16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DIŞ HABERLER EDİTÖR: BETÜL BERİŞE [email protected] 7 19 NİSAN 2020 PAZAR ABD Başkanı, Demokratların yönetimindeki eyaletlerde yapılan eylemlere destek verdi Trump’tan ateşe benzin ABD’de salgında can kaybı 37 bini geçerken merkez ve eyalet yönetimleri yetki savaşında. Trump, New York Valisi Cuomo’ya “konuşmayı kes, işini yap” diye çıkıştı. ABD’de yeni tip koronavirüs (Covid19) salgınıyla birlikte alınan önlemler ve ekonomik kararlara ilişkin Beyaz Saray ile Demokrat yönetimlerin ağırlıkta olduğu eyaletler arasında gerilim artıyor. ABD Başkanı Donald Trump, Demokrat valilerin yönetiminde olan Minnesota, Michigan ve Virginia eyaletlerinde, Covid19 önlemlerinin kaldırılması için yapılan protestolara Twitter üzerinden arka çıktı. Söz konusu mesajlarında Trump, protestocuların da slogan olarak kullandığı, “Minnesota’ya, Michigan’a özgürlük” ifadelerine yer verdi. Virginia için attığı tweet’inde de halka silah taşıma hakkı tanıyan ABD anayasasının ikinci maddesine işaret eden Trump, “Virginia’ya özgürlük, 2. maddedeki haklarınızı koruyun. Bu hakkınız kuşatma altında” dedi. Ülkede işsizlik verileri alarm verirken kimi sağcı gruplar işyerlerinin açılması için protesto düzenliyor. Sağlık çalışanları da gerekli ekipman, destek paketi sağlanması talebiyle sık sık eylemde. Öte yandan Trump’ın, Twitter hesabından New York Valisi Andrew Cuomo’ya da yüklenerek “Vaktini daha çok işe ve daha az şikâyete ayırmalı. Konuşmayı kes. Daha az konuşma, daha çok iş” ifadesi dikkat çekti. Kısmi açılma adımı Salgının ülkedeki merkez üssü haline gelen New York’a diğer tüm eyaletlerden daha çok para ve ekipman desteği sağlandığını belirten Trump, “Binlerce hastane yatağı inşa ettik. Sizin önceden edinmeniz gereken çok sayıda solunum cihazını biz verdik, test ulaştırdık. Ama sizden hiç teşekkür duymadık” mesajını paylaştı. Cuomo’dan “İşini yaptığı için ona daha kaç kez teşekkür etmeliyim... Eğer evde oturup TV izliyorsa belki o kalkıp işe gitmeli” yanıtı geldi. ABD’de salgında yaşamını yitirenlerin sayısı 37 bin 175’e yükseldi. Ülkenin doğu ve batısındaki bazı eyaletler Trump’ın, Amerikalıların yeniden işlerine dönmeleri konusunda kararın valilerin değil kendisinin vereceği açıklamasına tepki göstermişti. Trump ise önlemlerin aşamalı şekilde gevşetileceğini ancak kararın valilerde olduğunu söylemişti. Virüsün kaynağı tartışması sürüyor ABD Başkanı Trump, salgında en çok ölümün olduğu ülkenin ABD değil, Çin olduğunu savunarak virüsün Wuhan’daki bir laboratuvardan çıktığı iddiasını “mantıklı bulduğunu” söyledi. “Bunu araştırıyoruz. Virüsün bir tür yarasadan bulaştığını söylüyorlar ama bu Wuhan’daki pazarda satılmıyordu. 40 mil ötedeydi” dedi. Fransa’da Nobel ödüllü virolog Profesör Luc Montagnier ise Covid19’a neden olan SARSCoV2 virüsünde AIDS’e yol açan virüsten parçalar olduğunu savundu. Kimin bu değişikliği yaptığını bilmediğini ama Wuhan’daki laboratuvarda üretilmiş olabileceğini söyledi. Amacın “belki de yeni virüsü AIDS’e karşı aşı çalışmalarında kullanmak” olduğunu belirtti. Çin’in yanı sıra kimi bilim insanı ise virüsün laboratuvar kaynaklı olduğu iddialarını reddediyor. Çin can kaybını 4 bin 600 olarak açıklamıştı. YURTLARDA YAŞAM SAVAŞI Singapur’da salgında dün itibarıyla can kaybının 11 olduğu duyurulurken vakaların 942 daha artarak 5 bin 992’ye yükseldiği belirtildi. Vakaların çoğunun göçmen işçiler olduğuna dikkat çekiliyor. Ülkede sokağa çıkmaya yönelik kısıtlamalarla birlikte yüzlerce göçmen yurtlara yerleştirilmiş durumda. Yardımda ölümcül izdiham Yeni tip koronavirüs (Covid19) salgını dünyayı kasıp kavurmayı sürdürüyor. Dünya genelinde vaka sayısı 2 milyon 276 bine ulaşırken 154 bin 118 kişi yaşamını yitirdi. 582 bin 527 kişinin iyileştiği belirtildi. Nijerya’da Devlet Başkanı Muhammed Buhari’nin Özel Kalem Müdürü’nün yeni tip koronavirüsten yaşamını yitirdiği duyuruldu. Ülkede önceki gün itibarıyla vaka sayısının 493, can kaybının 18 olduğu açıklanmıştı. Öte yan Başbakan uğurladı Yunanistan’da, refakatsiz mülteci çocukların Avrupa Birliği (AB) ülkelerine dağıtılması anlaşması çerçevesinde yaklaşık 50 çocuk dün Almanya’ya gönderildi. Göçmen kamplarında kalan çocuklar otobüslerle başkent Atina’daki havaalanına götürüldü. Uğurlama dan ülkede yiyecek ve para yardımı dağıtımı sırasında çıkan izdihamda kadın ve çocuk en az 5 kişi yaşamını yitirdi, 7 kişi yaralandı. İran’da Covid19 nedeniyle 73 kişinin daha yaşamını yitirdiği açıklandı. Böylece ülkede can kaybının 5 bin 31’e çıktığını aktaran yetkililer, toplam vaka sayısının ise 80 bin 868’e yükseldiğini belirtti. İtalya ile birlikte salgının ağır vurduğu İspanya’da can kayıp törenine Başbakan Kyriakos Miçotakis ile Almanya elçisi de katıldı. Anlaşma çerçevesinde hafta arasında da 12 çocuk Midilli, Sakız ve Sisam adalarındaki kamplardan alınarak Lüksemburg’a gönderilmişti. AB, geçen ay Yunanistan’dan, çoğu refakatsizlerden 1600 mülteci çocuğun üye ülkelere dağıtılması için girişim başlatmıştı. ları artıyor. Dün itibarıyla hayatını kaybedenlerin sayısının 565 artışla 20 bin 43’e yükseldiği açıklandı. Salgının kontrol altına alınmaya başlandığını duyuran Almanya’da ise ordu içindeki sıhhiye bölümünün de mücadeleye destek vermesinin değerlendirildiği bildirildi. Ülkede vaka sayısının 141 bin 968’e, can kaybının 4 bin 337’e yükseldiği belirtildi. Huzurevi dehşeti İngiltere’de salgında hayatını kaybeden huzurevi sakinlerinin sayısının 7 bin 500’e ulaşmış olabileceği iddia edildi. Telegraph gazetesinin haberine göre, ülkedeki en büyük huzurevleri hizmet sağlayıcısı Care England tarafından toplanan veriler, bu yerlerdeki Covid19 kaynaklı ölüm sayısının sanılandan çok daha yüksek olduğunu gösteriyor. Rusya’da ise salgına yönelik uyarılar artıyor. 4 bin 785 artışla 36 bin 793 vaka sayısına ulaşan ülkede can kaybının 313’e yükseldiği belirtildi. Yetkililer, tüm viral solunum yolu enfeksiyonu vakalarının Covid19 şüphesi olarak değerlendirilmesi yönünde karar alındığını duyurdu. Ülke genelinde koronavirüse karşı mücadelede yardım sağlamak amacıyla yaklaşık 10 bin askerin destek vereceği kaydedildi. KOÇ ÜNİVERSİTESİ AÇIK İHALE USULÜYLE KÜTÜPHANE DİREKTÖRLÜĞÜ KİTAP ALIMI İLANI Aşağıda belirtilen iş Vakıf Yükseköğretim Kurumları İhale Yönetmeliği’nin 16. maddesine göre açık ihale usulüyle ihale edilecektir. 1. Üniversitenin; 1.1. İhaleye çıkan birimi Kütüphane Direktörlüğü 1.2. Telefon ve faks numarası 212 338 1334 212 338 1865 1.3. Adresi Koç Üniversitesi Rumelifeneri Kampüsü Sarıyer 34450 İstanbul 1.4. İlgili personelinin adı ve elektronik posta adresi Deniz Bingöl – [email protected] 2. İhale konusu malın; 2.1. Adı Kütüphane Direktörlüğü Kitap Alımı 2.2. Varsa kodu, niteliği, miktarı ve türü 293 Adet Kitap Alımı 2.3. Teslim edileceği yer Koç Üniversitesi Suna Kıraç Kütüphanesi/ Rumelifeneri Yolu 34450 Sarıyer 2.4. Teslim süresi / tarihi İhale’nin kabulü sonrası 4590 gün içinde teslim edilecektir. 3. İhalenin; 3.1. Numarası NT55 3.2. Usulü Açık ihale 3.3. Yapılacağı yer Koç Üniversitesi Rumelifeneri Kampüsü Procurement and Facilities Meeting Room 3.4. Tarih ve saati (son teklif verme tarih ve saati) 28.04.2020 Salı saat 10:00 3.5. İhale dokümanının görülebileceği ad Üniversitenin 1. maddede belirtilen adresi www.ku.edu.tr res ve internet adresi Ana Sayfasında “İhaleler” sekmesinden ulaşılabilir 4. İstenilen belgeler: 4.1. Teklif vermeye yetkili olduğunu gösteren imza sirküleri, imza beyannamesi veya vekaletname. 4.2. Mevzuatı uyarınca kayıtlı olması gereken kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşuna kayıt belgesi 4.3. Vergi mükellefi olduğuna dair belge. (Ortak girişimlerde tüm ortaklar için verilmesi gerekir.) 4.4. İdari Şartnamenin ekinde yer verilmiş forma uygun teklif mektubu. 4.5. Kesinleşmiş sosyal güvenlik prim ve/veya vergi borcu olmadığına dair belgeler. (Gerekli açıklama İdari Şartnamededir.) 4.6. Vakıf Yükseköğretim Kurumları İhale Yönetmeliği’nin 12. maddesi uyarınca ihaleye katılamayacak durumda olunmadığına dair belgeler. 4.7. Mesleki ve teknik yeterliğe ilişkin olarak İdari Şartnamede belirtilen belgeler ile kalite belgeleri. 4.8. İdari Şartnamede belirtilen diğer belgeler. 4.9. İş ortaklığı olarak teklif verecekler için: (a) Her bir ortak için, yukarıda ve İdari Şartnamede belirtilen belgeler; (b) İdari Şartnamenin ekinde yer verilen yer verilmiş forma uygun iş ortaklığı beyannamesi. 5. İhale dokümanı, md. 3.5’te belirtilen adreste ve internet adresinde görülebilir. Teklif verilebilmesi için dokümanın satın alınması zorunludur. Doküman posta yoluyla veya internet üzerinden satılmaz, bedeli ihale numarası belirtilerek aşağıda gösterilen banka hesabına yatırılıp dekontu Satınalma Direktörlüğüne ibraz edilerek satın alınabilir. Doküman bedeli 40,00 TRY’dir. 6. Teklifler ihale tarih ve saatine kadar bu ilanın 1. maddesinde belirtilen adrese veya ihale tarih ve saatinde ihale komisyonuna verilmelidir. 7. Teklif için istenen geçici teminat teklif edilen bedelin en az %3’üdür, İdari Şartnamede belirtilen şekilde teminat mektubu olarak verilebilir veya aşağıda gösterilen banka hesabına ihale numarası belirtilerek yatırılabilir, diğer hususlar İdari Şartnamede düzenlenmiştir. 8. İlgili banka hesabı: Yapı Kredi Bankası Koç Üniversitesi Şubesi IBAN: TR580006701000000057498132 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1160608) Prag siber alarmda Küresel çapta yeni tip koronavirüs (Covid19) salgını dalga dalga yayılırken Çek Cumhuriyeti’nde başkent Prag’da havaalanı ve ülke genelinde bazı hastanelerin bilgisayar sistemlerine son günlerde siber saldırı girişimleri olduğu belirtildi. Yetkililer, saldırı girişimlerinin engellendiğini, ek önlemlerin alındığını duyurdu. Çek Cumhuriyeti’nin siber güvenlik kurumu NUKIB önümüzdeki günlerde yeni saldırıların beklendiği açıklaması yaptı. Ancak saldırının arkasında kim olabileceğine dair bir bilgi paylaşmadı. Kimi yabancı ajansta ise NUKIB’in geçen yıl yayımladığı bir raporda ülkedeki siber güvenliğe yönelik en büyük tehdit olarak Rusya ve Çin’i işaret ettiği aktarıldı. Çek Dışişleri Bakanı To mas Petricek, özellikle salgın döneminde böylesi saldırıların acımasızlık olduğu görüşünü dile getirdi. ‘Ölümcül sonuç olur’ uyarısı ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo da “Dünya salgınla mücadele ederken hastanelerin ve sağlık sistemlerinin kritik hizmetler sunma yeteneğini bozan siber eylemler ölümcül sonuçlar doğurabilir” dedi. Amerika’nın Sesi’nde yer alan bir haberde ise ABD Federal Soruşturma Bürosu’ndan bir yetkilinin koronavirüse karşı tedavi yöntemleriyle ilgili araştırma yapan kurumların siber saldırı girişimleriyle karşılaştığını söylediği aktarıldı. Yetkili, hangi kurumların, hangi ülkelerden gelen siber saldırılara maruz kaldığıyla ilgili ayrıntı vermedi. Hafter’e baskı artıyor Libya’da Ankara destekli, Birleş miş Milletler’in ta nıdığı Ulusal Uz laşı Hükümeti ile ülkenin doğusu nu elinde bulun duran Halife Haf ter liderliğinde ki Tobruk cephesi Trablus’un kuzeyindeki yer arasında çatışmalar sürü leşim yerlerine Hafter güçle yor. AA’nın haberine göre rinin roket saldırıları sürüyor. UUH’ye bağlı güçler, baş kent Trablus’un 65 kilo cüsü, “Askeri kampta 12 metre güneydoğusundaki kişinin tutuklandığını” du Terhune kentini geri almak yurdu. Haberde, 5 Mart’ta için Hafter milislerine karşı boşaltılan Trablus’taki Mi operasyon başlattı. tiga Havalimanı’na roket UUH güçlerinin kent ya saldırısı düzenlendiği, bu kınlarındaki Havatim aske saldırının ardında Hafter’e ri kampına girdiği belirtildi. bağlı milislerin olduğu id UUH askeri birlikleri söz diası aktarıldı. Yalnız cesaret edenler uçar “Lütfen bana insan haklarından söz etmeyin. Marksistler ve komünistlerin icat ettikleri bir propaganda bu!” Şili’nin başkenti Santiago’da yıllar önce Cumhuriyet için yaptığımız söyleşide (1718 Eylül, 1989), diktatör Pinochet böyle demişti. O tarihi söyleşiden hatırımda kalan en vurucu cümleler bunlar, bir de diktatörün her an üzerimde hissettiğim o köpekbalığı bakışları olmuştur. Önceki gün Covid’in kurban aldığı Şilili yazar Luis Sepulveda’nın ölüm haberini aldığımdan beri, Pinochet’nin bu sözlerini ve o köpekbalığı bakışlarını düşünüyorum devamlı. Şili’nin üzerine karabasan gibi çöken 17 yıllık diktatörlüğün 30 bin kurbanı arasında Luis Sepúlveda da bulunmaktaydı. “Anlatmak direnmektir” diyen yazarın hem kişisel tarihi, hem yapıtlarında o yıllar silinmez etki bıraktı. Generalin devirdiği Başkan Allende’nin vaktiyle özel korumalarından olan Sepúlveda, tarihin ilk “11 Eylül’ü” olarak hatırlanan o 11 Eylül 1973 darbesini, daima “gençliğimin ebediyen bittiği gün!” diye tanımladı. O tarihte sadece 24 yaşında olan ve Pinochet işkencehanelerinde ayak tırnaklarının işkenceyle çekildiğini anlatan yazar, sonra “Uluslararası Af Örgütü”nün çabaları ve baskıları sayesinde ömrünün gerisini demir parmaklıklar ardında geçirmekten kurtardı. Ne ki Pinochet cehenneminden çekip çıkarılmanın karşılığı, yazarın hayatının gerisini sürgünde geçirmesi oldu. Arjantin, Uruguay, Brezilya, Ekvador, Bolivya, Peru, Paraguay, Nikaragua... ilk yıllarda Güney Amerika’da gezmediği ülke kalmadı... Göğü armağan eden yazar Şili yurttaşlığını kaybettiği ve vatansız olarak yaşadığı o yılların sonunda soluğu Hamburg’da alan Sepúlveda, büyük yazarlık çıkışını; gazetecilikle birlikte Greenpeace militanlığı yaptığı Almanya döneminde gerçekleştirdi. 80’li yılların sonunda, bizde de Can Yayınları’nın “Aşk Romanları Okuyan İhtiyar” başlığı ile Türkçeye kazandırdığı ilk büyük romanıyla böylelikle uluslararası üne kavuştu. On sekiz milyon satan ve 60 dile çevrilen kitapla birlikte Sepúlveda’nın adı Güney Amerika edebiyatının ölümsüz yazarları arasına katıldı. Bir Marquez ya da Borges değil belki ama Sepúlveda, çağının tanıklığını yapan çok yönlü ve çok renkli bir yazar. Akla gelebilecek her türde eserleri var: Roman, gezi, polisiye, masal... Bütün büyük Güney Amerika yazarlarıyla ortak noktası, şiirsel bir düş gücüne sahip olması... “Aşk Romanları Okuyan İhtiyar” kadar büyük sükse yapan çocuk romanı “Martıya Uçmayı Öğreten Kedi” misal, bir kedi ile martının arkadaşlığını anlatıyor. Böyle bir öyküde dahi yazarın özgürlüğe susamışlığını okuyoruz. “Küçük Prens” gibi, aslında büyükküçük herkesi etkileyen kitapta yer alan, “uçtuğunda tüm gökyüzü senin olacak”, “yalnızca cesaret edenler uçabilir” sözleri; o gün bugün dünya edebiyatının unutulmaz özdeyişleri arasında yer alıyor. ‘İyi geceler sevgilim’ Sepúlveda’yı yapıtları denli ilginç kılan roman gibi olan kendi serüveni... Sürgünlüğü, seyyahlığı, militanlığı, gençlik yıllarında çok büyük aşkla evlendiği ve Pinochet diktatörlüğünde yitirdiği, yıllar sonra Avrupa’da tekrar bulup ikinci kez evlendiği eşi şair Carmen’le olan tutkulu bağı. Son sözleri de zaten ona, Carmen’e olmuş... Carmen’in kendisi de kocasıyla eşzamanlı olarak Covid’e yakalandığı için, ölüm döşeğinde yazara son bir kez veda etmesine izin verilmiş. Sepúlveda, her zaman yaptığı gibi ona şu özlü sözlerle veda etmiş: “Buenas noches mi amor/İyi geceler sevgilim!” Cenaze töreni yapılamadığı için Carmen Sepúlveda’nın küllerini şimdilik Kuzey İspanya’da okyanusun yamacındaki Gijon kentinde, sürgün evinin yazı odasına koyacak. Covid terörü bitip sona erdiğinde sonra arkadan ilk uçakla onları, başka bir okyanus kıyısındaki Patagonya’ya (“Dünyanın Sonundaki Dünya”ya) taşıyacak. Ve külleri Sepúlveda’nın çok sevdiği, “Ben buraya, dünyanın güneyine, en güneyine aidim” dediği bu kıyılara bırakacak. Dikta mahkumu yazar, kırk küsur yıl ayrı kaldığı sularda sonunda huzur bulacak. Eyleme nefret mesajı İsrail’de sol cepheden Meretz Partisi, yolsuzluk suçlamalarının merkezindeki Başbakan Binyamin Netanyahu karşıtı eylem düzenledi. Netanyahu’nun oğlu Yair Netanyahu ise Twitter’da 2 bin kişinin katıldığı eyleme karşı “Umarım ölecek yaşlı insanlar sadece sizin taraftan olur” dedi. Tepkiler üzerine mesajı sildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle