18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
EkonoMi DOLAR [email protected] TASARIM: SERPİL ÜNAY avro sterlin FAİZ BORSA 9 7 MART 2020 CUMARTESİ ALTIN CUMHURİYET ALTIN 24 AYAR 6.0930 0.1 kuruş 6.8830 7.7 kuruş 7.9410 5 kuruş 10.93 Sabit 109.601 2214 puan 2224.61 41.47 lira 329.21 5.04 lira Asgari ücretin 2 bin 325 lira olduğu Türkiye’de, şubat ayı açlık sınırı 2 bin 292 liraya çıktı Açlık ‘asgari’ye yaklaştı BİSAM’ın hesaplamalarına göre, 4 kişilik bir ailenin sağlıklı beslenebilmek için günde en az 76.4 lira harcaması gerekiyor. Yoksulluk sınırı 7 bin 929 TL. Birleşik Metal İş Sendikası Sınıf Araştırmaları Merkezi’nin (BİSAM), şubat ayı için açıkladığı açlık ve yoksulluk sınırı, ekonomik kriz altında yaşayan halkın içinde bulunduğu zorluğu dikkat çekici şekilde ortaya koydu. BİSAM’ın hesaplamalarına gö Sigortalı esnaf sayısı düşüyor Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK), 2019 yılı sonu itibarıyla sigortalı çalışanların istatiktiklerini açıkladı. Buna göre sigortalı işçi (4A) sayısı 2019 sonunda 2018 yılı sonuna kıyasla 85 bin 143 kişi artarak 14 milyon 314 bin 313’e çıktı. Esnaf (4B) sayısı ise 75 bin 232 kişi azalarak 2 milyon 758 bin 67’ye düştü. Memur (4C) sayısı da 69 bin 200 kişi artarak 3 milyon 100 bin 511 kişiye çıktı. Öte yandan işçi sayısı aralık sonunda önceki aya göre 79 bin 394 kişi azaldı. re, asgari ücretin 2 bin 325 lira olduğu Türkiye’de dört kişilik bir ailenin sağlıklı bir biçimde beslenebilmesi (açlık sınırı) için, günlük en az 76.41 TL, aylık 2 bin 292 TL’lik harcama yapması gerekiyor. Buna göre yetişkin bir kadının sağlıklı beslenmesi için yapması gereken günlük harcama tutarı 19.72, yetişkin bir erkeğin 20.37, 1018 yaş arası bir çocuğun 21.77, 46 yaş arası bir çocuğun ise 14.54 TL. Bu verilere göre yoksulluk sınırı da 7 bin 929 TL oldu. İzmir 2 bin 475 TL Ocak 2020’de açılık sınırı 2 bin 250 lira, yoksulluk sınırı da 7 bin 782 liraydı. Geçen yılın aynı ayında ise açlık 1965 TL, yoksulluk 6 bin 798 TL idi. BİSAM’ın önemli iller bazıda açıkladığı açlık sınırları ise şubat ayında İstanbul için 2 bin 445 TL, İzmir için 2 bin 475 TL ve Ankara için 2 bin 253 TL olarak tespit edildi. l Ekonomi Servisi SÜT VE PEYNİR İLK SIRADA Et, balık, tavuk Süt, peynir, yoğurt Yumurta .Günlük harcama ( ) 14.56 Kuru baklagil 2.45 Makarna, pirinç vb. 28.28 Meyve, sebze 0.97 Ekmek 12.32 4.86 Sıvı/katı yağ Şeker, bal, pekmez Yağlı tohum içhSiabanprüğgecgylyaeılüükimrnrnlkeaıilraküybkleüklaaeanrlrsyüesleiaenmüçnpnlitenım2alvrdm8izeene.ak2des8enı. Süt 2.04 5.32 3.54 2.06 İşsiz mühendis: Dışarıya çıkamıyorum Elektrik Mühendisleri Odası (EMO), 5 bine yakın üyesinin katıldığı bir anket düzenleyerek krizin, mühendislerin iş ve gündelik yaşamları üzerindeki etkisine dikkat çekti. Elektrik, elektronik, kontrol, otomasyon, telekomünikasyon ve biyomedikal mühendislerinin katıldığı anketin sonuçlarına göre, işsizlik oranı yüzde 31.2 olarak hesaplandı. Yönetim adına açıklamalar yapan EMO Baş kanı Gazi İpek, “Bir başka deyişle yaklaşık olarak her üç mühendisten biri işsiz durumdadır” dedi. Ayrıca işsiz mühendislerin 610’u 1 yıldan az, 496’sı 1–2 yıl arası ve 120’si 2 yıldan fazla zamandır bu durumda. EMO’nun raporunda işsiz mühendislerin kendilerini nasıl hissettikleriyle ilgili vurgulara yine onların ağızından şu cümlelerle yer veriliyor: “İş aramak dışında aktivitem kalmadı”, “Para har camamak için evden dışarı çıkmıyorum”, “Sosyal hayatım bitti”, “Hiç arkada şım kalmadı”, “Özel haya tımda prob lemler ya şıyorum”, “Dışarı ya çıka mıyorum.” Gazi İpek İşte kalış süresi sadece 19 yıl TÜİK, dün 8 Mart Emekçi Kadınlar Günü öncesi “İstatistiklerle Kadın, 2019” raporunu açıklayarak kadınlar açısından Türiye’deki durumu ortaya koydu: 4 2019’da, kadın nüfus 41 milyon 433 bin 861 kişi (yüzde 49.8), erkek nüfus 41 milyon 721 bin 136 kişiye (yüzde 50.2) çıktı. 4 2018 verilerine göre, en yüksek istihdam oranı kadınlar için yüzde 40.4 ile “Kastamonu, Çankırı, Sinop”ta, erkekler için yüzde 75 ile “Tekirdağ, Edirne, Kırklareli”nde. En düşük istihdam oranı ise kadınlarda yüzde 11.9, erkekler Türkiye’de, çalışma hayatında kalma süresi erkeklerde 39.3 yıl olurken, kadınlarda 19 yılda kalıyor. de yüzde 50.8 ile “Mardin, Batman, Şırnak, Siirt” bölgesinde. 4 Yine 2018 verilerine göre, çalışma hayatında kalma süresi kadınlarda 19 yıl, erkeklerde 39.3 yıl oldu. Evlilik yaşı 25 4 2018’de yıllık ortalama brüt kazanç kadınlar için 46 bin 208 TL, erkekler için 50 bin 297 TL oldu. En yüksek aylık ortalama brüt ücretini, kadınlar 6 bin 428 TL ile “finans ve sigorta faaliyetleri”, erkekler 7 bin 974 TL ile “bilgi ve iletişim” sektöründen elde etti. 4 TBMM’deki kadın milletvekili oranı yüzde 17.3 (120 kişi) düzeyinde. 4 Resmi olarak ilk evliliğini 2019 yılında yapmış olan kadınların ortalama evlenme yaşı 25 iken erkeklerin 27.9 oldu. 4 2018 yılı verilerine göre, okuryazar olmayan nüfus oranı genelde yüzde 4.5 olurken erkeklerde yüzde 1.3, kadınlar yüzde 7.6. l Ekonomi Servisi Kadın rolleri fettan olmasın “Türk dizilerindeki rollerde yer alan kadınlar birinin karısı ya da kızı değil mühendis olsun. Kadınlar dizilerde üst yönetici olsun, iş yapsın, kadın rolleri fettan olmasın.” Dizi yapımcılarına çağrıda bulunan bu sözler, bir kadın patrona, Limak Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ebru Özdemir’e ait. 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü öncesi iş dünyasında kadının yeri ve yıllardır sürdürdükleri “Türkiye’nin Mühendis Kızları Projesi” hakkında değerlendirmelerde bulunan Özdemir, Türkiye’de kadınların iş hayatına katılım oranının yüzde 34 civarında olduğunu dile getirdi. Özdemir, bu oranı artırmak istediklerini belirterek şöyle konuştu: “Kadın problemi sadece kadınların sorunu değil. Bu tüm dünyada hem kadınların hem de erkeklerin problemi. Kadınlar için rol modellerin olması önemli. Mühendis kızlar projemiz bu nedenle önemli. Başarılı kadınlar, genç kızların algısını değiştiriyor. Yusufeli Barajı’nda her seviyeye kadın mühendis koyduk ki onlar da Türkiye’nin en yüksek barajına imza atsın lar. ‘Kadınlar yapamaz’ denilen yerde başardılar.” Türk dizilerinde kadın rolle rinin de değişmesi gerektiğine dikkat çeken Özdemir, “Dizile ri yapan yapımcılara ‘Bu rolle re mühendis kızlar koyalım’ di yorum. Kadınlar dizilerde üst yönetici olsun, iş yapsın, kadın rolleri fettan olmasın” diye ko nuştu. Kadınların iş dünya sına farklı bakış açı sı getirdiğine de işaret eden Özde mir, kadınların, eş zamanlı çok iş yap ma, sadakat, de taylı analiz, in celeme, alter natif bulma gi bi özellikleriy le çok faydalı olduğunu an lattı. l AA Ebru Özdemir ‘Virüs, turizmle ilişkili şirketleri zayıflatabilir’ Fitch, koronavirüsün yayılmasının, gelişmekte olan ülkelerde, emtia ve turizm sektörlerine duyarlılığı yüksek olanlar başta olmak üzere finans ve leasingdeki şirketler için iş yapış ortamını zayıflatabileceğini söyledi. Fitch, bu sektörlerin talep artışında önemli bir yavaşlama ile karşı karşıya olduğuna işaret ederek bu durumun Rusya, Kazakistan ve Türkiye’nin başını çektiği gelişmekte olan EMEA ülkelerindeki bazı leasing şirketlerinin kredi görünümünü baskılayabileceğine işaret etti. Türkiye’deki leasing ve faktoring şirketlerinin KOBİ’lerin kredi riskine büyük bir duyarlılığı bulunduğu belirtilen değerlendirmede, bu şirketle rin turizmde yaşanabilecek bir düşüşün ekonomi üzerinde yaratacağı baskıdan etkilenebileceğine işaret edildi. BİST’te kayıp çok Dolar/TL, merkez bankalarının bir kez daha faiz indirim sürecine girdiği beklentisiyle gerilediği 6.10 liranın etrafında; 6.076.13 arasında dalgalı bir seyir izledi. Suriye’deki ateşkes sonrası sahadaki gelişmeler de takip ediliyor. Borsa İstanbul ise küresel borsalarda yaşanan düşüşlerin de etkisiyle 108 bin 807 112 bin 326 puan arasında dalgalandıktan sonra günü yüzde 1.98 düşüşle kapadı. Altının ons değeri de 1682 dolara kadar çıktı. l Ekonomi Servisi / REUTERS ‘Tur iptalinde ülke önemli’ Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, koronavirüs salgını nedeniyle paket turun iptalinde, turun nereye yapılacağının belirleyici olacağını açıkladı. Pekcan, “Satın alınan paket tur, Çin, İran, Irak veya İtalya gibi uçuşları durdurulan veya seyahat uyarısında bulunulan bir ülkeye yönelik ise mücbir sebep olarak değerlendirilecektir ve tüketicimiz seyahatine 30 günden az bir süre kalsa da paket turu iptal edebilecektir” ifadesini kullandı. Güvensiz ve riskli ürün satanlara 500 bin liraya kadar ceza verilebilecek. Güvenilir olmayan ürün için 10 yıl boyunca tazminat hakkı Tüketici haklarında yeni dönemi başlatacak düzenleme yasalaştı. Bir ürünün tüketiciye zarar vermesi durumunda imalatçı ya da ithalatçı, tazminat ödemek zorunda kalacak. Ayıplı ya da bozuk çıkan ürünleri iade etmek kolaylaşacak. Uygunsuz ürün üreten, satan veya ihraç edenlere 250 bin liraya kadar ceza kesilecek. Giyimden beyaz eşyaya, gıdadan mobilyaya tüketici haklarında yeni dönemi başlatacak Ürün Güvenliği ve Teknik Düzenlemeler Kanunu Teklifi, önceki gece TBMM Genel Kurulu’nda kabul edildi. Güvensiz ürünlerde “ürün sorumluluğu” tazminatı getirilecek. Alınan ürün kişiye zarar verirse, sorumluluk üretici ya da ithalatçıda olacak. Tüketici, zararın meydana geldiği tarihten itibaren 10 yıl boyunca tazminat talep edilebilecek. İhraç ürünler de ürün güvenliği kapsamında incelenecek. Uygunsuz ürünleri üreten, satan veya ihraç edenler, 2 bin lira ile 250 bin lira arasında ceza ödeyecek. Ürünlerinin güvenilirliğini teyit etmeyen satış yerlerine, 3 bin liradan 15 bin liraya kadar ceza verilebilecek. Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkelere ihraç edilen veya ihracı hedeflenen ürünler, bu düzenleme kapsamında piyasaya arz edilmiş sayılacak. AB üyesi ülkeler dışındaki ülkelere ihraç edilen veya edilmesi hedeflenen ürünler ise düzenlemenin kapsamı dışında kalacak. DİSK tüzüğünde ‘kadın’ değişikliği Geçen ay yapılan DİSK 16. Genel Kurulu, kadın işçilerin DİSK’in örgütsel faaliyetlerinde ve politikalarında daha etkin katılımını hedefleyen bir dizi tüzük değişikliğini kabul etti. Bu değişiklikler kadın işçilerin sendikal eğitim ve örgütlenme faaliyetlerinde daha etkin yer almasını ve toplu iş sözleşmelerine toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda hükümler konulmasını hedefliyor. DİSK’in organları arasına “Kadın Temsilciler Kurulu” ve “Bölge Kadın Temsilciler Kurulu” eklendi. l Ekonomi Servisi Boyner: Cinsiyet eşitliği bir haktır Boyner Grup Yönetim Kurulu Üyesi Ümit Boyner, toplumsal cinsiyet eşitliğinin ekonomik, politik, sosyal ve kültürel olarak halen toplumun kanayan yarası olduğunu söyledi. Boyner, “Bu eşitliğin sadece ‘kadın hakları’ meselesi değil, kadınerkek ayırdetmeksizin tüm toplumun huzur ve refahını etkileyen bir ‘demokrasi’ ve ’haklar’ meselesi olarak görüyorum” dedi. Boyner ayrıca, Türkiye ve dünyada her yıl binlerce kadının eşleri, babaları, abi veya sevgilileri tarafından öldürüldüğünü hatırlattı. Bankalara ticari kredi baskısı sürecek Bankacılar, ekonomi yönetiminin ticari kredileri artırmak için yaptığı baskının devam etmesini bekliyor. Bu kapsamda zorunlu karşılık düzenlemesinde, önümüzdeki günlerde bir değişiklik yapılacağı tahmin ediliyor. Bir süredir yapılan tartışmaların yeniden alevlendiği ve yeni bir düzenleme beklentisinin arttığı gözleniyor. Bilgi veren bankacılar, kredilerin artırılması için yapılan düzenleme nedeniyle, daha düşük karşılık tutma imkânından faydalanmak için, kredileri artırdıklarını söylediler. Ancak özel bankaların ticari krediden daha çok bireysel kredi vererek artış sağladığını hatırlatan bankacılar, hükümetin ise ticari kredilerin, özellikle de KOBİ kredilerinin artırılması baskısının devam ettiğini hatırlattılar. Bankaların sağlam gördükleri büyük işletmelere kredi vermek istedikleri ama bunlardan fazla talep gelmediği ortada. KOBİ kredilerinin artırılmasına ise özel bankaların sıcak bakmadıkları, çünkü bu düzeydeki işletmelerin ciddi zorluk içinde bulundukları, önümüzdeki dönem için de işlerinin düzeleceği konusunda umut vermedikleri kaydediliyor. Ekonomi yönetimi kredilerde toplam yüzde 15 oranında artış sağlayan bankalara daha düşük zorunlu karşılık uyguluyor. Bu hesap yapılırken bireysel kredi artışının ancak yarısı hesaba katılıyor. Buna rağmen özel bankaların bireysel kredilerdeki artışa yüklenmesi ise ekonomi yönetiminde birçok açıdan tedirginlik yaratmaya başladı. Bu nedenle bireysel kredi artışının hesaplamadaki ağırlığının yapılacak yeni düzenleme ile yüzde 30’a, hatta yüzde 20’ye kadar indirilebileceği belirtiliyor. Hükümetin niyeti ve rakamlara bakarak bir süredir böyle bir düzenlemeyi bekleyen bankacıların, son günlerde beklentileri arttı. Tüketim artışı ve enflasyon kaygısı Hükümetin bireysel kredilerdeki artış hızından tedirgin olmasının en büyük nedenlerinden biri iç tüketimdeki artışa ve enflasyona yansıma tehlikesi. Bu yılın ilk 45 gününde bireysel kredilerde 27 milyar TL’lik artış olurken, bunun 9 milyar TL’sini kamu bankaları, 18 milyar TL’sini diğer bankalar sağlamış. Ticari kredilerde aynı dönemde 41 milyar TL’lik artış sağlanırken, bunun 31 milyar TL’si kamu, 10 milyar TL’si ise diğer bankalarca verilmiş. Bankacılar bireysel kredilerdeki artışın çok hızlandığını belirtirken, Merkez Bankası’nın 13 haftalık ortalamaları baz alarak yıllıklandırılmış artış hızı tahmin ettiğini, bu hesaplamada bireysel kredilerdeki artış hızının yüzde 30’u geçtiğini hatta 40’a kadar çıkabileceğinin beklendiği bilgisini verdiler. Bu hızda artan bireysel kredilerin, son aylarda artan ithalat da göz önüne alındığında, yeniden cari açık problemi yaratmasından korkuluyor. Kurlardaki görece istikrarla birlikte, tüketim malı ithalatının arttığı, bireysel kredilerdeki artışın ithalatı hızlandırıcı rol oynadığı kaydediliyor. Kısacası; bir yandan cari açık problemini büyütme, öte yandan talep yoluyla enflasyonun kamçılanması tehlikesi, ekonomi yönetimini belli ki bireysel kredilerdeki artış hızını yavaşlatmaya yöneltecek. KOBİ kredilerinde batık yüzde 10’u aştı Bankaların batık kredi tablosuna bakıldığında, bankaların neden bireysel kredileri tercih ettiği açıkça gözüküyor. 2019 sonunda yüzde 5.6 oranına çıkan takipteki kredilerin toplam kredilere oranında, bireysel kredilerdeki batık yüzde 3.4. Buna karşılık kurumsal kredilerdeki batık kredi oranı ise yüzde 6.2’yi buluyor. KOBİ kredilerine bakıldığında ise 2019 sonunda batık oranının yüzde 10.1 olarak gerçekleştiği görülüyor. Bankacılar 2 yıl önce bir furya halinde verilen “Hazine Garantili KGF” kredilerinin ise devlete zarar yazılmasın, tedirginlik büyümesin diye sürekli olarak yüzdürüldüğünü, yani zorunlu olarak birkaç kez yeniden yapılandırma yapıldığını, bunun batık oranlarına yansımadığını da çok yakından biliyorlar. Kısacası; kamu bankaları KOBİ’lere de kredi vermek zorunda bırakılsalar da özel bankalar KOBİ kredilerine, makro ekonomik gidişata ilişkin kaygılarının da etkisiyle sıcak bakamıyorlar. Aynen faizde olduğu gibi, kredilerde de kamunun zorlamalarının geçmişte çok olumsuz sonuçlar doğurduğunu hep birlikte gördük. Bankacılar da bunu görüyor. ‘Rekor’ operasyon İçişleri Bakanlığı, Konya ve Mersin’deki operasyonlarda 5.2 milyon litre kaçak akaryakıt ele geçirildiğini bildirdi. Operasyon, Cumhuriyet tarihinin tek seferde en fazla kaçak akaryakıtın ele geçirildiği operasyon olarak kayıtlara geçti. Konya polisinin başlattığı operasyonda, EPDK lisanslı bir firmaya ait tankerde 12 bin litre kaçak akaryakıt ele geçirildi. Kaçak akaryakıtın Mersin’de bulunan tesisten yüklendiği tespit edildi. Söz konusu depolama tesisinde yapılan aramada ise 5.2 milyon litre kaçak akaryakıt ele geçirildi. l ANKARA/Cumhuriyet
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle