09 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HABER 5 12 EYLÜL 2020 CUMARTESİ KILIÇDAROĞLU, ÜCRETSİZ İZNE ÇIKARILANLARLA GÖRÜŞTÜ 10 milyon kişi gelirsiz CHPGenel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, kısa çalışma ödeneği alan farklı meslek gruplarındaki çalışanlarla görüştü. Görüşmeye CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke ile CHP genel başkan yardımcıları Veli Ağbaba ve Bülent Kuşoğlu da katıldı. Çalışanların sorunlarını dinleyen Kılıçdaroğlu şunları söyledi: “Bu ülkede bütün dar gelirlilerin, ücretsizlerin, geliri olmayanların, üreten ama karşılığını alamayanların hakkını savunmak benim görevim. 1168 lira alan bir kişinin kişi başına gelirini otursunlar hesaplansınlar dolarla... Böyle milyonlarca ai le var. Bir de hiç gelir elde edemeyen 10 milyon insan var. Olağanüstü bir acı bir tabloyla karşı karşıyayız. Umutsuzluk elbette yok. Türkiye mutlaka güzel günlere kavuşacaktır. Asla umutsuz olmayın. Bu ülkenin güzel insanları Türkiye’nin sorunlarını çözebilecek yetenek ve kapasiteye sahipler. Bunu demokratik yollarla halledeceğiz. Sizden tek isteğim hiçbiriniz moralinizi bozmayın. Birlikte mücadele edeceğiz. Her biriniz gençsiniz. Emeğiniz var, alın teriniz var. Sadece emeğinizin karşılığını istiyorsunuz. Emeğinizin karşılığını inşallah size vereceğiz.” l ANKARA/ Cumhuriyet Pek çok sanatçı mağdur oldu CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Milli Egemenliğin 100. Yılı 23 Nisan Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla düzenlenen resim, şiir ve beste yarışmasında dereceye girenlere ödüllerini internet üzerinden düzenlenen törenle verdi. Beste yarışmasında dereceye giren müzisyenler pandemi nedeniyle saat 24.00’ten sonra canlı müzik yasağının zor durumda olan müzisyenleri işsiz bıraktığına işaret ederek Kılıçdaroğlu’ndan destek istedi. Kılıçdaroğlu destek sözü vererek “Bu sorunların aşılması için var olan iktidarın değişmesi lazım, değiştireceğiz, kararlıyız. Sizler güzel müzik yaptığınız sürece bizim yolumuz daha iyi açılacak” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet CHP’li Özkoç, Belediye Başkanı Atabay hakkındaki iddiaları değerlendirdi: Bunlar FETÖ taktikleri MADEN İŞÇİLERİ EMEKLERİ İÇİN EYLEMDE Karaman’ın Ermenek ilçesinin Güneyyurt beldesi Cenne mevkisindeki özel maden ocağındaki işçiler, maaşlarını alamadıkları gerekçesiyle 13 gündür iş bırakma eylemi yapıyor. İşçileri dün ziyaret eden ve aralarında CHP milletvekili İsmail Atakan Ünver, İYİ Parti milletvekili Behiç Çelik ile Fahrettin Yokuş’un da bulunduğu heyet adına açıklama yapan CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, burada önemli bir mağduriyet yaşandığını fakat görmezden gelindiğini belirterek “Burası kimsenin babasının çiftliği değil. Hiç kimse sorumluluktan kaçamaz. Bu sorumluluk devletindir. Bu bir ekmek davasıdır. Bu bir siyasi dava değildir” dedi. l AA Yargılanan vali yardımcısı Zonguldak’ta görevde MUHARREM İNCE ŞIRNAK’TA Türkiye kekle ayağa kalkamaz Eski CHP milletvekili Muharrem İnce, Sivas’ta başlattığı “Bin Günde Memleket Hareketi” kapsamında Şırnak ve Mardin’de yurttaşlarla bir araya gelerek sohbet etti. Şırnak’taki ziyaretin ardından konuşan İnce, “Türkiye bir üretim üssü olmalı. Türkiye kekle, çayla, kıraathane, bedava çayla ayağa kalkamaz. Türkiye’nin tasarım yapan, üreten ve marka ortaya koyan bir ülke olması lazım. Van bir turizm markası olabilir. Hakkâri’nin balları bir marka olabilir. Bitlis’in, Muş’un hayvancılığı bir marka olabilir. Şırnak’ın dokuması bir marka olabilir. İnsanların dertlerini dinleyeceğiz. Bir gönül köprüsü kuracağız” dedi. l İç Politika KALBİMİZDESİN ALİ AYAROĞLU Hakkında FETÖ üyeliğinden dava açılan Zonguldak Vali Yardımcısı Nevzat Taşdan’ın halen görevini yürütüyor olması “siyasiler tarafından korunduğu” iddialarını gündeme getirdi. İstanbul Çatalca’da kaymakam olarak görev yaptığı 2014 yılında kaçak FETÖ yurdunu kapatmak isteyen İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne karşı çıkan Zonguldak Vali Yardımcısı Nevzat Taşdan hakkında “Silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan dava açılmıştı. Aradan geçen zamana rağmen şu ana kadar Nevzat Taşdan Zonguldak’ta Vali yardımcısı olarak görevine devam ediyor. Taşdan hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, FETÖ yurdunu kapatmak isteyen müdüre, “Bir iki yıl sonra durumlar değişir, herkes omuz omuza olur, biz arada kalırız Müdür Bey” dediği yer almıştı. İddianamede Nevzat Taşdan’ın FETÖ ile iltisaklı “Kimse Yok Mu” derneğine bağış yaptığı etkin pişmanlıktan yararlanan eski bir kaymakamın şüpheli Taşdan hakkında FETÖ ile bağlantısına dair anlatımlarda bulunduğu iddia edildi. İtirafçının, “Bu şahısları o yıllarda düzenlenen cemaat toplantılarında görmüştüm. Cemaatçi diyebileceğim kişilerdir” şeklinde ifade verdiği belirtildi. Taşdan’ın kullandığı GSM hattı üzerinden 229 kez, oğlu tarafından kullanılan hat üzerinden 118 kez, yine oğlunun diğer hattı üzerinden 90 kez, diğer oğlu tarafından kullanılan GSM üzerinden ise 5 kez haklarında FETÖ’den işlem yapılan şahıslarla görüşme kaydının olduğu tespit edildi. l ZONGULDAK Ali Hikmet Civelek 30/05/1957 04/08/2020 Yusuf, Ümran, Zerrin CHPGrup Başkanvekili Engin Özkoç, Didim Belediye Başkanı Ahmet Deniz Atabay’ın tutuklandığı yönünde yalan haber yapılmasının FETÖ taktiği olduğunu belirterek “Böyle bir gelişme yok. Bu nasıl bir haberciliktir?” dedi. CHP’li Özkoç TBMM’de basın toplantısı düzenledi. Atabay’ın FETÖ taktikleriyle saldırı altında olduğunu kaydeden Özkoç, Atabay’ın 5 yıl önce belediye başkanı olmadığı dönemde yapılan bir kaçak yapıyla ilgili süreç nedeniyle hedef alındığını dile getirdi. İmar affı nedeniyle söz konusu kaçak yapının yıkılmadığını kaydeden Özkaç, bu kez söz konusu yapının üzerine kaçak katlar çıkıldığını kaydetti. Atabay’ın bununla mücadele ettiği için hakkında söylentiler çıkarıldığını söyleyen Özkoç, şunları dile getirdi: “Söylentilere muhatap olan kadın ne olay ilk çıktığında ne de bugün herhangi bir şekilde suç duyurusunda bulunmuş değil. Montaj olduğundan şüphelenilen görüntü ve seslendirmeler 12 yaşındaki bir kızın bir cemaat mensubu tarafından tacizinden hemen sonra devreye sokuluyor. Konu rant konusu. Konu kaçak yapılaşma konusu. Sosyal medyaya yansıyan olayla ilgili İçişleri Bakanlığı bir soruşturma başlatılıyor. Atabay, kumpas olduğunu belirttiği bu olayla ilgili suç duyurusunda bulunuyor.” Özkoç, iktidara yakın TV ve gazetelerde Atabay’ın tutuklandığı yönünde haber yapıldığını belirterek “Böyle bir gelişme yok. Bu nasıl bir haberciliktir? İnternet haber sayfalarında gerçekmiş gibi yayımlayarak milyonlarca kişinin okumasını sağlayıp ondan sonra kaldırdık diye bunun arkasına nasıl sığınabiliyorsunuz? Bu kumpasta yandaş basın tarafından tutuklu gösteriliyorsa; bunlar kumpasın ortaklarıdır. Bunlar FETÖ taktikleridir. Basın dördüncü unsurdu güçler ayrılığında. Bugün maalesef itibarsız bir noktaya getirildi” dedi. Öte yandan Özkoç, Didim Belediye Başkanı Ahmet Deniz Atabay ile ilgili iddiaların, CHP Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun ve yardımcıları tarafından hassasiyetle incelendiğini ve takip edildiğini belirtti. ‘Macron haddini bilmeli’ Dış politikaya yönelik değerlendirmelerde de bulunan Özkoç, “Hiç kimsenin iç siyasetimize müdahale etme hakkı yoktur. CHP olarak kabul etmiyor ve kınıyoruz. Macron haddini bilmeli. Gerilimi tırmandıran tavırdan vazgeçmeli. Yunanistan ile aramızda olan sorunu iki ülke çözebilecek güce ve tarihsel bağa sahip. Sorun diplomasi masasında çözülmeli” diye konuştu. Devletin tıbbi malzeme sektörüne ödeme yapmadığını kaydeden Özkoç, “Yarın sağlık sistemi çökmeye başlar. İlaçlar verilemezse onları dolarla paralar ödediğiniz yandaşlar mı kurtaracak” dedi. TORUN’DAN ATABAY’A DESTEK Didim Belediye Başkanı CHP’li Ahmet De niz Atabay’ın tutuklandığı haberine CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun da tepki gösterdi. Torun, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Didim Belediye Başkanı Deniz Atabay’a yönelik rant çetelerinin yaptığı kirli operasyona çanak tutan havuz medyasına karşı Başkanımız dimdik ayaktadır, görevinin başındadır. Çöp habercilikle yürütülen algılara prim vermeyeceğiz. Başkanımız hizmetine devam etmektedir, layıkıyla da edecektir!” ifadelerini kullandı. l Haber Merkezi Bak şu Müyesser’e!.. 9Eylül’de çifte kutlama yaptık. İzmir’in kuruluş yıldönümü ile birlikte Libya’daki MİT davasından tutuklu arkadaşlarımızın tahliyesini kutladık. Tabii çalınan 6 aylarını devletin borç hanesine yazarak. Her birine, Barış Pehlivan’a, Murat Ağırel’e, Hülya Kılınç’a geçmiş olsun dileklerimi iletiyor ve Müyesser Yıldız’ı bekliyoruz. Müyesser Yıldız’ı bekliyoruz diyorum ama o içeride de yine rahat durmuyor ve arı kovanına soktuğu çomağını evirip çeviriyor. Hadi bal alsa neyse... Sadece arıları ürükütüp başına üşüşmelerine neden oluyor. Önceki gün bir davası daha sonuçlandı Müyesser’in. Hulusi Akar’ın açtığı tazminat davasında Milli Savunma Bakanı’na 20 bin lira ödemeye mahkum oldu. 2018 yılında 250 bin liralık tazminat davası açmıştı. “250 bin lira mı, o ne be?” dediğinizi duyar gibiyim. Yeni Türkiye’de devlet adamlarının açtığı tazminat davalarının borsası böyle... Eski Türkiye’de devlet adamları ve siyasiler, haklarında olumsuz haber yapan gazetecilere tazminat davası açtıklarında sembolik olarak 1 lira ya da en fazla 5 lira isterlerdi. Gazeteci için ödeyeceği tazminatın miktarı değil, davayı kaybetmesi mesleki açıdan üzüntü verici bir durumdu. Siyasiler ve devlet adamları da zaten o davaları zenginleşmek aracı olarak görmediklerinden sadece incinen onurlarını korumak adına açarlardı. Müyesser’in çektiği, hem dili hem kalemi hem de “Eski Türkiye” ile “Yeni Türkiye”yi karıştırması belasından. Mesela Hulusi Akar’a 20 bin lira ödemeye mahkum edildiği davaya konu olan haberi ele alalım. OdaTV’deki bir yazısında “Devletin en mutber gizli tanığı” olan kod adı “Abdullah”ın FETÖ Kara Havacılık davasındaki ifadesine yer vermişti. Gizli tanık ifadesinde Hulusi Akar’ı suçlamış ama Akar kendisini suçlayan gizli tanığa değil onun ifadelerini yazan Müyesser Yıldız’a dava açmıştı. Oysa gizli tanık ifadelerini ifşa etmek “Eski Türkiye”ye özgü bir durumdu. Tanık gizli ama ifadeleri açıktı. Ergenekon ve Balyoz davalarında FETÖ’nün ve kılcal damar larına kadar girdikleri devletin o “pek muteber” tanıklarının ifadeleri pehlivan tefrikası gibi gazetelerde yer alırdı. Şimdi gizli tanık ifadelerine bakıp içinde mühim devlet büyüklerimiz ve siyasilerimizin adı geçiyorsa, belli ki hâkimler ayıklamayı unutmuş, sen ayıklayarak yazacaksın. Sorsan “ben mesleğimin gereğini yapıyorum” diyecek... Mesleğinin gereğini yapmak da dönemine göre değişir. Sana dava açanlar 15 Temmuz öncesinde mesleklerinin gereğini yaptılar mı? Yapmış olsalardı belki o koltuklarında oturamıyor olabilirdi. Bunu hiç düşündün mü? Eski akıl işte. Mesleğinin gereğini yapmadıkları için darbeye sebebiyet vermekten eski Türkiye’de olsa yargılanırlardı. Ama şimdi o mesleğin gereğini yapmadıkları için terfi ediyorlar belki ne malum?.. “15 Temmuz darbesi” diye diye her gün dilinde ve kaleminde tüy biten ve kartvizitlerinde gazeteci yazanlar gidip o davaları izlemezken sana mı kaldı davaları izlemek, dosyaların ıcığını cıcığını çıkarmak? Hem o ne öyle, devletin bakanı hakkında 1 liralık dava açmak? Karşındaki koskoca bakan. Tamam senin gönlün zengin anladık, tazminatı zenginleşme aracı olarak kullanmak istemediğini göstermek istiyorsun ama o makamın ve makamda oturan kişinin de bir marka değeri var şekerim. O sembolik tazminat davasıyla “senin ederin bu kadar” mı demek istiyorsun, anlmadım yani? Çok ayıp çoook... Mesela Reşat Petek, Yazgülü Aldoğan’a 20 bin liralık, Ravza Kavakçı da bendenize iki ayrı davadan 40’ar bin liralık dava açtı ve şahsen ben üzüldüm. “Ne yani benim marka değerim 40 bin lira mı?” diye Ravza Hanım’a sitemkâr bir yazı yazdım. Şimdi bu yazıya da kızıp bir daha 40 bin liralık dava açarsa hepten kırılırım. Müyesser’e akıllı uslu durmasını söylesem de nafile biliyorum. 9 Eylül’de tahliye olan arkadaşlarım da öyle. Biliyorum onlar da hâlâ eski Türkiye’nin refleksleriyle hareket edip yine mesleklerinin gereğini yapacaklardır. Kendileri bilir, benden söylemesi... CHP personeli evden çalışacak CHPGenel Merkezi’ndeki görevli personel koronavirüs salgını nedeniyle evden çalışma modeline geçiyor. CHP’den yapılan yazılı duyuruda şunlar dile getirildi: “Sürecin başından beri alınması gereken önlemlerle ilgili kapsamlı öneriler getirmemize ve sürekli uyarılarımıza rağmen iktidarın halk sağlığının korunma sı için gereken önlemleri almadığı da ortadadır. Artan vakalar ve tedbirsizlik hali göz önüne alınarak, CHP Genel Merkezi personelinin 14 Eylül Pazartesi gününden itibaren evlerinden çalışmaları uygun görülmüştür. Normal çalışma düzenine geçiş tarihi, salgının ülkemizdeki seyrine göre belirlenecektir.” l ANKARA/Cumhuriyet ACILARINIZI PAYLAŞIYORUZ... Vefat ve başsağlığı ilanlarınız için yaptığınız ödemenin yüzde 20’sini Cumhuriyet Vakfı Burs Fonu’na aktarıyoruz. Bu fondan, yetenekli, ihtiyaç sahibi öğrencilere burs veriyoruz. Acılarınızı paylaşıyoruz. Yakınlarınızın adı bu burslarla yaşasın. www.cumhuriyetvakfi.org.tr ANKARA: 0312 442 30 50 İZMİR: 0232 441 12 20 İSTANBUL: 0212 343 72 74
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle