Katalog

4 14 EYLÜL 2020 PAZARTESİ HABER CHP’li Bulut, Bakan Koca’ya risk grubundaki yurttaşlar için aşı temin etme çağrısı yaptı Grip aşısında kaos uyarısı CHP Adana Milletvekili Burhanettin Bulut, koronavirüs salgını nedeniyle grip aşısında da bir kaos yaşanacağını bildirdi. Sağlık Bakanlığı’nın yeteri kadar aşı siparişi vermediğini kaydeden Bulut, Bakan Fahrettin Koca’ya, risk grupları olan 65 yaş üstü, kronik hastalar ve sağlık emekçilerini önceleyerek bu aşıların ücretsiz olarak yapılması çağrısında bulundu. CHP Adana Milletvekili Burhanettin Bulut, Sağlık Bakanlığı’nı grip aşısı konusunda tedbir alması için uyardı. Ko ronavirüs nedeniyle enfekte olan kişi sayısının her geçen gün arttığını kaydeden Bulut, sonbaharla birlikte grip vakalarında da artış yaşanacağına dikkat çekti. Ekim ayı yaklaşırken, grip aşısı tartışmalarının iyice büyüyeceğini kaydeden Bulut, bakanlığın tedbir almadığı, yeteri kadar aşı siparişi vermediği için ihtiyaç kadar grip aşısının Türkiye’ye gelmeyeceğini söyledi. Maske dağıtımında yaşanan sorunları anımsatan Bulut, grip aşısında da benzer bir kaosun gelecekte önümüzde dur duğunu kaydetti. Yurttaşların aşı bulmak için eczane kapılarını aşındırdığını kaydeden Bulut, “Covid19 nedeniyle erken olmasına rağmen grip aşısına talepte patlama yaşandı. Eczanelerde aşı kuyrukları oluştu. Vatandaşlar eczacılara isim yazdırıyor ve sıraya giriyor. Bu aşılar zaten eczanelere sınırlı sayıda veriliyor. Risk grubunda olan 30 milyon vatandaş var. Gelecek olan aşıların yetmesi mümkün değil” değerlendirmesinde bulundu. 65 yaş üstü yurttaşların, kronik has talığı olanların ve sağlık emekçilerinin grip aşısını yaptırması gerektiğini belirten Bulut, “Bu planlamayı Sağlık Bakanlığı’nın yapması gerekiyor. Ülkemize ithal edilecek grip aşılarının mutlak bir kontrolle ücretsiz gerçek risk gruplarına uygulanması, satışının belirli bir disiplinde yapılması lazım. Bakanlığın yeterince grip aşısı sağlayamadığı ortada. Şimdiden Sağlık Bakanlığı’nı tedbir alması için uyarıyoruz. Risk gruplarını tehlikeye atmayın, aşı yapılmasını sağlayın” diye konuştu. l ANKARA TKP’li Okuyan, salgına ilişkin toplu taşıma, hastaneler ve kapalı işyerlerine vurgu yaptı: Üç noktada yayılıyor Türkiye Komünist Partisi (TKP) Genel Sekreteri Kemal Okuyan, önceki gün partisinin 100’üncü yıl etkinliğinde konuştu. Okuyan, salgının yayıldığı üç temel nokta tespit ettiklerini ve bunların; işyerleri, toplu taşıma araçları ve hastaneler olduğunu söyledi. TKP bir hafta boyunca sürdürdüğü 100’üncü yıl kutlamalarını 12 Eylül Cumartesi günü YouTube üzerinden yapılan canlı yayın etkinliğiyle sonlandırdı. Son etkinlik olarak İstanbul Kadıköy’de bulunan Nâzım Hikmet Kültür Merkezi’nden yurttaşlara seslenen TKP’liler koronavirüse ilişkin açıklamalarda bulundu. Hükümete çağrı TKP Genel Sekreteri Okuyan, salgının yayıldığı 3 temel alan tespit ettiklerini belirterek, bunların özellikle kapalı işyerleri, toplu taşıma araçları ve hastaneler olduğunu ifade etti. Okuyan, salgının başlangıcında zorunlu üretim hariç tüm üretimin durdurularak ülkenin karantinaya alınması gerektiğini ve bu sayede kısa süre içinde virüsün boğulabileceğini belirterek, “Madem karantinayı beceremediniz, salgın döneminde kârlarına kâr katan patronlara önlem aldırmalısınız. Şu anda birçok fabrikada hastalanan işçiler evlerine gönderiliyor, o işçilerin yanı başında çalışan işçiler çalıştırılmaya, sömürülmeye devam ediyor” dedi. İkinci alan olarak toplu taşımaları işaret eden Okuyan, “Bir ülkenin rezervleri neye yarar? Kötü günde kullanmaya yarar. Siz ne yaptınız? Dağıttınız o paraları patronlara kredi diye... Yıllardır borçlandınız, ülkenin kasası tam takır. Halbuki toplu ulaşım araçları çoğaltılsa risk azaltılır” diye konuştu. “Tutturdular şehir hastaneleri diye. Devlet hastanelerini kapattılar” diyen Okuyan, “Belli bir yatak kapasitesinin üzerindeki hastaneler akılsızlıktır diye sürekli haykırdık. Halbuki bugün salgında çok daha fazla noktada belli ölçekte hastaneler olsaydı, ilk basamak koruyucu hekimlik hizmetleri doğru düzgün olsaydı, buralarda testler yapılsaydı salgın bu kadar çok yayılmazdı. Sağlık çalışanları yoğun bakımdaki hastalara bakarken önlem alıyorlar ama çıktıklarında nefes alabilecekleri, yemek yiyebilecekleri, çay içebilecekleri sağlıklı mekânlar yok” ifadelerini kullandı. l İç Politika AKP ELAZIĞ MİLLETVEKİLI DEMİRBAĞ Elazığ’ın sahibi Erdoğan’mış! AKP Elazığ Milletvekili Zülfü Demirbağ, sosyal medyada başlatılan #SahipsizElazığ kampanyasına çok sert tepki göstererek, kampanyayı başlatanları ihanetle suçladı. Yerel bir televizyon kanalında katıldığı canlı yayında konuşan Demirbağ, “Ne sahibi ya? Tabii ki Elazığ’ın da Türkiye’nin de sahibi var. Bal gibi sahibi var; Tayyip Erdoğan var Allah’tan sonra, biz varız...” dedi. Elazığ depremi ve koronavirüs salgınından mağdur olan yurttaşların sosyal medyada başlattığı #SahipsizElazığ kampanyasını da eleştiren Demirbağ, “Bu kampanyayı başlatanlara kan tahlili yaptırmak lazım. Kovid19 değil, ihanet 19 virüsü var bunların kanında” ifadelerini kullandı. l İç Politika YURTTAŞLAR, BAKAN KOCA’YA ‘AKP ETKINLIĞI’NE IZIN VERILMESI NEDENIYLE TEPKI GÖSTERDI Erdoğan, önceki gün İstanbul’da AKP’nin programına katılmıştı. ‘Mitinge katılanlarla metrobüse bineceğim!’ AKP’nin İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde önceki gün akşam saatlerinde düzenlediği 100 bin yeni üye programı, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’yı zor durumda bıraktı. Koca, ismini vermediği bir milletvekilinin paylaştığı ölüm raporuna Twitter üzerinden yanıt vererek, “Salgınla mücadele hepimizin görevi. Birbirimizle değil, salgınla mücadele edelim” diye yazdı. Koca’nın bu paylaşımına bazı sosyal medya kullanıcıları tepki gösterdi. Koca’nın paylaşımının altına Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da katıldığı AKP’nin 100 bin yeni üye programına izin verilmesine tepki yağdı. Bir sosyal medya kullanıcısı yurttaş, “Cumhurbaşkanı bizden değil mi? Neden miting yapıyor. O neden mü cadele etmiyor? Neden biz düğünlerimizi erteliyoruz da vekil bey ertelemiyor? Bize akıl vermeyin doktor. Bu gece mitinge gidenlerle pazartesi metrobüse bineceğim” derken, başka bir yurttaş da “Konser yasak, tiyatro yasak, düğün yasak, AKP etkinliği serbest. Virüs ile yapılan müzakere sonrası AKP etkinliklerine uğramıyor” diye yazdı. Fahrettin Koca’yı AKP’nin etkinliklerine suskun kalmakla suçlayan Tolga Demirkol isimli yurttaş da “Ayasofya’nın tedbirsiz, mesafesiz açılması, Giresun’da miting yapılması, İstanbul’da önlemlerin bir partinin etkinliğinden dolayı ertelenmesi ve bunların hiçbirine hiçbir şey dememeniz, samimi değilsiniz bakanım. Açıkladığınız verilere de kimse inanmıyor zaten” ifadelerini kullandı. l İç Politika BÖCEK’İN SAĞLIK DURUMU: OLUMSUZ BIR GELIŞME YOK Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’in gördüğü koronavirüs tedavisi devam ediyor. Böcek’in sağlık durumuna ilişkin dün Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan açıklamada, Böcek’in tedavisinin yoğun bakımda devam ettiği bildirildi. Böcek’in sağlık durumunun stabil olduğu belirtilen açıklamada, “Antalya Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Muhittin Böcek’in takip ve tedavisi yoğun bakımda devam etmektedir. Kliniği stabil olup son 24 saatte olumsuz giden bir gelişme olmamıştır” denildi. l İç Politika SAKARYA ZAFERİ’NİN 99. YILDÖNÜMÜ Erdoğan: Şanlı mücadelede nihai zaferin müjdecisi Kurtuluş Savaşı’nın dönüm noktası kabul edilen Sakarya Zaferi’nin 99. yıldönümü nedeniyle bir mesaj yayımlayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Sakarya Zaferi, bugün hâlâ varlığımızı hazmedemeyip boş hevesler peşinde koşanların akıbetlerinin yine hüsran olacağının nişanesidir” ifadesini kullandı. Sakarya Meydan Muharebesi’nin, milletin müstevlilere karşı vatanını ve bağımsızlığını korumak için verdiği şanlı mücadelenin önemli bir merhalesi olduğunu vurgulayan Erdoğan, muharebenin kazanılmasının, istiklal mücadelesinde milletin güç ve umudunu artırdığının, uluslararası alanda Meclis’in itibarını yükselttiğinin, Kurtuluş Savaşı’nda nihai zafere giden yolu açtığının altını çizdi. Erdoğan, özetle mesajında şunları kaydetti: “Tarihi büyük zaferlerle dolu milletimiz milli mücadeledeki ruh ve kararlılıkla hiçbir dayatmayı kabul etmeyeceğini, hak ve menfaatlarını her yerde ve her koşulda koruyacağını dün olduğu gibi bugün de yarın da tüm dünyaya gösterecektir. Başta Gazi Mustafa Kemal olmak üzere, Kurtuluş Savaşı’nın tüm kahramanlarını Sakarya Zaferi’nin yıldönümünde rahmet ve şükranla anıyor, vatandaşlarımı en kalbi duygularımla selamlıyorum.” CHP’den mesaj CHP ise sosyal medyadaki resmi hesabından yaptığı açıklamada “Ulu Önderimiz, Ebedi Başkomutanımız Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını, kahraman şehitlerimizi saygı, rahmet ve minnetle anıyoruz. Sakarya Zaferi’nin 99. yıldönümü kutlu olsun” ifadelerini kullandı. l Haber Merkezi DAVUTOĞLU: 3 GÜN KONUŞSAK, 3 AY NEFES ALAMAZLAR Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a televizyonda tartışma çağrısı yaparak “Yaptığı her suçlamanın cevabını verir, yanlış yürüttüğü her politikanın alternatifini kendisine birer birer anlatırız” dedi. Partisinin Manisa 1. Olağan Kongresi’nde konuşan Davutoğlu, “Bize medya ambargosu koyuyorlar. Biliyorlar ki biz 3 gün konuşsak, 3 ay nefes alamazlar. İstedikleri şartlarda, istedikleri televizyonda, istedikleri konuyu onlarla konuşalım. Karşımıza istediklerini çıkarsınlar” diye konuştu. l Haber Merkezi İYİ PARTI’YE GEÇEN ERHAN USTA İlkeli davrandığım için ihraç edildim MHP’den ihraç edilen ve geçen günlerde İYİ Parti’ye geçen Samsun Milletvekili Erhan Usta, ihraç sürecini anlattı. ‘EYT’ hatırlatması İYİ Parti Samsun İl Binası önünde dün basın açıklaması yapan Usta, “7 Şubat 2019 tarihinde 24 Haziran seçimlerinde seçildiğim partimden ihraç edildim. Benim herhangi bir şekilde gayri ahlaki bir davranışım olmadı. Onursuz bir iş yapmadım. Çalıştım. Peki ben neden ihraç edildim? Ben ilkeli davrandım. 24 Ekim 2018 tarihinde İYİ Parti’nin Emeklilikte Yaşa Takılanlar için Meclis’e getirdiği bir önerge vardı. MHP’nin seçim beyannamesinde, parti programında ve Genel Başkan’ın bütün konuşmalarında bu konu var. Bu önerge Meclis’e sunulduğunda ahlaklı, ilkeli bir siyasetçinin yapması gereken neyse ben onu yaptım ve o önergeye kendi vaatlerimiz çerçevesinde olumlu oy verdim. O gün görevden alındım. Benim partimden ihraç sürecim de bu şekilde devam etti” dedi. Sonrasında İYİ Parti’den davet aldığını kaydeden Usta, “Artık burada siyaset yapacağız. Bir yandan iktidara yürüyeceğiz, bir yandan da iktidara öneriler sunacağız” diye konuştu. l İç Politika Atatürk bugünleri görmüştü... Atatürk neleri görmüştü de tarikatları, cemaatleri, tekkeleri, dergâhları yasaklamıştı? Atatürk, toplumun bu yolla nasıl bölünüp parçalandığını görmüştü. Atatürk, bu odakların telkinleriyle toplumun nasıl bilimden uzaklaşıp hurafelere saptırıldığını görmüştü. Atatürk, bu yolların toplumun sömürülmesine nasıl hizmet ettiğini, insanların nasıl kul köle yapıldığını görmüştü. Atatürk bugünleri görmüştü. Aslında bu büyük önderin yaptığı, kutsal olan dinin bu asalaklardan kurtarılmasıydı. O, kendisine sonradan neden saldırılacağını da çok iyi görmüş, bugünleri açıklamıştı. Söyledikleri bir bir çıktı, çıkmaya da devam ediyor. HHH Uşşaki tarikatı şeyhi Fatih Nurullah, 12 yaşındaki kıza cinsel istismar olayından tutuklandı. Açığa çıkandır bunlar. Çoğu suskunlukla kapatılır. Ensar Vakfı yurtlarındaki erkek çocuklarına tacizi unuttunuz mu? Zamanın Bakanı “bir iki olay” diyerek geçiştirmişti. Nakşibendi tarikatı en yaygın olanıdır. Menzilciler tarikatı. Nurcular, Kadiriler, Halvetiler, Aczmendiler, Cerrahiler... İsmailağa cemaati, İskenderpaşa cemaati... Bütün tarikatların, cemaatlerin ortak hedefi de; “Laik Cumhuriyetin yıkılması, yerine İslam devletinin kurulmasıdır”. Onun için de hedefleri Atatürk’ün temsil ettiği her şeyin gözden düşürülüp etkisinin kaldırılmasıdır: Bağımsızlık, laiklik, bilimin mürşit olması, toplumun akılla yönetilmesi, eğitimin eleştirel düşünce temelli düzenlenmesi, kadınerkek eşitliği, uygar dünya ile birleşme. AKP iktidarı başından beri bu tarikatlarla cemaatlerin koalisyonudur. İktidarı desteklemeleri koşuluyla her türlü parasal, hukuksal güvence arkalarındadır. Fethullah Gülen cemaati de böyle desteklenmiş ama iktidara yönelince terörist ilan edilmiştir. AKP iktidarının artık hiç saklamadığı hedefi de tarikatların, cemaatlerin ortak hedefidir: Milleti ümmet yapmak. Milli eğitimi dini eğitime çevirmek. Toplum yaşamını din kurallarıyla yönetmek. Toplum kurumlarını din kurallarıyla ve din adamlarıyla yönetmek. Karşı çıkan herkesi önce susturmak sonra da toplum dışında bırakmak. Hedefler ve yöntemler bu olduğu içindir ki; Ayasofya ve Kariye müzeleri camiye çevrilmiştir. Heybeliada Sanatoryumu Diyanet İşleri Başkanlığına “din eğitimi merkezi” amacıyla verilmiştir. Kredi ve Yurtlar Kurumu yurtlarına 923 din adamı “manevi danışman” olarak atanmıştır. Dış politika “İhvanı Müslimin/ Müslüman Kardeşler” siyasetine göre yürütülmekte, Suriye ve Libya hareketleri bu doğrultuda geliştirilmektedir. Bu siyaset yüzünden Arap ülkeleri ile ilişkiler bozulmuştur. Mehmet Ali Güller’in, Erol Manisalı’nın gazetemizde çıkan yazılarını okuyunuz. Türkiye, AKP yönetiminde hızla “İhvancı İslam Devleti”ne doğru yol almaktadır. Bunu görmemek, görüp de beklemek, aymazlıktan da öte bir ahmaklıktır. Yarın her şey için geç olabilir. Bugünün görevi... Bugünün görevi, Atatürk’ün gördüğü her şeyi bilerek hareket etmektir. İlk görev, AKP iktidarının sona erdirilmesidir. Toplumun bütün uygar güçleri bu amaçta birleştirilecektir. Bu amacın dışındaki hiç bir farklılık “güçbirliği” yapmaya engel sayılmayacaktır. Farklılıklar değil, benzerlikler öne çıkarılacaktır. Geçmiş değil, gelecek dikkate alınacaktır. Yanlışlara değil, doğrulara odaklanılacaktır. Bizim kültürümüzde bunu yapmanın ne denli güç olduğunu elbette biliyoruz. Ama gün, bu güçlükleri aşma günüdür. Kulluk kölelik yerine eşit yurttaşlık istiyorsak, Biat itaat yerine sorgulayan aklı istiyorsak, Saltanat yerine cumhuriyet istiyorsak, Cemaat yerine toplumu istiyorsak, Kölelik yerine özgürlük istiyorsak, BUGÜN GÖREV BAŞINA YURTSEVERLER ELBETTE KAZANACAĞIZ. ELBETTE ATATÜRK BİR KERE DAHA KAZANACAK...