falan okumana gerek yok” diyorlar. Yurttaki dolabından Kuran meali çıkan çocuklara disiplin soruşturması açıyorlar. Bunları yaşayan akrabamız var, yaYaşar Nuri Öztürk kından biliyoruz. Ö.İ.: O zaman ben bir ekleme yapave Türkçe Kuran yım, soruya dönüşsün. Televizyonlarda tecvitli, yüzünden Kuran okuma öğreten CD reklamları var, anlamını bilmeden Prof. Dr. Yaşar Nuri Öztürk yakın dostumdu(r). Sadece büyük ve derin bir din bilgini (teolog) değil, aypapağan gibi Kuran okuma öğrenmenin İslama ve mümine faydası ne? Üstelik bunu Gülen Hoca müritleri yapıyor... nı zamanda bir filozoftur. Ülkede Arap di Y.N.Ö.: Tam meselenin köküne değinlini gerçekten bilen çok ender insanları diniz. İslam öğretilemiyor diyenler eğer mızdan biridir. bunda samimilerse şunu da söylemeliler: Kendisiyle 2004 yılının mart ayında, Kuranıkerim’i herkes günlük ibadetleri evinde Hürriyet gazetesi için bir söyleşi de dahil Türkçesinden okuyacak. Söysohbet yapmıştık. Ceren Hanım (eşek lesinler bakalım! Bırakın bunu söylemeyi, lik edip soyadını not etmemişim) bana eş “Ben Kuranıkerim’i Arapça okuyamıyolik etmiş ve söyleşinin çözümünü yaprum, namaz kılmak için Türkçesinden mıştı. Çözüm tarihi olarak 1.4.2004 ola okuyamaz mıyım?” diye yana yakıla dert rak görünüyor. Söyleşi uzundu, 24 say yananlara bile senelerce bu imkânı verfa, 76 bin 101 vuruş! Sütunumda elbet mediler. Şimdi de kalkıp İslam öğretilemite yayımlanmadı. Söyleşinin çok kısa bir yor diyorlar. İslamın 604 sayfalık ana kaybölümü 2004 yılının nisan ayında yayım nağı olan Kuran’ı kendi anadilinde asırlarlanmış olmalı. Söyleşinin onaylanmış tam ca okuyamayan bir millete İslam size öğmetni, kuşkusuz, kendisinin arşivine gir retilmedi demek kadar alay edici bir şey mişti. Bu sayede oğlu Mustafa Tahir olabilir mi? Öğretmek gibi bir niyetiniz var Öztürk’ün hazırladığı Türkiye’nin Hoca mı? O zaman bırakın millet kendi dilinde sı Prof. Dr. Yaşar Nuri Öztürk (Yeni Bo Kuran okusun ve namazını da öyle kılsın. yut Yayınları) adlı saygı kitabında söyleşi Allah’ı Arapça dışında dil bilmez bir şefe miz de yer aldı. dönüştürdüler, ondan sonra kalkıp İslam Söyleşinin “Türkçe Kuran”la ilgili bölü öğretilmedi diyorlar. Bunun arkasında samünden bir alıntıyı ilginize sunuyorum: mimiyet olabilir mi? HHH Ö.İ.: Avrupa İnsan Hakları MahkeÖ.İnce: Peki, hocam gerçek İslam niye mesi, sanırım Bayan Gül’ün de içine öğretilemiyor? girip çıktığı bir davada türban aleyhiY.N.Öztürk: Bakın, öğrenme gıdalan ne karar verecek. AİHM’nin alacağı maya benzemiyor. Bir insanı serumla da karar İslamla çatışırsa ne olacak, İsolsa zorla besleyebilirsiniz ama insanlara lamı gönüllerince yaşamak isteyenlezorla bir şey öğretemezsiniz. Bilgi, müs rin bu uluslararası kalesine kar yağartesna bir tanrısal ışıktır. Bunu istemeye sa ne olacak? ne vermeniz mümkün değil. Öncelikle kit Y.N.Ö.: Avrupa İnsan Hakları lenin İslamın gerçeğini öğrenmeyi isteme Mahkemesi’nin alacağı karar şöyle bir kasi gerekiyor. rar olursa İslamla çatışır: “Örtünme diye Şimdi Türkiye’ye dönelim: İslamın ger bir şey yoktur. Bu İslama da çağa da çeğini öğrenmemeyi din haline getiren aykırıdır” şeklinde genel bir hüküm, İslaler, bakıyorsunuz “İslam öğretilemediği ma aykırıdır ve buna ilk karşı çıkanlardan için böyle oluyor” diye yakınıyorlar. Ha biri ben olurum. Ama eğer “İslamın ördi bakalım deyip ilk adımı attığınız zaman tünme emri, abdest organlarını, sonuç az önce yakınanlar ilk engel olarak önü olarak da başın örtülmesini içermediği nüze dikiliyorlar. Ben bunu yıllarca yaşa için türban, İslamın bir icabı sayılmaz, dım. Gerçek İslamı öğretmeye kalktığınız tercihe bağlı, örfi bir simgedir” denirzaman bu sözleri söyleyenler size “Re se bu İslama aykırı olmaz. Yani, başın örformist”, “Dini tahrip ediyor” diye karşı tülmesi, tartışmasız bir emir değil, Devlet çıkıyorlar. Durumu elveriyorsa açıkça, el Bakanı Prof. Dr. Mehmet Aydın’ın da ifavermiyorsa el altından... Peki, reform ol de ettiği gibi, bir yorumdur. Elbette, aksi mayan dini öğretelim dediğinizde ise bir yorumlar da olabilir; onlara da saygı duyeline Cevşenül Kebir’i, öteki eline şeyh mak gerekir. Diğer birçok dinsel konuda lerinin risalelerini veriyorlar, “Bunu 30 de olduğu gibi... DAYANIŞMA Basın İlan Kurumu’nun belgeli haberleri nedeniyle Cumhuriyet Gazetesi’ne uyguladığı resmi ilan kısıtlamasını kınıyoruz. Basın özgürlüğünü yok sayan kararı protesto ediyoruz. Haber alma özgürlüğümüz için C’in yanındayız. Özgür basının Türkiye’deki güçlü sesi olan gazetemiz Cumhuriyet susturulamaz. Cumhuriyet’in yanındayız. Yaşasın Cumhuriyet! Cumhuriyet yaşasın! Brüksel’deki Cumhuriyet Okurları ve Dostları CUMHURIYET OKURLARI VE DOSTLARI BRÜKSEL