19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HABER EDİTÖR: HAKAN AKARSU TASARIM: ECE KURTULUŞ DURSUN 9 18 HAZİRAN 2020 PERŞEMBE Deniz’in kardeşi Hamdi Gezmiş yaşamını yitirdi Hamdi Gezmiş Türkiye sosyalist hareketinin önemli isimlerinden Deniz Gezmiş’in kardeşi Hamdi Gezmiş (68), bir süredir tedavi gördüğü hastanede dün sabah yaşamını yitirdi. Gezmiş, bugün saat 13.30’da İstanbul Üsküdar’daki Selimiye Camisi’nde yapılacak törenin ardından Karacaahmet Mezarlığı’nda annesi Mukaddes Gezmiş’in kabrinin yanında toprağa verilecek. Hamdi Gezmiş, geçen mart ayında beyin kanaması geçirmiş ve yoğun bakıma alınmıştı. Deniz Gezmiş Vakfı’nın başkan yardımcısı olan Hamdi Gezmiş’in ölüm haberini ağabey Bora Gezmiş dün sabah saatlerinde kişisel sosyal medya hesabından duyurdu. Bora Gezmiş, “Kardeşim Hamdi Gezmiş bu sabah hak kın rahmetine kavuşmuştur” diye yazdı. Kardeşi Hamdi Gezmiş’in cilt kanseri nedeniyle mart ayında beyin kanaması geçirdiğini anımsatan Bora Gezmiş, “Tümör nedeniyle beyin kanaması geçirdi. Zaten tümör kılcal damarlara baskı yapıyordu. Beyin zarına sıçrayınca yaşamını yitirdi. Çok hızlı gelişen bir durumdu ve maalesef kurtaramadık. Ölümü hiç sıralı olmadı çok üzgünüz” dedi. Kılıçdaroğlu başsağlığı diledi CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Gezmiş’in ölümünün ardından Twitter’dan yaptığı açıklamada “68 kuşağının sembol isimlerinden Deniz Gezmiş’in kitaplarını ema net ettiği kardeşi Hamdi Gezmiş’e Allah’tan rahmet, değerli Gezmiş ailesine ve sevenlerine başsağlığı ve sabır diliyorum” ifadelerini kullandı. Deniz’in vasiyeti Deniz Gezmiş, idamından önce babasına yazdığı son mektubunda kardeşi Hamdi Gezmiş’in bilim adamı olmasını istediğini belirterek “Baba, (...) Kitaplarımı kardeşime bırakıyorum. Kendisine özellikle tembih et. Onun bilim adamı olmasını istiyorum. Bilimle uğraşsın ve unutmasın ki bilimle uğraşmak da bir yerde insanlığa hizmettir” satırlarını yazmıştı. l Haber Merkezi EĞİTİM SENDİKALARININ TEMSILCILERI LGS’YE GÜNLER KALA UYARDI ‘TEHLIKE BÜYÜK’ Liselere Geçiş Sınavı 7 Haziran’da yapılacaktı ama salgın nedeniyle 20 Haziran’ a alınmıştı. 7 Haziran’da vaka sayısı 914’tü, şimdi ise bu sayının neredeyse iki katına yaklaşıldı. Liselere Geçiş Sınavı’na (LGS) yaklaşık 1 milyon 700 bin öğrenci girecek. Öğrencilerin sınav kaygısına “sınav sırasında hastalık kapma” riski de eklendi. Eğitim İş Sendikası Genel Başkanı Orhan Yıldırım, “Tehlikenin ne kadar büyük olduğunu Milli Savunma Üniversitesi’nin FIGEN sınavında hastalığa yakaATALAY lanmış olan öğrencinin farkedilmeyerek sınava alınmış olması ile tüm kamuoyu şahit olmuştur. Umarız ki ‘sürü bağışıklığı’ yöntemini istemeyerek de olsa milyonlarca öğrencinin gireceği LGS ve YKS sürecinde yaşamayız” dedi. Milli Eğitim Bakanlığı’nın “her türlü tedbir alındı” açıklamasının, sınava girecek öğrenci ve velileri tatmin etmediğini söyleyen Yıldırım, şöyle devam etti: “MEB’i sınav tedbirleri konusunda salgın riskini ve öğrencilerin sınav stresini en aza indirecek yüksek düzeyde önlemler alması konusundaki tedbirler için dikkat etmesi gereken konularda bir kez daha uyarıyoruz. Çünkü, en son Milli Eğitim Bakanı’nın yaptığı açıklamada gördüğümüz kadarıyla sınıflardaki öğrenci sayısının yarıya indirilmesi gerektiği (her sınıfta 10 öğrenci) konusu dik kate alınmadığı gibi sanki salgın hiç yokmuş gibi geçmiş yıllardaki sınıf öğrenci sayısı aynı şekilde (her sınıf 20 öğrenci ) korunmuştur. l Öğrencilerin sınav süresi boyunca maske takması kuralı da ne yazık ki zorunlu olmaktan çıkarılmış ve ‘isteyen öğrencinin maskesini çıkarabileceği’ söylenmiştir. Bu durumda maskesini çıkarmış bir öğrencinin salgını bulaştırmasının önüne nasıl geçilecektir? l Diğer öğrencilerin maske takmayan öğrenciden psikolojik olarak olumsuz etkilenmesinin önüne nasıl geçilecektir?’’ Sağlık görevlisi olmalı Yıldırım’ın önerileri de şunlar: l Sınav yapılan her binada salgın konusunda tecrübeli sağlık görevlisinin bulunması sağlanmalıdır. l Sınav yapılan her binada öğrencilerin psikolojik tepki verebilme ihtimaline karşı ‘rehber öğretmen’ görevlendirilmelidir. Bu sınava özgü yaşanabilecek olan farklı uygulamalar için sınavda görev alacaklara dikkat etmeleri gerekenler konusunda eğitim verilmelidir. SORULAR YANITSIZ Eğitim Sen Genel Başkanı Feray Aytekin Aydoğan da LGS’ye 3 gün, YKS’ye 10 gün kalmasına rağmen en temel soruların hâlâ cevapsız bırakıldığını söyledi. Sınavda bir sınıfta bulunacak öğrenci sayısı, oturum aralarında, ortak kullanım alanlarında fiziksel mesafenin korunması için hangi önlemlerin alındığı, sağlık önlemlerinin tüm kaygıları giderecek şekilde nasıl planlandığı konularında hâlâ açıklama yapılmadığına dikkat çeken Aydoğan, şunları söyledi: ‘’İllerden bize ulaşan bilgiler doğrultusunda sınavlarda sınıf mevcutları 1820 arasında oluşturulmuş durumda. Bakanlığın açıkladığı veriler üzerinden ise sınava girecek öğrenci sayısının derslik sayısına bölümü üzerinden bile en az 1415 kişilik sınıflar söz konusu ve bu sayı kapalı ortam açısından son derece riskli. Salgın yayılım riski nedeniyle sınıf mevcutlarının bu sayılardan oluşması kaygıyı artırmaktadır. LGS 7 Haziran’da gerçekleşecekken salgın nedeniyle 20 Haziran’ a alınmıştı. 7 Haziran’da vaka sayısı 914 iken, 15 Haziran itibarıyla vaka sayısı 1592’ye ulaşmış durumdadır. Yalnızca bu rakamlar bile bize sınav kararının yeniden değerlendirilmesi gerektiğini, yaşanılan kaygılara, sorulara ilişkin tüm endişeleri giderecek açıklamaların ne kadar önemli, yaşamsal olduğunu kanıtlamaktadır.” T.C. ZİLE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN KAMULAŞTIRMA İLANI ESAS NO: 2020/171 Esas KAMULAŞTIRILAN TAŞINMAZIN BULUNDUĞU YER: Tokat ili, Zile İlçesi, Şeyhali Mahallesi ADANO: 353 PARSEL NO: 76 VASFI: Yol YÜZÖLÇÜMÜ: 2.271,93 m2 MALİKİN ADI VE SOYADI: AHMET ÖZKARA, AYŞE ÖZKARA, MUALLA ÖZEN, MUSTAFA ÖZKARA, MÜBERRA ÖZGAN KAMULAŞTIRMAYI YAPAN İDARENİN ADI: Karayolları Genel Müdürlüğüne İzafeten Samsun 7. Bölge Müdürlüğü KAMULAŞTIRMANIN VE BELGELERİN ÖZETİ: Tokat ili, Zile ilçesi, Şeyhali Mahallesi, 353 ada 76 parselde kayıtlı Ahmet Özkara, Ayşe Özkara, Mualla Özen, Mustafa Özkara, Müberra Özgan’a ait taşınmazın 2.271,93 m²’lik kısmı için, yol inşaat ve emniyet sahası tesis etmek maksadıyla Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından (kamulaştırma planının 56 TCK sıra numarasıyla) kamulaştırmasına karar verildiği, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunun 8. Maddesini değiştiren 4650 sayılı yasanın 3. maddesine istinaden davalılar ile anlaşma sağlanamadığı,bu nedenle tapu malikleri Ahmet Özkara, Ayşe Özkara, Mualla Özen, Mustafa Özkara, Müberra Özgan’a aitTokat ili, Zile İlçesi, Şeyhali Mahallesi, 353 ada 76 parselde kayıtlı2.271,93 m²’lik kısmı için 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun “4650 sayılı yasanın 5. md. Değişik ” 10. maddesi gereğince kamulaştırma bedelinin tespiti ve Karayolları Genel Müdürlüğü adına tapuya tescil ve terkininin gerçekleştirilmesitalep ve dava edilmiştir. Kamulaştırmayı yapan davacı idare tarafından, malikiyle cinsi ve niteliğiyukarıda yazılı taşınmazın kamulaştırma bedelinintespiti ve Karayolları Genel Müdürlüğü adınatescil ve terkini için ilgililerin doğrudan mahkememizin 2020/171 esas sayılıdosyasına başvuracakları gibi mahkemeler aracılığı ile de başvurabilecekleri hususu 2942 Sayılı Kamulaştırma Yasası’nın 10. maddesinin 4. bendi uyarınca ilan olunur.12/06/2020 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1173072) T.C. TRABZON 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN Esas No: 2019/90 Trabzon ili Ortahisar ilçesi Toklu mahallesi 2123 ada 1 parsel (eski 81 ada 1 parsel) sayılı taşınmaz maliki hissedarları Gülsüm kızı EMİNE ile Hüsnü kızı FATMA’nın gaipliği hakkında bilgisi olanların 6 ay içinde mahkememize haber vermeleri hususu İLANEN TEBLİĞ OLUNUR. 15/06/2020 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1174192) T.C. İZMİR 6. ASLİYE CEZA MAHKEMESİ’NDEN İLAN METNİ Dosya No: 2019/751 Esas Kumar Oynanması İçin Yer ve İmkan Sağlama, 1072 Sayılı Kanununa Aykırılık suçundan sanık Taner Çetin hakkında Mahkememize açılan kamu davasının 30/01/2020 tarihli celsesi gereği Mahkememizin 2019/751 esas sayılı dosyası İzmir Bilirkişilik Bölge Kurulu Başkanlığı Listesinde10056 sicil numarası ile kayıtlı yeminli bilirkişi Hüseyin Maral’arapor tanzimi için teslim edilmiş, bilirkişinin 11/02/2020 tarihli dilekçesi ile 06/02/2020 tarihinde kalp krizi geçiren babasını ziyaret ettikten sonra saat 20:30 sıralarında Bostanlı Çarşı Tramvay durağında tramwaya bindiğini, Ataşehir Mahallesi yönü Bilim Müzesi Durağında indiğini, elinde siyah bir evrak çantası ile koyu kırmızı üzeri siyah desenli poşet olduğunu, içerisinde Mahkememizden rapor hazırlamak üzere tarafına tevdi edilen 2019/751 esas sayılı dosya ile İzmir 2. Tüketici Mahkemesine ait 2019/230 esas ve 2019/281 esas sayılı dava dosyalarının bulunduğunu, dosyaları evine rapor hazırlamak için götürdüğünü, dosyaları babasının rahatsızlığı nedeniyle tramwayda dalgınlıkla düşürdüğünü, dosyaların bulunması halinde davacı ve şikayetçi olduğuna dair 10/02/2020 tarihinde Bostanlı Polis Merkezi Amirliğine müracaat ederek ifade verdiğini ve ifade tutanağını dilekçesine ekleyerek Mahkememize ibraz ettiği görülmesi üzerine, dosyanın uyapta kayıtlı tüm evrakları çıkartılarak suret dosya oluşturulmuş ve Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’ne dosyanın yenilenmesi hususunda gereğinin takdir ve ifası için müzekkere yazılmış olup,10/03/2020 tarihli celse ara kararı uyarınca 4473 Sayılı Kanunun 2. Maddesi gereği Resmi Gazetede ve Mahallinde mutat vasıta ile ilanen TEBLİĞ RİCA OLUNUR. 12/03/2020 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1173962) T.C. ORDU 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN KAMULAŞTIRMA İLANI ESAS NO: 2020/118 Esas Davacı, Karayolları Genel Müdürlüğü ile davalı Muhammet Tıkıç ve diğerleri arasında mahkememizde görülmekte olan Kamulaştırma (Bedel Tespiti Ve Tescil) davası nedeniyle; Ordu İli Kabadüz İlçesi Karakiraz Mahallesi 947 ada 89 parsel sayılı taşınmazın 585,63 m2’lik kısmı hakkında kamulaştırma davası açılmış olup 2942 sayılı kamulaştırma yasasının 10.maddesinin 4.bendi uyarınca ilan olunur Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1173392) Alacakaranlık bir siyasal ısınma.. ErdoğanBahçeli görüşmeleri genellikle siyasal iklimin ısınmasına neden olmuştur. Dün öğleden sonra bir saat kadar görüşüp herhangi bir açıklama yapmadan ayrıldılar. 27 Şubat’tan sonra ilk kez bir araya gelen kader ortaklarının gündeminde pek çok konu var. Kıdem tazminatının dipsiz fon kuyusuna devredilmesine MHP’nin ne dediği net değil. Dileriz aklın yoluna gelmişlerdir; “Halk can derdinde, biz fon derdine düşmeyelim” demişlerdir. Terörle mücadele için sınır ötesi operasyonlar ve Libya gündemin canlı konuları. Herhangi bir görüş ayrılığı içinde olmaları beklenmez. İktidarın dört atlısı Çavuşoğlu, Albayrak, Fidan ve Kalın Libya’ya gitti. Mayıs ortasında Bahçeli’nin ortaya atıp bıraktığı siyasal gündem şu: Seçim Yasası ve Siyasi Partiler Yasası’nda değişiklik. Bu yasalar, iktidarlar tarafından “demokratikleşme” özlemleriyle değil, gelecek seçimleri kaybetme telaşı, muhalefet partilerinin önünü kesme arayışı ve alınacak muhtemel oyla en fazla milletvekili çıkarma gayreti ile değiştirilir. Rahmetli Turgut Özal 6 yıllık başbakanlığı döneminde Seçim Yasası’yla 14 kez oynamıştı. “En az oyla en çok vekil çıkarmayı” kafasına koyan Özal, seçim bölgelerini milimetrik hesaplarla böler toplardı! HHH AKPMHP iktidarının seçim yasalarıyla oynama girişimleri de yukarıda sıraladığımız üç maddenin içine giriyor. “Koalisyonlar dönemi kapanıyor” diye yaptıkları anayasa değişikliğinden sonraki ilk seçimde, fiilen koalisyon yapmak durumunda kalınca ittifaklar yasasını çıkarmışlardı. Sadece kendilerinin ittifak yapacağını düşündüler ama CHP de başka bir kurguyla karşılarına çıktı. Bugünden görünen tablo, kamuoyu yoklamaları, önümüzdeki seçimlerde de ittifakın şart olduğunu gösteriyor. AKPMHP şu arayışta: İttifak yasasında öyle bir değişiklik yapalım ki bizim işimize yarasın, Millet İttifakı’nı çelmelesin! Zira Millet İttifakı’nın genişleme olasılığı var. DEVA ve Gelecek Partisi, Erdoğan’ın muhatap olmak durumunda kaldığı bir toplumsal kabule ulaştı. İttifak yasasının sadece AKPMHP’ye yarayacağı düşünülen taslaklardan biri şu: İttifak yapacak partilerin oy oranının en az yüzde 5 olması gerekir! Bu düzenlemenin amacı, Babacan’la Davutoğlu’nu seçim sahasının dışına sürme girişiminden başka bir şey değil. Nasıl 2018’deki düzenlemeler muhalefete de yaramışsa, burada da benzeri olabilir. Bu çalışma ilerlerse dünya siyasi tarihine oynar barajlı seçim sistemi armağan edebiliriz; ittifak barajı yüzde 5, ülke barajı yüzde 10, iktidar barajı yüzde 50! HHH AKP kendisini iktidarda tutmak için kafa yormanın yanında “muhalefeti dizayn emek” için de çaba harcıyor. Belki ikinci şık daha etkin. Zira özellikle ekonomideki durumun açıklanması zor. TÜİK’in rakamları tersyüz etmesi, makyajlaması, budaması da kâr etmiyor! En iyisi ekonominin, gerçek gündem konularının konuşulmayacağı biçimde siyaset kazanını kaynatmak. Şu gerçek herkesin bildiği bir sır: AKP’nin eli, devlet eli dahil her yöntemle bütün partilerin içinde. Ancak şu aşamada bu tür yöntemlerle sonuç alamıyorlar. İYİ Parti’den milletvekili koparma girişimlerinin akordu bozuldu; koptuktan sonra nereye yönlendirilecekleri belli olmayınca plan dağıldı. CHP’nin içindençevresinden iktidarı mutlu edecek sesler yükselmiyor. HDP’yi CHP ile çatıştırsalar mı barıştırsalar mı, bilemediler. Biraz yanaşık tutsalar İYİ Parti’ye dönüp “Bu cehaape ile ne işin var” diyecekler. Biraz çatıştırsalar, Kürt kökenli seçmenlerin oylarını yanlarına çekecekler. Ama olmuyor... Öcalan’la devletin görüşmelerinden de HDP’yi bölecek bir sonuç çıkmıyor. Ortamı daha da germek çare olabilir mi? Bu iktidar oyunlarına karşı muhalefette daha sinik bir gidiş var. Bu sinikliğin toplumda “seçenek yok” duygusu yaratma tehlikesi var. Ancak Erdoğan da bu sinikliği kendisi açısından hayra yormuyor. Alacakaranlık bir siyasal ısınma! ‘3600 ek gösterge’ önerisi reddedildi TBMM Genel Kurulu’nda dün, İYİ Parti’nin, “3600 ek gösterge”ye ilişkin grup önerisi görüşüldü. Teklife ilişkin konuşan İYİ Parti Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan, polise, öğretmenlere, sağlık çalışanlarına 3600 ek gösterge hakkı tanınmasını isteyerek “2 senede her şeye fırsat buldunuz. Polisin, sağlık çalışanının, din görevlisinin efendim öğretmeninin 3600 ek göstergesine bir türlü sıra gelmiyor” dedi. CHP’li Cengiz Gökçel de partisinin kamu görevlilerine 3600 ek gösterge hakkı verilmesine destek verdiğini ifade etti. İYİ Parti’nin grup önerisi kabul edilmedi. Genel Kurul’da daha sonra, HDP’nin “Kamu bankalarındaki atamalara” ilişkin araştırma önergesinin öncelikli olarak görüşülmesine yönelik grup önerisi ele alındı. Burada konuşan HDP’li Garo Paylan, kamu bankalarının yönetimlerinde görev alan AKP’li siyasilerin fotoğraflarını göstererek “Liyakat diye bir kavram var. Sayın Hamza Yerlikaya acaba hangi vasfıyla buraya atandı?” sorusunu yöneltti. AKP’li Tamer Dağlı ise “Yerlikaya gibi bu vatanı seven sporcularımıza ne yapsak azdır. Eğer Hamza’dan rahatsız oluyorsanız vatan sevginizden şüphe etmeniz lazım” dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle