19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
EKONOMİ DOLAR [email protected] AVRO STERLIN FAİZ TASARIM: SERPİL ÜNAY BORSA 11 18 HAZİRAN 2020 PERŞEMBE ALTIN CUMHURİYET ALTIN 24 AYAR 6.8790 1.6 kuruş 7.7150 1 kuruş 8.6110 7.5 kuruş 9.16 0.02 puan 110.940 Sabit 2560.53 4.61 lira 380.73 80 kuruş Salgın sürecinde 1.5 milyar gencin, hayat boyu elde edeceği gelir yüzde 10 azaldı ENDİŞE ÇOK ‘GENÇ’ Pandeminin sebep olduğu işsizlik en çok 1524 yaş arasını vurdu. Gelir kaygısı artan bu yaş aralığının işsiz kalma ihtimali, bir önceki kuşağa kıyasla 2.5 kat daha fazla. Koronavirüsün yarattığı ekonomik kriz gençlerin işsizliğini artırdı. Bu da borçların katlanmasına, hayata dair endişelerin büyümesine yol açtı. Salgının gençler üzerindeki etkisini araştıran Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü’ne (OECD) göre, şubat ve mart aylarında pandeminin sebep olduğu işsizlik en çok 1524 yaş arasını vurdu. Rapora göre, 2008 finansal krizinin etkileriyle mücadele etmek zorunda kalan bu gençlerin işsiz kalma ihtimalleri, kendilerinden bir önceki kuşağa kıyasla 2.5 kat daha fazla. Bu yaş aralığında gençler en çok gelir, istihdam ve akıl sağlığı konusunda endişe ediyor. 48 ülkede 90 gençlik organizasyonu aracılığıyla yapılan araştırma raporunda dikkat çeken noktalardan bazıları şöyle: 4 1529 yaş arası gençlerin yüzde 35’i düşük maaş veren ve iş güvencesi sağlamayan pozisyonlarda çalışıyor. Bu oran 3050 yaş arası kişilerde yüzde 15 iken 51 yaş üstünde yüzde 16. 4 Bu süreçte 1.5 milyar gencin eğitim ve üniversiteye erişimi sınırlandı. Yüzde 50’si gerekli kaynaklara yeterince erişemediği için hayat boyu elde edecekleri gelir, yüzde 710 arasında azaldı. 4 İşsizliğin artması borçları artırdı. Bu durum, kuşaklar arası adaletsizlik sorununa yol açtı. 4 Gençlerin sınırlı mali varlıklarının bulunmasının, işlerini kaybetmeleri durumunda üç ay içinde yoksulluk sınırına gerilemelerine sebep olduğu kaydedildi. 4 Türkiye, OECD verilerine göre ne çalışan ne de eğitim alan genç oranında yüzde 26 ile ilk sırada geliyor. l Ekonomi Servisi ESNAFA BORÇ ‘DESTEĞİ’ SEFA UYAR Giderleri sabitken geliri eriyen esnafa “destek olmak” amacıyla verilen krediler, borçları artırdı. Halkbank’ın “Esnaf Kredisi”ni toplam 606 bin 545 kişinin kullandığı, kullandırılan toplam kredi miktarının ise 15 milyar 35 milyon lira olduğu ortaya çıktı. CHP İzmir Milletvekili Kamil Okyay Sındır, açıklanan ekonomik programların borçlanmaya ve kredi borcu ötelemeye yönelik olduğuna dikkat çekerek, “Türkiye’de Covid19 değil, çiftçinin açlığı, esnafın yoksulluğu öldürecek” dedi. Sındır, Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan’ın yanıtlaması istemiyle 20 Nisan’da TBMM Başkanlığı’na sunduğu soru önergesi ile berber ve kuaförlerin toplam borç larının ne olduğunu, kaçının kredi kullandığını ve alınacak önlemleri sordu. 50 gün sonra yanıt veren Pekcan, 374 bin 674 esnaf ve sanatkârın toplam 3 milyar 523 milyon lira tutarındaki kredi taksidinin ertelendiğini belirtti. Sındır ayrıca, seyyar satıcılar ve gündelik işçilerin kayıtdışı çalıştığını ve salgın nedeniyle “sıfır noktasına” geldiklerine dikkat çekti. l ANKARA Türkiye’ye giren uluslararası yatırımlar yüzde 35 azaldı Covid19’a karşı ‘standart’ adımı İstanbul Sanayi Odası, küresel salgınla mücadelede insan sağlığı başta olmak üzere tüm sanayi üretim tesislerinin güvenliği ve sürdürülebilirliği için “Salgın Hastalıklarla Mücadele Standardı” hazırladı. Ayrıca ilk kez Covid19 özelinde risk sınıflandırılması gerçekleştirildi. Risk ölçüm tablosu ve puanlama sistemiyle tesislerin risk grupları, bulundukları ilçe, çalışan sayısı, sahip oldukları kapalı ve açık alan miktarı gibi çeşitli kriterlere göre belirlenebilecek. Böylece şirketler, risk gruplarına özel hazırlanan önlem ve uygulamaları hayata geçirebilecek. l Ekonomi Servisi İç hatta 941 bin yolcu uçtu Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, kontrollü normalleşme süreci ile birlikte başlatılan uçuşlar kapsamında, haziranın ilk 15 gününde havayolunda iç ve dış hatlarda 1 milyon yolcuya ulaşıldığını duyurdu. Söz konusu süreçte yaklaşık 14 bin uçak inişkalkışı gerçekleşirken iç hat uçuşlarda 940 bin 648, dış hat uçuşlarında ise 69 bin 489 yolcuya hizmet verildi. Karaismailoğlu, “Sektörde elde ettiğimiz ilk rakamlar normalleşmenin olumlu seyrinin göstergesi” dedi. l Ekonomi Servisi Çıkarılan işçinin yüzde 24’ü ‘kıdem’li Çalışma Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, “Kıdeme hak kazanarak işten çıkışı yapılan işçi sayısı şu anda yüzde 24 oranında” dedi. Kıdem tazminatında karma ve tercihli olarak iki sistemleri olduğunu, işveren ve işçi temsilcileriyle görüşmelerinin sürdüğünü kaydeden Selçuk, fonda birikim aracılığıyla kıdem alamayan işçilerin hakkının gözeteceğini ileri sürdü. Selçuk ayrıca, “Son 10 gün içinde kısa çalışma ödeneğinden 400 bin geri çıkış aldık, 400 bin çalışan normalleşmeye başladı. Kısa çalışma ödeneğinin devamı konusunda firmalardan çok talep var. Ancak bu, normalleşmenin gecikmesi demek” diye konuştu. l Ekonomi Servisi Türkiye’ye giren doğrudan yatırım geçen yıl 8.4 milyar dolarda kaldı. Türklerin yurtdışı yatırımları ise 2.8 milyar dolar. ‘Rekabet için adımlar atmalıyız’ Küresel salgının dünyayı etkilediğini belirten YASED Başkanı Sargın’a göre, yeni dönemde hem UDY, hem UDY’nin etrafında şekilleneceği “küresel tedarik zincirleri”nde Türkiye’nin küresel rekabetçiliğini sağlayacak önlemleri acilen alması gerekiyor. Bunlar, Türkiye’nin yüksek katma değerli üretim ve bilgiye dayalı sürdürülebilir büyümesi için büyük önem taşıyor. Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Örgütü’nün (UNCTAD) hazırladığı 2020 yılı “Dünya Yatırım Raporu” dün yayımlandı. Uluslararası Yatırımcılar Derneği’nin (YASED) düzenlediği online etkinlikte uluslararası doğrudan yatırımlarla (UDY) ilgili bilgi veren YASED Başkanı Ayşem Sargın, “2019’a baktığımızda, Türkiye’nin bir önceki seneye göre UDY girişlerinde yüzde 35’lik bir düşüş olduğunu görüyoruz. Geçen yıl 8.4 milyar dolar olan UDY girişi, küresel UDY’nin yalnızca yüzde 0.5’ine denk gelmektedir” dedi. Geçen yıl Türkiye’den UDY çıkışı ise 2.8 milyar dolar. Ayrıca 2019 sonu itibarıyla Türkiye’nin UDY giriş stoku 164.9 milyar dolar, çıkış stoku 47.7 milyar dolar. 2010 so nunda bu rakamlar sırasıyla 188.4 milyar dolar ve 22.5 milyar dolardı. İki yıl umut yok UNCTAD Yatırım Araştır maları Bölümü Başkanı Ric hard Bolwijn de şu vurgu yu yaptı: “Covid19, bu yıl UDY’de yüzde 40’a varan dü şüşe yol açacak. 2022’ye ka dar UDY’de iyileşme öngör müyoruz.” Bu yıl küresel UDY 2005’ten bu yana ilk kez 1 trilyon doların altına inecek. Yatırım ların 2021’de de yüzde 510 düşme si bekleni yor. l Ekonomi Servisi Ayşem Sargın Telia, Turkcell’deki hissesini Varlık Fonu’na satacak Turkcell’in ana hissedarlarından İsveçli telekom operatörü Telia Company, Turkcell’deki dolaylı paylarını Türkiye Varlık Fonu’na (TVF) 530 milyon dolara satmak için müzakere yürütüyor. Telia tarafından önceki akşam yapılan açıklamada, “Müzakereler ileri seviyede ve devam ediyor, ancak henüz anlaşmaya varılmış değil” denildi. Telia, Turkcell’in yüzde 51’ine sahip olan Turkcell Holding şirketinde yüz de 47.1 paya sahip, bu da Turkcell’de yüzde 24 dolaylı paya karşılık geliyor. Turkcell Holding’in geri kalan payları ise Çukurova Holding ve Rus milyarder Mikhail Fridman’ın ortak olduğu L1 şirketine ait. Öte yandan, Turkcell’in 32.4 milyar lira olan piyasa değeri, yaklaşık 4.7 milyar dolara karşılık geliyor. Telia’nın açıkladığı tutar ise piyasa değerinin yarısının altında bir değerlemeye işaret ediyor.l Ekonomi Servisi Gayrimenkul satışları artabilir Nef Yönetim Kurulu Başkanı Erden Timur, konut desteği kapsamında, birinci el konutlar için azami 12 ay ödemesiz, 15 yıl vade ve aylık yüzde 0.64 faizle başlatılan kampanyanın sektöre nefes verdiğini söyledi. Timur, şu bilgileri verdi: 4 Sadece Nef olarak 16 günde 254 milyon TL’lik satış rakamına ulaştık. Bu sürede 202 ünitenin satışını yaptık. 4 Bu yıl yola 1 milyar TL’lik bir ciro beklentisiyle çıkmıştık. Ama bu hedefimizi yukarı yönlü revize edeceğiz. 4 Bu şekilde giderse ülkemizde nisan ve mayıs ayı konut satışlarındaki erime telafi edilip, yıl sonunda geçen yılın en az yüzde 5 üstünde bir konut satışına ulaşılabilir. 4 Bu dönemde neredeyse 2 bin konutu aynı anda teslim ediyoruz. l Ekonomi Servisi BIR GÜNDE 7 MILYON TEMASSIZ ÖDEME İnternetten kartlı ödeme yapılan işyeri sayısı, mayıs ayında yüzde 43 artışa 54 bin 500 adede çıktı. Bankalararası Kart Merkezi’nin (BKM) verilerine göre, mayıs ayında yüzde 9 düşüşle 76.2 milyar TL’lik kartlı ödeme yapıldı. Bunun yüzde 13 düşüşle 63.3 milyar TL’si kredi kartları, yüzde 19 artışla 12.9 milyar TL’si ise banka kartlarıyla sağlandı. Ramazan Bayramı öncesi, 22 Mayıs’ta ise 26.6 milyon adet işlemle kartlı ödeme adedinde ye ni rekor kırıldı. Yine aynı gün 7 milyon temassız ödeme ile bugüne kadar bir günde en fazla gerçekleşen temassız ödeme adedine ulaşıldı. Ayrıca mayısta, internetten kartlı ödeme tutarı, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 14 artarak 19 milyar TL’ye ulaştı. 2 milyon kart ilk kez internetten ödemede kullanıldı. l Ekonomi Servisi Tüketicinin gözü korona aşısında KPMG’nin, “Covid19 Tüketicinin Nabzı” araştırmasına göre, tüketicinin neredeyse tamamı “aşı bulunmadan Covid19 öncesi rutinime dönmem” dedi. Ancak tüketici salgının kontrol altına alınacağına da inanmıyor. Çünkü “aşı bulunduğunda kendimi güvende hissederim” diyenlerin oranı yüzde 49. KPMG Türkiye Perakende Sektör lideri Emrah Akın, “Online kanallardan alışveriş büyüyerek devam edecek. Yine, tüketicilerin daha küçük gruplarla sosyalleşeceğini, konser, bar, spor salonu gibi rutinlerin yerini daha sakin yerlerde dar buluşmalara bırakacağını anlıyoruz” dedi. l Ekonomi Servisi Kasımda Trump kazanırsa liberal demokrasiye dönüşü unutun Adam dört yıl önce “Amerika’yı yeniden büyük yapacağım” diyerek Başkan seçildi, muhafazakâr The American Interest dergisinin editörünün son yazısında, “Şimdiki çılgınlık”, “Sineklerin efendisi durumları” gibi ifadelerle tanımladığı bir noktaya geldi. Bu dönemde, Amerikalı olmaktan “büyük gurur” duyanların oranı belirgin biçimde azaldı. Kasımda da Başkanlık seçimleri var. Quo Vadis Bu “Gidiş Nereye” başlıklı filmde (1951), imparator Neron, Roma yanarken Lir çalıp keyfine bakıyordu. Neron’un, Roma’nın o kesimini yeni sarayına yer açmak için yaktırdığı da söylenir. Neron, halkın yoksul kesimleri arasında çok popülermiş. ABD de bugün adeta yangın yerine dönmüş durumda ve Başkanın taraftarları, bunların hepsinin “Kasım seçimlerini kazanma stratejisinin, büyük planın parçası” olduğuna inanmaya devam ediyorlar. Yangına dönersek... Bir tarafta, Covid19 salgını, ekonomik kriz, ırkçılığa ve yoksulluğa karşı ülke çapında patlak veren isyanlar, öbür tarafta, akla zarar dinciırkçı komplo teorileri ve beyaz üstünlüğü üzerinde gittikçe çeşitlenen, çoğalan, büyüyen dişinden tırnağına silahlı “Yeni Faşist” gruplar. Ortada da realiteyle bağları çoktan kopmuş bir Devlet Başkanı. “Amerika’yı yeniden büyük yapacağım” diye işe başlayan Trump, Washington Post’un aktardığına göre, göreve başladığından bu yılın nisan ayına kadar geçen 1170 günde, Amerikan halkına en az 18 bin kez yalan (günde ortalama 15 kez) söylemiş. İş çevrelerinin dergisi Forbes de bu oranın, Covid19 salgını başladığından bu yana, günde ortalama 23.8’e yükseldiğini saptıyor. Bunlara adamın önceki tüm ABD başkanlarının aksine mali ve sağlık durumunu halktan sakladığını, kendi ülkesinin istihbarat kurumları yerine, rakip bir ülkenin başkanı Putin’in sözlerini seçtiğini ekleyebiliriz. Peki, şimdi ABD nereye gidiyor? Garfinkle, yazısının sonuna doğru, “Dikkat ederseniz hâlâ Trump’tan söz etmedim” dedikten sonra, Trump’ın daha derin bir bozulma sürecinin ürünü olduğunu vurguluyor. Garfinkle, bu bozulmayı, toplumun üzerinde anlaşılmış ortak değerlerini kaybetmesine bağlıyor, John Donne’un Galileo’nun kitabı yayımlandıktan (1610) sonra yazılmış bir şiirinden (1612) aktarıyor: “Her şey paramparça, tüm ahenk gitti”. Bu durumu “egemen ideolojinin verimliliğini yitirmesi” olarak da tanımlayabiliriz. Bu da bizi, yine Başkanın realiteden kopuşuna getiriyor. Trump 2002 yılından bu yana, Hıristiyanlığın en uçuk yorumlarından, “neokarizmatik” akımının önden gelen sözcülerinden Paula White adlı birini dini danışman olarak kullanıyor. Foreign Policy dergisinde yayımlanan, “Milyonlarca Amerikalı Trump’ın gerçek cinlerle, şeytanla savaştığına inanıyor” başlıklı araştırmanın yazarı, bu kadının görüleri için “çok tehlikeli” ifadesini kullanıyor. Bu kadın, Trump’ın “karanlık güçlerle, şeytanın ajanlarıyla, cinlerle, zebanilerle savaştığına” (metafor olarak değil gerçekten) inanıyor; “siyaseti ve jeopolitiği bu güçlerin komploları, savaşları olarak” okuyor. “Göçmenlerin, şeytanın ajanları olduğuna inanıyor”, onları, cadılıkla, sihirle uğraşmakla suçluyor. Diğer bir deyişle yaklaşık 20 yıldır Trump’ın dini görüşlerini, bir anlamda dünya algısını, dünyayı, şeytanın ajanları, cinler, cadılar arasında süren savaşlara ilişkin komplolarla açıklayan fanatik etkiliyor. Artık gurur duymuyorlar Bu koşullarda bir Gallup anketine göre ABD’li olmaktan büyük gurur duyanların sayısı da hızla azalıyor. ABD’li olmaktan büyük gurur duyuyorum diyenlerin oranı Obama döneminde yüzde 8085 arasında seyrederken, bu oran bugün yüzde 63 düzeyine düşmüş. Bu oran Cumhuriyetçi Parti taraftarları arasında bile yüzde 74’ten yüzde 67’ye gerilemiş. Cinsiyet ve ırk bazında bakıldığına gerileme, kadınlar arasında 2016’da yüzde 50’den bugün yüzde 34’e, siyahlar arasında da aynı dönemde yüzde 45’ten yüzde 24’e düşmüş olarak görülüyor. “Amerika’yı yeniden büyük yapacağım” diye başlayan adam, Amerikan halkının Amerika’ya olan inancını zayıflatmış. Garfinkle, Trump’ın seçimlere kadar vermesi olası zararlardan, kaybederse (seçimlerin yapıldığını varsayıyoruz diyor), Beyaz Saray’ı terk edene kadar yapacaklarından, taraftarlarının sert ve kalıcı tepkilerinden korkuyor. “Eğer kazanırsa liberal demokrasiye dönüşü unutun” diyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle