Katalog

12 28 AĞUSTOS 2020 CUMA HABER/YORUM Acılı aile suçluların cezalandırılmasını isteyerek hukuk mücadelesi başlattı İşkence ile öldürüldü ‘Ağustos’ ayı Değerli dostlar bilindiği gibi, “Kurtuluş Savaşı”mızı “zafer”le sonuçlandırarak, devletimizin, “T.C. Devleti”nin kuruluşuna giden yolu açan, “30 Ağustos Zaferi”nin kutlamasına yasak getirdi Erdoğan; Covid19 bahanesiyle... Oysa gerek “30 Ağustos” günkü, gerekse bu günden önceki sonraki günlerde tüm kutlamalara izin vermişti, vermeyi de sürdürüyor. Bu izinlerin son örneği de, “26 Ağustos Malazgirt Savaşı”nın “949. yıldönümünü kutlama” ve “Ahlat Sarayı”nın açılış törenleri... Böylece bu bağlamda “yasak” getirilen tek örnek oluyordu “30 Ağustos Zafer Bayramı”nı kutlama törenleri... Üzücü bir durum. Ne var ki gazetemiz Cumhuriyet, “30 Ağustos Zaferi”nin “98. yıl”ını, İpek Özbey’in “Zafer Yolunda Adım Adım” dizisi ile kutluyor. Özbey, E. Tümgeneral Ahmet Yavuz ile birlikte, savaşın geçtiği yerleri alanları bir bir dolaşarak okuyucuya ulaştırıyor; teşekkürler! Değerli dostlar, işte bu diziden etkilenerek diyorum ki Erdoğan’ın yasakladığı, “26, 30 Ağustos Zaferleri”ni kısaca da olsa bir de Atatürk’ten dinlesek, izlesek... Şöyle başlar: “Saldırı için yeniden cepheye gitmeden önce, Ankara’da yapılması gereken birtakım işler vardı (...) Bakanlar Kurulu ile yaptığımız bir toplantıda, durumu görüşüp tartıştıktan sonra, düşmana hücum konusunda görüş birliğine vardık. Önemli başka bir sorun daha vardı. Muhalifler, ordunun kıpırdayacak durumda olmadığı, böyle karanlık ve belirsizlik içinde beklemenin yıkımla sonuçlanacağı yolundaki propagandalarını iyice kızıştırmışlardı. (...) Bu olumsuz propaganda en yakın, en inançlı kişiler üzerinde bile kötü etkiler yapmaya başlamış, onlarda da duraksamalar uyandırmıştı. Onları da pek yakında yapacağım hücum konusunda ve altı yedi günde düşmanın büyük kuvvetlerini yeneceğime olan güvenim üzerinde aydınlatmayı ve yatıştırmayı gerekli gördüm (...) Birkaç gün sonra yola çıktım. Gidişimi belirli birkaç kişiden başka bütün Ankara’dan gizledim. Benim Ankara’dan ayrılacağımı bilenler, burada imişim gibi davranacaklardı. Dahası, benim Çankaya’da bir ‘Çay Daveti’ yaptığımı da gazetelerle yayımlayacaklardı. Trenle gitmedim. Bir gece otomobille, Tuz Gölü (Şereflikoçhisar) üzerinden Konya’ya gittim. Varır varmaz telgrafhaneyi gözaltına aldırarak Konya’da bulunduğumun hiçbir yere bildirilmemesini sağladım. 20 Ağustos 1922 günü Batı Cephesi Karargâhı’nda, yani Akşehir’de bulunuyordum. Kısa bir görüşmeden sonra, 26 Ağustos 1922 sabahı düşmana hücum için Cephe Komutanı’na buyruk verdim!” Ve değerli dostlar bu buyruğu konuşmak için yapılan toplantıyı Atatürk şöyle anlatır: “20/21 Ağustos 1922 gecesi, Birinci ve İkinci Ordu Komutanlarını Cephe Karargâhı’na çağırdım. Genelkurmay Başkanı ile Cephe Komutanı’nın yanında saldırının nasıl yapılacağını harita üzerinde kısa bir savaş oyunu biçiminde açıkladıktan sonra” şunu söyler: “26 Ağustos sabahı Kocatepe’de bulunuyorduk. Sabah saat 5.30’da topçu ateşimizle saldırı başladı!” Daha sonra da şöyle sürdürür: “İki gün içinde, 2030 kilometre uzunluğundaki düşman cephelerini düşürdük (...) 30 Ağustos’ta yaptığımız savaş sonunda düşmanın ana kuvvetlerini yok ettik ve esir aldık. Düşman ordusunun Başkomutanlığı’nı yapan General Trokopis de esirler arasındaydı.” Bilmem ki anımsanır mı, Atatürk’ün, Trokopis’e karşı tutumu? Kılıcı iade edildiği gibi, isterse ailesine sağ olduğu haberinin de verileceğinin bildirilmesi... Sanırım, noktayı koymak gerek. Özbey’in dizisi, “Adım Adım Zafer Yolu”nu izlemeyi sürdürmek üzere. Balıkesir’in Sındırgı ilçesinde, 2 çocuk annesi Özge S. (27), ya rı baygın, altına bez bağlan mış, kollarında sigara sön dürülmüş ve öldüresiye dö vülmüş halde bulundu. Kü tahya’daki babaevine getiri len Özge S., yaşamını yitir di. Özge S.’nin ölmeden ön ce eşi Ahmet S. ve eski ka yınvalidesi Elif B.’nin kendisine işkence uyguladığını anlatması üzerine ailesi adalet arayışına başladı. Kızı Özge Gülfer Ali aktaş çifti kızlarından kalan torunları ile ilgileniyor. S.’nin ölümüne yol açan ki şilerin cezalandırılmasını is yaşayan Gülfer Ali Aktaş çifti, te teyen baba Ali Aktaş “Kızım Özge selliyi kendilerine kızlarından ka S., eceli ile ölmedi, işkence ile öldü. lan torunları Elif U’yu kucaklarına Suçluların cezalandırılmasını isti alıp, sararak bulduklarını söyledi. yoruz. Kızımızın kanının yerde kal Ali Aktaş, kızının Ahmet S. ve Elif maması için hukuk mücadelesi baş B. tarafından yapılan işkence nede lattık” dedi. niyle öldüğünü söyleyerek, sorum İki kız çocuklarından biri olan luların cezalandırılması için hukuk Özge S.’yi toprağa vermenin acısını sal yollara başvurduklarını söyle di. Kızlarının ölümü ile ilgili Simav Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatıldığını belirten Aktaş, Bursa Adli Tıp Kurumu’ndan gelecek raporun sonucunu merakla beklediklerini kaydetti. Ali Aktaş, “Kızım Özge S., eceli ile ölmedi. Özge ölmeden önce torunum Elif U’yu bize emanet edip, ‘Ona iyi bakın’ dedi. Onun mirasına sahip çıkacağız. 1 yaşında annesiz kalan torunumuz Elif’i okutup büyüteceğiz” diye konuştu. Kızları Özge’yi tedavi için Balıkesir, Sındırgı, Manisa ve Simav’da devlet hastanelerine götürdüklerini ancak buna rağmen kurtaramadıklarını belirten Gülfer Aktaş da “Kızıma işkence yapılmış. Elimizde video kayıtları var. Bunları zamanı geldiğinde mahkemeye sunacağız. Kızımız eceli ile ölmedi” dedi. l DHA Kadınlar, “Toplum baskısıyla tutuklanan fail neden serbest bırakıldı? Süreç neden gizlilikle yürütülüyor? Neden ölümünün üstü örtülüyor?” diye sordu. İPEK ER IÇIN ADALET EYLEMİ Kadınlar, Batman’da 18 yaşındaki İpek Er’e tecavüz ettiği ve Er’in intihar etmesine neden olduğu için 1 hafta önce tutuklanan Uzman Çavuş Musa Orhan’ın 25 Ağustos’ta tahliye edilmesini protesto etti. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu ve Kadın Meclisleri tarafından Beşiktaş Barbaros Meydanı’nda yapılan eylemde, “İpek Er için adalet istiyoruz. Musa Orhan tutuklansın” pankartı açıldı. Orhan için tutuklama talebi Er’in ailesinin avukatlarından İlyas Tarım’ın, Orhan’ın bu kez intihar soruşturmasından tutuklanması talebiyle savcılığa başvurduğu belirtildi. l Haber Merkezi Hemşire Karakaya tacizler devam edince yaşadıklarını paylaştı Sosyal medyadan yardım çığlığı ŞEHIRLER ARASI OTOBÜSTE TACIZ İzmir Şırnak seferini yapan yolcu otobüsünde, bir kadın telefonunun çalındığını fark edince durum polise bildirildi. Polisin, kamera kayıtlarını incelemesinde bir adamın kadını önce taciz ettiği, sonra da telefonunu çaldığı ortaya çıktı. Yolcu otobüsünün Adana Merkez Otogarı’na giriş yaptığı sırada, cep telefonunun çalındığını fark eden bir kadın yolcu, durumu şoföre söyledi. Otobüsün kapılarını kapatan şoför, polise ihbarda bulundu. Otogara gelen polis ekibi, yolcular üzerinde arama yaptı. Otobüsün güvenlik kamerasını inceleyen polis ekipleri, kadının arka koltuğunda oturan erkek yolcunun, bir kadını taciz ettiğini ve cep telefonunu çaldığını belirledi. Gözaltına alınan hırsızlık ve taciz şüphelisinin ilk ifadesinde alkollü olduğu ve yaptıklarını hatırlamadığını söylediği belirtildi. l DHA Savcılık beş tecavüzcüye dokunmadı Akrabası olan 5 erkeğin tecavüzüne uğrayan ve hamile kalan G.A. (21) şikâyetçi olmasına rağmen hiçbirine dokunulmadı. Diyarbakır’ın Hani ilçesi Çukur Mahallesi’nde yaşayan G.A., 2019 yılında yakın akrabası olan 5 kişinin tecavüzüne uğradığını iddia etti. Babası engelli, annesi felçli olan G.A. aynı kişilerce ölümle tehdit edildiğini söyledi. Bir süre sonra hamile kaldığını öğrenen genç kadın, Hani Cumhuriyet Savcılığı’na giderek, kendisine ilk tecavüz eden kişi olan A.D. ile M.A., İ.A., Ş.A. ve İ.A’dan şikâyetçi oldu. Savcılık sadece A.D’nin ifadesini alıp, DNA testi yaptırdı. Ancak diğer şüphelilere test yapılmadı. Şüphelilerce tehdit edilen G.A, can güvenliği olmadığı için koruma altına alındı, bebeği ise koruyucu aileye teslim edildi. Yapılan DNA testi sonucunda bebeğin biyolojik babasının A.D. olmadığı öğrenildi. l Haber Merkezi Erzurum Atatürk Üniversitesi’nde görevli hemşire Rabia Karakaya (26), aynı hastanede çalışan hastabakıcı B.Y. hakkında cinsel taciz iddiasıyla şikâyetçi oldu. Tacizler devam edince de sosyal medyadan yaşadıklarını anlatan paylaşım yaparak, yardım istedi. Hemşire Karakaya’nın iddiasına göre, 2014 yılında göreve başladığı hastanede hasta bakıcı B.Y. ile tanıştı. Aynı klinikte çalıştığı B.Y. genç kıza, arkadaşlık teklifinde bulundu. Karakaya ise kabul etmedi. Ardından da çalıştığı kliniği değiştirdi. Ancak B.Y. geçen mayıs ayından itibaren hemşireye cinsel tacizde bulunmaya başladı. Karakaya’nın savcılığa şikâyette bulunmasına rağmen B.Y tacizlerini sürdürdü. Yaşadıklarını sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla anlatan Karakaya şunları ifade etti: “B.Y., bana mesaj ve müstehcen videolar gönderiyor. Benimle birlikte olmak istediğini belirterek, evime gelip benimle birlikte olacağı yönünde mesajlar atıyor. Emniyete ve savcılığa şikâyette bulundum. İstenilen delilleri ve belgeleri sundum. Aynı zamanda idari soruşturma açılması açısından hastane idaresiyle durumu paylaştım. Ama sapığı durduramadım. Ne olur bana yardım edin.” Erzurum Atatürk Üniversitesi Rektörlüğü’nden yapılan açıklamada ise “Taciz olayına ilişkin her türlü tedbir, olayın başlangıcından bugüne kadar alınmıştır ve süreç devam etmektedir” denildi. l DHA KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK [email protected] 28 AĞUSTOS 2020 SAYI: 34656 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına ALEV COŞKUN Genel Yayın Yönetmeni AYKUT KÜÇÜKKAYA Yayın Koordinatörü Serkan Ozan Yazıişleri Müdürleri İpek Özbey / Olcay Büyüktaş Akça (Sorumlu) Hakan Akarsu (Ek Yayınlar) Görsel Yönetmen Münevver Oskay Reklam Genel Müdürü Ayla Atamer Törün l Haber Merkezi: Murat Hantaş l Gece: Ayça Bilgin Demir l Dış Haberler: Mine Esen l Ekonomi: Jale Özgentürk l İç Politika: Ali Açar l Kültür Sanat: Yazgülü Aldoğan l Fotoğraf: Uğur Demir l Spor: Sami Gürel l Ankara Temsilcisi: Sertaç Eş Güvenevler Mah. Güneş Cad. No: 8/1 Çankaya 06690 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 l Ege Bölge Temsilcisi: Tuncay Mollaveisoğlu Halit Ziya Bulvarı 1352 sok. 2/3 Pasaport İzmir. Tel: (0232) 441 12 20 Yayın Kurulu: Alev Coşkun (Başkan), Ali Sirmen (Bşk. Yrd.), Aykut Küçükkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Kemal Işık Kansu, Orhan Bursalı, Mine Kırıkkanat, Miyase İlknur, Ataol Behramoğlu. l Mali ve İdari İşler Müdürü: Osman Selçuk Özer Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: [email protected] Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: [email protected] Yaygın süreli yayın Baskı: İleri Basım Mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş. Yenibosna Mah. 29 Ekim Cad. No:11A/41 Bahçelievler İstanbul Tel: (0212) 454 32 55 Dağıtım: Turkuvaz Dağıtım Pazarlama A.Ş. Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. NAMAZ VAKİTLERİ İmsak Güneş Öğle İkindi Akşam Yatsı İstanbul 04:48 06:20 13:10 16:53 19:51 21:16 Ankara 04:36 06:06 12:55 16:37 19:34 20:58 İzmir 05:03 06:30 13:18 16:58 19:55 21:16 ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI [email protected] MEB: BAKANLIK ONAYI YOK Çocuk kitabında tecavüz hikâyesi! Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, hayvanlar arasında geçen “tecavüz” hikâyeleri nedeniyle tepki çeken “Gül ve Düşün” adlı çocuk kitabı ile ilgili “muzır ve müstehcen” olduğu yönünde karar alındığını bildirdi. Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) ise kitabın bakanlık onaylı olmadığını bildirdi. “Gül ve Düşün” adlı çocuk kitabında, hayvanlar arasında geçen “tecavüz” hikâyeleri, sosyal medyada tepki çekti. Kitabın yasaklanması çağrısı yapılırken, MEB’den yapılan açıklamada, bakanlığın yayın ve kontrol alanında olmadığı belirtilen kitabın, bakanlık onaylı olmadığı bildirildi. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamada ise Çocuk Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nün, konuyu Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kurulu’nda resen incelemeye alındığı belirtildi. Açıklamada, “Kitabın içeriğinin çocuklarımızın psikososyal gelişimini olumsuz yönde etkileyeceği değerlendirilmiş ve adı geçen kitap ile ilgili muzır ve müstehcen olduğu yönünde karar ivedi bir şekilde alınmıştır” denildi. l ANKARA/Cumhuriyet PANELVANLA TRAKTÖR ÇARPIŞTI: 3 ÖLÜ, 10 YARALI ManisaAkhisar karayolu Tirkeş kavşağı yakınlarında A.Y. idaresindeki panelvan, aynı yöne giden römork takılı T.Ö. yönetimindeki traktörle çarpıştı. Çarpışmanın etkisiyle tarım işçilerini taşıyan traktör savrularak şarampole devrildi. Tarım işçileri Ajda Tan ile Zühre Sağ kaza yerinde hayatını kaybetti. Kazada yaralanan 11 kişi, çevredeki hastanelere kaldırıldı. Yaralılardan Nilgün Gülal, müdahaleye rağmen kurtarılamadı. İşçi servisi kazasında 2 ölü, 16 yaralı Bursa’da bir fabrikada çalışan işçileri taşıyan Ferhat Erol (60) idaresindeki midibüs, Nilüfer ilçesi İhsaniye Mahallesi Mudanya Yolu mevkiinde kontrolden çıkarak elektrik direğine çarptı. Kazada ilk belirlemelere göre sürücü Erol ile araçta bulunan Ayşin Güler (47) yaşamını yitirdi. Yaralanan 16 kişi ise sağlık ekiplerince çevredeki hastanelere kaldırıldı. Midibüsün şoförü Ferhat Erol’un kızı Emine Erol’un, İl Sağlık Müdürlüğü’nde görevli acil tıp teknisyeni olduğu öğrenildi. Kaza yerine gelen Emine Erol, babasının cansız bedenini görünce sinir krizi geçirdi. Elektrik akımına kapıldı Antalya’nın Kumluca ilçesi Karacaören Mahallesi’nde demir sera tamiratı yapan Emre Metin, (32) önceki akşam saatlerinde serada çalışma yaptığı sırada elektrik akımına kapıldı. Yerde kısa süre hareketsiz kalan Metin için çevredekiler 112 Acil Çağrı Merkezi’nden yardım istedi. Seraya gelen sağlık ekiplerinin incelemesinde Metin’in yaşamını yitirdiği belirlendi. Polis, olayla ilgili soruşturma başlatırken, Emre Metin’in cansız bedeni, otopsi yapılmak üzere Antalya Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı. l DHA BULMACA SEDAT YAŞAYAN 1 23 4 5 6789 1 2 3 4 5 6 7 8 9 SOLDAN 1 234 5 678 9 SAĞA: 1 İ NG İ MA S İ 1/ Fethiye ilçesinde, içmeleriyle de tanınmış 2 3 4 DÜRME AMA EKE C İ BEZ OT SUPARA turistik 5 F ERE S HAM bir koy. 6 O E L İ MA İ İ 2/ Tifoya neden olan basilin adı... 7 8 B AM L U T R İ S İ R İN ET Değme, 9 AL İ KURNA dokunma. 3/ Giysi kolu... “Baş eğmeziz ’ye dünyayı dun için” (Baki). 4/ Tombul, iri yapılı. 5/ Zihin ve be dence ortaya konan çaba... Peru ve Bolivya müziklerinde kullanılan bir tür kaval. 6/ Eski Mısır’da güneş tanrısı... Telefon sözü... İlaç. 7/ Bıldırcın sökünü. 8/ Arkadaş, dost... Eski miş giyecek. 9/ Büyük kent serserisi... Hatay ilinde bir ırmak. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Bilecik yöresinde yetişen ve şarap üre timinde kullanılan beyaz üzüm cinsi. 2/ Nine... Belli bir bölgede yaşayan hayvanların tümü. 3/ Kapı ve pencerelerin üst eşiği... Yüzeni içeriye çeken deniz akıntısı. 4/ Krom elementinin simgesi... Tuna Irmağı’nda yolcu taşımakta kullanılan bir tür kayık. 5/ Lokmanruhu... Bir nota. 6/ ABD yapımı bir savaş uçağı tipi. 7/ Tespihlerin baş tarafına geçirilen uzunca parça... Karışık renkli. 8/ Kadınlarla ilgili, kadınlara özgü olan... Sahip. 9/ Kurutulmuş meyvesi hekimlikte müshil olarak kullanılan, sarı çiçekli bir ağaççık.